Ne mutlu değer bilene

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Karşılaşmanın başlangıcında, İsmail Kartal’ın Sow’un yerine Alper’i tercih etmesi en çok konuşulan olaydı. Aslında bu olay değil, son derece doğaldı. Sow formsuz olduğu zaman vasatı bile yakalayamayan bir oyuncu. Formda olduğu zaman da, sadece son vuruşlarda etkili olabilen, genelde durağan bir futbolcu. Alper ise özellikle dikine oynamayı sevmesi ve patlamalarıyla rakip savunmalar için tam bir tehlike. Orta sahada oynatılıp sıkışıklığa sokulmadığı zamanlar ama! Sol kanat tam biçilmiş kaftan Alper için. Bu daha önce de böyleydi, geçen sezon da, geçen hafta da, dün de. Ne mutlu değerini bilene.

Zaten 10 kişi!

İlk yarısı, tıpkı Türk Telekom Arena’da olduğu gibi, tamamen Fenerbahçe’nin üstünlüğüyle geçen bir derbiydi. Tek fark, Kanaryalar bu kez gol atmayı becerebildi. Çubuklular Meireles’le zaten bir kişi eksik oynuyordu, sanırım bu nedenle ikinci yarı oyun dengelendi. Bir kez daha Emre sakatlanarak çıkınca, sonra Sow girince, oyun üstünlüğü Sarı-Kanaryalar’ın beyninden ve ayağından gitti. Buna rağmen, gücü yine de Beşiktaş’a yetti.

Kartal’ın dikkatine!

Beşiktaş’ın Bilic ile derbi kazanması zor gibi! Hakemin her düdüğüne itiraz eden, rakip takıma, rakip futbolcuya küfür eden, ‘her şeye karşı’ Beşiktaş taraftarı futbolcusu ve kenar yönetimi şu soruyu kendine sorabilmeli, “takımım kaç kez net bir pozisyon üretebildi?” Olcay ile Oğuzhan’ın, istediklerini yapamadıklarında fazlaca sinirlenip takımlarına zarar veriyor olması da artık görülmeli.

YORUM YAZ