Zarar sezonunda fayda!

Abone Ol Google News

Doğrusu ya, ülke rutinini aşan herhangi bir şey yoktu sahada ilk devre. Bildik “ülke vasatı”! Hücum eder gibi görünen ama nasıl hücum edeceğini bilmediğini gösteren iki takım. Kenarda, güvensizliğin göstergesi olarak göğüslerinde kollarını kavuşturmuş iki “teknik adam”! Lakin sahada “teknik bilgiyi” çağrıştıran en ufak bir şey yok. Az sayıda kırık dökük gol girişimi çok sayıda yersiz top kaybı! Maçı süsleyen en özel şey 35. dakikaya doğru sahaya çöken “kara karga”ydı! 4-5 dakika boyunca sahanın top indirilmeyen ancak indirilmesi gereken geniş alanlarını en iyi ve doğru kullanan oydu! Bir süre sonra baktı olmuyor, o da sıkıldı… Nihayet çekti gitti bizi çaresizliğimizle başbaşa bırakarak.. Ezcümle, futbol adına “yok denecek kadar az”dan daha az şey oldu. Derken 70’e kadar da pek birşey olmamıştı ki, Beşiktaş’ın yapamadığı Ankaragücü savunması yaptı!

Haberin Devamı

Muci, hediye verdi

Arkadan oyun kuralım derken, “oyun kuramayan Beşiktaş”a Ernest Muçi ile bir hediye verdi... Ardından yine sıradanlık! Tribün temaşasını çıkarsanız o koca stadı yapmayı gerektirecek pek birşey bulamazsınız. İki takım için de futbol adına bulunacak en iyi ifade; “çaresizlik” olabilir... Bu arada Atakan Çankaya’ya edilen o galiz küfürler o pek meth edilen “Beşiktaş ruhu ve duruşu”nun neresinde yer alır acaba?!! Neticede Beşiktaş, nihayete erer ya da eremez bu “zarar sezon”unda kendine öyle ya da böyle bir fayda çıkarmış oldu. Yine de bu “fayda” gelecek için yeter mi denirse!.. Bu oyun ve bu anlayışla şimdilik hayli zor görünüyor...

Haberin Devamı
YORUM YAZ