Önce uzattı sonra hediye etti!
Beşiktaş’ın neredeyse tek hücum planının Ghezzal ile ters kanattaki Muçi’ye ceza sahası çevresinden şut denetmek olduğu bir ilk yarı izledik. Masuaku ve Svensson’un nafile ortaları ise sadece göstermelik olarak kaldı. 13. dakikada Eren Elmalı’dan gelen topta tek adamdan gol yiyen Beşiktaş, evet devre boyunca rakibine başka fırsat tanımadı ancak Paul Onachu golünde önce stoper Necip Uysal’ın orada ne aradığı bir muammaydı!
Haberin Devamı ›
Akabinde diğer stoper Omar Colley’in geri geri kaçarak rakibinin top sürmesine izin vermesi ise ikinci tuhaflıktı. Golden sonra Beşiktaş’ın top kazanması da kolaylandı. Ancak kolay kazanılan topların verimli kullanıldığından söz edilemez. Ta ki, son dakikada art arda kullanılan kornerlerin sonuncusunda Bardhi’nin eline gelen toptan kazanılan penaltı en azından 15-20 dakikalık yüksek çabanın ödülü oldu. Fakat 54. dakikada ilk devre Beşiktaş’ın ‘Gizli oyun kurucusu’ Muleka, Trabzon savunmasının içinde aldığı topla geri çekilerek dengelerini bozdu. Ardından da Salih Uçan’a golü attırdı. Akabinde ilk devre Uğurcan Çakır’ın yaptığı kritik kurtarışlara Mert Günok’un yaptığı nazireleri izledik.
Haberin Devamı ›
Sonunda can yanacak!
Nihayet 89’da kornerde savunmaya yardıma gelen Vincent Aboubakar’ı gücüyle ekarte eden Meunier’in kafa vuruşunun ardından gelen Pepe golü maçı uzatmaya taşıdı derken... Aynı Pepe maç bitmeden topu önce Al Musrati’ye ardından da kupayı Beşiktaş’a hediye etti! Son bir iki not; Nasıl oldu da Beşiktaş yönetiminin paha biçemediği Semih Kılıçsoy kendisini yetiştiren Serdar Topraktepe tarafından maç süresinden tasarruf etme dakikalarında oyuna alındı ve topa değmeden maçı tamamladı? Ve şu meşale denen garabeti kim yakıyorsa yakmasın, kim övüyorsa bu saçmalığı övmeyi bıraksın. Bu manasız gösteri, korkarım yakında can yakacak