'Uçan Türk' Fatih Arda İpçioğlu, şimdi Pekin'de!
Kayakla atlamanın öncü ismi Fatih Arda İpçioğlu, ilkler serisini Pekin semalarında yaptığı atlayışlarla sürdürecek... İpçioğlu, Olimpiyat öncesi 14 yıllık serüvenini arkadaşımız Hatice Yücel'e anlattı...
Fatih Arda İpçioğlu... Herkes onu 2018 Kış Olimpiyat Oyunları'na ilk kez katılan kayakla atlamacı olarak tanımıştı. Milli sporcu Pekin 2022 öncesi tüm aksaklıklara rağmen öyle bir ivme yakaladı ki, Almanya, Polonya, Avusturya, Rusya, Finlandiya, Çekya ve Romanya'nın şehirlerinde yaptığı atlayışlarla Türkiye adına ilklere imza attı.. Kayakla atlamanın en prestijli turnuvası Dünya Kupası serisinde ilk final gören, ilk puan alan ve 11 etapta 8 kez finale çıkma başarısı gösteren Fatih Arda İpçioğlu, 4 Şubat'ta başlayacak 2022 Kış Olimpiyat Oyunları'nın düzenlendiği Pekin semalarında tarih yazmaya hazırlanıyor... Yabancı basının 'Uçan Türk' lakabını taktığı Fatih Arda İpçioğlu, Olimpiyat öncesi 14 yıllık serüvenini FANATİK'e anlattı...
Haberin Devamı ›
30m'den 60m rampasına geçince "Vauv" dedim
"Rampaya çıktığınızda çok fazla bir şey düşünmüyorsunuz, sadece ayakta kalmaya odaklanıyorsunuz. Zaten kapıdan çıkınca, saliseler içinde gelişen bir olay. Süreç işledikçe devücudunuzun kas sistemi otomatik olarak alışıyor. Tabii ilk başlarda düşüşler yaşıyorsunuz. Zorlu bir eğitimden geçtim, pes etmedim. 2009'da seçilen ekipten bir tek ben kaldım. İlk yaptığımız atlayışlarda unutamadığım an... Tabii ilerledikçe atladığınız rampanın yükseklik derecesi artıyor. Rampa 30m'den 60m'ye çıktığında işin ciddiyetine o zaman vardım. Böyle kendime bir 'Vauv' dedim. Bu işte konsantrasyon çok önemli. Artık ikinci atlayışımı yaparken, mükemmel bir his dedim. 30m'de 25 metre uçuyorsanız, 60m'de 55 hatta 60m uçma şansınız var. Zevkliydi. Ve her seferinde daha uzağa atlayabilmek için eksiklerime odaklamaya başladım."
Haberin Devamı ›
'İlk sıra Erzurum, 2. sıra Polonya'
"Atlama yaptığımız rampalar arasında tabii ki Erzurum'u ilk sıraya koyardım. Kendi şehrimde yarıştığım Kıtalararası Kupası yarışında ailemin ve sevenlerim olması nedeniyle Erzurum ilk sırada olur. İkinci sıraya da Polonya'yı koyarım. Çünkü Polonya'da kayakla atlamaya büyük bir ilgi var. Ayrıca Türk sporculara da büyük ilgi var. Hatta katıldığım son Zakopane yarışta, aşağıdaki seyircilerin reaksiyonlarından etkilenmedim değil."
'Vücut yapım, kayakla atlama için biçilmiş kaftan'
"Bizim boyumuza ve kilomuza görekayak boyutları değişiyor. Benim kilomu korumak adına bir programım yok. Ama kullanan arkadaşlar var. Şöyle, vücut yapım kayakla atlama yapmak için biçilmiş kaftan gibi. Vücudum alıştı artık 13 yıldır da yemem içmem aynı, değişmedi.”
'Malzeme anlamında aynı şartlarda değiliz'
"Dünya Kupası seviyesine gelmemiz,tabii ki diğer ülke ekiplerini de şaşırttı.Çünkü bizden beklenmeyen üstün bir performans sergiledik. Ayrıca en iyilerle de aynı şartlarda değiliz. Mesela ben 3 yıldır aynı kayakları kullanıyorum. Aslında bir kayak, bir yaz bir kış sezonunda kullanılır. Olimpiyata gidecek Milli Takım'da yer alan sporcular bir haftada 5 tulum deniyor. Ben ise bir sezonu sadece 5 kıyafetle tamamlıyorum. Tabii güzeltarafı da dünyaların en iyilerinin senitebrik etmesi, Olimpiyat Şampiyonları’yla yarışmak ve küçükken idol olarak gördüğümüz kişilerle mücadele etmek, onlardan tebrik mesajı almak inanılmaz gurur verici. Anlatılmaz bir duygu. Bu da sporun saygı çerçevesi ve birleştirici ruhunu ortaya koyuyor.“
Haberin Devamı ›
'14 yıldır hiç sponsorum olmadı'
"Her branşta olduğu gibi, kayakla atlamada da sponsorluk ön plana çıkıyor. 14 yıldır hiç sponsorum olmadı. Her şeyim bakanlık ve federasyon tarafından karşılanıyor. Benim kullandığım malzemelerin maliyeti çok yüksek. Mesela bir sponsorum olsa en azından malzeme konusundaki açığımı gidermiş olurdum. Çünkü kullandığımız malzeme, atlayışta fark yaratan bir unsur. Dediğim gibi, Olimpiyata gidecek sporcular haftalık 5 tulum dener, hangisi en iyiyse ona karar verir. Maalesef ben sezonu 5 tulumla tamamlıyorum."
'Uçan Bıyık' değil 'Uçan Türk'
"Dünya Kupası serisinde ulaştığımız final başarıları, yabancı basından da büyük ilgi gördü. Özellikle Almanya ve Polonya'da 'Uçan bir Türk', 'Uçan Türkler geliyor' gibi başlıklar atıldı. Türk basında da 'Uçan Türk' başlığıyla benim haberlerime yer verildi. Ben de bu lakabı sevdim. Zaten efsane Polak kayakla atlamacı Adam Malysz'a ait 'Uçan Bıyık' lakabı vardı. Ben de kayakla atlamada Türkiye'ye ilkleri yaşattığım için, dünyanın 'Uçan Türküyüm'.”
Haberin Devamı ›
'Dedem tahta kuledeki yabancı sporcuları izlemiş'
"1940 yıllarında Erzurum'da tahtadan yapılan bir kayakla atlama kulesi varmış. Ancak bu kule, o dönemde ısınma ihtiyacı nedeniyle sökülerek yakılmış. Tabii o dönemde birçok yabancı sporcu, Türkiye'ye gelip atlayış yapmışlar. Hatta dedem, oraya gelen yabancıları izlemeye birçok kez gitmiş. 'Bizim zamanımızda Mayer vardı' derdi. Bizim ailede herkes kaymayı bilir. Ailecek her hafta sonu Palandöken'e kayak yapmaya giderdik.”
'Kiraladığım kayaklarla seçmelere gittim'
"Kayak babamın hobisi gibi. Zaten kayağa başlamamın sebebi odur. Tabii kayakla atlama için öncekayak yapmayı bilmeniz gerekir. 9 yaşında kayakla başladım, ardından lisanslı sporcu oldum. Erzurum 2011 Universiade Oyunları için kayakla atlama branşı açıldı. Bunun için defederasyon yetkilileri 2009'da yetenekli sporcular arıyordu. Benim de ilgimi çekmişti, hatta kiraladığım kayak takımıyla, seçmelere girdim. Veyurt dışından gelen eğitmenler beni seçti. Yurt dışına çıkma maceram böylece başladı, 12 yaşında eğitim için Slovenya'ya gittim."
Haberin Devamı ›
'İlk Erzurum'da izlediklerinde çok şaşırmışlardı'
"Kayak yaptığım için kayakla atlama aileme çok uzak gelmedi. Tabii işin içine atlama ve uçma gibi terimler girmişti. İlk beni canlı olarak Erzurum'da izlediklerinde çok şaşırmışlardı. Büyük heyecan yaşamışlardı. Daha sonradan alıştılar.”
'Antrenörüm bile bu seviyeyi beklemiyordu'
"2022 kota süreci aslında bizim için biraz inişli çıkışlı geçti. Pandemi vardı, antrenman eksikliğimiz vardı, bir de dedemi kaybetmem ister istemez duygusal anlamda konsatrasyonumu bozdu. Planlamada önce Kıtalararası Kupa yarışlarıyla başlamıştık. Çekya'da en yüksek dereceyi gördük. Romanya'ya da kota almak için gidecektik. İşte o zaman, dedemin vefatı nedeniyle Türkiye'ye dönmek zorunda kaldım. Neyse ki ailemin desteğiyle Romanya'ya dönerek atlayışımı gerçekleştirdim. Kış programına geçmeden, kendimizi görmek için yarıştığımız Summer Grand Prix'de puan almayı başardık. Antrenörüm bile bunu benden beklemiyordu. Kendimi ona da ispatlamış oldum. Çünkü Dünya Kupası'na katılıp katılmamayı sporcunun performansı belirliyor. Antrenörünün onaylamasıyla planlama yapılıyor. Ardından Dünya Kupası'nda devam etme kararı aldık. İlk etapta da tarihi final gelince oradan yürümeye karar verdik, 4 Tepe Turnuvası'na da katıldık."
'2018'le 2022 arasındaki fark: Tecrübe'
2018'deki Arda'yla şu anki Arda arasındaki fark; Tecrübe!.. Olimpiyat her sporcunun en büyük hayali. Veister istemez, gözünüzde çok büyütüyorsunuz, bu da sizde hem stres hem baskı yaratıyor. Şimdi daha sakin vekendimden eminim. Yani tecrübe kazandım. 2018 Kış Olimpiyat Oyunları'nda kayakla atlamada ülkemizi temsil etmeye giden ilk isim bendim. En büyük dezavantajım bana örnek bir sporcunun olmayışıydı. Bu yolu şimdi gelecek nesiller için ben çiziyorum. 2018'deelemeleri geçemesem deelimden geleni yapmıştım. Şimdi 2. Olimpiyatım olacak vetabii oranın atmosferini görmüş bir sporcu olarak Pekin 2022'yerahat gidiyorum."
'Pekin 2022'de hedef önce elemeleri geçmek'
"Pekin'de öncelik elemeleri geçmek ve finale çıkmak olacak. Olimpiyat’ta 2 yarışma var. Biri 90m, bir de 120m rampasında yapılıyor. Tabii önce 90m elemelerini geçip, finale çıkmak, oradan da ilk 30'u zorlamak olacak. Bakalım her şey bir soru işareti. Ama elimden gelenin en iyisini yapacağım."
'Her başarı, gelecek nesillere öncülük edecek
"Her sporcu gibi benim de en büyük hayalim Olimpiyat madalyası kazanmak. Biz bunun altyapısını oluşturduk diye düşünüyorum. Daha da önemlisi, Dünya Kupası'nda yarışmak, Olimpiyatlar’a katılmak gibi başarılar gelecek nesillere öncülük edecektir. Bu nedenle de mutlu ve gururluyum. Şu ana kadar bile, hayal olacak başarılara imza attık."
Hatice Yücel