Yine hezimet

Abone OlGoogle News

Galatasaray’ın Avrupa macerası, Young Boys faciası ile başlamıştı. Evet, devre arası yapılan transferler konusunda kimsenin söyleyecek bir sözü olamaz. Ama dün gece olduğu gibi çok kısıtlı, dar bir kadro ve kulübesiz sahaya çıkmak, Avrupa’da final oynamayı hedefleyen bir takım için kocaman bir soru işareti. Alkmaar ile aynı sezon içinde ikinci kez oynuyorsun ve rakibin ne oynadığı belli. O zaman, bu yetersiz kadroyla bu maçlık farklı bir oyun planı geliştirmek gerekirdi. İlk yarıda Abdülkerim, üç net gol pozisyonunu önlemese fark açılırdı. Deyim yerindeyse tombaladan çıkan bir golle beraberliği yakalamışken, Barış Alper’in sıfır çevre kontrolüyle yaptırdığı penaltı, ilk yarının tuzu biberi oldu. İkinci yarının başında, Kaan Ayhan sarı kartlı olmasına rağmen göz göre göre yaptığı faulle kırmızı kart görünce, Galatasaray’ın acı kaderi belli oldu. Tüm mazeretleri kabul edebilirim ama bu kadar aciz bir oyunu kabullenmek mümkün değil. Galatasaray, ne kadar eksik olursa olsun, bu formayı giyen oyuncuların belli bir seviyede olması gerekiyor. Dün gece gördük ki ara transferlerden sonra birçok oyuncu bu formayı zor giyer.

Haberin Devamı

Kimse beklentiye girmesin

Haberin Devamı

Bundan sonra Galatasaray için Avrupa defteri hezimetle kapanmıştı, tıpkı geçen sezon Prag’da olduğu gibi. Kimse kendini İstanbul’daki maç için tur beklentisine sokmasın, gerçekçi olmak lazım. Sözün özü, özellikle Avrupa hedefi için gömleğin düğmesi baştan yanlış iliklendi ve bugünlere gelindi. Buna benzer bir hayal kırıklığını geçen sezon yaşamışken, aynısını tekrar yaşamak ve taraftara yaşatmak, Galatasaray adına kocaman bir eksi. Açıkçası, transferde yapılan zamanlama hatasının bedeli ağır oldu.

YORUM YAZ