Önce felaket sonra bayram
Slavia Prag deplasmanının ilk yarısı Fenerbahçe adına beklentilerin çok altında seyretti. Stoper tandeminde Djiku ile Samet’i kullanan Mourinho; orta sahada İsmail-Fred-Szymanski üçlüsünden istediğini alamadı. Fenerbahçe neredeyse kaybettiği her topun peşinden ailecek koşmak zorunda kaldı ve bunların çoğu hesapta olmayan basit top kayıplarıydı. Ligde son haftalarda Mert Hakan, Oğuz Aydın gibi ekstra performanslara alışan Fenerbahçe için geçen sezonun ideal üçlüsü artık çözümün değil sorunun bir parçası olmuş gibiydi. Fred ve arkadaşları topu pas örgüsüyle karşı sahaya taşımakta çok zorlandılar. Slavia Prag merkezde kazanılan topları özellikle Osayi Samuel üzerinden çok rahat ve etkili getirirken İsmail Yüksek’in üstüne ekstra bir savunma yükü bindi. Slavia’nın attığı golde Samuel’in savunması yetersiz kaldı, İsmail’in çabası bile işe yaramadı. Üstüne bir de Samet’in ortaya yetişememesi akan oyunda basit bir gole mal oldu.
Haberin Devamı ›
Önemli adım
Şayet Dzeko’nun bireysel yetenekleriyle ceza sahası çizgisi üzerinden attığı gol gelmese Mourinho’nun kaygıları artabilirdi. İlk yarı Slavia 4’ü isabetli 16 şut çekerken Fenerbahçe sadece 1/2 ile soyunma odasına gidebildi. İlk yarı oynanan felaket futbola rağmen devreyi 1-1 kapatmak Mourinho için büyük bir şanstı doğrusu. Kabul edelim ki; Mourinho, Slavia deplasmanında bu sezon kadro olarak elinin en zayıf maçını oynadı. Bu kadar sakatlığa rağmen ikinci yarı önce Slavia’nın istatistik üretmesini önledi, peşinden İrfan Can ile En Nesyri değişiklikleriyle maçın ibresini çevirdi. Fenerbahçe uzun süre kötü oynadığı maçı son bölümde lehine çevirerek Avrupa Ligi’nde çok önemli bir adım attı.