Önce insan, sonra Başkan
Bir gün Başkan’ın doğum günü. Pasta alıp evine gittik. Önce her zaman olduğu gibi kızdı. “Ne şey ettiniz. Böyle şeylere gerek görmüyorum” diye fırça yedik. Fotoğraf çekildik. Kalkacağız. “Kahveyi nasıl alırsınız beyler?” dedi. ‘Yok Başkanım’ falan desek de, ikinci fırçayı yiyip oturduk. Koca Başkan kalkıp kahve yapıp tepsi ile getirip ikram etti. Boşları mutfağa koymamıza bile izin vermedi.
Haberin Devamı ›
‘Yaptığınız en hayırlı iş’
Özellikle transfer dönemi başkanı her gün takip ediyoruz. Akaretler’de kulübün az ilerisinde bulunan evinden çıktı. Hep gittiği yakındaki camiye yöneldi. Tam cuma namazı için içeri girecek. Durup geri döndü, “Ulan oğlum şey edip duruyorsunuz. Gelmişken namaz kılın.Hayır işlemiş olursunuz” diyerek saf tutturdu..
Takipte yakalandık
Beşiktaş, maç için Ankara’da. Ayhan Akman transferi gündemde. Bilgi aldık, dönemin yöneticisi Latif Ayaz’ın iş yerinde görüşme olacak. Hava karardı. Başkan, takımın otelinden çıktı. Takipteyiz. Yağmura silecek yetişmiyor. Biraz gittik, Seba’nın içinde olduğu araç durdu. O havada arabadan indi, yanımıza geliyor. Kapıyı kilitledim. 1.85 boyuma rağmen koltuğun altına girdim! Başkan baktı, kapı kilitli. Cama yumruk attı. Camı hafifçe açtım, daha bir şey demeden, “Ne takip ediyorsunuz. Şey mi var!” diye başlayıp tepki gösterdi. Bende çıt yok. “O arkadakine de söyle, aynı şeyler onun için de geçerli” dedi. Arka koltukta oturan Kartal Yiğit, yere tam siper yatmış, onu bile fark etmişti. Uzaktan takibi sürdürdük. Az sonra Ayhan ile yanımıza gelip istediğimiz pozları verdi. Bizim ile şakalaştı.
Haberin Devamı ›
Kalplerimizde yaşayacak
Böyle yüzlerce yaşanmışlık var. En kızdığı anda bile hiçbirimizi kırmazdı. Fırçasını atar, biraz sonra unutur giderdi. Seba’nın idareciliği, öngörüsü, olaylara yaklaşımı, insanı ilişkileri, dürüstlüğü bambaşkaydı. Kendisinden çok şey öğrendik. Allah mekanını cennet eylesin. O sadece Beşiktaş’ın değil, taraflı-tarafsız herkesin kalbinde yaşıyor ve sonsuza dek öyle kalacak.