Aç, ama Kartal
Haberin Devamı ›
Anlatacağım olay hikaye, senaryo falan değil. Tamamen gerçek. Hayatın, Beşiktaş’ın içinden.
Yer Süleyman Seba Spor Salonu. Nerdeyse 24 saat mesai yapan salon, hentbol, engelli takım, basketbol, voleybol alt yapıları ve bir çok salon branşlarında açılan spor okullarının yuvası.
Avrupa’da Türk Hentbol tarihine geçerek çeyrek finale çıkanilk takım unvanını alan Erkek Hentbol takımı...
Olayın kahramanı ise Saffet Halilagiç. Bosnalı oyuncu 30 yaşında. 100 kilonun üzerinde ve tam 2.02 boyunda. Bu dev adam, burada yapılan idmanlarda iki kez fenalık geçirip, bayılıyor. Şimdi sıkı durun... Sorun ne diye araştırıyorlar. Ortaya çıkan tablo hayret verici: Açlık! Evet yanlış okumadınız, Halilagiç yeterli beslenemediği için bitkin düşüyor ve iki idmanda fenalık geçiriyor.
Yaşanan ekonomik kriz yüzünden tam 10 aydır para aylamayan takım, ligde önüne gelini devirirken, Avrupa’da da tarih yazıyor. İşte bu sıkıntıyı yaşayan Halilagiç, “Açım ama Beşiktaşlı’yım. Takım ruhu buradan kaynaklanıyor” diyor.
Nerelerdesiniz...
Başta futbol takımı olmak üzere hiçbir getirisi olmayan, sadece masraf hanesine yazılan amatör branşlar, kulübün üstünde büyük kambur bunu kabul edelim. Karşılarında müessese yani dev holdinglerin, bankalar gibi finans kuruluşlarını desteği alan kulüpler mevcut. Bu yokluk içinde bile Beşiktaş ruhu böyle rakipleri dize getiriyor. Basketbol, hentbol, voleybol gibi dallar başta olmak üzere... Başkan Yıldırım Demirören kulüp tarihinde kimsenin yapmadığı kadar büyük fedakarlık içine girdi. Ancak Başkan’ın mali seferberliği her alana ulaşmadı. Buna rağmen son toplantıda bizzat Başkan, Mali İşlerden Sorumlu Asbaşkan Ertunç Soğancıoğlu’na, tüm şubeler ve personelin birikmiş alacaklarının ödenmesi konusunda öncelik ayırmasını istedi. Olay mali tabloda yerini aldı.
Asıl sorun, bu kadar önde gelen Beşiktaşlı işadamları varken, amatör branşların bu hale düşmesi. Hatırlayalım. Daha Konya maçı öncesiydi. Beşiktaş için toplanacakları ileri sürülen 18 kişi, olayın basına yansıması sonucu toplantıdan vazgeçtiklerini açıkladılar ve “Muhalefet değil kulübün menfaatleri için” diye not düştüler.
Bu 18 kişiye en az elli daha ekleyebiliriz. Eğer gerçekten konu Beşiktaş ise, şimdi tam zamanı. Çünkü takım iyi durumda. Kimse çıkıp da kötü gidişattan prim ve reklam yapıyorsunuz da diyemez. Güç birliği edip, başta futbol olmak üzere diğer branşlara destek olun. Mesela bir ortak fon kurup amatörlere destek verin. Sponsor olun, Başkan ve yönetimin olmasa bile kulübün yanında olun. Yok o bize göre değil, diyorsanız bir sonraki kötü gidişata kadar bekleyin!
Haydi Rüştü!
Son sözümüz futbol takımına. Hentbol takımının en fazla alacağı olan 40 bin lira. Yani sizin nerdeyse iki priminiz. Gelin bir aylık alacaklarınızın yarısını öteleyin, o paralar amatörlere gitsin. Bu jesti sizden başkasının yapacağına inanmıyorum. Başta bu işlerin ‘piri’ diye bilinen Rüştü olmak üzere, bütün oyunculara iş düşüyor. Son haftalarda sahada aldığınız alkışı, bir de dışında alın. Ne olur...