Nuri Şahin tamam da Aziz Çetin'ini de unutmayalım

Abone Ol Google News

Babam Süleyman Gürsoy, Kırşehir’in Mucur ilçesinde doğmuş, fakirlikten, işsizlikten muzdarip memleketini bırakıp hayat mücadelesini Ankara’da yapmaya karar vermişti. Bugün 100 yaşına merdiven dayamış babamın bundan 3 çeyrek yüzyıl önce ayaklarında doğru dürüst bir ayakkabı olmadan yürüyerek ve yol boyu mısır koçanı yiyerek Ankara’ya gelişini hep dinler dururum. Lise dönemleri gelene kadar yaz tatillerini hep Mucur’da ve rahmetli annemim doğduğu Kurugöl’de geçirirdik. Neşet Ertaş’ın sözlerinden esinlenirsek “kesik çayır”larda koşar, “soğuk sular” içerdik. Köyün benim için en büyük anlamı, tıpkı Hollanda’da yaşayan dayım gibi, yaz tatiline gelen “Alamancılar”dı. Alamancılar aşağı, Alamancılar yukarı.. Yokluk içerisinde yaşayan köylüler için büyük bir ekmek kapısı ancak aynı zamanda tehditkar bir asimilasyonun “acı vatan”ıydı Almanya ve Hollanda.

Haberin Devamı

Real Madrid’le imza atan Nuri’nin hikayesi de böyle başlıyor. Babam gibi, 40 yıl önce Kırşehir’in Kaman ilçesinden Almanya’ya yaşam mücadelesi için giden Savaş Şahin’in oğlu Nuri. Onun Neşet dinleyerek büyüdüğünü ve şükür, motivasyon kitapları okuduğunu daha önce yazmıştım.

Haberin Devamı

Önünde Mesut Özil gibi bir örnek varken Nuri Şahin köklerinin ne kadar sağlam olduğunu gösterdi ve A Milli Takımı seçti. (Mourinho da karakterinin sağlamlığından etkilendiğinden bahsetmişti). O, değerlerinden kopmadan Almanya’da saygın bir konuma gelirken 22 yaşında Dortmund’un kaptanlığına kadar yükseldi, oradan da kralların takımına kanat çırptı.

Alman basını bu konuya nasıl bakmış diye Stuttgart’ta oturan yeğenime sordum, manşetlerde “Deutsch-Türke” yazıyormuş.

Almanlar genelde iyi bir şeyler yapan, başarılı olan Almanya doğumlu Türkler için böyle derlermiş. Asimile olmuş ya da Türklüğünü vurgulamayanlar için bu ifade söylenmezmiş.

Kırşehir web sitelerinde birçok bilginin yanında sadece Neşet Ertaş’ın adı var. Bana göre artık Nuri Şahin için de bir sayfa açılması gerekiyor. Bu konularda Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci ile sohbet ettik. Şehrin anahtarını ona vermeyi planlıyorlarmış.

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak da Nuri’yi ilk arayarak kutlayanlardan. Kendisinden gurur duyduğunu ve başarılarının devamını dileyen konuşmasının Nuri’yi de duygulandırdığını ifade edelim.

Hemşehrim Nuri’yi ben de aradım ve kutladım. Özellikle şunun için kutladım: Nuri tüm ezberleri ve önyargıları bozdu.

Demek ki, Almanya Milli Takımı’nın formasını giymeden de Real Madrid’e transfer olunurmuş.

Demek ki, 22 yaşında da şampiyon bir takımın kaptanı olunurmuş.

Demek ki, paradan daha önemli şeyler de varmış.

Daha önemlisi, demek ki, bir insan hem doğduğu hem doyduğu hem de milli formasını giydiği ülkelerin insanlarının ortak gurur kaynağı olabilirmiş.

Bizim oraların deyişiyle ‘helal olsun hemşehrime’.

11 YIL ÖNCE

Bu yazıyı tam 11 yıl önce yine bir Mayıs ayında Habertürk’te ki köşemde yazmışım.

O zamanlar genç ama Real Madrid’in kapısına dayanan hemşerim Nuri Şahin artık Antalyaspor’un başarılı bir teknik adamı olarak karşımızda..

Kulüp tarihinin 15 maçlık yenilmezlik ünvanına sahip olma özelliğinin yanı sıra oynattığı futbolla da tüm spor kamuoyunun dikkatini ve haklı övgüsünü alıyor Nuri Şahin..

Haberin Devamı

ERSUN YANAL VE NURİ ŞAHİN

Kadere bakın ki, Nuri Şahin’in oynattığı futbol bana selefi Ersun Yanal’ın

benim de o zamanlar Yönetim Kurulu Üyesi olduğum Ankaragücü daha sonra Gençlerbirliği’nde oynattığı modern futbolu hatırlatıyor.

Tempolu, önde koşan ve hücum zenginliği olan bir futbol..

Aslında yakın arkadaşım Ersun Yanal, Antalyaspor’da bunun tam tersi futbol felsefesini benimsemişken onun kaptanı Nuri Şahin geminin başına geçtiğinde bambaşka bir Antalyaspor yarattı.

ÖNDERİN NEFESİ

Uzun yıllar hem bürokrasinin bir çok kademesinde dönemin Başbakanları ve Bakanları, spor alanında Ankaragücü ve Basketbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği ve 2006’dan itibaren de TFF Engelliler Futbolu Koordinasyon Kurulu Başkanı olarak 7 Futbol Federasyonu Başkanı ile çalışma fırsatı ve tecrübesi kazanmış birisi olarak diyebilirim ki, “her şey önderin nefesi kadardır”..

Büyük hamleler, büyük kararlar ve bunların neticelerinden birinci derece de sorumluluğu olanlarda liderlerdir, siyasette Başbakan veya Cumhurbaşkanlarının aldığı bu sorumluluğu Federasyonlarda ve Kulüplerde Başkanlar üstlenir.

Bundan nerdeyse daha 1 yıl önce İtalya ile oynayacağımız Avrupa Şampiyonası grup maçı için havaalanında tanıştığım ve sonrasında yakın bir diyalog içinde olduğum çiçeği burnunda Antalyaspor Başkanı Avukat Aziz Çetin’in de hakkını teslim etmeliyim.

Ersun Yanal gibi tecrübeli bir isim ile yolları ayırdıktan hiç bir teknik adamlık tecrübesi olmayan takımın kaptanı Nuri Şahin’i üstelik 5 yıllık bir kontrat yaparak takımın başına geçirmiştir.

Haberin Devamı

muhtemel bir başarısızlıkta kafasına giyotine uzatmaktan farkı yoktu bu hamlesinin..

AZİZ ÇETİN’in LİDERLİĞİ

Geçmişte -gün gibi hatırlıyorum- rahmetle anacağım Ankaragücü’nün Başkanı bir başka avukat Cemal Aydın ilk 6-7 hafta üst üste mağlup olan genç Ersun Yanal’ın arkasında durmuş ve Türk futboluna damga vurmasının önünü açmıştır.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz belki ama liderlik ve önderlik de bu olsa gerek.

Hemşerim Nuri Şahin’i sonuna kadar övelim ama Antalyaspor’un değerli Başkanı Aziz Çetin’ini de unutmayalım..

“Diplomasi ve siyaset ideali değil mümkün olanı elde etme sanatıdır” derler..

Bence Kulüp Başkanlığı da özellikle de bu topraklarda ki Başkanlık için de geçerli olduğunu düşünüyorum.

Aziz Başkan’da Ersun hoca değişikliğinin ardından Nuri Şahin hamlesi ile elinde ki imkanlar doğrultusunda en doğru kararı verdiğini göstermiştir.

Bizim oraların deyişiyle ‘helal olsun hemşehrime ve Aziz Başkan’a’..

YORUM YAZ