Galatasaray’ın attığı gol sayısı Fenerbahçe’ninkinden büyüktür!

Abone Ol Google News

Büyük olasılıkla TÜBİTAK’ın yayımladığı popüler bilim kitaplarından biri olan “Matematik Sanatı” adlı eserden aklımda kalmış şu özlü söz: “Matematik yaşamın ta kendisidir.” Futbol da yaşamın belli alanlarda özelleştirilmiş bir çeşitlemesi olduğuna göre matematiğin ve sayıların gösterdikleri gerçeklerin altında hayata ilişkin veriler olduğunu özümsememiz gerekmektedir.

Haberin Devamı

Bu gerçekleri tam olarak içselleştiremezsek futbolda uygulanan atak ve savunma ilkelerinin içine yerleştirdiğimiz oyuncuların kusurlarını görmekte zorlanırız. Örneğin atak ve savunma ilkelerine göre neden Nelsson-Abdülkerim ikilisi Szalai-Samet birlikteliğinden daha iyidir?

Bunu görmek için savunma davranışlarındaki derin istatistikleri ve matematik sanatının gösterdiklerini fark etmek gerekir. Bu da hocanın işidir. O derinlikleri herkes görmez, zaten görmesine de gerek yoktur.

Okan Buruk neden Barış Alper’i tercih etti?

Bunlar meslek adamlarının işidir. Okan Buruk bu ikilinin arasına iki Fenerbahçe maçında da neden Barış Alper’i koşturdu? Jorge Jesus’un böylesine incelikli bir anlayışını neredeyse lig boyunca göremedik.

Haberin Devamı

Bu incelikli davranışlar sezon başında takım kurulurken hesaplanır. Jesus transfer ettiği 15 oyuncunun hiçbirinden gerekli verimi alamadı. Bir yanda Arao ve Lincoln, diğer tarafta Torreira ve Rashica ya da Oliveria, Mertens hatta Mata…

Savunma prensipleri neden Fenerbahçe’nin aleyhine işliyor?

Matematik sanatı savunma oyuncularının yaptığı hata sayısını her maçta gözlerimizin önüne sermesine karşın Jesus doğru bir savunma kuramadığı için savunma prensipleri hep Fenerbahçe’nin aleyhine işlemiştir.

Peres, Zaniola’nın çabukluğu karşısında çaresiz kalarak atılmış, İtalyan oyuncunun ilk golünde savunma ortası çökmüş, üçüncü golde ise Ferdi Kadıoğlu rakibine sıkı markaj yapacağına hatta gerekirse faul le durduracağına ona gölge markajı yapmıştır. Bu durum “kaleden uzakta gevşek, kaleye yaklaştıkça sıkı markaj” ilkesine ters düşmüştür.

Jesus kurduğu karmaşık takımın görünmez iplerine kendi de dolaştı

Bütün bu olasılıklar sezon başında hesaba katılıp transferler ona göre yapılmalıydı. Bütün hamle ve girişimler hesaplı yapılsa da eksikler olabilir. O eksikler de ısrarlı çalışmalarla giderilebilirdi. Savunma doğru kurulmayınca üzerine doğru davranış ve taktikler geliştirilemedi.

Matematik sanatının bize gösterdiği sadece futbola özgü bir gerçeği Jesus ya göremedi ya da ince işlerle uğraşmak işine gelmedi. Kurduğu karmaşık takımın içinde var olan görünmez iplere kendi de dolaştı.

Futbolda neden sıfır birden büyüktür?

Sıfırın birden büyük olduğu bir tek alan vardır ki o da futboldur. Hiç gol yemezseniz bir puanı garantilersiniz. Ancak bir gol attığınızda puanın hiçbir garantisi yoktur. İyi bir savunma sistemine ve oyuncularına sahip değilseniz birden fazla gol yiyebilirsiniz.

Bu mantıkla baktığınızda Galatasaray’ın attığı 80 gol Fenerbahçe’nin 84 golünden daha büyüktür! Çünkü 80 golün karşılığında 85 puan, 84 golün karşısında da 77 puan var. Bu durumda 80 mi yoksa 85 mi büyüktür? Bu sorunun yanıtı yenilen gollerdedir. Fenerbahçe 42 gol yemiş, ligin ortalarındaki Konyaspor ise 38… Sonuçta matematik sanatı yaşamın da futbolun da tam ortasındadır. Bunu bilenlerle bilmeyenlerin yaşamda da futbolda da farklı yerlerde olması kaçınılmazdır.

Haberin Devamı
YORUM YAZ