Futbol ekonomisinde şampiyonuz!
Dünyayı bilemiyorum ama futbol ekonomisinde Avrupa şampiyonu olduğumuz çok açıktır! Son 25 yıl içinde futbol gelirleri, ilk yıla göre tam 12 kat artmasına karşın saha başarılarında yüzde 200 civarında bir gerileme yaşamışız.
Haberin Devamı ›
Bu durumda gelirleri büyütmede de hesapsız para harcamada da Avrupa’nın zirvesine oturduk büyük olasılıkla. Futbolumuzu yönetenler bu durumdan hiç mi rahatsız olmuyorlar?
Bir önceki yazımda da değindiğim gibi diyelim ki elde edilen gelirlerin bir miktarı görevine son verilen teknik direktörlere tazminat olarak verilsin, epey bir kısmı gereksiz transfer edilen futbolculara ve bir kısmı da menajerlere kaptırılmış olsun. Ama yine de makas bu kadar açılmaz, onca gelire karşın kulüpler borç batağının içinde yüzmez! Bu işin içinde başka bir iş olmalı…
Futbol herkese pabucu ters giydirir
Parasal konular ve ekonomiyle aram hiçbir zaman iyi olmadı. Dolaysısıyla anladığım konular içinde yer almaz! Uzmanların araştırma sonucu ortaya koyduğu sayısal verilere bakarak yorum yapmaya çalışıyorum.
Haberin Devamı ›
Herhangi bir şirkette bordrolar ile sabitlenmiş maaşlar ile harcanan paralara bakıldığında futbolda bu denli somut görüntüler ve sonuçlar bulamayabilirsiniz. Çünkü futbol insanlara da kulüplere de pabucunu ters giydirebiliyor.
Jhon Maynard Keynes bu konu hakkında şunları söylemiş: “Ekonomi bir ahlak bilimidir ve bu bilimin gerçekliği matematiğin hesaplayabileceği evrensel kurallara hapsedilemez.”
İnsanın doğası ile sayıların uyuşmazlığı
Bu yaklaşımdan anladığım kadarıyla matematiksel modeller ekonomik davranışları anlamakta değerli araçlar olabilir ama insanın doğası ile sayılar arasında bir uyuşmazlık söz konusu sanki. Çünkü ekonomi sayılardan yararlanır ama güdüler, beklentiler ve psikolojik belirsizliklerden daha fazla etkilenir.
Keynes’ten yaptığım alıntı futbolda yapılan harcamalar için yöneticilere bir gerekçe sunabilir. Çünkü duyguların ve heveslerin yoğun olduğu futbol ortamında sayıların sonuçları tam olarak tutturulamayabilir.
Ancak koşullar ne olursa olsun aklın ve mantığın duygu ve heveslere galip gelmesi gerekir. Ancak bu şekilde matematiksel sayılardan alınan yardım ile ekonominin ahlaki boyutlarına sınırlama getirilebilir.
Süleyman Seba duyarlılığı nedir?
Futbol ortamı ve ilişkileri her durumda karmaşıktır. Karmaşa ne kadar artarsa yönetici o denli sabırlı olmalıdır. Dış baskıdan aldığı heyecanla kasaya zarar vermemelidir. Heyecanların, heveslerin, tahminlerin ve sezgilerin yerini kesinliğin alması konusunda bilinen tek gerçek bilimsel yöntemdir.
Diyelim ki günümüz koşullarında bilimsel gerçeğin kulüplerin kapısından içeri girmesi zordur. O zaman yöneticiler futbola ilişkin sorunları bilgelikle çözümlesinler. Bilgelik bilimsel bilgi değildir, İçinde bulunduğumuz koşullara karşı özel bir duyarlılıktır.
Özel duyarlılık nedir? Sözgelimi zamanında Beşiktaş Başkanı Süleyman Seba’nın, transfer görüşmeleri yapılırken futbolculara “Beşiktaş formasını giyeceksiniz bir de para mı istiyorsunuz” demesi gibi bir şey olabilir mi?