Tokyo'da yeni kapılar açıldı

Abone Ol Google News

Bizi bir arada tutan şey ne? Ülke olarak? Türk halkı olarak? Ortak bir geçmiş? Evet kuşkusuz. Ama daha önemlisi ortak bir gelecek hayali. Refahta eşitlenmiş, sevinçte sarılmış bir toplum olma isteği. Hep birlikte durmadan gelişen bir toplum olma hedefi. 1 yıl sonra 100. yaşına girecek bu büyük ülke, başından bu yana bu hedefle gelişti, büyüdü: Çağdaş medeniyet seviyesinin de üzerinde olmak. Tokyo’da aldığımız 13 madalya, madalya sıralamasında 35. sırada olmak sayısal olarak hedeflediğimiz noktaya tam olarak gelemediğimizi söylüyor gibi olabilir. Ama detaya baktığımızda hiç olmadığımız kadar umutlu olmak için elimizde fazlasıyla veri olduğu görülüyor.

Haberin Devamı

Benim zamanımda inanmazdık

Kadınlar bokstaki Buse’naz’ devrimi, Türk kadını için sadece bir altın ve bir gümüş madalya demek değil. Çok fazlasını ifade ediyor. Mete Gazoz’un altını da öyle. Belki 4 hatta 5 madalyalık bir maceranın başında olduğumuzu herhalde sadece ben hissetmiyor ya da ummuyorum. Bu kadar da değil tabii ki. Ona öykünerek bu spora yönelen çocuklar, gençler. Bir Naim etkisiyle karşı karşıyayız. Şahsen beni son yıllarda en çok şaşırtan ise şu an yaşadığımız ‘Cimnastik Devrimi.’ Benim jenerasyonumdan birine bundan 30 yıl önce, olimpiyatlarda cimnastikte madalya kazanacağımızı söyleseniz buna inanmazdık.

Haberin Devamı

Takım halinde hissettirdik

İşin güzel tarafı bir madalyaya en çok yaklaşan Suat Çelen’in federasyon başkanlığında bunun gerçekleşmiş olması. Ferhat Arıcan’ın bronzunun yanı sıra takım halinde varlığımızı hissettirişimiz çok özeldi. Yani Türk sporu kendisine yeni kapılar açtı Tokyo’da. En fazla madalyayı karatede almış olmamızın da anlattıkları var. Bununla kalmıyor… Kadın Voleybol Milli takımı, Eda Tuğsuz, İlke Özyüksel ve İbrahim Çolak’ın performansları da madalyayı hak eden ve yakında ulaşabilecek seviyedeydi.

Nasıl gelişeceğini göreceksiniz

..Ve biliyoruz ki çok daha fazlası var. Olimpiyat sadece spor demek değil. Gelişmeyi, olumluya dönüşümü çeşitli spor dallarında yeni kapılar açıp başarı sağlamak kadar iyi anlatan az şey var. Olimpiyat, çok sevdiğim bir tanımlamayla, ‘İnsanlığın kutlanması’ demek. Bu kutlamada Tokyo bize yapabileceklerimiz konusunda büyük umut ve işaretler verdi. Yepyeni spor dalları ve hatta breakdance gibi performans sanatlarını da içine alarak büyüyen bu kutlamayı Paris’te ve sonrasında nasıl geliştireceğimizi göreceksiniz.

Paris’te zirve yapacak

Tokyo’da kazandığımız sadece 13 madalya değil, büyüyen bir ilgi ve sahiplenmeydi de. Pandemi nedeniyle dünya çapında düşen reytingler, Paris’te seyirciyle birlikte zirve yapacak. Sponsor katkısı da öyle. Los Angeles 2028 ise Olimpiyatlar da yeni bir devrin kapısı olacak. Yeni spor dalları ve yaklaşımla. Tokyo macerası bize bu yolculuk için fazlasıyla hazır olduğumuzu gösterdi. Çok büyük başarıları sadece hayal etmek değil, gerçekleştireceğimizi biliyoruz artık... Durmadan devam… Hep birlikte…

YORUM YAZ