Bir maçtan fazlası
Haberin Devamı ›
Dün 77’inci dakikada gelen 3. gole kadar olduğu gibi Kasımpaşa boyu uzayan oyunda hiç etkili olamadı, kontratak imkanı bulamadı ve büyük baskı yedi.
Samet Aybaba şunu düşündü:
“Madem orta sahada topa sahip olamıyorum. Elde bu üstünlüğü sağlayacak adam da yok. O zaman direkt oyunla topu ceza sahasına yollarım. Almeida’yı pivot olarak kullanırım. Zaten Niang orada. İlk yarıda oyuna giremeyen Fernandes de böylece son bölgede oyuna girer.” Kasımpaşa’nın kompakt oyununu bozdular. İki takımın da boyu uzadı. Beşiktaş bunu istedi. Kasımpaşa mecbur kaldı. Ve açık söylemek gerekirse 3. gole kadar maçı hak edecek kadar pozisyon da buldular. Hatta 65’te Fernandes kornerden bile atıyordu. Bu maçın ikinci yarıda övgü hak eden yönü. Peki ama maç nasıl buraya geldi? Bir takım son 3 maçında nasıl olur da erkenden sol bekini değiştirir? Ya da bir şampiyonluk adayının nasıl olur da “Evinde 3 gol atamadığı maçları kazanamadı” gibi bir istatistiği olur? Şota sadece savunmasını biraz öne kurup her seferinde topu İbriçiç’le buluşturdu ve iki savunma kanadının arkasına top atmayı amaçlıyordu. Kaptırdıklarında sert, faul de içeren hamleler yapıp oyunu kestiler ve böylece hep kompakt kaldılar. İbriçiç’in içinde olduğu hemen her akın çok tehlikeli oldu. Ve yine kabul etmek lazım ki, Djalma ve Viudez biraz topun şehvetine kapılmamış olsa fark ilk yarıdan açılabilirdi. Beşiktaş tarihinin en önemli maçlarından birini kaybetti dün akşam. Rakipleri Avrupa kuralarını çekmişken... Ve rakiplerin rakipleri, tam da teknik direktörlerinin tüm dikkatini çekecek cinstenken.... Beşiktaş için bu dahil önündeki 4 maçtan daha iyi bir şampiyonluk avantajı olamazdı...
Keybedilen bir maçtan fazla. En azından bugün akşama kadar...