Fener emin adımlarla

Fenerbahçe Beko, geçen yıl olduğu gibi bu sezona da harika bir başlangıç yaptı. Geçen sezon 10 maçta 9 galibiyet alıp, Play-Off’u bu nedenle garantileyen SarıLacivertliler, Münih deplasmanında da sürekli kontrol ettiği maçı kazandı, 5’te 4 yapıp zirve yarışına ortak oldu. Yam Madar sakattı ama 2 oynamayacağı açıklanan Tylor Dorsey iki hafta sonra parkeye çıkmıştı. Rakip ise efsane coach Pablo Laso’yu göreve getirip iddialı bir kadro kuran Bayern Münih’ti.. Ama Fenerbahçeli taraftalar neredeyse salonun tamamını doldurmuştu. Deplasman dezavantajı bir yerde ortadan kalkmıştı. Coach İtoudis maça bence iyi hazırlanmış. Rakibin efektif kısaları Bolmaro ve Fransicso’yu hep uzunlarla savunma stratejisi belirlemişti. Davis bu görevi başarıyla yerine getirdi. Dünya Şampiyonu Alman Milli Takımı’nın yıldızlarından Obst’un da devreye girilmesine izin verilmedi. Kafa kafaya giden oyun, 3. çeyrekteki savunma performansı ve Wilbekın’ın hücumdaki etkinliği ile Fenerbahçe lehine döndü. Guduriç bu sezon oyun kurucu değil de gerçek yerinde oynayınca daha faydalı oluyor. Genelde antrenörler inatçıdır ve egoludur. Verdikleri kararlardan, yanlış da olsa dönmezler. Ama İtoudis döndü ve Guduriç’i gerçek yerinde oynatmaya başlayınca hem onun, hem de Wilbekın’ın verimi artmaya başladı.

Gelişmeye müsait

Motley ve Papagiannis de pota altı hakimiyeti, İbaka, Booker ve Gilesspie gibi önemli uzunlara yenilmemeleri galibiyetin anahtarlarından biri oldu. Son dakika içinde yapılan gereksiz panik hataları Bayern’i oyuna ortak eder gibi olsa da, baştan sonra oyunu kontrol eden ve galibiyeti hak eden Fenerbahçe Beko salondan galip ayrıldı. Hatalar ve eksikler çok. Ama bu takım yol içinde gelişmeye müsait. Önemli olan kötü oynarken de kazanmayı bilmek. Her galibiyet Play-Off yolunda cebe bir katkı yapıyor..