Beraberliği küçümseme
Çağlar sakat olunca Mourinho mecburen Becao ve Djiku’yu stoperlere koymuştu. Uzun bir aradan sonra birlikte oynamalarına rağmen 90 dakika başarılı gözüktüler. Maximin kulübeye çekilmiş (Neden?), haftalardır sağ kanatta oynayan Tadiç bu defa İrfan Can oynuyor diye sola geçmiş, En Nesyri de formayı kapmıştı. Görüldüğü gibi her maçta takımın 11’i ve sahadakilerin görevi değişiyordu. Maça Twente hızlı başlarken, Fenerbahçe tedirgindi. İlk 15 dakikadan sonra Fenerbahçe önde baskıyla topa sahip olmaya başladı ve pozisyonlar buldu. En Nesyri ve Osterwolde girdikleri pozisyonları değerlendirseler, maçın hikayesi değişecekti. İlk 30 dakika dolmadan gelen Twente golü Fenerbahçe’ye sürpriz oldu. Szymanski ve Fred’in oyuna katkı yapamayışı, kanatların çalışmayışı, ofansif futbolu sıkıntıya soktu. Kanatlardan orta gelmeyince En Nesyri de çaresiz kalıyordu. Mourinho devre arası hamle yapmadı, son yarım saati bekledi.
Haberin Devamı ›
Yürüyüşe devam
Sonra En Nesyri ve İrfan Can’ı oyundan alıp, Dzeko ve Maximin’i sahaya sürdü. Maximin sola gelince, Tadiç sağa geçti. Fenerbahçe, daha etkili oynamaya başladığı dakikalarda beraberlik golünü yakaladı. Amrabat’ın mükemmel asistini Tadiç ağlara yollayınca Fenerbahçe kendine geldi, ev sahibi bocalamaya başladı. Son bölümde golü kovalayan Fenerbahçe oldu ama bunu başaramayınca 1 puanla yetindi. Avrupa Ligi’nde deplasmanda alınan 1 puan küçümsenmez. Şimdilik hedefe yürüyüş devam ediyor. Bu yürüyüşün sonu nereye varır derseniz, onun cevabını da yine Mourinho verir derim.