Tebrikler Hocam (!)
Takımda çözmem gereken yeterince sorun var. Başkanlar ve kulüpler de hakemlerle ilgili konuşmamalı. Hakemlerin gelişmesi için sağlıklı ortam sağlanmalı. Türk futbolunda insanlar sahaya odaklanmalı.”
Haberin Devamı ›
Bu sözler, bence ligin en iyi takımlarından, en iyi top oynayan, rakiplerini en çok zorlayan takımlardan birinin hocası Stoilov’a ait. Takımda çözmesi gereken birçok sorun olduğunu hakemlerle ilgili herhangi bir yorumun sağlıklı olmayacağını usulünce söylemeye çalışmış. Maçtan sonra çok rahat bir şekilde, Galatasaray’ın penaltısı yanlıştı, bizim penaltımız verilmedi gibi çıkışlar yapabilirdi. Taraftarını konsolide etmek için dikkatleri oraya çevirebilirdi, Göztepe resmi hesabının yaptığı gibi maçı hakem üzerinden okuyabilirdi. Hiçbirini yapmadı, yapmayacak da. Çünkü hoca nereye odaklanırsa takımın gelişebileceğini biliyor. Maç sonu atılan hakem tweeti hariç, Göztepe organizasyonunu, yöneticilerini, idarecilerini, teknik kadrosunu, oyuncularını ve en önemlisi de Stoilov’u tebrik ediyorum. Umarım şu futbol iklimimizle seni kaçırmayız hocam. Tebrikler.
Haberin Devamı ›
Futbolumuzda Stoilov’un aksi yönünde örnek bulmak çok kolay olduğu için, önce onu tebrik ederek başlamak istedim. Ancak, artık bu Türk futbolunu karalayan, lekeleyen açıklamalara da değinmeden geçmeyeceğim. Çünkü artık kabak tadı vermeye başladı. Tarihe not düşmek adına, kamuoyunun küçücük bir parçası olarak bunları yazacağım.
Önümüzdeki hafta Başakşehir - Galasaray maçı var. Başakşehir bu hafta Adana Demirspor deplasmanında oynadı ve 1-0 kazandı. Maçtan sonra Çağdaş Atan’ın açıklamalarını aynen Stoilov’da olduğu gibi paylaşıyorum; “Bugün herkes onun aklının arkasındakileri çok rahat okuduğunu bilmesini istiyorum kulüp olarak. Şöyle bir maçta 5-6 sarı kart, iki tane oyuncu cezalı duruma düşürme, oyuncuları bulma... O yüzden ona söylemek istediğim futbolun hızlanmasına, gelişmesine oyuncu ve antrenörlere yardımcı olma kısmına, taraftarın gözüne hoş gelecek oyuna konsantre olması, hizmet etmesi gerektiğini kendisinin bilmesini istiyorum.”
Çağdaş hocam, konsolide etmen gereken bir camia da yokken, maçta rakibinden iki kat faul yapmışken, sadece cezalı duruma düşecek 2 oyuncun değil 5 oyuncun kart görmüşken, yapılan fauller de ortadayken, Erkan Özdamar’a verdiğin tavsiye boşa düşmüyor mu? Önce herkesin kendi açıklamalarına bakması gerekmiyor mu? Türk futbolunda gelecek nesil diyebileceğimiz hatta artık günümüz hocaları arasında parmakla sayılacak hocalardan biriyken, Kayseri zamanlarında ilk yükseliş yaşadığın vakitlerde saha içinde yaptıklarında bize kendini hayran bırakmışken bunların hiçbirine gerek yok. Geçtiğimiz haftalarda Eyüpspor’un, bilinçli bir şekilde, kart sınırındaki oyuncularının Galatasaray karşısında oynamamak için kart gördüğü iddiasını yapan emek düşmanlarından ne farkımız kalacak? Sonra benzer bir durumda Hatayspor, Fenerbahçe ile oynayacağı maç öncesi kalınca, susan, konuşmayan algı trollerinden bizi ne ayıracak? Okan hocasından, Mourinho’suna, Çağdaş hocadan, diğer tüm hocalara kim varsa, önce sizler saha içinde kalmayı bize mecbur tutacaksınız ki, kamuoyunda algı yaratmaya çalışan, ortamı germek üzerine etkileşim ve reyting uğruna söylemeyeceği şeyi olmayanlar da utanarak susmak zorunda kalacak…
Haberin Devamı ›
Maça geçmeden son olarak da Fenerbahçe Yönetim Kurulu üyesi Hulusi Belgü’nün tweetine değinmek istiyorum. Yaptığı açıklamanın taraftarlıkla açıklanamayacağını ve bulunduğu camiayı bağladığını vurgulamak adına Hulusi Bey’in önünde titrini de yazdım. Tweeti Stoilov ve Çağdaş Atan’da olduğu gibi aktarmayacağım çünkü tarihe geçmemesi gereken bir açıklama olduğunu düşünüyorum. Sezonun sanırım 2.haftasından beri TFF ve MHK’yı bir kere eleştirmeden Türk futbolunda bir yapı olduğunu iddia etmenin oluşturduğu ruhsal ve mental sorununu yaşıyor Fenerbahçe. Son 1,5 senedir, belki de Jesus döneminin de sonunu sayarsak 2-3 senedir yaşıyor aslında. Maç bitmiş, yorumculardan ya da hakem yorumcularından verilen verilmeyen penaltılarla ilgili farklı görüşler var. Böyle maçlar Fenerbahçe de geçirdi, Beşiktaş da geçirdi. Fırat Aydınus verilen, verilmeyen her penaltıya penaltı diyor, Erman hoca başka bir şey diyor. Öbürü başka bir şey diyor. Bu maç, açıklamada (tweette) yer alan, “şaibe, katlettiniz, allah belanızı versin vb.” gibi kelimeleri hak eden ya da ifadesi mecbur kılınan bir maç değil. Ama siz yönetici olarak böyle yaptıkça taraftarı hem kaynatıyorsunuz, hem de naçizane senelerdir yazdığım gibi başarısızlığa kılıf veriyorsunuz. Çok istenilen yabancı hakem geçen sene VAR’a geldi, sonuç değişmedi. Yine itiraz oldu, yine tartışmalar sürdü. Yabancı hakemin VAR’a gelmesine karşı değilim, bu iklim bunu gerektiriyor ancak önce herkes kendi evinin önünü temizlesin, Türk futbolunu ve kamuoyunu daha fazla germekle, komplo teorileriyle meşgul etmesin. Metin Öztürk açıklamarıyla iyi giden Galatasaray’a nasıl ciddi zarar veriyorsa, moral motivasyona ihtiyacı olan Fenerbahçe’ye de bu açıklamalar destekten çok köstek oluyor. Ortada bir sorun varsa söyleyin, araştırılsın, ortaya çıkarılsın, yoksa herkes çıksın topunu oynasın. Sahi, bir ara VAR ve AVAR’lar arasında FETÖ’cüler vardı isimleri açıklanacaktı, ne oldu onlara?
Haberin Devamı ›
Gelelim maça…
Tatilden dönüşte ilk matematik dersine giren bir öğrenci gibiydi Galatasaray. Ders çok zor, tatilin etkisi üstünde bir türlü maça tam tutunamadı. Saha içine ancak gelebildik ama bir kez daha söyleyelim. Göztepe bu ligin, nerede oynarsan oyna karşılaşması en zor takımlarından biri. Ligin en genç takımı, en uzun takımı, şahane bir analizci hoca. Bitiricilik kalitesi farkıyla, aynen Okan hocanın dediği gibi bir Championship maçı gibi oynanan maçı Galatasaray kazandı. Pozisyonlarla ilgili düşüncem de, bence 3’ü de penaltı değil. Kural kitapçığı Kaan Ayhan pozisyonuna penaltı diyormuş ama ben vermem. Maçın önüne geçen bir hakem konusu olduğunu da düşünmüyorum. Kötü oynayan ve Ocak temposunun ilk maçında iyi sinyaller vermeyen bir Galatasaray. Bunun karşısında da hakkını teslim etmemiz gereken, sahada her şeyi çok zorlaştıran bir Göztepe vardı. Davinson herhalde en kötü, Sara da en iyilerinden sayılabilecek Galatasaray maçını oynadı.
2024 yıl kapanışı yazımda da belirttiğim gibi, daha lig çok uzun, dün Galatasaray bence ligin bittiğine dair, bitmediğine dair mesajlar verdi. Avrupa ile beraber nasıl etkilenecek, cezalar, sakatlar, Osimhen’in geleceği vs. Hiçbir şey belli olmaz. Dün iyi bir uyarı oldu Galatasaray için.