Gerçekten ilginç
Galatasaray, ilk devre boyunca tempoyu yeteri kadar yükseltemediyse de maçı koparacak hatırı sayıda pozisyon buldu. Birkaçı ‘’hatıraların golcüsü’’ Gomis’in ayağında eridi. Bir başkası ki, en kurgusal olanıydı, Kerem’in kafa vuruşu tercihine kurban gitti! Pozisyonların önemli bölümü Altay orta sahasındaki kopukluğun uzun ya da ters toplarla aşılmasıyla geldi. Ev sahibi ise rakip ceza sahasına ulaştıktan sonra sadece ‘’orta yapma’’yı öğrenmiş gibiydi ya da hocaları bunu istiyordu onlardan. O ortaların çoğu Victor Nelsson’da eridiğinden geri koşup durdu Altaylı futbolcular. Başlarda daha iyi görünüyorsa da dakikalar geçtikçe Gomis’in oyundan düşme hali çarpan etkisiyle büyüdü. Böylesi bir merkez, iki kanat oyuncusu Babel ile Kerem’i de işlevsiz kıldı. Haliyle ilk devre oynanan oyunun değilse de girilen pozisyonların çok arkasında kalan bir durum ortaya çıktı. Altay yüklendi yüklenmesine ama sonuca götürecek hücum şablonları olmadığından sadece yoğun kalori harcadılar!
Haberin Devamı ›
Kaçınılmaz oluyor
70’lere doğru oyun iyiden iyiye soğuyunca Torrent de fırsatı görmüş olacak ki, 82’de Arda Turan’ı bu maçta da oyuna gönderdi! Çoğumuz Gomis’i anlamakta zorlanırken bir de Arda tercihi! Gerçekten ilginç. Son dakikadaki Poko kafa vuruşunu Muslera çıkardı ve Galatasaray maçı kazandı. Ancak bu Torrent’in takımdaki geleceğine olumlu etki bırakacak bir kazanım gibi değildi sanki… Ev sahibi Altay’da ise… Başkan yok, bildiğimiz anlamda teknik direktör yok (teknik sorumlu Sefer Yılmaz) ama ilk 11’e 7 yabancı oyuncuyla çıkıyor! Kayıp büyük… ‘’Büyük sözü dinlemeyince’’ mevcut durum da kaçınılmaz oluyor maalesef…