"TT Arena Galatasaray'ın elinden gidebilir"

Galatasaray Kulübü ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü (GSGM) arasında Türk Telekom Arena Stadyumu’nun devri ve kullanım şartları konusunda imzalanan sözleşmede, dönemin GSGM Genel Müdürü olarak imzası bulunan Yunus Akgül, sportstv’ye konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Sarı kırmızılı kulübün Çarşamba günkü divan kurulu toplantısında, “Biz stadın üstünü kapatmaya mecbur değiliz” diyen yönetici Sedat Doğan’a cevap veren Akgül, şunları söyledi:

“Stadın çatısını yapacaktık ancak Galatasaraylılar ‘Biz yaparız’ dediler”

“Biz stadı yaptık Galatasaray’a teslim ettik. Stadın her şeyi tamamdı, bir tek üstünün kapatılması kalmıştı. Galatasaray o dönem seçime gidiyordu. Bize, stadı bir an önce teslim almak istediklerini belirtip, bu yükümlülüğü kendilerinin yerine getirmek istediğini bildirdi. Biz de bunun üzerine bir protokol yaptık. Protokole göre Galatasaray’ın, stadı teslim aldıktan sonraki 24 ay içerisinde çatı yaptırması gerekiyordu. Çatı ile ilgili bütün sistem tamamdı. Sadece bir konstrüksiyon yapılacaktı, onun da maliyeti 4-5 milyon dolardı. Galatasaray bunun yanı sıra, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne yılda 1 milyon lira ödeyecekti. Protokolde Galatasaray’ın yükümlülükleri bunlardı. Ben imzaladığım şeyi çok iyi biliyorum.

“Türk Telekom Arena, devlet için bir prestij tesisidir”

Biz devlet olarak, ihtiyaca yönelik ve prestije yönelik olmak üzere iki türlü spor tesisi yapıyoruz. Mesela Anadolu’da, 3. Futbol Ligi’nde takımı olan bir şehre stat yapıyoruz. Bu ihtiyaçtan kaynaklanan bir tesistir. İstanbul’da bir stat ya da salon yapıyorsak, bu aynı zamanda prestij tesisidir. Türk Telekom Arena sadece Galatasaray’ın değil, milli takımların da kullanabileceği, bunun yanı sıra konser ve kongre gibi her türlü etkinliğin yapılabildiği bir tesistir. Tıpkı Sinan Erdem Spor Salonu gibi.

“Juventus maçında stadın çatısı olsaydı dünyaya gösteri yapardık"

Juventus maçında kar yağdığı zaman stadın çatısı kapatılsaydı ve biz de bu sayede dünyaya bir gösteri yapsaydık ne güzel olurdu. Ama şimdi nasıl oldu… Galatasaray maçının iptalinden bile bahsediyorlar, ‘Türkler sabotaj yaptı’ diyorlar.

“O stadın her şeyi planlıdır, çimler güneş almıyor iddiası doğru değil”

Biz ilk defa stat yapmıyoruz. Çimler güneş almıyor demeleri son derece yanlış. Bunu kabul etmiyorum. O stadın her şeyi planlıdır. Çatı için gereken her şey de hazırdır. Sadece bir konstrüksiyon yapılacak, çatıyı açma-kapama makineleri yerleştirilecek, herhangi bir inşaat olmayacak. 5 milyon dolar, 10 milyon dolar Galatasaray gibi bir kulüp için son derece cüzi rakamlar. Çatıyı yapmamakta bu kadar ısrar etmelerinin mantığını anlamıyorum.

“O stadın her şeyi planlıdır, çimler güneş almıyor iddiası doğru değil”

Dönemin Galatasaray yöneticilerinin stadı erken teslim almak istemesinin, kendilerine göre haklı sebepleri olabilir. Biz de makul karşılamışız, o zaman öyle gerekmiş. Galatasaray’ın yeni yönetiminin o taahhüleri takip etmesi gerekir.

“Türk Telekom ismi bile bana göre sıkıntılıdır”

Devletle davalık olduğun zaman, devletin kuralları vardır. Mahkeme tarafından haksız bulunduğu taktirde Galatasaray’ın stadının elinden alınması söz konusudur. Galatasaray maçlarını gene o statta yapar ama başka bir protokol yapar. Ama bizim arkadaşlarımızın mutlak surette dava açmaları gerekir. Çünkü orası devletin malı. Türk Telekom ismi bile bana göre sıkıntılıdır. Devlete ait stat devredilirken, reklam ve isim hakkı gibi konular yönetmeliklere uygun mu yapıldı araştırmak lazım.

“Dünyanın hiçbir yerinde devlet stat yapıp kulübe vermez”
Dünyanın hiçbir yerinde bir devlet stadı yapıp bir kulübe vermez. Bütün dünyada statları kulüpler yapar. Eğer devletin bir stadı varsa kulüpler orada kirayla oynar. O zaman devlet Türkiye’de sporun gelişmesi adına stadı yapıp teslim etmiş. Ama Fenerbahçe’nin böyle değil; stadı kendisi yaptı. Beşiktaş da aynı şekilde stadı kendisi yaptırıyor. Ama Galatasaray’ın stadını devlet yaptı.

“Ali Sami Yen’in Mecidiyeköy’deki arazisi de devletindi”

Ali Sami Yen Stadı’nın Mecidiyeköy’deki yeri de Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nündür, yani devletindir. Galatasaraylılar sanki tapulu arazileriymiş gibi konuşuyor. Galatasaray’ın sözleşmesi bitmek üzereydi. Kaldı ki, orada da Galatasaray yükümlülüklerini yerine getirmedi. Stadın güçlendirilmesi gerekiyordu. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden bir heyetin ‘stat yıkılmalı’ şeklinde raporu vardı. Ben orada her maç yapıldığında diken üstündeydim; stat çökecek mi diye.”