İbrahim Hacıosmanoğlu: Bu işin tarafı yok
İbrahim Hacıosmanoğlu “Bu, sadece Trabzon'a değil, ülkeye ihanettir. Ülkenin futbol ve huzuruna saldırıdır. Fenerbahçe camiasıyla ilgili genel bakış açım da ortadadır. Uzatmaya, gerçekler ortaya çıkmadan olaydan bir çıkar sağlayacak laflar söyleyip, adımlar atmaya gerek yok” dedi.
İstanbul’da önceki gün yapılan ve Spor Bakanı, Federasyon Başkanı ile kulüp temsilcilerinin bulunduğu toplantıya katılan Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, dün ise soluğu Trabzon’da aldı. Fenerbahçe kafilesine Sürmene’de yapılan saldırı hakkındaki gelişmeler, Başkan’ın gündeminin ilk sırasındaydı. Öğle saatlerinde Trabzon Emniyet Müdürlüğü’ne, ardından da Trabzon Valiliği’ne giden ve “Bizim yardımcı olabileceğimiz bir durum varsa her zaman her türlü yardıma hazırız” mesajını veren İbrahim Hacıosmanoğlu, hem erteleme kararı hem de süreç hakkında FANATİK’e konuştu.
‘Trabzon’a değil, Türkiye’ye...’
“Trabzonspor olarak olaya anında tepki veren bir camiayız. Bu işin yanında durmak, bir şekilde savunmak sadece Trabzonluluk ile değil, insanlıkla bağdaşmaz. En büyük zararı da bu tip durumlardan ötürü Trabzon kenti görüyor. Bu kişi ya da kişilerin bir üst akılla hareket ettiğine ve sadece Trabzon şehrine değil, Türkiye’nin huzuruna, sporuna kast ettiğine inanıyorum. Bu iş bu kadar basit çözümlenecek, içinden çıkılacak, sportif öfke ile açıklanacak bir mevzu kesinlikle değildir.”
‘Ertelemeye saygı duyduk’
“Erteleme kararına karşı duruşumuz başından bu yana belli... Erteleme aslında biraz da bu işi yönetenlerin, bu işleri körükleyenlerin hedefine ulaşmasını sağlamak oluyor. Aklımıza bile getirmek istemeyiz ama daha sonra yaşanabilecek olaylarda da karar vericilerin zor durumda kalabileceği inancındayız. Fakat toplantıda böyle bir hava oluştu ve biz de bu kararın çıkması noktasında saygı duyduk.”
‘Kimse kendine yontmasın’
“Dünkü (önceki günkü) toplantıdan sonra da, önceki gün de aslında bu işi lanetlemiş, gerekenleri söylemiştik. Fenerbahçe camiasına yapılmış saldırı için her platformda kınamayı yaptık. Kulübe gitmedik, çünkü orada öyle herkesin gittiği bir durum oluşmadı da. Bizim duruşumuz, olaylara bakışımız belli. Ancak şunu da söylemek isterim ki, bizim ağzımızdan olayların çirkinliği, seyri ve bundan sonrası adına birşey çıkmıyor. Herkesin bu çirkinliğe yoğunlaşması lazım. Hâlâ başka işler konuşan, başka olayları hatırlatan, bu işten bile nasıl birşey çıkartırız diyen bir anlayış doğru değil. Bekleyelim, görelim. Ne çıkacak, nereye uzanacak.”
Serhat Demirtaş