Teknik direktör Ayhan Gargili: Ekol olmak altyapıdan geçer

Hollanda’da dünyaya gelen antrenör Ayhan Gargili, bu ülkede futbol oynadıktan sonra kendini altyapı eğitimine verdi. Futbol oynadığı Hollanda’da milli takımların U-15 ekibini çalıştırarak işe başladı. Dünyaya yetiştirip sunduğu oyuncularla tam bir özkaynak cenneti olan Hollanda’da futbol oynamanın ve antrenörlüğe başlamanın avantajlarını kullanan Gargili, sonra ülkesine faydalı olmak istedi. Türkiye’de de bazı takımlarla denemeler yapan ve çalışan Ayhan Gargili’nin altyapılarda Avrupa ve Türk futbolu arasındaki farkı en iyi görenlerden. Altyapının tüm kategorilerinde çalışan teknik adam, Hollanda’nın en önemli kulüplerinin altyapı sistemini Türkiye Futbol Federasyonu’na ve kulüplere sunmaya hazır:

“Futbolu bıraktıktan sonra menajerlik ve antrenörlük arasında kaldım. Menajerlik sistemi benim yapıma uymadı. Antrenörlüğe başlayınca, çok sevdim. Hatta futbol oynamaktan daha keyifli geldi bana. C, B antrenörlük lisansımı aldım. Yakında A lisansım de olacak. Hollanda’da bir lisansı aldınız mı 1 sene beklemeniz lazım. Her bir lisansın 1 yıl okulu var. Staj olarak da bir takım seçiyorsun, orada pratik staj yapıyorsun. Sonrasında uluslararası bir maç izleyip, analizini yapıyorsun. Bana Norveç- Macaristan maçını izleyip analizini yaptım. Sonraki aşama, antrenör olarak, amatörün en üzerindeki ligden bir takım çalıştırmak ya da profesyonel bir kulübün altyapısında eğitime devam etmek. Futbolculuğu bitirip, antrenör olmak yaklaşık 9-10 yıl.”

Ayhan hoca, bu 10 yılın sonunda Hollanda Milli Takımı ve Vitesse’de çalıştı:

“Hollanda U 15 Milli Takımı’nın 3 yıl çalıştırdım. Buradan Vitesse altyapısına geçtim. Burada da iki sene Vitesse altyapısı deneyimi yaşadım. Ado Den Haag Bayan takımını da 1 yıl kadar çalıştırdım. Sonra Vitesse’ye geri dönerek, U-21’i çalıştırdım.”

İstanbul’da bir amatör takımda birkaç ay çalıştım. Türkiye’de bu durumu daha önce Beşiktaş’ın teknik direktörü de söylemişti sanırım. Sistemsizlik sorunu altyapıdan başlıyor. A takıma gelene kadar oyuncu altyapıdan öğrendiği sistemle gelir. Ajax A takımının oyun sistemi yıllardır bellidir. Bu sisteme göre oyuncular eğitilir ve futbol bakış açısı kazandırılır. A takıma çıkana kadar yoğrulur ve oraya çıkınca yabancılı çekmez. Türkiye’de altyapıda bir sistem oturtulmamış. Burada işler “kafamıza göre” ilerliyor. Sabır yok. Bir Altınordu örneği var. O da altyapıyı yönetecek hocayı Avrupa’dan getirdi ve sabırla bu günlere geldi. Türkiye’den bazı kulüpler, Ajax, Feyenoord gibi kulüplerin altyapılarını incelemeye geliyor. 1 hafta Hollanda’da kalıyor ve “Türkiye’ye dönünce aynısını yapacağız” diyor. Nasıl yapacaksın, kimle ve ne zaman? Tabii bu söylemler hayata geçmiyor. Burada altyapıda bir oyuncu vardı, Mehmet Akif Yıldırım, gözüme çarptı. Bu oyuncudan olur diye düşündüm. Şimdi görüyorum ki Galatasaray altyapısında. Ve geleceğin yıldız adaylarından biri olarak gösteriliyor. Galatasaray onu kanat forvet gibi oynatıyor ama bana kalırsa çok iyi bir 6 numara olur ondan. Böyle örnekler burada var, yeter ki çıkartması bilelim. Öncesinde iyi futbol eğitimcileri lazım. Ben Hollanda’da 9-10 senemi antrenör olmak için harcadım. Türkiye’de bir futbolcu futbolu bırakır bırakmaz üst seviye liglerde takım çalıştırmak istiyor. Ben Türkiye’ye bir altyapı sistemi sunabilirim. Tüm yaş grupları için elimde yıllardır hazırladığım sistemi önce TFF’ye sunmak isterim. TFF de, bu sistemi kulüplere uygulatabilir. Avrupa’da çocuklar okuldan alınır, futboldan sonra evine bırakılır. Gerekirse futbol kulübünün tesislerinde dersler alırlar. Asla derslerinden geri kalmazlar ve derslerinde başarılı olması ilk kuraldır. Bunun gibi pek çok yeniliği Türk futboluna kazandırabiliriz.”

Yazı- Fotoğraflar: Aytekin Akay