Ramazan'da ağızdan kan gelirse oruç bozulur mu? Kan yutmak orucu bozar mı? Ağız kanaması orucu bozar mı?

Ramazan ayı boyunca bir çok vatandaş bir çok sorunun cevabını arıyor. Orucu Bozan ve Kazayı Gerektiren Haller / "Diş kanaması ve diş yarasından çıkan kanın tükürük ile yutulması orucu bozar mı?" Bu sorulardan bir tanesi... Peki, Diyanet'e göre Ramazan'da ağızdan kan gelirse oruç bozulur mu? Kan yutmak orucu bozar mı? Ağız kanaması orucu bozar mı? İşte detaylar...

Ramazan'da ağızdan kan gelirse oruç bozulur mu? Kan yutmak orucu bozar mı? Ağız kanaması orucu bozar mı?

Ramazan ayı boyunca Din İşleri Yüksek Kurulu'nun bazı konularda yaptıkları açıklamalar insanları yakından ilgilendiriyor. Oruç tutulan bu günlerde bir çok soruya cevap aranıyor. Bunların en önemlilerinden bir tanesi "Ramazan'da ağızdan kan gelirse oruç bozulur mu? Kan yutmak orucu bozar mı? Ağız kanaması orucu bozar mı?" İşte Diyanet işleri Din İşleri Yüksek Kurulu'nun bu konu hakkındaki cevabı!

Haberin Devamı

Ramazan'da ağızdan kan gelirse oruç bozulur mu? Kan yutmak orucu bozar mı? Ağız kanaması orucu bozar mı?

Diş kanaması orucu bozmaz. Ancak çıkan kan, karıştığı tükürüğe eşit veya daha fazla olursa yutulması hâlinde oruç bozulur ve kaza edilmesi gerekir. Daha az miktarda olan kan ise dikkate alınmaz (Haddâd, el-Cevhera, 1/141).

Namazda veya namaz dışında ağlamak abdesti bozar mı?

Her ne sebeple olursa olsun namaz dışında ağlamak ve buna bağlı olarak gözden yaş akması abdesti bozmaz. Ancak namaz esnasında, dünyalık bir endişe ile ses çıkararak ağlamak kişinin namazını bozar, abdestini bozmaz (Mergînânî, el-Hidâye, 1/62). Bununla birlikte namazda Allah korkusu, cennet veya cehennemin hatırlanması vb. nedenlerle ağlamak abdesti bozmayacağı gibi namaza da zarar vermez.

Haberin Devamı

Bayılma veya aklı yitirme abdesti bozar mı?

Kısa ya da uzun süre bayılmak, aklı yitirmek, sarhoş olmak veya sara (epilepsi) nöbeti geçirmek gibi aklın algılama gücünü gideren şeylerle abdest bozulur (bkz. Mevsılî, el-İhtiyâr, 1/53).

“Esmâ-i Hüsnâ” ne demektir?

İsmin çoğulu olan “esmâ” kelimesi ile “en güzel” anlamındaki “hüsnâ” kelimesinin oluşturduğu bir sıfat tamlaması olan “esmâ-i hüsnâ”, “en güzel isimler” anlamında Yüce Allah’ın isimleri için kullanılan bir terimdir. Kur’ân-ı Kerîm’de, “Allah, kendisinden başka ilâh olmayandır. En güzel isimler O’na mahsustur.” (Tâhâ, 20/8); “...En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanlar O’nun şanını yüceltmektedirler. O galiptir, hikmet sahibidir.” (el-Haşr, 59/24) meâlindeki âyetlerde ifade edildiği gibi en güzel isimler Allah’a mahsustur. Çünkü bütün kemâl ve yetkinliklerin sahibi O’dur. O’nun isimleri en yüce ve mutlak üstünlük ifade eden kutsal nitelemelerdir.

Allah Teâlâ’nın (c.c.) Kur’ân’da ve sahih hadislerde geçen pek çok ismi vardır. Kul bu isimleri öğrenerek Allah’ı tanır, O’nu sever ve gerçek kul olur. Kur’ân’da, “En güzel isimler Allah’ındır. O hâlde O’na o güzel isimlerle dua edin...” (el-A‘râf, 7/180) buyrularak esmâ-i hüsnâ ile dua ve niyazda bulunulması istenmiştir. Esmâ-i hüsnânın birden fazla olması, işaret ettiği zâtın birden çok olmasını gerektirmez, bütün isimler o tek zâta delalet eder: “De ki: İster Allah deyin ister Rahmân deyin, hangisini deseniz olur. Çünkü en güzel isimler O’na aittir.” (el-İsrâ, 17/110).

YORUM YAZ