Spor HaberleriRamazan Aşı olmak veya iğne yaptırmak orucu bozar mı? Diyanet - Hangi iğneler orucu bozmaz?
Aşı olmak veya iğne yaptırmak orucu bozar mı? Diyanet - Hangi iğneler orucu bozmaz?
12 Mart 2024, Salı 17:01Güncelleme Tarihi:
Diyanet İşleri Başkanlığı, sağlık sorunları nedeniyle iğne kullanımı gerektiren kişilerin oruç durumlarının nasıl etkileneceği hakkında bilgilendirme yapmıştır. Acaba iğne yapılması orucu etkiler mi? Oruçlu haldeyken aşı olmak ya da iğne yaptırmak orucun bozulmasına sebep olur mu? Aşı olmak veya iğne yaptırmak orucu bozar mı? Hangi iğneler orucu bozmaz? Diyanet'in konuyla ilgili açıklaması bu soruların yanıtlarını haberimizde bulabilirsiniz.
Diyanet İşleri Başkanlığı, sağlık problemleri sebebiyle iğne tedavisi alması gereken kişilerin oruçlarının geçerliliği hakkında bir açıklama yaptı. Açıklamada, iğne uygulamasının genel olarak orucu bozmayacağı belirtildi. Yine de, bu genel kuralın bazı özel durumlar için istisnalar içerdiği vurgulandı. Dolayısıyla, oruç tutarken aşı olmak veya iğne yaptırmak orucu bozar mı sorusuna yönelik, Diyanet'in belirttiği istisnalar dikkate alınmalıdır.
2
AŞI OLMAK ORUCU BOZAR MI?
Diyanet, resmi internet adresinden ise "Aşı olmak orucu bozar mı?" sorusuna şu şekilde cevap verdi: "Oruç; yemek, içmek, cinsel ilişki ve bunların kapsamına giren şeylerle bozulur. Bu sebeple, besin değeri taşımayan aşılar orucu bozmaz. Tedavisi devam eden hastalar, sağlıklarına kavuşup tedavileri sona erinceye kadar oruçlarını erteleyebilirler. Bununla birlikte, Ramazan ayında herkesle birlikte oruca devam etmeyi arzu ediyorlar ve oruç tutmalarına da başka bir engel bulunmuyorsa iğnelerini iftardan sonra yaptırmaları yerinde olur. Bu imkâna sahip olmayanlar, tedavi ve aşı amaçlı iğne yaptırabilirler. Ancak, oruçlu iken gıda ve vitamin iğneleri yaptıranların, ağızdan aşı alanların, damardan serum ve kan verilenlerin orucu bozulur. Daha sonra bu oruç kaza edilir."
3
DİYANET'İN RESMİ SİTESİNDEN YAPILAN AÇIKLAMA
Aşı ve iğnenin orucu bozup bozmayacağı hususu, naslarda yer almadığı gibi mezhep imamları döneminde de aşı ve iğne yaptırma uygulaması bulunmadığından aşının oruca etkisiyle ilgili doğrudan bir hükme klasik kaynaklarımızda rastlanmamaktadır. Ancak bir şeyin vücuda giriş yolu olarak tabîî menfez-tabîî olmayan menfez ayrımı, vücûda giren şeylerin karın boşluğuna (cevf) ve kafatası boşluğuna (dimağ) ulaşıp ulaşmaması ve yeme-içme sayılıp sayılmaması gibi açıklamalarına dayanarak verdikleri hükümler bize ışık tutmaktadır.
4
Diğer yandan günümüzde tıp alanındaki gelişmeler, vücûdun serum veya iğne gibi yollarla da beslenebildiğini ortaya koymaktadır. Orucun mahiyeti açısından meseleye bakıldığında vücûdu besleyici olan ve yeme-içme anlamına gelen enjeksiyonların orucu bozacağını söylemek uygun olur. Bu bağlamda, iğnenin ve aşının orucu bozup bozmayacağının, kullanış amacına ve gıda ya da keyif verici olup olmamasına göre değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Aşı da böyle olup orucu bozmaz. Ancak gıda veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozar. Hastaya serum veya kan verilmesi de, aynı hükme tabi olup orucu bozar.
5
Netice itibariyle, Hanefî mezhebinden İmam Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’in görüşünü, bu doğrultuda Osmanlı’da Fetvâhane’nin verdiği fetvayı, daha önceki kararlarını ve aşı-iğne yaptırmanın yeme-içme sayılıp sayılmaması hususunda uzman görüşlerini de dikkate alarak Kurulumuz, 2005 yılında besleyici veya keyif verici mahiyette olmayan aşıların orucu bozmayacağı hükmüne varmıştır. Yukarıda da belirtildiği gibi, günümüzde, uluslararası fetva meclislerinin görüşleri de bu yöndedir.