Haftanın filmlerini Abbas Bozkurt yazdı: Zehrini içini akıt

Son dönemin en çok hayranlık uyandıran aktörlerinden Tom Hardy’nin başrolde olduğu ‘Venom: Zehirli Öfke’yi aylardır merakla bekleyen, her fragmanında coşkuya kapılan bir kitle var. Bu coşkuyu anlamak da kolay.

‘Örümcek Adam’ evreninin en çetrefil kötü karakterlerinden Venom’un kendi filmi olacak, Marvel gibi her filmiyle olay yaratan bir stüdyo projeyi bu denli önemseyecek, her rolüne muazzam bir cazibe katan Tom Hardy de projenin yüzü olacak...

Ne var ki tüm bunları alt alta yazınca her zaman iyi bir film etmiyor. Kara haber tez duyulur: Film pek çok eleştirmende büyük hayal kırıklığı yarattı. Elbette çizgi roman dünyasının takipçileri, sırf filmi yerden yere vurmak için bile olsa filme gidecek, her sahneyi detaylıca inceleyecek, ama beklentiyi yüksek tutmamak gerektiğini bilmekte fayda var.

Korku türüne epey yakın durmasıyla Venom’un ortaya çıkışını anlatan bu filmin diğer süper kahraman filmlerinden ayrı duracağını umuyorduk. Hakikaten de, ‘Venom: Zehirli Öfke’ benzerlerinden farklı bir atmosfere sahip. Ancak filmin ciddiyeti, senaryo ve karakter kurulumundaki zayıflık nedeniyle bir türlü istenen etkiyi bırakmıyor.

Filmin en güçlü tarafı, beklenildiği üzere Tom Hardy. Farklı bir organizmanın bedenini işgal etmesiyle iki farklı kişiliği bir arada barındırıyor ve içerde verdiği savaşı çok iyi yansıtıyor Hardy. Çizgi romandaki karakterin hayli karmaşık ve zekice yazılmış geçmişi filmde ne yazık ki yüzeysel kalıyor, ancak Hardy’nin güçlü beden dili bir şekilde günü kurtarıyor.

Bilimsel deneyler, dünyayı istila etmeyi planlayan yaşam formları, ekolojik felaket gibi ağır meseleler filmde öylece geçip gidiyor. Sonuçta bize yine gidip izlemek düşüyor, zira Marvel’in diğer büyük projeleri gibi ‘Venom: Zehirli Öfke’ de uzun süre tüm sinema muhabbetini tekelinde tutacak.

Ayvalık'ta yıldızları izlemek

Sinema tutkunları için film festivallerinin yarattığı duygu başkadır. Kendileri gibi “film manyaklarıyla” tanışmak, yönetmenlerle, oyuncularla aynı havayı solumak, sezonun en iddialı projelerini ilk görenlerden olmak, ayrı bir heyecan yaratır bünyede.

5 yıl önce kurulan ve ülkemizdeki sinema izleme deneyimini değiştiren Başka Sinema, bir süredir yeni bir festivalin tohumlarını atmakla meşguldu. Tohumlar filizlendi, artık hasat vakti.

Başka Sinema Ayvalık Film Festivali bugün kapılarını Yorgos Lanthimos’un merakla beklenen filmi ‘The Favourite’ ile açıyor. Önümüzdeki yıllar için büyük umutları, parlak fikirleri olan festival ekibi, Ayvalık’ta tarihi mekanları da kullanarak, hem bölge halkına hem de çevre şehirlerden gelecek sinemaseverlere özel günler yaşatacak.

Ma’adra Binası ve Belediye Amfitiyatrosu gibi tarihi dokuya sahip mekanlarda filmlerin gösterileceği festival 10 Ekim’e kadar sürecek.