Fanatik Sports & Business Summit 2023 gerçekleştirildi
Daha önceki yıllarda beş defa düzenlenen Fanatik Sports & Business Summit bu yıl da Ataköy Olimpiyat Evi’nde yapıldı.
Fanatik Gazetesi ev sahipliğinde, Bitexen, Petrol Ofisi, Qnet, Türkiye İş Bankası, Ülker ve Vestel sponsorluğunda düzenlenen Fanatik Sports & Business Summit 2023 Cumhuriyetin 100. yılında Türk sporunu ileri taşıyan sporcular ve yöneticilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Haberin Devamı ›
Sporun birçok dalı ile ilgili konuşmalar ve oturumların olacağı etkinliğin konu başlıkları arasında;
‘Petrol Ofisi ile Kadın Futbolu’, ‘Vestel ile Sporda Sürdürülebilirlik’, ‘Bitexen ile Basketbol’, ‘Türkiye İş Bankası ile Olimpiyat Yolunda’, ‘Ülker ile Geleceğin Yıldız Kızları ve Kadın Futbolu’ ‘Paralimpik Sporlar’, ‘QNET ile Olimpik Branşlar’ yer aldı.
Açılış konuşmasını Uğur Erdener yaptı
İş ve spor dünyasından önemli isimlerinin katılım gösterdiği etkinliğin açılış konuşmasını Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener yaptı.
Türkiye Millî Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener'in açılış konuşmasındaki sözleri şöyle;
'Öncelikle Fanatik gazetesinin değerli yöneticileri ve değerli katılımcılara ‘hoş geldiniz’ demek istiyorum. Hepimizin malumu spor medyamızın etkin değeri Fanatik Gazetemizin düzenlediği etkinliğin bu yıl 5’incisini gerçekleştiriyoruz. Temel amaç, futbolun gölgesinde kaldığı düşünülen spor dallarımızın sesini kamuoyuna daha fazla duyurmak, sporcularımızın bilinirliğini artırıp onların yaşadığı sorunları gündeme getirmek. Özellikle elit sporcuları markalarla buluşturmak. Dolayısıyla onların geleceklerini planlarken gerekli desteklere sahip olmalarını sağlamak. Temel amaç bu. Bu yüzden Fanatik Gazetemize ve değerli yöneticilere teşekkür ediyorum.
Haberin Devamı ›
Bir diğer konu kadın futbolu. Günümüzün yükselen değeri. Bu panelin önemli konularından birisi olacak. Aynı zamanda kadın futbolunun yükselmesi cinsiyet eşitliği konusuna da katkı sağlıyor. Cumhuriyetimizin 100. Yılında sporcunun değerini yükseltecek, ona daha fazla destek sağlayacak her türlü projeyi destekliyorum. Olimpiyat oyunlarına katılacak olan 47 sporcumuzu paydaşımız kuruluşlar ile birlikte, bizzat kendi kaynaklarımızdan da 52 sporcumuzu destekliyoruz. 30 sporcumuza Kış Olimpiyat Oyunları için ciddi destek sağlıyoruz. Bunların son 10 yıl içinde sağlanan gelişmeler olduğunu memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Bu destekleri hep birlikte daha da artırmak zorundayız. Zaten Summit programı yoğun bir desteği de içeriyor. Tüm katılımcıların destekleri büyük anlam taşıyor. Ne kadar çok elit sporcuyu destekleyebiliyorsak, olimpiyat oyunlarında da o kadar var olma şansımız var. Daha fazla kota, daha fazla madalya demek. Ülkemiz için kotayı artırmak bu yüzden önemli. 85 milyonu aşkın bir nüfusa sahip olduğumuzu düşünürsek şu anda yaklaşık 100 civarında kota kazanabileceğimiz gerçeğinden hareketle, spora vereceğimiz desteğin artması çok çok önem taşıyor. Biz büyük, güçlü ve spora yatırım yapan bir ülkeyiz. Ancak olimpiyat oyunlarındaki temsiliyetimizi mutlaka artırmak zorundayız. Özellikle takım olarak katılımı artırmak zorundayız. Paris’e sadece kadın voleybol takımımızın katılacağından hareketle, bunun artırılması gerektiğini düşünüyorum. Çok güzel ve verimli bir Summit olacağını düşünüyorum. Olimpiyat Evi’nde temel amacımızın her zaman sizlerle birlikte olmak olduğunu vurgulamak istiyorum.
Haberin Devamı ›
“Petrol Ofisi ile Kadın Futbolu” Oturumu
Fanatik Gazetesi Yazarı Umut Eken'in moderatörlüğünü gerçekleştirdiği “Petrol Ofisi ile Kadın Futbolu” oturumunda Petrol Ofisi Grubu CMO’su Sinan Seha Türkseven ile Kadın A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası açıklamalarda bulundu.
Haberin Devamı ›
Petrol Ofisi Grubu CMO’su Sinan Seha Türkseven: “Bu yol arkadaşlıkları çok uzun soluklu olduğu takdirde sonuç verebiliyor. Bizim de niyetimiz, uzun yıllar bu işin içerisinde yer almak. Tüm paydaşlarla birlikte yol arkadaşı olarak yürümek. Petrol Ofisi, Türkiye’nin en önemli enerji altyapı şirketlerinin başında geliyor. Ülke ekonomisine ciddi katkılarda bulunuyor. Ama bu kadar büyük marka olmanın getirdiği başka vazifeler de var. Sosyal fayda sağlayacak işler de yapmamız gerekiyor. Millî Olimpiyat Komitesi Başkanımzıın da söylediği gibi bizim için toplumsal cinsiyet eşitliği, en önemli başlıklarımızdan. Bununla alakalı dört projemiz var. ‘İşte eşit kadın’ diyoruz. Çok uzun kritlerleri olan uluslararası bir sertifika bu. Petrol Ofisi’nde çalışan erkek ve kadının eşit şartlarda çalışmasıdır. ‘Eşit adımlar’ diyoruz, 15 bin civarında personelin yalnızca yüzde 8’i kadın. Teşvik ve eğitim programları sayesinde hedefimiz 5 sene içinde yüzde 50 rakamına çekmek. Üçüncüsü de eğitim; kız çocuklarımızın, kadınlarımızın eğitim görmelerini amaçlayan bir mentörlük programı var. Biz de Petrol Ofisi olarak bu programın kurucu ortağıyız.
Kadın futbolu da aslında bu büyük resmin en önemli parçalarından biri. Çünkü sporun içinde kitleleri harekete geçirebilme, algıları kırma gibi önemli bir potansiyeli var. Bu yüzden FB ve GS kadın futbol takımlarının forma sponsorluğunun ikinci senesindeyiz. Umarım uzun yıllar devam edeceğiz.
Haberin Devamı ›
Kadın A Millî Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası: 1971 yılında kağıt üzerinde olan kadın futboluna son 4 senede artık ilgi arttı ve yatırımların yapıldığı alana dönüştü. Bu süreci yaşayan birisi olarak çok mutlu ve gururluyum. Kadın Millî Takımı’na bakıldığında, ötekileştirilen bir yapıyken artık son 4 senede medya tarafından takip edilen bir alana dönüştü. Yapılan yatırımın karşılığını aldığımız günleri yaşıyoruz. Siz ilgi gösterdiğiniz zaman daha titizlikle çalışıyoruz. Gelinen nokta çok keyifli, ancak yetmez. Son raporlara göre kadın sporcular, medyada yüzde 15 yer almış. Bunun yüzde 20’ye çıkması bekleniyor ancak yetersiz. Sizin gibi değerli kurumların ilgisiyle bunun artacağını ve dolayısıyla yatırımların da artacağını umut ediyorum.
Galatasaray ve A Millî Takım futbolcusu Berna Yeniçeri: Necla hocanın söylediklerine yüzde 100 katılıyorum. Çok zorluklar yaşadık, 18 yaşından bu yana futbolla büyüdüm. O zamanlar yaşadığımız hayat bu değildi. Bambaşka yerlerden farklı yerlere yolculuk yaptık. Futbola gönül vermiş insanların bir yerlere gelme çabasıyla bunu yaptık. Biz bu kadar kısa sürede buralara geleceğimizi belki tahmin etmiyorduk ama herkesin katkılarıyla bunu başardık. Bu ortamı görebildiğim için çok şanslıyım, çünkü hiç tahmin etmiyordum. Ben aynı zamanda bir öğretmenim, geçen hafta yaşadığım olayı anlatmak istiyorum. Bir hikâye anlatayım. Kendi yaş grubumda, hareket kabiliyeti diğerlerine göre daha düşük bir kız öğrencim var. Son dersin bitmesine yakın 15 dakikalık bir zamanımız kalmıştı o esnada geldi ve, ‘Ben diğerleri gibi koşamıyorum’ dedi. Şaşırdım, ne yapacağımı bilemedim. Merdivende oturduk ve arkadaşlarını izledik. Sonra, ‘Belki iyi koşamıyorsundur ama iyi top atıyorsundur, bunu dene’ dedim. ‘Yapamıyorum’ dedi. ‘Yıllar önce bize de aynı olumsuzlukları söylediler, dene. Başarabilirsin’ dedim. Sonra kalktı ve kazanamayacağını tahmin ettiğim takımın içerisinde yer aldı. Daha sonra annesi geldi ve teşekkür etti. Ben o esnada hüngür hüngür ağladım tabii. Biz bu bayrağı aldık, en iyi şekilde taşımaya gayret ettik. Şimdi alttan gelen genç kardeşlerimize örnek olmak için çok çalışıyoruz. Bu bayrağı onlara vereceğiz. Bu hikâyeyi de gençlerin hayallerinden asla vazgeçmemesi için anlattım.
Kadın A Millî Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası: Ligin gelinen seviyesi, geçmişe baktığımız zaman inanılmaz bir ivme kazandı. Yabancı oyuncuların kalitesi, yerel oyuncuların daha profesyonel davranması ligin kalitesini yükseltti. Geçmişte ligin şampiyonu çok erken belirleniyordu, şimdi ise daha çekişmeli maçlar oluyor. Ama yetmez. Burada altyapıya çok ihtiyacımız var. Kulüplerimiz bu çalışmalara başladı. Son iki senedir kulüpler kendi altyapılarını kurmaya başladı. Ayrıca medyanın ilgisi de çok kuvvetli. Petrol Ofisi’nin desteğiyle maçların yayınlanması ister istemez performansı artırıyor. Ayrıca yatırım kapılarını da açıyor. Bu da bizim için kıymetli bir veri. Bu yüzden daha fazla maçın yayınlanmasına ihtiyacımız var. Kendilerini en iyi ıspatlayabildikleri yer futbol sahaları. Bu yüzden daha fazla göz önünde olmalarına ihtiyaçları var.
Petrol Ofisi Grubu CMO’su Sinan Seha Türkseven: Kararlı olup girdiğimiz yolda elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Kadın futbolu, bizim için büyük bir resmin çok önemli bir parçası. Ben medyaya o kadar kızmıyorum bu arada, hak veriyorum. Çünkü kulüplere, federasyona daha çok rol düşüyor. Sponsorlar, sporcular, seyirci, basının ilgisi; bu iki önemli parçanın aldığı doğru aksiyonları takiben gelecekler. Federasyon ile birlikte, TRT’yi de paydaş yaparak, haftada bir ile başlayıp maçların canlı yayınlanması için son noktaya geldik. İlanı da yakındır. Bu olduktan sonra kulüplere iş düşüyor.
Kadın A Millî Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası: Burası çok kıymetli bir kapı. Sponsorlar kadın istihdamına katkı sağlamak istiyorlarsa burayı kullanabilirler. Her gelen sponsorla bir proje düşünüyoruz. Sadece işin mali kısmını değil, gönülden bağlılık ile katkı sağlamak istiyoruz. Gelecek markaların da bu şekilde bakacaklarına eminim.
Galatasaray ve A Millî Takım futbolcusu Berna Yeniçeri: Ben yıllarca şampiyonluk yaşadım ama ligde hiçbir zaman bu kadar zorluk çekmedim. Bu aslında inanılmaz güzel bir şey. Her maç şampiyonluk parolası. Herkes bize denk olabiliyor. Rekabetin fazla oluşu gelişimimiz açısından da çok kıymetli. Keşke tüm takımlarımıza sponsorlar, yani yol arkadaşları olsa. Böyle olunca hem ligin kalitesi hem de bizim performansımız artar.
“Vestel ile Sporda Sürdürülebilirlik” Oturumu
Fanatik Gazetesi Yazarı Serkan Akcan’ın moderatörlüğünü yaptığı, “Vestel ile Sporda Sürdürülebilirlik” oturumunun konukları; sporun her alanını gönülden destekleyerek kazanılan zaferlerde büyük emeği olan Türkiye’nin en önemli markalarından Vestel Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Osman Badur, Türkiye’nin ilk Dünya Şampiyonu Cimnastikçisi İbrahim Çolak, Avrupa Şampiyonu Ampute Futbol Milli Takım oyuncusu Barış Telli ve online olarak aramızda katılan Dünya Şampiyonu Aerobik Cimnastikçi Ayşe Begüm Onbaşı oluyor.
Dünya Şampiyonu Aerobik Cimnastikçi Ayşe Begüm Onbaşı'dan Avrupa Şampiyonası yorumu: 'Avrupa Şampiyonası, Antalya’da düzenlendi, Türkiye ilk defa aerobik cimnastikte ev sahipliği yaptı. Çok heyecanlıydık. Yarışma genel olarak çok heyecanlı bir atmosferin içerindeydi. Millî takım kaptanı olarak orada bulunmak heyecanlıydı. 22 yaşındayım ve takımın en yaşlı oyuncusuyum. Bu yüzden farklı açılardan da deneyim kazandım. Bir bronz madalya kazandık. Bununla birlikte daha fazla madalya kazanmayı umarak yarışmaya gittim. Hem teklerde hem grup kategorisinde yarıştım. Altın ve gümüş madalyalar olmadı, elemeyi üçüncü olarak bitirdim. Ufak hatalar yaptım. Bu tamamen sıralamayı da değiştirdi. Mükemmelliyete dayanan bir spor olduğu için sonucu da etkiliyor. Ama ülkemizde düzenlenen büyük organizasyonda Türkiye’yi temsil ettiğim için çok mutluyum.
Her sene farklı meydan okumalar geliyor. 2016’dan bu yana böyle. Her sporcunun kariyerinde yaşadığı belli zorluklar var. 2023’ün de kolay geçtiğini söyleyemem. Sene başında antrenör değiştirdim ve daha sonra antrenörsüz devam etme kararı aldım. Millî takım antrenörlerinin kontrolünde ilerliyorum. Her şeyimizi planladığımız bir sürecin içine girdik bu yıl. Takım dinamiğine alışmış biri için bu biraz farklı geldi. Salona girdiğimde tek başıma olmak alışkın olmadığım dinamiklerdi. Bunlar alışmak zamanımı aldı. 2023’te üç turnuvaya katılık bir gümüş bir de bronz madalya kazandık. 2023 çok fazla yeniliğin olduğu ve kendimi hızlı bir şekilde adapte edebildiğim bir yıl oldu. 2024’te buna alışacağım ve benim için daha kolay geçecek. Tüm turnuvalardan güzel beklentilerim var. Dünya Şampiyonası’nda da hedefim, Allah’ın izniyle bir altın madalya kazanıp İstiklal Marşı’nı okutmak. İnşallah bu hayalim gerçek oldu.'
Vestel Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Osman Badur: Fanatik ailesine çok teşekkür ederiz, harika bir organizasyon. Şampiyon sporcularla bir arada olmak harika hissettirdi. Vestel olarak biz, bu sporcularımızın yanında olmaktan gururluyuz. Bu bir yol arkadaşlığı. Sadece bir sponsorluk değil. Vestel olarak 25 senedir sporun farklı branşlarını destekliyoruz ve buna devam edeceğiz. Tabii sürdürülebilirlik çok önemli. Bir ilişki uzun vadeli olmazsa hiçbir getirisi olmaz. Vestel olarak öncelikle girdiğimiz branşın marka değerini artırmak için çalışmalar yapıyoruz. Böyle yapınca sonuçları da olumlu oluyor.
Avrupa şampiyonu Ampute Futbol Millî Takım Oyuncusu Barış Telli: 'Öncelikle Fanatik ailesine çok teşekkür ederim. Amupute futbol, 2005’te sadece gazilerimizden oluşan bir organizasyondu. Daha sonra değişti. Çocukken top peşinde koşardım. 4 yaşında ayağımı kaybettim. Şimdi ise Ampute sayesinde oynayabiliyorum. Bu yüzden çok mutluyum. Hem Ampute futbolunun tanıtımında hem de ülkemiz temsil ettiğim için çok mutluyum. Avrupa şampiyonu, dünya şampiyonu oluyoruz, kalabalıklar karşılayacak zannediyoruz, ama sadece ailelerimiz geliyor. 2014’te yine havalimanına indiğimizde Müslüm Gürses ile aynı anda denk geldik. Basına o sayesinde yansıdık. 2017’de şampiyona başlamadan önce takımın büyükleri olarak kendi imkânlarımızla forma yaptırarak TRT’ye gittik. Maçların canlı yayınlanmasını istedik. ‘Bu kupayı kaldıracağız’ dedik. Sağ olsunlar, yayınladılar. Harika bir turnuva geçirdik ve yavaş yavaş ülke bizi kabullendi. Beşiktaş’ın stadyumunda oynanacak maçta stadyum doluydu. O kupayı taraftarla ve sizinle kaldırmak çok mutluluk vericiydi. Önemli olan pes etmemek. Gençlere şunu soruyorum, ‘hayal kuruyor musunuz?’ Ayağımın olmadığın bile bile futbolcu olma hayali kurdum. Adım adım hayal kurdum ve şimdi öğrencilerime bunu aşılamaya çalışıyorum. Bir insana dokunabilmek, öğretebilmek çok önemli. Ülkemizi, bayrağımızı temsil etmekten dolayı çok mutluyum.”
Türkiye’nin cimnastikteki ilk dünya şampiyonu İbrahim Çolak: Öncelikle Fanatik ailesine teşekkür ederim. Bu tarz organizasyonlar çok ilham verici. İlkleri başarmış bir sporcu olmak aynı zamanda birçok sorumluluğu da beraberinde getiriyor. Küçüklerimiz sosyal medyadan bizim paylaşımlarımızı görüyor. Onlara iyi örnek olabilmek için çok dikkat etmemiz gerekiyor. 2019 Dünya Şampiyonası bambaşka bir maceraydı. O an sanki hayallerin gerçeğe dönüştüğü bir an gibiydi. Rüya mı gerçek mi ayırt etmekte zorlandım. Bunu Olimpiyatlar’da da devam ettirmek için elimden geleni yapıyorum. Kariyerimde eksik olan tek madalya, olimpiyat madalyası. Bunu almak için çok çalışıyorum. Tabii hiç beklemediğiniz anda yaralanmalar da oluyor. Hedefe emin adımlarla ilerlediğimiz bir antrenman programını devam ettiriyoruz. Şu anki durumum iyi. İlk yarışmam şubat ayında Mısır’da başlayacak. İki aylık bir süre var. Performansım iyi gidiyor inşallah daha da iyiye gidecek. Geçen yıl dizimden yaşadığım sakatlık olmasaydı farkı olurdu. Ama yine de şu anki antrenman programım, Olimpiyatlar’da yarışmak için yeterli olacaktır. Orada madalya almak herkese nasip olmuyor. Bu başarıda katkıları olan federasyonumuza, aynı zamanda Vestel’e teşekkür ediyorum. 2024 için önceliğim sağlıklı olmak. Ayrıca 2024’te Olimpiyat madalyası alıp Türk bayrağını göndere çektirmek istiyorum.
Vestel Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Osman Badur: Branş anlamında çeşitlilik yapmak istiyoruz. Voleybolda 8 senedir varız. Cimnasitk Federasyonu ile olan ilişkimizin de çok uzun süreceğinden eminim. Sadece başarı odaklı değiliz, önemli olan bakış açısı. Herkesin spora ulaşabilmesi lazım. Biz burada sadece destekçi olabiliriz. Bu yol arkadaşlığında elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız.
Avrupa şampiyonu Ampute Futbol Millî Takım Oyuncusu Barış Telli: (Hayatla Barış filmi) “Filmin fikri 3 yıl önce çıktı. Yapımcı geldi ve ‘senin hayat hikâyen çok güzel, bunu sinemaya aktaralım ne dersin?’ diye sordu. Ben de zaten kardeşlerime bunun ilham olmasını istiyordum. Sinema ile bunun aktarılacak olması beni mutlu etti. Çekimler bitti, film şubat ayında vizyonda olacak. Beni canlandıran oyuncu Taner Ölmez olacak. Kız arkadaşımı da Biran Damla canlandırdı. Baba ise Gürkan Uygun ağabeyimiz. Bu tamamen ilham kaynaklı filmi sizle buluşturacağımız için çok heyecanlı ve mutluyuz.”
“Bitexen ile Basketbol” oturumu
Moderatörlüğünü Fanatik Gazetesi yazarlarından Gökhan German’ın yaptığı “Bitexen ile Basketbol oturumu”na, Bitexen Kurumsal İletişim ve Spor İçeriklerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ozan Erdoğ Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Ömer Onan Infront Managing Director Ender Uslu konuk oldu.
Bitexen Kurumsal İletişim ve Spor İçeriklerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ozan Erdoğ: Spor, markalar için çok önemli bir kavram. Markaların amacı, kendisini tanıtabilmek. Spor bu anlamda en doğru yol. Çünkü hedef kitleyi doğru belirleyebildiğiniz bir nokta. Biz de futbol ile başladık. 3 sene kısa süre gibi gelebilir ancak beşinci yılını tamamlamış bir marka olduğumuz için spor, bize çok fazla şey kattı. Birçok insanın Bitexen’i tanımasında sporun çok önemli etkisi var. 40’a yakın spor kulübüyle çalıştık. Bunların içerisinde kadın futbol takımı ve ampute futbol takımı da var. Basketbol federasyonu ile temasımız oldu ve bu iş birliği bizi heyecanlandırdı. İkinci görüşmede direkt sözleşme aşamasına geçtik. 2023-24 sezonu ile başlayan 3 yıllık bir anlaşmamız var. Türkiye Sigorta Süper Lig’in uzun süre sponsoru olmak istiyoruz.
Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Ömer Onan: Hayatta en güzel şey sporcu olmak. Keşke daha uzun yapılabilse. Çünkü sahada olmak, bir amaç için koşturmak çok güzel. Kariyerimden çok zevk aldım. Yöneticilik ise farklı. Sporcuyken herkes sizin için çalışıyor. Yöneticiliğe geçtiğin zaman ise bu kez tam tersi oluyor. Sporcularımızın başarısı için elimizden geleni yapıyoruz. Sponsorluk işini Amerika çok güzel yapıyor. Bizim için her sponsorumuz çok değerli. Bitexen de ailemize katıldı. Aile gibi düşünüyoruz. Hem sponsorun hem de kulüplerin mutlu olması lazım. Bunu ne kadar artırabilirsek kulüpleri o kadar rahatlatırız. Zaman zaman kendimizden çok, sponsorlukları düşünüyoruz. Bitexen ile başlayan sponsorluk anlaşmamız da inşallah uzun sürer.
Infront Managing Director Ender Uslu: Infront, dünyanın en büyük pazarlama firması. Dünyada büyük futbol organizasyonlarının iş ortaklığını yapıyoruz. Yaklaşık 25 branştayız. Türkiye’de de 11 yıldır faaliyet halindeyiz. Temelde yaptığımız iş; federasyonları ve kulüpleri markalar ile buluşturup onlara gelirler elde edebilmek. Federasyonlarımızı doğru markalarla birleştirmemiz gerekiyor. Aynı Bitexen’de olduğu gibi. Son 11 yılda 70’in üzerinde sponsoru basketbola kazandırdık. Bu büyük gurur.
Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Ömer Onan'dan Alperen Şengün yorumu; Alperen’e özel bir parantez açmak lazım. 21 yaşındaki bir oyuncunun sahada bu kadar öz güvenle bulunması ve üzerine koyarak gitmesi hepimizi mutlu ediyor.
“Türkiye İş Bankası ile Olimpiyat Yolunda” oturumu
Moderatörlüğünü Fanatik Gazetesi yazarı Olcay Çakır'ın yaptığı “Türkiye İş Bankası ile Olimpiyat Yolunda” oturumuna, Türkiye’nin ilk Cimnastik Dünya Şampiyonu İbrahim Çolak, Avrupa Şampiyonu eskrimci Nisanur Erbil, ve Türkiye Şampiyonu boksör Gizem Özer konuk oluyor.
Avrupa Şampiyonu Eskrimci Nisanur Erbil: Eskrim, ata sporumuz olmasına rağmen popülaritesi az bir spor. Tabii böyle olunca aldığımız tüm madalyalar, ülkemizin ilk madalyası olarak tarihe geçiyor. 5-6 yıl önce eskrim denildiğinde kimse bilmiyordu, şimdi en azından bazı benzetmelerle geri dönüş alabiliyoruz. Reklamı ne kadar futbola, voleybola göre az olsa da gelişim var. İnşallah artar. Mutluyum. 14 yaşında Samsun’dan Ankara’ya gittim. En büyük zorluk, ailemden ayrı olmaktı. Tabii çok istekli ve aktiftim. Tek başına birçok şeyi başarabileceğimi düşünüyordum ve yaptım. İyi ki bunu yapmışım.
Türkiye şampiyonu boksör Gizem Özer: 'Daha önce voleybol ve tenis oynadım. Mahalledeki erkek çocuklar bosk branşı ile ilgileniyordu. Denemek istedim. Salona girdim ve çıkamadım. 7 defa Türkiye şampiyonu oldum. Üniversiteler arasında dünya şampiyonu oldum. Son Türkiye şampiyonası zor bir süreçti. Çok güçlü rakiplerimiz vardı. Çok güzel maçlar çıkardım. 2024 Paris Olimpiyatları’na katılmaya hak kazandığım için çok mutluyum. Elazığ’da çok ilgi görüyorum. Şehirde her yerde afişlerimi görüyorum. Her başarıdan sonra havalimanında büyük karşılamalar oluyor. Elazığlı olduğum için gurur duyuyorum.'
Sakatlık hikâyesini anlatan İbrahim Çolak: Şimdiye kadar beş ameliyat geçirdim. Çok şükür hepsinden sonra daha güçlü şekilde döndüm. İsyan etme noktasına da geldim ama sonra geçti. İyileşmek için iyi düşünmeniz gerekiyor. Süreç altı ay ise, onu kabullenmeniz gerekiyor. Ondan sonra da hızlı ve güvenli bir şekilde eski halinize dönmek için elinizden geleni yapmanız gerekiyor. Bu süreçte kendinizi dinliyor, kafanızı rahatlatıyorsunuz. Bir Bilgisayarda oyun oynamayı çok severim. Sakatlık sürecimde bol bol oyun oynadım ve dizi izledim.
“Ülker ile Geleceğin Yıldız Kızları ve Kadın Futbolu” oturumu
Fanatik Gazetesi Yazarı Serkan Akcan'ın moderatörlüğünü yaptığı “Ülker ile Geleceğin Yıldız Kızları ve Kadın Futbolu” oturumuna, Ülker Kurumsal İletişim Direktörü Mehmet Uçan, Kadın A Milli Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası, Ankara Büyükşehir Belediyesi Fomget Spor Kulübü ve Kadın A Milli Takım futbolcusu Birgül Sadıkoğlu konuk olarak katıldı.
Ülker Kurumsal İletişim Direktörü Mehmet Uçan: Futbol Köyleri projesi gibi bu proje de büyük fırsat. Hepimiz için önemli bir miras. 2007 yılında başlamıştı. Köylerden geçmiş önemli isimler Türk futbolunda önemli roller üstlendiler. Millî takımlarda oynadılar. Oradan çıktılar diyemeyiz ancak oralarda yeteneklerini fark ettirdiler. Bugün de Geleceğin Yıldızları’nın kızları aynı şekilde olacak. Her kız çocuğunun bu projeye katılıp kendisini gösterme şansı olacak. Dolayısı ile bu projenin önemli sonuçları da olacak. Futbol Köyleri’nden gelen birçok hikâye var. Bunu nasıl devam ettirebiliriz diye ortak akılla tasarladık. Bu yüzden bizim için çok tatmin edici. Tasarım güzel olunca süreç de hızlı işliyor. Şimdi seçimler olacak ve 33 kızımız Riva’ya gelecek. Aynı zamanda yıllar içinde binlerce data, TFF’nin siteminde olacak ve bu kızlarımız takip edilecek. Havuz oluşturma açısından oldukça mühim bir proje. Çok mutlu olduğumuz bir süreç. Katılım sayısı olarak her yıl üzerine koyacağını düşündüğümüz proje. Beklediğimizin üzerinde bir başvuru aldık, ancak motivasyonumuz sadece sayı değil.
İlgili Haberler
Kadın A Millî Takım Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası: Kadın futbolunun bugününü konuşmadan önce geçmişte ne olduğunu irdelemek lazım. Hiç bu kadar göz önünde değilken son 5 senede yapılan projelerle istenilen noktaya gelmek üzere. Henüz gelmedi. Büyük başarılar gelince o noktaya gelinmiş olacak. Performans anlamında dikkat çekmek bizim için çok önemli.
Ülker’in kadın futbolunu tercih etmesi çok değerli. Kolay yolu seçip erkek futbolunu da tercih edebilirlerdi. Gelen videoları her gün takip edip bakıyoruz. Evdeki kanepeyi duvar pası olarak kullanan futbol aşkı ile yanıp tutuşan kızlar var. Bu iş bu yüzden çok kıymetli. Ülker Grubu ile yaptığımız projeler zaten genelde uzun sürüyor. Neden Bartın’daki, Sinop’taki bir kız çocuğumuzun hayatı Birgül’de olduğu gibi değişmesin ki? Bunun için çok önemli bir proje. Çorum’daki dolu tribündeki gördük ve 15 senelik bir hayal gerçekleşti. ‘Günü birinde biz de dolu tribünlere oynayacak mıyız?’ diye düşünürdük ve bu gerçek oldu. Çorum halkına buradan tekrardan çok teşekkür ederim. Kızlar çimlere çıktıklarında dizlerinin titrediğini gördüm. Harika bir maçtı. B Ligi’nde size Türk kadınını gücünü göstereceğiz. Burada rakipler daha zor olacak ancak daha iyisini yapacaklar.
Kadın A Millî Takım Futbolcusu Birgül Sadıkoğlu: Şu an A Millî futbolcu olarak burada oturuyorsam Futbol Köyleri projesinin etkisi büyük. Ülker’e teşekkür ediyorum. Bu projelerin önemi gerçekten çok büyük. Çorum’da seyirci rekorunun kırıldığı maçta çok heyecanlandık. Seyirci rekoru kırıldı. O heyecanla maça çıktık ve bu da bizi motive etti. Seyirci bize ekstra güven sağladı. Çok da avantaj sağladık. Çorum halkına çok teşekkür ederiz. C Ligi’nden başlamak bizim için çok önemliydi. Kendimizi gösterdik, bilinirlik kazanıyoruz. Kazandıklarımızı kaybetmeden B Ligi’ne taşımak istiyoruz. Orada da en iyisini yapmaya çalışacağız.
Paralimpik Sporlar oturumu
Moderatörlüğünü Fanatik Gazetesi Yazarı Hamit Turhan’ın yaptığı Paralimpik Sporlar oturumuna, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Yönetim kurulu üyesi ve hukuk kurulu başkanı Ümit Deniz Kurt, Dünya Şampiyonu Paralimpik Milli Yüzücü Umut Ünlü, Dünya Üçüncüsü Paralimpik Eskrimci Hakan Akkaya , Dünya ve Avrupa Şampiyonu Paralimpik Atıcı Ayşegül Pehlivanlar konuk olarak katıldı.
Türkiye Millî Paralimpik Komitesi ve Hukuk Kurulu Başkanı Ümit Deniz Kurt: 'Engelli sporlarında 20 yılda gerçekten ciddi bir atılım yaptık. Birçok ülke daha önceden başlamış olmasına rağmen biz 20 yılda büyük bir atılım yaptık. En son 15 madalya kazandık. Bunun da gururunu yaşıyoruz. Herkesin çok büyük emeği var. Türkiye’de spor zaten zor, paralimpik sporcu olmak daha da zor. Bunun en önemli iki nedeninin söyleyebiliriz. Birincisi erişim sorunu, ikincisi ise bakış açısı. Bunu değiştirmemiz gerek. Bu başarı hikâyeleri ortaya çıktıkça bunu da kıracağımızı düşünüyorum. Acıma duygusu ile olan bakış açılarını aşarak geldik. Umarım bundan sonra da daha iyi şeyler olacak. Artık paralimpik sporlar daha bilini hale geldi. Bu arttıkça insanların bakış açısı da değişti. Paralimpik Komitesi olarak bu çabaların sonuna kadar arkasındayız.'
Paralimpik Millî Yüzücü Umut Ünlü: 2001’de Van’da, doğuştan engelli olarak doğdum. Önceden bacaklarım vardı ama kollarım gibi vücuduma yapışıktı. Çeşitli ameliyatlar geçirdim ve ayaklarım kesilmek zorunda kaldı. Beden eğitimi derslerinde arkadaşlarımı izliyordum, üzülüyordum. Yaşım ilerledikçe bu engel durumunun kalıcı olduğunu öğrendim. Psikolojik sorunlarım devam ediyordu, dışlanıyordum. 2018 yılında bir intihar girişimim oldu ve başarılı olamadım. İyi ki de olamamışım. 2019 yılında Bedensel Engelliler Federasyonu’na mail attım ve spor yapmak istediğimi söyledim. 3 ay sonra cevap geldi. Antrenörümün yanına gittim, beni suya soktu. İlk defa 19 yaşında suya girdim ve antrenörüm bana sporcu olacağımı, antrenmanlara gelmemi söyledi. Hocam bendeki yeteneği keşfetti. Yüzmeye başladığım zamandan 6 ay sonra girdiğim ilk yarışta Türkiye birincisi oldum. Geçen yıl Fransa’da millî sporcu oldum ve Dünya Şampiyonası barajını geçtim. Dünya Şampiyonası’na bir gün kala maalesef Covid oldum. Dördüncü olunca psikolojim bozuldu, sporu bırakmak istedim. Sonra daha çok odaklandım ve Mısır’da dünya birincisi oldum. İnşallah Olimpiyatlar’da Türkiye’de olimpiyat madalyası kazanan ilk erkek olmak için mücadele edeceğim.
Dünya Üçüncüsü Paralimpik Eskrimci Hakan Akkaya: Tekerlekli sandalye eskrimine Bursa’da Nilüfer Belediyesi’nde 2013 yılında başladım. Düzenli çalıştım, Hollanda’da özel bir müsabakada altın madalya aldım. Ondan sonra da çalışmaya devam ettim. Spordan önce bir yol haritam yoktu ve kendime bir yol haritası çizmem gerektiğini biliyordum. Eskrim, benim dünyaya açılmamı sağlayan en önemli araç oldu.
Dünya ve Avrupa Şampiyonu Paralimpik Atıcı Ayşegül Pehlivanlar: 1995’te bir trafik kazası geçirdim. Kazada annemi kaybettim. Açıkçası 2 sene kadar engelimi kabul edememe durumu oldu. Ama gerçekten çok şanslıydım. Çünkü bana destek veren çok iyi bir babam vardı. 2 sene eve kapandım, daha sonra babam beni sosyal hayata katmak için sporla uğraşmamı istedi. ‘Atış yapmak ister misin?’ diye sordular, ‘korkarım’ dedim. Tekniğini öğrettiler. 10 atış yaptım, çok yetenekli olduğumu söylediler. O anda tabancayı da çok sevmiştim. Sonra serüven başladı. 2015’te Mersin’de Türkiye şampiyonu oldum. 2016’da da paralimpik oyunlarında üçüncü oldum. Gerçekten sevdiğiniz zaman ve çalıştığınız zaman başarı geliyor. Şimdi Paris Olimpiyatları’nda bunları taçlandırmak istiyorum.
“QNET ile Olimpik Branşlar” oturumu
Moderatörlüğünü QNET PR & Marketing Communications Executive Deniz Kuvvet'in yaptığı “QNET ile Olimpik Branşlar” oturumuna, Dünya Gençler Yüzme Şampiyonu Kuzey Tunçelli, Avrupa Şampiyonu Ciritçi Eda Tuğsuz, Cimnastik Milli Takımı Başantrenörü Yılmaz Göktekin, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Cimnastikçi Ferhat Arıcan, Dünya Şampiyonu Güreşçi Ali Cengiz ve online olarak da Olimpiyat Şampiyonu okçu Mete Gazoz konuk olarak katıldı.
Başarısız olduğunda kendini nasıl motive ediyorsun sorusu üzerine Olimpiyat Şampiyonu Okçu Mete Gazoz: Başarısızlığı nasıl değerlendirdiğiniz çok önemli. Bir yarışma kötü geçtiği zaman kendimi başarısız olarak görmekten ziyade bu turnuvada kötü performans göstermeme sebep olan etkenler neydi, bunların üzerinde duruyorum. Bu yüzden başarılı ya da başarısız olarak değerlendirmiyorum. Herkese de bunu yapmasını tavsiye ediyorum. Genelde bilgisayar oyunu oynuyorum, o beni rahatlatıyor. Bazen de masa tenisi oynuyoruz. Ferhat Arıcan’ı masa tenisinde yeniyorum.'
Dünya ve Avrupa Şampiyonu Ferhat Arıcan: Sporda hangi düzeyde madalya kazanırsanız kazanın öğrenmenin hiçbir zaman bittiğini düşünmüyorum. Her spor dalında bu geçerli. Başarısızlıkların da sahiplenilmesi gerektiğini düşünüyorum. Böyle yaparsak bunlardan ders çıkarır ve başarıya gideriz.
Cimnastik Millî Takım Başantrenörü Yılmaz Göktekin: Öncelikle Fanatik gazetesi ekibine ve değerli sponsorlara çok teşekkür ederim. 25 yıldır antrenörlük yapıyorum. Kuşak çatışmasını çok yaşadım. Bu yüzden teknolojiyi, yenilikleri takip etmemiz gerekiyor. Sporculara kendi bildiklerinizi dikte ederseniz, kuşak çatışmaları devam eder. Z kuşağı telefona, bilgisayara harcadığı zamanı doğruya kullanırsa başaramayacakları bir şey yok. Tabii her şeyden önemlisi sporcunun vizyonu ve bu vizyonu kendisine aktaracak antrenör.
Dünya Şampiyonu Güreşçi Ali Cengiz: En büyük destekçim ailem oldu. Onun yanı sıra bu işe başlarken beni eğiten antrenörüm. Onun elinde büyüdüm diyebilirim. Bizim branşta özellikle rakip güçlü ve çok fazla. Her birinin farklı yetenekleri var. Rakipleri izleyip analiz edip bunları avantaja çeviriyorum.
Avrupa şampiyonu Ciritçi Eda Tuğsuz: Bir beden eğitimi öğretmenim sayesinde cirite başladım. Fatih hocamdı. Fatih hocamın bir gün cirit attığını gördüm, cirit o kadar uzağa gidiyordu ki havada süzülünce başka bir ruh hissettim. Ona hükmedebiliyorsunuz, uzağa atabiliyorsunuz. Etkilendim. Hocam sayesinde denedim. İlk atışımda beni keşfetti. Bu branşta çok başarılı olacağımı söyledi. Ben de sonunda Fenerbahçe’ye kadar yükseldim.
Dünya Gençler Yüzme Şampiyonu Kuzey Tunçelli: Beni motive eden şeyler, bu yolculuğa başlarken olan gelişim süreciydi. ‘İnsanlar yapabiliyorken ben neden yapamayayım?’ dedim. Herkese önerim, asla pes etmeyin. Benim iki omzumda yırtıldı ve iki ay yüzemedim. 2-3 ay içinde toparladım ve Olimpiyat barajını geçtim. Her zaman inandım ve çabaladım. Herkese bunu öneriyorum.