Ronaldo'dan Merih Demiral'a: Kazanan olmak istiyorsan..

Juventus'ta forma giyen Milli oyuncu Merih Demiral, dünyaca ünlü spor sitelerinden biri olan Bleacher Report'a özel bir röpoartaj verdi. Pandemi sürecinden sakatlığına, Juventus'taki ilk dönemlerinden, Cristiano Ronaldo ile arkadaşlığına kadar hemen hemen her konuya değinen Merih flaş ifadeler kullandı. Milli oyuncu, Ronaldo ile yaşadığı ilginç anısını samimiyetle aktardı.

Sakatlığın nedeniyle senin için zor bir sene oldu! İyileşme sürecin ne durumda?

Benim için bu zorlu sezon Roma maçı ile başladı, o zamana kadar her şey iyi gidiyordu ama o gün sakatlandım. O günü hiç unutamayacağım, çünkü mutluluğu ve hüznü aynı anda yaşadım. Şu an çok iyiyim, çalışmalarım planlanan şekilde sürüyor. En kısa sürede takıma katılacağıma inanıyorum.

Juventus'un soyunma odasında çok fazla deneyimli oyuncu var. Saha dışında iken güçlü kalmana nasıl yardımcı oldular?

Kaybetmeyi aslâ kabullenmeyen yıldızlara sâhibiz; Ronaldo, Chiellini ve Buffon gibi. Onların bu tutkuları benim daha güçlü olmamı sağlayan motivasyonlardan biri. Yenilgiyi kabul etmeyen bu takımın bir parçası olmak bana hem saha içinde hem de saha dışında daha da çok mücadele etmem gerektiğini öğretti.

Ronaldo ve Dybala gibi oyunculara karşı çalışıyorsun! Ne kadar zor?

Sevdiğim bir cümle var: “Sıkı çalışma yeteneği yener eğer yetenek sıkı çalışmazsa.” - Hepimiz çok çalışan ve yetenekli oyuncularız. Bu yüzden var olan mücadelelerin sonuçlarını kestirmek çok zor. Kesin olan bir şey var ki maç temposunda antrenman yapmaktan çok keyif alıyoruz.

Cristiano Ronaldo, Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmak için doğru kulübe mi geldi? Tüm kadro üzerinden nasıl bir etkisi var? Nasıl bir takım arkadaşı?

Şampiyonlar Ligi futbolda Dünya Kupası’ndan sonraki en prestijli organizasyon; dünyânın en iyi futbolcuları burada. Kazananı çok ince detaylar belirlemektedir. Bu kupayı 5 kere alan Cristiano Ronaldo’nun tartışılmayacak deneyimi bizi her alanda ileri taşıyor.

Söz konusu antrenman olduğu zaman Ronaldo'nun bir makine olduğunu söylüyorlar. Onun ne kadar sıkı çalıştığıyla ilgili anıların var mı ve o sizi ne kadar zorluyor?

Evimizde oynadığımız Udinese maçında Ronaldo 2 gol atmıştı. Maçtan sonra onu antrenman yaparken gördüm. Beni görünce “Haydi Turco, rejenerasyona; kazanan olmak istiyorsan maçın sonucu ne olursa olsun çalışmaya devam etmelisin!” dedi. Birlikte rejenerasyon antrenmanı yaptık. O gün hırsını ve tutkusunu çok daha iyi anladım. Böyle bir karakterin takımınızda olması sizi mental olarak yüksek bir seviyeye çıkarıyor.

Paulo Dybala takım arkadaşı olarak nasıl?

Dybala takıma katıldığım günden beri bana çok yakın davranıyor. Çok iyi bir ilişkimiz var. Sık sık şakalaşıyoruz ve hatta arada ona “Arjantin’in en iyisi sensin!” diye takılıyorum. Top ayağındayken tehlikeli bir oyuncuya dönüşüyor ve antrenmanlarda da beni zorluyor.

Türkiye, 2020 Euro'ya hak kazanan ilk takımlardan biriydi. Milli takımla ilgili deneyimleriniz neler?

Tecrübeli oyuncularla genç oyuncuların karışımı olan bir takımız. Son dünya şampiyonu Fransa’ya yenilmedik. Fransa ve İzlanda maçlarımız çok yüksek kalitedeydi. Özellikle de Fransa maçları final niteliğinde geçti, sanki takımın EURO 2020’de oynayacağı zorlu maçlarının provası gibiydi. Bu da bize şampiyona öncesinde büyük bir tecrübe kazandırdı.

Sakatlığınız nedeniyle turnuvadaki gecikmeden biraz memnun kaldınız, tam anlamıyla oynamaya hazır olacak mısınız?

Korona virüsü olmasaydı ben turnuvayı kaçıracaktım. Keşke ben turnuvayı kaçırsaydım de korona virüsü sebebiyle bu kadar insan ölmeseydi, çünkü insan sağlığı hiçbir şeyden önemli değildir. Turnuvalar, maçlar, gelip geçer; önemli olan insanların mutluluğu, huzuru ve özgürce hareket edebilmesidir. Tek dileğim bu virüsün bir an önce ortadan kalması ve dünyanın tekrardan normale dönmesi. Turnuva günü geldiğinde eğer gerçekten sağlıklı olursam ülkem adına forma giymekten mutluluk duyarım.

A Milli Takımda gerçekten yetenekli bir oyuncular var; Söyüncü, Emre, Çalhanoğlu, Cengiz Ünder, Burak Yılmaz.. Turnuvada ne kadar ileri gidebileceğinizi düşünüyorsunuz?

Türkiye Milli Takımı olarak koşan, mücadele eden ve asla pes etmeyen bir takımız. Biz bu özelliklerimiz sâyesinde elemelerde başarılı olduk. Şampiyona süreci eleme sürecinden daha zor olacak ve bu nedenle maç maç bakmak daha gerçekçi olacaktır. Nereye kadar gideriz bilmiyorum ama bildiğim tek şey asla pes etmeyeceğimiz.