ÖZEL| İstanbulspor Teknik Direktörü Fatih Tekke'den Trabzonspor ve Beşiktaş itirafı! 'Fenerbahçe'ye attığım golün güzel tarafı...'

Futbola Trabzonspor formasıyla başlayan Fatih Tekke, daha sonra kiralık olarak Altay'ın yolunu tuttu. Ardından yine Fırtına'ya dönen efsane golcü, bu kez de Gaziantepspor'a kiralık olarak transfer oldu. Kiralık dönemlerinden sonra Trabzonspor formasını yeniden sırtına geçiren Tekke, Bordo-Mavili ekip için efsanevi bir oyuncuya dönüştü. Attığı goller ve oynadığı futbolla Trabzonsporlu taraftarlardan Fatih 'Sultan' Tekke lakabını aldı.

GÖRÜŞMELER BAŞLADI

Fenerbahçe'den Beşiktaş'a bir transfer çalımı daha!

Unutulmaz anılar...

Tarihler 2006 yılını gösterdiğinde ayrılık vakti gelmişti ve Rusya'nın Zenit takımıyla sözleşme imzaladı. Tekke, Rus ekibinde tarihi bir başarı yaşayarak UEFA Kupası zaferi yaşadı. Daha sonra Rusya ekiplerinden Rubin Kazan'da da oynayan yıldız golcü, Türkiye'ye Beşiktaş formasıyla geri döndü. Futbol yaşamının sonlarına doğru Ankaragücü ve Orduspor formalarını da giyen Tekke, emekli olduğunda arkasında unutulmaz anılar ve taraftarları mest eden bir golcülük meziyeti bıraktı.

Biz sorduk, Fatih Tekke cevapladı

Trabzonspor itirafı, Fenerbahçe'ye attığı golün önemi, hocalık felsefesi, Avrupa futboluna bakış açısı... FANATİK'ten Ethem Sündük sordu, Türk futbolunun efsane golcüsü ve İstanbulspor Teknik Direktörü Fatih Tekke yanıtladı.

Öncelikle İstanbulspor'daki serüveniniz nasıl gidiyor hocam, kendisini nasıl hissediyorsunuz?

Gayet iyi... Sakatlarımız ve beklediğimiz oyunculardan dolayı bazı eksiklerimiz var. Hemen hemen 1 ay oldu kampa başlayalı. Kampımıza daha sonra katılanlar da oldu. Kayseri'de çok güzel bir kamp dönemi geçirdik. Hazırlık maçları oynadık ve oynamaya da devam edeceğiz. Önümüzdeki maçlarla beraber lig hastasına giriş yapacağız. Şu anki tek sıkıntımız, takıma katılacak bir veya iki oyuncunun eksikliği... Bir de sakat oyuncularımız var. Bunun dışında bir problemimiz yok.

Oyuncularınızdan saha içerisinde tam olarak ne bekliyorsunuz, sizin temel felsefeniz nedir?

Tüm oyuncu kadrosunu değerlendirip aramıza katılan yeni oyuncular da var. Bunların kendi zihnimizde bir tanımlaması olması lazım. Daha sonra bu tanımladığımız şeyler konusunda oyuncuları da ikna etmemiz lazım. Ardından yeni bir oyun inşası ve eski oyunlarımızla hemen hemen tüm formasyonların hareket şeklini futbolcuların bilmesi lazım. Bu da ciddi bir şekilde süre isteyen bir şey ve yeni gelen oyuncular bu konuda zorlanıyorlar.

'ADETA YER TİTRİYORDU'

Zalgiris futbolcusu Vucur'dan FANATİK'e Galatasaray maçını anlattı

Genel anlamda oyun felsefesi olarak topa çok fazla sahip olan bir takım oluşturmak istiyorum. Oyunun her anında planlı, programlı ve organizasyonlu oynayan bir takım... Oyuncuların, rakibin oyun şekline göre hangi formasyonda oynarlarsa oynasınlar onların yeteneklerini ortaya çıkarabilecekleri alanları oluşturabilmeyi amaçlıyorum. Bu dediğim şeyler de çok 1 veya iki sene alacak şeyler. Dolayısıyla bu sene yeni bir oyun anlayışımız olacak. Tabela da bizden taraf olursa, İstanbulspor olarak Süper Lig'e yine bir heyecan katmak istiyoruz.

Oyuncularınızdan farklı kombinasyonlar oynamasını ve her şeye açık olmasını bekliyorsunuz. Sonuçta maç maç bakıyorsunuz. Yani oyuncularınızın biraz daha geçişken olmasından mı yanasınız?

Evet. Sonuç odaklı bir oyun, ama İstanbulspor gibi kulüplerde biraz daha oyunun ve özellikle oyuncu performansının performansı ve kalitesinin değerlendirmesiyle de alakalı bir şey... Geçen sene takıma geldiğimiz, topa sahip olalım derken kalitemiz buna çok fazla izin vermedi. Daha sonra bundan vazgeçip başka bir oyun formasyonuna döndük. Bunun içerisinde ön alan baskılarımızın çeşitleri ve set hücumlarımızın şekilleri var. Bu nedenle, oyuncu profilinin kafamızda şekillenmesi lazım. Bunun için de oyuncuların kendi aralarında ritim bulması lazım.

GERİYE TEK PÜRÜZ KALDI

Fenerbahçe, uzun süredir istediği yıldızın kulübüyle anlaştı!

Yani oyuncunun ikna olup buna inanması gerekiyor. Antrenmanlarda ve yaptığımız hazırlık maçlarında, karşılaşacakları durumları önceden tekrar ettiğinizde oyuncu buna daha kolay ikna oluyor. Oyun planlarımızda ve organizasyonlarımızda çok fazla ısrarcı ve disiplinliyiz. Bundan vazgeçmemiz mümkün değil. 11 oyuncumuzdan en az 7 veya 8 tanesinin iyi performans gösterip kalitesinin üzerinde oynaması lazım ki maçlarımızı daha rahat bir şekilde geçebilelim. Dolayısıyla bizim her maçımız zor olacak.

Siz, 10 maç üst üste kazanmasam bile felsefem oturduktan sonra her şey rayına girer diye düşünüyorsunuz. Peki, size bu sabır gösterilecek mi?

İstanbulspor'da bize bu sabrın gösterileceğini düşünüyorum, zaten bunu daha önce de yaşadık. Bunu daha önce de yaşadık. Bazen olumlu bazen de olumsuz geçen bazı süreçler oldu. Bu yüzden, biz buraya ailemiz ve evimiz olarak bakıyoruz. Başka kulüplerde bu tür riskleri hiçbir hoca almaz. Belki biz de almayız, bunu da tam olarak kestiremiyorum. Benim istediğim şey, oyunun her açıdan belirgin olması lazım. Oyunun kendine has bazı karanlık duyguları var.

O duyguları yönetemediğiniz bazı anlar da olabiliyor. Sahaya baktığınız zaman belli bir takım görüntüsü olması lazım. Artık Türkiye'de bu tür şeylerin daha fazla konuşulması gerekiyor. Biz, daha önce bir alt ligde de çalıştık ve bunu oralarda gösterdik. Geçen sene de Süper Lig'de oyuncularımla beraber bunu gösterdik. Bu sene de bunu daha farklı göstermeyi amaçlıyoruz.

Geçtiğimiz seneye baktığımızda, ortada diğer kulüplere göre daha az bir bütçe vardı. Bunu tam olarak nasıl başardınız?

Bu oyuncularla yapılan bir şey. Ben, açıkçası bu kadar iyi bir takım savunması yapabileceğimizi düşünmüyordum.

Oyuncuların buna uygun olmadığını mı düşünüyordunuz?

Takımdaki birçok oyuncuyla daha önce çalışmıştım. Yeni gelenlerin de kalitesi takıma çok ciddi anlamda fayda sağladı. Bunu da belirgin hale getirerek skor olarak da başarılı olduk. Ancak oyun olarak ben bu oyun tarzından hoşlanmıyorum. Tabii biraz önce de söylediğiniz gibi Türkiye gerçeklerine baktığınız zaman geçen sene bu oyuncularla başarılı olduk.

3 YILDIZDAN BİRİ FORMA GİYECEK

Galatasaray'da transfer için karar haftası!

Siz efsane bir golcü olarak, golcülerinize ne tür şeyler söylediniz, onlara ne tür tavsiyeleriniz oldu?

Biz tavsiyelerle çok fazla ilgilenmiyoruz. Daha çok önerilerimiz oluyor ve bazı tekrarlar yapıyoruz. Sonuçta karşımızda bir makine yok. Antrenmanda iyi oynarsan maçta da iyi olabilirsin. Yani antrenmanda çok tekrar edersen, maçta bunun karşılığını alırsın. Bu tip şeyler her oyuncuda olduğu gibi forvetler için de geçerli bir durum. Bazı çok özel detaylar var; bunu bazı oyuncular benimsiyor ancak kimileri de kanıksamıyor. Yani biz tavsiyeden ziyade, tekrarlarla ilgileniyoruz.

'Oyuncunun gücünün artmasını istiyorum'

Oyuncuya ve kulübe katmak istediğim değere odaklanıyorum. Bunun birileri tarafından anlaşılıp anlaşılmaması çok da takip ettiğim bir şey değil. Neticesinde iyi bir şeyler yaptığınızda, birilerinin gözüne çarpıyorsunuz zaten. Sonuçlar tabii ki önemli, ancak çok da değerli değil benim için... Benim, ekibim ve İstanbulspor için söylediğiniz cümle çok önemli; oyunun gücüyle oyuncunun gücünün artmasını istiyorum. Bunu da bir teknik direktör olarak nasıl öğretip yaşayabilmem de çok önemli.

Emeka Eze, geçen sene çok iyi bir performans sergiledi. Eze, İstanbulspor'a nasıl geldi?

Eze'nin potansiyeli daha üst düzey. Bizimle biraz daha kalması lazımdı. Oyunun içerisindeki disiplini biraz daha özümsemesi lazım. Çok önemli özellikleri olduğunu düşünüyorum, ancak eksikleri olduğunun da farkındayım. Genel olarak baktığımızda oyuncu kalibremizin aynı olduğunu düşünüyorum. Zamanımız kısıtlı olunca, hata yapma olasılığımız da çok fazla oluyor. Biz de seçtiğimiz oyuncularımızdan ne kadar verim alabiliriz diye düşünüp ona göre tercihlerimizi yapıyoruz. Geçen sene bunu başardık, umarım bu sene de bu konuda başarılı oluruz. Bizim, oyuncuyu bonservisiyle almamız pek mümkün değil, ancak kiralık olarak alabiliyoruz.

TOTTENHAM'DAN SÜPER LİG DEVİNE

Aranılan stoper İngiltere'de bulundu!

'Kalabalıklarda yapılan hataları kabul etmem, özrünü de tenhada dileyemezsin'

Bizim oyuncuyu geliştirip oyunumuzu güçlendirmemiz gerekiyor. Biz, sahaya bu şekilde bakıyoruz. Benim söylediğim çok basit birkaç tane şey var; kalabalıklarda yapılan hataları kabul etmem, özrünü de tenhada dileyemezsin. Bunu ben de yapsam aynı şeyin benden beklenmesini isterim. Ayrıca, kafana göre oynayamazsın. Ben böyle oynamak istiyorum dendiğinde, buna izin vermem. Son olarak; antrenmanda iyi oynarsan maçta da iyi oynarsın. Bu yüzden, antrenman performansı bizim için önemli.

Zenit'teki döneminize dönmek istiyorum. Rusya'da Lig ve süper kupa şampiyonluğu, Avrupa'da yine Zenit'le UEFA ve Süper Kupa şampiyonlukları yaşadınız. Daha sonra Türkiye'ye dönerek Beşiktaş formasını giydiniz. O dönemde, Türkiye'ye döndüğünüz için pişman oldunuz mu?

Ülkeme döndüğüm için pişmanlık duymam mümkün değil, ama döndüğümde futbol anlamında birçok şeyi kafamda bitirmiştim. Fatih Tekke'nin yeteneğini zaten herkes biliyor. Bu yeteneğimizi ne kadar sergiledik tabii o tartışılır. Bu durum benden de başkalarından da kaynaklanıyor olabilir. Trabzon'da oynamış olmam, Trabzonsporlu olmuş olmamdan dolayı da kaynaklanabilir. Bu tür şeyler zaten çokça konuşuldu.

Avrupa'da yaptıklarınız çok değerliydi, bu yüzden futbolculuk döneminizden de konuşmak istiyorum.

Aslında, o dönemde çok daha değerli başarılara ulaşabilirdim. Kendi hatalarım, toplumun sosyolojik yapısı, şehrin yapısı, baskılar, duygular, düşünceler ve iletişim eksikliği... Şu ana baktığımızda bilişim çağında yaşıyoruz. Bu dönemde pazarlama konusunda da çok önemli gelişmeler var. Bu nedenle, o dönemde bu tür bazı problemler oldu. Fatih Tekke özel bir yetenekti, ama bu geçmişte kaldı. Keşke dediğim birçok şey var, ama geriye dönme şansım yok.

Şu anda teknik direktör olarak futbolun içerisindeyiz. Geçmişte bize yapılan bazı tavırların dışında, kendimizde oyuncularımıza daha farklı şeyler sunmak istiyoruz. Ülkemize bir şeyler katabilmek için mücadele ediyoruz.

Yine geçmişe gideceğim ve sizin unutamadığınız golü soracağım...

Futbol hayatımda o şekilde hatırlayacağım bir golüm yok. Konya'ya attığım bir gol vardı, onun güzel bir gol olduğunu söyleyebilirim. O gol paslaşma ve son vuruş açısında oldukça ritmik, birinci sınıf bir goldü. Onun dışında, yine birinci sınıf diyebileceğim çok golüm var.

'O golün en güzel tarafı...'

Fenerbahçe'ye Kadıköy'de kafayla aşırtma attığınız bir gol var. Bence o golünüz unutulmazdı.

O golün en güzel tarafı, topun 61. dakikada ağlarla buluşması...

Trabzonspor'da hocalık yapmanın ötesinde Trabzon özelinde daha büyük hedefleriniz var mı?

Ben, öncelikle iyi bir hoca olmak istiyorum. Her gün kendimi geliştirerek elit liglerdeki futbol hakkında bilgiler edinmeyi amaçlıyorum. Oyuna bir şeyler katmak ve ortaya bir şeyler çıkarmayı hedefliyorum. Bir gün Allah nasip ederse Trabzon'da hocalık nasip olursa, orası benim memleketim ve her şeyimi kazandığım şehir... Kaptanlığını yaptığım çok özel bir yer Trabzon. Bu nedenle, Trabzon'da çalışmayı çok isterim, ama nasibin ötesinde bir şey de diyemiyorum.

TAM 58.8 MİLYON EURO

Fenerbahçe'ye futbolcu satışından para yağdı!

'Kalpten konuşacaksanız bana istediğiniz her şeyi söyleyebilirsiniz'

Genç oyuncularınıza yaklaşımınız nasıl oluyor? Takım içerisindeki uyumlarını sağlamak için ekstra bir şey yapıyor musunuz?

Oyuncularıma öncelikle şunu söylüyorum; biz insanız ve insanlar hata yaparlar. Ben mükemmel değilim. Benim de hatalarım var. Bazen büyük hatalarım da olabiliyor. Ancak bunun geri dönüşünün nasıl olduğu çok önemli. Geri dönüşlerde şu ana kadar bir problem olmadı. Ben, oyuncularıma benimle kalpten konuştuklarında benimle hiçbir problem yaşamayacaklarını söylüyorum. Kalpten konuşacaksanız bana istediğiniz her şeyi söyleyebilirsiniz diye de ekliyorum. Ama kendi kafanızdan konuştuğunuzda benimle problem yaşarsınız. İletişim konusunda kendimce belirlediğim bazı yöntemlerim var. Bunu genel olarak değerlendirdiğimde yöntemlerimin dışına çıktığım hiç olmuyor. Ben kendi benliğimi gösterdiğimde, oyuncular da bunu hissediyorsa eğer aramızda mesafeler kısalıyor.

İstanbulspor'da gençlerin avantajı; buradaki abilerinin iyi olmasından kaynaklanıyor. Şu ana kadar genç futbolcularımıza yönelik olumsuz bir şey yok ki biz de buna asla müsaade etmeyiz. Bazı genç oyuncuların temellerinde problem var, onların daha iyi olması için ısrar ediyorum, ancak bazen sıkılabiliyorlar. Benim kendi çocuğumda burada bizimle beraber çalışıyor ve onu, kendi futbolcularımdan asla ayırmıyorum. Onların gelişmesi için çok ciddi bir şekilde zaman harcıyorum. Profesyonel futbolcu olmayı çok istiyorlar ve ben de onların bunu başarması için elimden geleni yapmaya çalışıyorum.

'Yaşandı ve bitti'

Futbolculuk döneminizden, içinizde ukde kalan bir şey var mı? Düşündüğünüzde, 'Keşke bu olmasaydı' dediğiniz bir şey aklınıza geliyor mu?

Yaşadığım şeyler, yaşandı ve bitti. Artık, oralara dönmenin hiçbir mantığı yok. Oralardan ders çıkarmaya çalışıyorum. Hayat devam ediyor ve zaman çok çabuk geçiyor. 46 yaşına geldim. Bugün ne yaşıyorsam, onu planlayıp tasarladıktan sonra yarın için bunu nasıl kullanabilirim diye düşünüyorum. Bugün yapmam gerekenleri yaparsam benim için gayet yeterli olur.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı hocam?

Yeni sezonda, herkese kazasız belasız, sakatlıksız bir sezon diliyorum. Herkesin hak ettiğini aldığı bir sezon diliyorum. Futbolun konuşulduğu; kavganın gürültünün olmadığı ve kimsenin ağlamadığı bir sezon olmasını istiyorum. İnsanların eğlendiği ve bizim de onların eğlenmesine yardımcı olduğumuz bir sene olmasını temenni ediyorum. Bu sayede, ülke futboluna ve insanına bir nebze de olsa neşe kattığımız bir sezon olmasını diliyorum.

ETHEM SÜNDÜK / FANATİK ÖZEL