'Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağım' Morata, İspanyol basınına Galatasaray'ı anlattı: Transfer sürecinde kimle konuştu?

Galatasaray'ın devre arasında kadrosuna kattığı İspanyol yıldız Alvaro Morata, Türkiye'de ilk golünü Boluspor ile oynanan Türkiye Kupası maçında atmıştı. Adana Demirspor karşısında da bir gol atan İspanyol yıldız ülkesinin yüksek tirajlı gazetelerinden Marca'ya bir röportaj vedi. İşte Morata'nın açıklamaları;

-Aniden İstanbul ve Galatasaray'a geldin.

"Çok mutluyum. İlk bakışta farklı gibi görünen bir deneyim yaşıyorum ama harika bir ülke, inanılmaz bir kulüp ve son derece iyi insanlar buldum. Burada yaşadığım hayatı seviyorum ve buraya geldiğim için çok mutluyum. Her şey yolunda giderse gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağım ve bu benim için önemli bir şey. Avrupa'nın en üst seviyesinde mücadele etmeye devam etmek istiyorum ki bu kolay bir şey değil."

-İstanbul'da iyi bir kulüp ve harika bir atmosfer dışında ne buldun?

"Bana özel bir şekilde, büyük bir şefkatle, büyük bir sevgiyle yaklaştıkları bir yer buldum ve insanlardan çok memnunum. Herkes bana Türklerin harika olduğunu söylemişti ama buraya gelip görene kadar daha fazlası olduğunu fark etmiyorsunuz. Sahip oldukları her şeyi size veriyorlar. Çoğu zaman, ki bu diğer yerlere yönelik bir eleştiri değil, burada Avrupa'daki diğer yerlerden daha rahat olabiliyorum. Sakin ve huzurluyum."

-Türklerin futbola olan tutkusunu fark ettiniz mi?

"Evet, çok dikkat çekici. Gittiğiniz her yerde veya restoranda size hangi takımdan olduklarını söylüyorlar ama her zaman son derece kibar, esprili ama büyük bir saygıyla. Negredo, Guti, Riera, Juan Mata benimle inanılmaz bir şekilde konuştular, Türkiye hakkında harika şeyler söylediler ama buraya gelip kendiniz görene kadar.... Gerçek şu ki çok mutluyum."

-Atletico'dan neden ayrıldın?

"O zamanlar vücudum ve aklım benden bunu yapmamı istiyordu. Kararların uygun zamanlarda alındığı, az ya da çok başarılı olduğu zamanlar vardır ama sonuçta geriye dönüp baktığımda taraftarların beni bir şekilde anlamayı başardığını ve Euro'dan sonra İspanya'daki insanların artık beni aynı şekilde görmediğini fark ettim. Milan'a beni çok sevdiğini gösteren koç (Fonseca) yüzünden gittim ama birkaç ay sonra futbolun kendisi yüzünden başka bir şey gibi görünen bir proje başka bir şeye dönüştü. Sonunda o kadar da rahat değildim çünkü oraya Fonseca ile birlikte olmak için gitmiştim."

-Avrupa Şampiyonası'na geçelim, yaşadıklarınızla ilgili ne gibi anılarınız var?

"Her şey harikaydı, her şey harikaydı, inanılmaz bir grup, inanılmaz bir personel ve keşif gezisi. Orada bulunan tüm insanlar, hangi pozisyonda olurlarsa olsunlar, her geçen gün gerçeğe dönüşen bir misyona ve hedefe kendilerini tamamen adamışlardı. Bazılarımız, benim durumumda olduğu gibi, çok gol atmak gibi daha az gösterişli farklı bir rolü kabul etmek zorunda kaldı. Herkesten daha fazla koşmam ve bunu üstlenmem gerekiyordu. Birçok açıdan çok güçlüydük ama takım için çalışmam gerekiyordu. Yarı finale kadar yükseldiğimiz bir önceki Avrupa Şampiyonası'ndaki dikenden kurtulmam ve şimdi de onu kazanmam gerekiyordu. Bu benim hayatımı değiştirdi. Ne zaman üzülsem Avrupa Şampiyonası'nın fotoğraflarına ve videolarına bakıyorum."

-Henüz gerçekleşmemiş hayalleriniz var mı?

"Artık hayal kurmaktan bahsetmiyorum çünkü elimizde bir karmaşa var ama evet, Galatasaray'da oynamayı hayal ediyordum... Şaka yapıyorum. Getafe'nin başkanı Ángel Torres'e 13 yaşındayken bana gösterdikleri sevgiyi geri vermek istiyorum. Kalbim orada bir ya da iki yıl ya da kaç yıl geçirirsem geçireyim geri dönmemi istiyor. Umarım Türkiye'deki bu deneyimden sonra olur. Belki o anda Getafe çok daha büyümüştür ve belki de benim bir yerim yoktur. Bilmiyorum ama kariyerimi bitirmek için Getafe'de oynamayı çok isterim."

-Dyabala Morata için ne anlama geliyor?

"O farklı bir oyuncu, başka bir seviye. Dyabala, Isco... onlar farklı. Onunla on yıldır oynuyorsunuz ve bazen onu tanıyan sizin bile yapamayacağınız bir şey yapıyor, beklemediğiniz imkansız bir asist yapıyor. Bunu görüyorlar. Paulo benim arkadaşım, kızımın vaftiz babası, ona her şeyin en iyisini diliyorum çünkü onu çok seviyorum."

-Hakemlerle ilgili neler olduğunu biliyor musunuz?

"Kendimi kötü hissediyorum çünkü onların da aileleri var, duyguları var ve İspanya'da her zaman yanlış giden bir şeyler oluyor ve bu da onlar için hoş olmayan bir atmosfer yaratıyor. Onlara ihtiyacımız olduğunun ve hakemliğe devam etmeleri gerektiğinin farkında değiliz. Onlara mümkün olduğunca güven vermeliyiz çünkü onlar futbolun temel bir parçası."