İbrahim Hatipoğlu Fanatik'e konuştu! "Fenerbahçe'de Souness bayrak dikme ve 2012 şampiyonluğu travması var"
Galatasaray'da artık seçime 24 saatten az bir süre kaldı. Dursun Özbek "Şampiyonluğa odaklanıyoruz" diyerek bütün seçim programlarını iptal etti. Süheyl Batum ile geçecek yarış öncesi Dursun Özbek'in listesinde yer alan İbrahim Hatipoğlu ile bir araya geldik. GSYİAD dönemi muhteşem işlere imza atan Hatipoğlu listenin en güçlü isimlerinden. Sayın Hatipoğlu ile Dursun Özbek yönetiminde yakalanan sportif ve mali başarının yanı sıra son Fenerbahçe maçı ve rakiplerini konuştuk. İşte İbrahim Hatipoğlu'nun yaptığı birbirinden önemli açıklamalar...

Galatasaray'da artık seçime 24 saatten az bir süre kaldı. Dursun Özbek "Şampiyonluğa odaklanıyoruz" diyerek bütün seçim programlarını iptal etti. Süheyl Batum ile geçecek yarış öncesi Dursun Özbek'in listesinde yer alan İbrahim Hatipoğlu ile bir araya geldik. GSYİAD dönemi muhteşem işlere imza atan Hatipoğlu listenin en güçlü isimlerinden. Sayın Hatipoğlu ile Dursun Özbek yönetiminde yakalanan sportif ve mali başarının yanı sıra son Fenerbahçe maçı ve rakiplerini konuştuk. İşte İbrahim Hatipoğlu'nun yaptığı birbirinden önemli açıklamalar...
"SOUNESS BAYRAK DİKME VE 2012 ŞAMPİYONLUĞU TRAVMASI VAR"
Mutlaka bir takım planlar vardı. Fenerbahçe kendi sahasında Galatasaray’a karşı iki büyük travma yaşadı. Bunlardan bir tanesi Graeme Souness dönemindeki bayrak dikme hadisesi. Diğeri de 2012'de kazanmış olduğumuz şampiyonluk kupamız. İki kez şampiyon olduğumuz sezon. Taraftar uzun zamandır bunun baskısını hissettiriyordu. 6 yıl Ali Koç'la, 4 yıl da Aziz Yıldırım'la 10 yıldır ciddi bir başarısızlık var. Kendi iç siyasetlerini, kendi taraftar dinamiklerini motive etmek, çünkü bu yıl da şampiyonluğu kaybettikleri zaman özellikle mevcut yönetimin tekrar aday olma konusunda ciddi sıkıntıları olacaktı. Galibiyet çok da bekledikleri bir şey değildi. Hazırlıklı olduklarını da düşünmüyorum. Galip geleceklerine inançları olsaydı, seyirciler çıkmadan, yayın kesilmeden bunu yapabilirlerdi. Bu kadar da negatif etki yapmazdı. Kaba kuvvet kullanmadan ve zorbalık yapmadan maç bitimi seyircileriyle kutlayabilirlerdi. O yüzden net beklemedikleri bir galibiyet oldu.

"MAÇIN YARIDA KALMASI İÇİN UĞRAŞTILAR"
Mert Hakan için ben hep söylüyorum. Çok da ismini anmak istemediğim bir oyuncu. İsmini zikretmekten bile utanıyorum. Böyle bir oyuncunun amacı orada provakosyon yaratmak, seyirciyi galeyana getirmek. Benim şahsi fikrim. Maçın yarıda kalması için ellerinden geleni yaptılar. Mert Hakan boyutunda. Galatasaray seyircisi son derece sağ duyulu davrandı ve buna imkan vermedi. Bu 2012 ya da bayrak dikmenin rövanşından ziyade gündeme getirip tarihi bir olaya dönüştürmek istediler. Bunlar boş ve beyhude çabalar. Graeme Souness herkes sahadayken bayrağı Kadıköy'ün ortasına dikmişti. 2012 şampiyonluğu büyük mücadelelerle kazanılmıştı. Galatasaray ve Fenerbahçe her sene iki maç oynuyor. 100 yıllık rekabette Fenerbahçe bir maçı kazandı, Galatasaray kaybetti. Böyle anlam yüklemenin hiç bir faydası yok. O gün yaşananların karşılığı olamaz, olmadı da...

"GERÇEK ŞAMPİYONU TARİH YAZIYOR"
Ali Koç "Gerçek şampiyonun kim olduğunu herkes gördü" açıklamasında çok ağır sıfatlar kullandı. Biz Galatasaray olarak bunu asla üstümüze almıyoruz. Kime kullandığını da bilmiyoruz. Daha açık ve net konuşmasında fayda vardı. Kimi kastettiğini net bir şekilde söylemeliydi. Bu işin gerçek "Gerçek Şampiyonluğun" bir maça indirgenmesi hedeflerinin ne kadar küçük olduğunun göstergesi. Gerçek şampiyonu tarih yazıyor. Demek ki onlar için tek galibiyet şampiyonluktan önemli. İngiltere'de de benzer durum yaşandı. Arsenal, M.City'i yendi ama City şampiyon oldu. Kimse kalkıp Arsenal iki maçta da yenilmedi. Arsenal taraftarı gerçek şampiyon demedi.

"SEZON İNCELENSİN, BİZ GALATASARAY OLARAK MÜSTERİHİZ"
Bizim Fenerbahçe maçında yediğimiz golde çok net ihlal var. Kaleciye yapılan faullü müdahale var. Biz diyoruz ki tartışmalı bütün pozisyonlar incelensin. Yabancı VAR hakemleri geldi. Önemli tartışmalı pozisyonları incelesinler. Maçın 20. dakikasında hakem hata yapmış o pozisyonlara değil, 80'den sonra 90'dan sonra verilen penaltılara baksınlar. Biliyorsunuz rakip kaç maçta 90+'larda galip geldi. Biz Galatasaray olarak müsterihiz. İncelensin kim kaç puanla şampiyon oluyor, kim kaç puanla küme düşüyor bakılsın. Tüm kamuoyu vicdanı da rahatlasın.

"OYUNCULARIN YÜZÜNDE O HIRSI GÖRÜYORUZ"
Florya'nın havası hep iyiydi. Ancak pazar günü yaşanan talihsiz mağlubiyet, büyük bir hakem hatası yapıldığını söylüyorum ancak mağlubiyeti buna bağlamıyorum. Bizim takımımız beklenen oyunu bir türlü oynayamadı. Seyircinin gücünü sahaya yansıtamadık. Bunu inkar etmek doğru davranış olamaz. Bu mağlubiyetle Florya'nın havası değişmişti. Ancak son iki antrenmanla beraber bunun bir hırsa dönüştüğünü hissediyorsunuz. Bugün ailelerle çok güzel fotoğraflar verdiler. Son iki antrenmandır oyuncuların yüzünde o hırsı görüyoruz. Almış olduğumuz mağlubiyet önemli bir motivasyon kaynağı. Konyaspor maçı hata yapma lüksümüzün olmadığı maçlardan biri. Hazırlıklar böyle devam ediyor.

"OKAN HOCANIN PERFORMANSI TÜM DÜNYANIN TAKDİRİNİ KAZANDI"
Ben Okan Hoca'yı son derece başarılı buluyorum. Bir teknik direktör olarak sergileyebileceği ne iyi performansı sergiledi. Bunu sadece hissiyat olarak söylemiyorum. Takımın aldığı sonuçlar, aldığı puanlar, istatistikler, direkten dönen toplar bile Galatasaray'ın nasıl bir sezon geçirdiğinin net örneği. Üst üste kırılan rekorlar. Allahın izniyle pazar günü kazandığımız zaman 100 puanın üzerine çıkarak bir şampiyonluk kazanacağız. Elbetteki bu başarıda en büyük pay Okan Buruk hocamıza ait. Okan hoca çok iyi bir kadro kurdu. Oyuncu tercihlerinde aslında başarı hikayesi yazılmaya başlandı. Kariyerli ve bir o kadar zor oyuncuları çok iyi idare etti. Florya'da iki yıldır hiç sorun yaşanmadan maçlarını başarıyla geçti. Bu sadece ligde değil Şampiyonlar Ligi'nde de geçerli. Bayern Munih ve Manchester United'a karşı tüm dünyanın takdirini kazandıran performanslar gösterdik. Sacha Boey tarihin en büyük satışı oldu. Bunların altında Okan Buruk'un büyük bir imzası olduğunu düşünüyorum.

"TÜM ENERJİM GALATASARAY'A"
İlk dönemde Dursun Özbek seçildikten sonra 4-5 ay sonra Sportif A.Ş ekibi kurmaya karar verdi. Ve teveccühü ile beni Sportif A.Ş'ye davet etti. O dönemden beri fiilen çalışmaya başladık. Orada gördüğüm vizyon ve Galatasaray'ı taşımaya çalıştığı nokta beni her anlamda etkiledi. Dursun Başkan'ın temelde en büyük hedefi Galatasaray'ın mali bağımsızlığını kazanıp uzun yıllar başa oynayan bir takıma dönüşmek. Buna daha fazla destek olmak için bu dönem yönetim kurulu için davet aldım. Hiç düşünmeden kabul ettim. Genel kurul üyeleri teveccüh gösterip bizi seçerlerse artık tüm enerjimizle Galatasaray'a bu anlamda Dursun Özbek yönetiminde hizmet etmeye çalışacağız. Çok değerli bir yönetim kurulu listesi de oluşturduğunu düşünüyorum.

"GALATASARAY'IN GELİRİ 3 KAT ARTTI"
Sportif Başarı dışında maddi anlamda rekorlarla geçen bir sezonu geride bırakıyoruz. Galatasaray Sportif A.Ş'nin toplam hasıtları müthiş bir artış gösterdi. Geçtiğimiz sezon 68 milyon Euro olan toplam hasılat, ilk 9 ayda 131 milyon Euro'ya ve yıl sonunda 171 milyon Euro gibi rekor bir seviyeye ulaşacak. Galatasaray bu geliri nereden elde etti? Öncelikle Loca, VİB ve kombine satışlarından. Geçen sezon 14 milyon Euro olan hasılat bu sezon 43 milyon Euro'ya çıkmış. Geçtiğimiz sezon 23 milyon Euro olan sponsorluk geliri bu sezon 58 milyon Euro. Mağazacılık müthiş rekorlar kırdı. 11 milyon Euro olan mağazacılık geliri bu yıl 57 milyon Euro'ya çıkmış. Bunun gelecek sezon daha fazla da artacak. Bütün bu artışların ardından Galatasaray Sportif A.Ş'de uzun bir aradan sonra kâr açıklandı. KAP'a açıklanmış bilgi olarak söylüyorum 9 aylık kârı 17 milyon Euro olmuş. Geçtiğimiz sezon bu 21 milyon Euro zararmış. Galatasaray sportif başarıyı kazanmış, bütün seçim vaadlerini yerine getirmiş ve sportif faaliyetlerinden kazandığı geliri 3 kat artırmış yönetim performansı sergilemiş. Böyle bir ortamda yönetime talip olanların eleştirmekten öte bu rakamları hangi üst seviye taşıyacaklarını anlatmasını bekliyoruz.

"DURSUN ÖZBEK GALATASARAY'IN ZARARINA OLACAK BİR İŞİN İÇİNE GİRMEZ"
Dursun Özbek'in Galatasaray'ı zarar ettireceğini düşünmek abesle iştigal. Dursun Özbek'in tüm yaptıklarını inceleyin, bazı sportif kararlarda, bazı tercihlerde şöyle yapsa daha iyi olurdu diyebilirsiniz. Dursun Özbek'e asla Galatasaray'a maddi ve manevi anlamda zarar verdi diyemezsiniz. Niye diyemezsiniz? Dursun Özbek hep Galatasaray'a bir şeyler kazandıran isim olmuş. Neyi kazandır mış? Galatasaray'a Kemerburgaz arazisini kazandırmış. Neyi kazandır mış? Galatasaray Adası'nın Milli Emlak'a bölümlerin tapusunu kazandırmış. Galatasaray adasının imar planını yaptırmış. Mecidiyeköy'de bir bina kazandırmış. Florya'da Emlak Konut'a ait olan 40 dönümlük araziyi satın alarak Galatasaray'ın tapulu malı hale getirmiş. Toplamda Florya'da 65 dönümlük bir arazinin Galatasaray'a geçmesini sağlamış. Florya'yı söylerken rahmetli Mustafa Cengiz'i de unutmamak lazım. Bugün bir Florya gerçeği varsa Mustafa Cengiz 20 dönüm, Dursun Özbek 40 dönümlük araziyi kazandırmıştır. Böyle bir insanın Galatasaray'ın zararına işin içine girmesi akla ziyan bir düşünce tarzı.

"SÜHEYL BATUM'UN SÖYLEMLERİ HAYAL KIRIKLIĞI"
Galatasaray'ın iki adaylı bir seçime gitmesini değerli buluyorum. Burada iki adaylı seçim yapılması bence her Galatasaraylı'nın tercih edeceği bir durumdur. Süheyl Bey son hafta adaylığını açıkladı. Bizi en çok hayal kırıklığına uğratan şey söylemleri oldu. Yönetime talip olanlar, projelerle bayrağı ve çıtayı biraz daha ileri nasıl taşırız şeklinde seçim sürecini yönetirken, maalesef bugün sadece eleştirel boyutta konular. Başta Florya olmak üzere yanlış bilgilerle kamuouyu oluşturulmaya çalışılıyor. Bu Galatasaray'ın alışık olduğu bir seçim modeli değil. Adaylar yapacaklarını anlatarak yarışırlar. Bu defa sadece yapılmamış bir şeyi yapılmış gibi haksız eleştirilerle yönetiliyor kampanya. Ben bunun karşılık bulacağını düşünmüyorum. Galatasaray Genel Kurul üyeleri çok da farkındalar Florya'da ne olup bittiğinin. Dursun Özbek başkanımız süreci hep çok şeffat yönetti. Her genel kurulda Florya ile ilgili olup bitenleri net bir şekilde izah ediyor. Asla bitmiş bir şey yok. Yapılmış bir anlaşma olmadığını söyledi. Rakip diğer aday sürekli burada yapılmış bitmiş ve Galatasaray'ın aleyhine olmuş bir anlaşma olarak gösteriliyor. Sadece ön görüşmeleri yapılan bir proje var. Ben Galatasaray'ın tek bir kuruşunun zarar görmeyeceği bir yapıda Florya'nın değerlendirileceğine inanıyorum. Hangi Galatasaray Başkanı gelirse gelsin, Galatasaray'ın en yüksek geliri kazanması için elinden geleni yapacaktır.

"RİVA'DAN 100 MİLYON DOLAR DAHA GELECEK"
Riva bambaşka bir proje. Galatasaray'ın asla zarar etmediğini düşündüğümüz bir proje. Bizim karşımıza aday çıkan yöneticilerin geçmişte yönetimlerde olduğu zaman neden bu projeyle ilgili ses çıkarmadıklarını merak ediyorum. Bu proje 7 yıl önce hayata geçti. Emlak konutun ihale ettiği ve GSYİAD'tan değerli bir kardeşimizin yürüttüğü proje. Bugün Galatasaray zarara uğratıldı demek yanlış. Galatasaray buradan 170 milyon Dolar üzerinde bir gelir elde etmiştir. Projenin şuan yüzde 55'i tamamlandı. Dursun Başkanımızın söylediğine göre 130'a yakın Galatasaray'ın orada villası olacak. Bunların toplam değerinin de 100 milyon Dolar civarında olması bekleniyor. Ordan elde edilen geliri küşümsemek hiç vicdani bir şey değil.

"HEDEFİMİZ AVRUPA'DAN KUPA GETİRMEK"
Dursun Özbek ve yönetiminin bir Galatasaraylı olarak futbol vizyonu Avrupa'dan bir kupayı daha müzemize getirmek üzerine kurulu. Kurucumuz Ali Sami Yen'in dediği gibi "Galatasaray amacı Türk olmayan takımları yenmek". Bunun için güçlü bir takım kurup önce Türkiye'de başılı olmanız lazım. İki yıldır bunu gerçekleştiriyoruz. Bu yıl uzun bir aranın ardından Şampiyonlar Ligi müziğini gururla çaldırdık. Sonuç olarak istediğimiz seviyede olmasa da oyun olarak son derece gururlandığımız maçlar oynandı. Tüm Avrupa'nın tekrar ilgisini çektik. UEFA'dan da takdik topladık. Galatasaray'ın ait olduğu yer buralar. Bizim yeni dönemdeki hedeflerimiz de Avrupa'da başarı yakalamak ve tekrar UEFA Avrupa Ligi, Şampiyonlar Ligi kupasını ülkemize getirebilmek.

"KEMERBURGAZ TÜRKİYE'NİN EN İYİSİ"
Kemerburgaz için tarihi başkanımız verdi. 17 Mayıs'ın yıldönümü kutladığımız törende başkanımız yeni sezonda açaçaklarını söyledi. Dünya standardlarında Türkiye'nin en teknolojik tesislerinden birine sahip olacağız. Galatasaray'ın tesisi 45 yıl önce yapılmış. Çok büyük bir ruh var Florya'da ama teknik olarak artık bugünkü ihtiyaçları karşılamıyor. Florya'nın toplam kapalı alanı alt yapı dahil 4500 metreyken, Kemerburgaz'da yapılan bina ise 14 bin 500 metrekare. Florya arazisi 65 dönümken burası 130 dönüm. 6 nizami antrenman sahası olacak. Florya'da bizim 2.5 sahamız var. Şuan iki tanesi ve kamp binası yapılıyor. Türkiye'nin en iyi tesisi olacak diyebiliriz. Milli Takım ve Altınordu tesisleri incelenerek hazırlanmış bir proje.

"DÜNYA'NIN EN ORGANİZE TARAFTARI ultrAslan"
Galatasaray taraftarı dünyanın en güzel ve en organize taraftarı. Bunu inkar etmek mümkün değil. Son iki yıl için demiyorum. Galatasaray varolduğu günden beri seyircisiyle bütüşleştiğinde büyük başarılara imza atmış bir camia. Ancak 2001'den itibaren ultrAslan çatısı altında dünyanın en organize taraftar grubu Galatasaray. Dünyanın neresine giderseniz gidin ultrAslan'daki kardeşlerimiz Galatasaray evindeymiş gibi organizasyonlar yapıyor. Karşılamalar, stadyumlarda oluşturdukları müthiş atmosferler. Hatırlayın futbolun beşiği İngiltere diyoruz. Manchester deplasmanında ortaya koydukları performansı hatırlayın. Son dönemde de çok ciddi bir güç ortaya koyuyorlar. Ceza almadığımız bir sezonu geçiriyoruz. Rakiplerimiz deplasmanda seyircisiz oynama cezasıyla karşı karşıya. Bizim taraftarımız hem sahaya çok etki ediyor. Hem de bu tip ceza unsuru oluşturacak durumlardan bilinçli olarak kaçınıyor.
