'Valencia 30 milyon euroyu hazırlasın!' Galatasaray'ın Kayserispor galibiyeti sonrası herkes onu konuşuyor
Trendyol Süper Lig'in 17. haftasında Galatasaray, deplasmanda Bellona Kayserispor'a konuk oldu. RHG Enertürk Enerji Stadı'nda oynanan müsabakayı hakem Mehmet Türkmen yönetti.
G.SARAY DEVREYE ÖNDE GİRDİ
Maça hızlı başlayan Galatasaray, 4. dakikada Victor Osimhen'in penaltıdan attığı golle öne geçti. Golün şokunu çabuk atlatan Kayseri temsilcisi, 14. dakikada Stephane Bahoken'in golüyle 1-1 beraberliği sağladı. Orta saha mücadelesi şeklinde devam eden karşılaşmada 29. dakikada Barış Alper Yılmaz ile fileleri havalandıran konuk takım, yeniden üstünlük kurdu. Kalan bölümde daha tehlikeli ataklar geliştiren taraf ev sahibi Kayserispor olsa da Galatasaray devre arasına 2-1 önde girdi.
ASLAN KAYSERİ’DE FARKA KOŞTU
İkinci yarıda üstün bir performans sergileyen İstanbul'un sarı-kırmızılı ekibi, 51. dakikada Yunus Akgün, 71. dakikada Osimhen ve 87. dakikada Barış Alper'in attığı gollerle 5-1'lik galibiyete uzandı.
FENERBAHÇE İLE FARK 8
Ligde namağlup yoluna devam eden Galatasaray, 16. maçında 14. galibiyetini aldı. İki de beraberliği bulunan sarı-kırmızılı takım, puanını 44'e yükseltti. En yakın takipçisi Fenerbahçe'nin ikas Eyüpspor ile 1-1 berabere kalarak 2 puan kaybettiği haftada hata yapmayan Galatasaray, rakibiyle puan farkını 8'e çıkardı. Kayserispor ise 16. maçında 7. kez yenilerek 15 puanda kaldı.
YENİLMEZLİK SERİSİ 20 MAÇA ÇIKTI
Son olarak 27 Ağustos tarihinde UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu rövanşında İsviçre temsilcisi Young Boys'a sahasında 1-0 mağlup olan sarı-kırmızılı ekip, sonrasında çıktığı 20 maçta 15 galibiyet ve 5 beraberlik aldı.
Fanatik yazarları da Galatasaray’ın Kayseri’de farklı kazanarak ligde yoluna kayıpsız devam ettiği maçı bugünkü köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar…
HÜCUM PERİLERİ! - SERKAN AKCAN
Galatasaray, sezonun kötü ilk yarılarından birini oynamasına rağmen tabelayı 2-1 öne taşımayı başardı. Yunus Akgün ve Osimhen’in resitali Okan Buruk’a rahat bir ikinci yarı yaşatsa da ilk bölümdeki savunma hataları sezonun genelinde hocanın baş ağrısıydı. Maça Yunus solda Barış Alper sağda başladığı için sol bekte Jakobs’un savunma yükü arttı. Maç 1-1’e geldikten sonra maçın kırılma anı Barış ile Yunus’un 15’te yer değiştirmesi oldu. Sağda Kaan ile Yunus solda Barış ile Jakobs ile Galatasaray çok daha dengeli karşıladı rakibini ve oyunun inisiyatifini ele geçirdi. Yunus, kariyer sezonundaki istatistiklerini her maç biraz daha geliştiriyor. Yine jeneriklik bir gol attı, 2 asist yaptı, maça damgasını vurdu. Müthiş oynuyor Yunus. Kerem Aktürkoğlu sonrası adeta uçuyor, tüm takımı uçuruyor. Barış Alper’in geçen sezonun tamamında 6 golü varken bu yıl kaçırdıklarına rağmen ligde 8 gole ulaşması dikkat çekici. Bu sayede Galatasaray hücum istatistiklerinde büyük fark yaratıyor. Fakat savunmada hala gözle görülür sorunları mevcut.
ÖNDE İŞTAHLI, GERİDE İSTEKSİZ
Galatasaray geçen sezon 16. maçının sonunda 32 gol atıp, sadece 10 gol yiyerek ligi ikinci sırada götürüyordu. Bu sezon etkileyici bir hücum hattına sahip olmanın getirisiyle gol sayısını 47’ye çıkardı. Fakat savunmasında çözmesi gereken sorunları var. Tam 19 gol yiyerek ligin ilk 5 sırasında yer alan takımlar içinde kalesinde en çok gol gören takım oldu. Antalya maçından bu yana oynadığı 7 lig maçında sadece 1-0 kazandığı Bodrum müsabakasında kalesini gole kapatabildi. Bu kadar olumsuz savunma istatistiğinin tek sebebi elbette sadece Abdülkerim’in basit hataları değil. Muslera’dan Sara’ya tüm takım öne doğru ne kadar iştahlıysa geriye doğru o kadar isteksiz.
KALİTE FARKI - TUNÇ KAYACI
2024’e veda ederken liderliği garanti olan Galatasaray, Kayseri deplasmanında tatile çıkmış gibi bir ilk yarı oynadı. Maçın başında kazanılan penaltı ile maç bitti görüntüsü çizen Galatasaray rahatlıktan öte rehavete geçti. Zaten bu rehavet 1-1’lik beraberliği getirirken, Kayserispor’un tehlikeli ataklarla rakip kaleyi tehdit ettiğini gördük. Temposuz ve etkisiz futbola rağmen Yunus’un ilk yarıda sahneye çıktığı pozisyonda Barış Alper ile gelen golle öne geçen Galatasaray izledik. Ancak futbol adına hiçbir şey yapmadan soyunma odasına nasıl önde gidilir bu maçı gösterebiliriz herhalde Galatasaray adına. İkinci yarıdaki soru işaretlerini Yunus nefis golüyle bitirdi. Galatasaray’ın genç yıldızı Kayseri’de attı attırdı ve Osimhen ile birlikte maça damgasını vurdu. Gerçekten düşük tempoyla bu kadar rahat maç kazanmak ancak oyuncu kalitesi farkıyla olurdu.
BU ŞARTLARDA BU KADAR
Galatasaray, bu galibiyetle Fenerbahçe ile arasındaki farkı 8 puana çıkartmayı başardı. Okan Buruk, futbolcularını tebrik ederken skora rağmen oyundaki eksikleri görmezden gelmeyecektir. Kayserispor için fazla söze gerek yok bu şartlarda ancak bu kadar. Oyunun ofansif yönünü beceriyorlar ama savunmada çok kırılganlar. Fenerbahçe ve Galatasaray gibi güçlü takımlara karşı böyle oynarsanız, şansınız olmaz çünkü takım kalitesi ve derinliği yeterli değil.
YAPI DEĞİL ALTYAPI! - HAMİT TURHAN
Bu sezon nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, akıllarda 'YAPI' şeklinde kamuoyuna lanse edilen iksir slogan kalacak. Merkez ve sosyal medya trolleri kullanılarak dezenformasyon ve manipülasyon yoluyla rakibi yıpratmak, hakemleri baskı altına almak, rakibinin oynayacağı takımları motive etmek için başvurulan bir yöntem bu. Bir Ortadoğu kültürü! Galatasaray'a atfedilen ancak içi bir türlü doldurulamayan bu hayali mekanizmayla aslında Sarı-Kırmızılı futbolcuların ve teknik heyetinin alın terine ve emeklerine de saygısızlık yapılıyor bir bakıma.
YUNUS'UN FUTBOLUNA SAYGI LÜTFEN
Örneğin; Galatasaray altyapısının ürünü Yunus Akgün'ün sezonun yıldızı olmaya aday müthiş performansını nasıl uyduruk bir yapı söylemiyle çöpe atabilirsiniz ki? Genç futbolcunun her maçta tam oyunun tıkandığı anlarda sorumluluk almasını, olağanüstü golleri, asistleri ve kilit paslarıyla rakibin gardını düşürmesini nasıl saha dışı organizasyonlara bağlayabilirsiniz ki? Akıl ve izan sınırlarını aşan bir körlük içindeyseniz ancak bunu yapabilirsiniz.
Galatasaray altyapısından yetişip de Arda Turan'dan sonra en heyecan verici bir hikâyenin kahramanı olmaya doğru hızla ilerliyor Yunus Akgün. Her hafta üzerine koyarak gidiyor. Messivari bir futbol resitali sergiliyor. Attığı ve attırdığı goller, takımını rakip ceza alanına taşıması aynı anda iki üç rakibini birden oyundan düşürmesi, topu saklaması Arjantinli süperstardan esintiler taşıyor.
MESSİVARİ BİR RESİTAL SUNUYOR
Dün de Kayseri'de sahne aldı genç oyuncu. İlk yarı Kayserispor karşısında etkisiz bir futbol sergileyen, bir türlü kendi klasiğini sahaya yansıtamayan, pas bağlantılarını sağlayamayan, özellikle orta sahada çok top kaybeden, ikili mücadelelerde başarılı olamayan, rakip ceza sahasına çok az gidebilen ve kalesinde tehlikeler yaşayan Galatasaray, soyunma odasına 2-1 önde gittiyse bunu 29. dakikada sazı eline alan ve takımını gol pozisyonuna sokan Yunus Akgün'e borçludur. İkinci yarının başında da bocalayan takımını 51. dakikada attığı harika golle rahatlatan ve Kayserispor'un gardını düşüren de Cim Bom'un genç yıldızıydı. Kalan dakikalar Galatasaray için artık çok daha kolay geçti ve başrolde yine Yunus Akgün vardı. Oynadı oynattı, attı attırdı. Osimhen'e ve Barış Alper'e yaptığı asistleri bu sezon çok seyredeceğiz. Geçen hafta da benzer bir golü Mertens'e attırmıştı.
OSİMHEN VE DAVİNSON KLASİĞİ
Bir galibiyeti tamamen bir futbolcunun performansına bağlamak elbette doğru bir yaklaşım değildir. Futbol bir takım oyunudur. Maçı farklı kazanan da Galatasaray takımıdır. Ancak bunda Yunus'un payının çok büyük olduğunu belirtmezsek genç futbolcuya haksızlık etmiş oluruz. Onun yanı sıra Osimhen'in ve Davinson'un performansı, bu maçta çok top ezmesine rağmen Barış Alper'in bitiriciliği, oyuna iyi başlamamasına karşın ilerleyen dakikalarda kendini bulan Abdülkerim'in yerinde müdahaleleri ve Muslera'nın kritik kurtarışları da Sarı-Kırmızılı takımı farka taşıyan etkenlerdi.
PENALTI KARARI ÇOK AĞIRDI
Hakkında hafta içi çok spekülasyon yapılan genç hakem Mehmet Türkmen maçın genelinde başarılı bir yönetim sergiledi. Bana göre iki büyük hatası vardı. Galatasaray lehine verdiği penaltı kararı çok ağırdı. Devam dese kimsenin itirazı olmazdı. Maçın ilk yarısında Mertens'e yapılan ve yüzde yüz sarı kartı gerektiren, belki de kırmızı bile olabilecek pozisyonda faule düdük çalmadı. Ancak, maç öncesi bu kadar baskı altına alınan genç bir hakemin yaptığı bu hataları da yadırgamamak gerekiyor. Türkiye'de kulüp yöneticilerinin yaptığı hataların yanında böylesine ümit vaat eden genç hakemlerin hataları devede kulak kalır!
30 MİLYON EURO'YU HAZIRLASINLAR - BURAK ÖZDEMİR
Fenerbahçe'nin iki puan kaybettiği haftada, kritik Kayserispor deplasmanına çıkan Galatasaray, ilk yarıda her ne kadar zorlansa da ikinci yarıda kendine gelerek sahadan 5-1 galibiyetle ayrılmayı bildi.
İLK YARIDA ZORLANDI
Galatasaray maça penaltı sayesinde 1-0 önde başlamış gibi olsa da Kayserispor oyunda dengeyi çok çabuk sağladı. Kalabalık bir şekilde orta alanda Sara ve Torreira'ya baskı uygulayan Kayserispor ilk yarıda Barış Alper, Yunus ve Mertens'in orta alanı desteklememesini iyi değerlendirdi. 1-0 geriye düşseler de 1-1'i yakaladılar dahası da 2-1 öne geçebilecek pozisyonları da buldular. İkinci yarıda Okan Buruk bu durumu fark etmiş olacak ki, orta saha ile hücum oyuncuları arasındaki mesafe ikinci yarıda daha kısaydı.
YUNUS AKGÜN PİK YAPTI
Galatasaray'da bu sezon mücevher gibi parlayan bir isim var: Yunus Akgün. Yaşının çok üstünde bir olgunlukla oynuyor. Takım sahada yokları oynarken arkadaşlarını ayağa kaldırıyor. Artık uzak mesafeden köşeye yaptığı muhteşem vuruşları normal hale getirdi. Her an skora etki edebilecek bir oyuncu oldu. Maçtan önce Valencia'nın bu maçta genç oyuncuyu izleyeceği haberleri vardı. İzledilerse Mamardashvili'nin Liverpool'a satışından elde ettikleri 30 milyon Euro'yu hazır etsinler.
OSIMHEN HEP İSTİYOR
Galatasaray'ın kusursuz golcüsü gollerine Kayseri'de de devam etti. Skor, rakip kim olursa olsun muhteşem bir motivasyon ve istekle oynuyor. Böyle bir yıldızın sahada her şeyini ortaya koyması takım arkadaşlarını da olumlu yönde etkiliyor. Öte yandan her ne kadar iki gole imza atsa da Barış Alper'in iyi bir performans sergilediğini söyleyemeyiz. Bazı anlarda basit oynamanın da olağan bir durum olduğunu anlaması lazım. Sonuç itibarıyla Galatasaray üç puanı cebine koyarak, farkı da sekize çıkararak tatile çıktı.
PENALTI HATALI - DENİZ ÇOBAN
Maçın hakemi Mehmet Türkmen’in ekibiyle birlikte başarısız bir maç tamamladığı fikrindeyim. Yaptığı kart/ faul hataları ve yardımcılarının hatalı ofsayt tespitleri bu seviye maçlar için kabul edilemez boyuttaydı. Maçın hemen başında hakemin Galatasaray lehine çaldığı penaltıya katılmam mümkün değil.
Jakobs’un ortasında top Attamah’ın doğal pozisyondaki koluna çarpıyor. Bu bir ihlal değil. Maçın devamı gerekirken Mehmet Türkmen penaltı noktasını gösterdi. VAR da oralı olmayınca hatalı bir penaltı geçerlilik kazandı.
Kayserispor’un kazandığı beraberlik golünde herhangi bir ihlal olduğunu düşünmüyorum. Gol temizdi. 23’de Kaleci Onurcan Osimhen mücadelesinde Galatasaraylıların penaltı beklentileri vardı ancak hakemin devam kararı doğruydu.
KAYSERİ’DE DURU GALİBİYET - OĞUZ DİZER
Yeni yılınız kutlu, başarı ve mutlaklarınız daim olsun Galatasaraylı aslanlar. Telefonum çaldı torunum Duru Dizer; ‘Dedecim Kayseri’de her deplasmanda sıkıntı yaşıyormuşuz, sen ne dersin?’ dedi. Benzer soru benim de dolaşıp duruyor ya, kafamda! Tedirginliğimi kısmen kenara ittim, ezeli ve ebedi duygularımı konuşturdum. ‘İçin rahat olsun Duru can Galatasaray duru bir galibiyet alır, evvel Allah zaferle döner…’ cevabını verdim, 5 golle ve en yakın takibe 8 puan fark yapıp döndüler. Sarı-Kırmızılı camia İcardi, Mertens, Osimhen gibi uluslararası golcüleri transfer etti. Etti de Messi ve Mbappe’den söz etmedi! O dehalar modunda starlar da, kadroda varmış meğer. Yunus ve Barış. Görüyor, becerilerine şahit oluyorsunuz di mi? Taktik, maktik mevzularını, her maç kazanan ve hiç yenilmeyen uzmanlardan işitin. Bende yok! Sinan Kaloğlu ve futbolcularına da takdir duygularımla bakıyor, hangi şartlarda, nasıl yiğitçe mücadele ettiklerini biliyorum. Şartlar arası muazzam farka, olanaklara rağmen zerre geri adım atmadan hırslı, tempolu, karakterli, centilmence, erdemli direnişlerini sürdürdüler.
DENGE FARKI...
Zaman zaman Muslera’yı çok zor durumlara soktular. Hele hele ilk yarı, top daha fazla ev sahibindeydi. Attamah dinamodan farksız tevzi makarası gibi çalıştı. İkinci yarıda da Kayserispor direnmeye gayret etti. Maalesef güç farkı daha niyetlerini engelledi. Yapacak bir şey yok yani. Muazzam şartlar ve denge farkı sonucu belirledi. Okan Buruk; basketbol koçumuz Yakup Sekizköşe’ye ilk yarıda 8 puanlık farkla adeta moral mesajı verdi! Galatasaray’ı her branşta başarıya taşıyalım, sezon sonu cümlemiz dörtköşe olalım. Happy new years Türkiye… Türkçe söylüyor, kimilerine anlatamıyoruz da.
ZİRVEDE TEK BAŞINA - METİN KARABAŞ
Geçtiğimiz hafta Trabzonspor’u 4-3 mağlup eden Galatasaray, Kayserispor’a konuk oldu. Sakat oyuncularının önemli bir bölümünün kadroya dönmesiyle, Okan Buruk bu mücadeleye ideal kadrosu ile çıktı.
VASAT İLK YARI
Galatasaray maça adeta golle başladı. 4’te rakibin ceza sahası içerisinde topa elle müdahale etmesi sonucu kazanılan penaltıyı Osimhen ağlara gönderdi: 0-1. Bu golden sonra Kayserispor çabuk toparlandı. Hızlı hücumlarla ikinci bölgeyi geçen ev sahibi, 14. dakikada Bahoken’in kornerden gelen topa kafayı vurmasıyla eşitliği yakaladı: 1-1. 29’da Galatasaray, Yunus’un geliştirdiği ve Barış’ın golle sonuçlandırdığı pozisyonla yeniden öne geçti: 1-2. İlk 45 dakika boyunca oldukça fazla pas hatası yapan Okan Buruk’un takımı, topu ileri taşımakta zorlandı. Sezon boyu gösterdiği etkili performanstan uzak olan Galatasaray, soyunma odasına 2-1 önde gitti.
DOĞRULARI YAPINCA
İkinci yarı daha tempolu başladı. 51’de Yunus kendi yarı alanından kaptığı topla hızla rakip kaleye yöneldi ve harika bir gole imza attı: 1-3. 71’de Yunus ceza sahasına koşu yapan Osimhen’i gördü. Yıldız oyuncu klas bir vuruşla farkı üçe çıkarttı: 1-4. 87’de Barış bir kez daha sahneye çıktı ve skoru 5-1’e getirdi. İkinci yarıda kendi ritmini bulan ve topu daha iyi kullanan Galatasaray, sonuca gitmekte zorlanmadı. Kayserispor da fiziksel düşüş yaşarken, güçlü rakibine karşılık veremedi. Okan Buruk ve öğrencileri sahadan 5-1’lik galibiyetle ayrılırken, en yakın rakibi Fenerbahçe ile puan farkının 8’e çıkarttı.