Galatasaray – Ümraniyespor maçına damga vurdu! İlk gol öncesindeki pozisyon, kazanılan penaltı, kırmızı kart…
Süper Lig’in 22. haftasında Galatasaray, sahasında ağırladığı Ümraniyespor’u 3-2 mağlup etti. Sarı-Kırmızılıların galibiyetiyle sonuçlanan mücadelede genç hakem Cihan Aydın ve ekibini kritik kararlara itecek birçok an yaşandı. Yazarımız Deniz Çoban’ın da yer aldığı yayıncı kuruluşun Trio ekibi, Galatasaray - Ümraniyespor maçının tartışmalı pozisyonlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Süper Lig’in 22. haftasında Galatasaray, sahasında ağırladığı Ümraniyespor’u geriden gelerek 3-2 mağlup etmeyi başardı. Karşılaşmada genç hakem Cihan Aydın ve ekibini kritik kararlara itecek birçok pozisyon yaşandı.
EN UZUN GALİBİYET SERİSİ REKORUNU KIRDI
Galatasaray, Ümraniyespor karşılaşmasıyla birlikte tarihindeki en uzun galibiyet serisini yaptı. Sarı-kırmızılılar bundan önce 1987-1988 sezonunun son 9 haftası, Cumhurbaşkanlığı Kupası maçı ve 1988-1989 sezonunun ilk 3 haftası olmak üzere 13 müsabaka ile en uzun galibiyet serisini yakalamıştı. O dönemde Teknik Direktör Mustafa Denizli takımın başındaydı.
Galatasaray arıca resmi maçlarda bir sezon içerisinde elde ettiği galibiyet serisi rekorunu da arttırdı.
GALİBİYET ÜÇLÜSÜ TORREIRA'DAN
Mücadelenin sona ermesinin ardından sarı-kırmızılı futbolcular ile teknik ekip büyük sevinç yaşadı. Futbolcular tribünlere giderek galibiyeti taraftarlarla kutladı. Öte yandan Uruguaylı futbolcu Lucas Torreira, kale arkasında bulunan tribünün orada sarı-kırmızılı taraftarlara 3'lü çektirdi.
SINIRDAKİLER KART GÖRMEDİ
Bu müsabaka öncesinde Sarı-Kırmızılılarda 3 futbolcu sarı kart sınırında yer alıyor. Barış Alper Yılmaz, Kerem Aktürkoğlu ve Berkan Kutlu ceza sınırında bulunan isimlerdi. Kerem ve Barış mücadelede oynarken, Berkan ise süre almadı. Bu 3 futbolcu maçı sarı kart görmeden tamamladı ve 23. haftada oynanacak Trabzonspor karşılaşmasında cezalı duruma düşmekten kurtuldu.
İŞTE KARŞILAŞMANIN TARTIŞMALI POZİSYONLARI
Yayıncı kuruluş beIN SPORTS'ta Trio ekibi, Galatasaray - Ümraniyespor maçındaki hakem kararlarını değerlendirdi. İşte Lale Orta’nın MHK başkanlığı görevi nedeniyle ayrıldığı ve yazarımız Deniz Çoban'ın Bülent Yıldırım ile birlikte yorumlarıyla masaya yatırılan Galatasaray - Ümraniyespor maçının tartışmalı pozisyonları…
11. dakikada Ümraniyespor'un Umut Nayir ile bulduğu gol öncesinde Galatasaray'da Emre Taşdemir'in rakip ceza sahası içinde yerde kalarak penaltı beklediği pozisyona ilişkin devam kararı doğru mu?
Bülent Yıldırım: Hakemin burada şanslı olduğunu düşünüyorum. İlk anda sanki Kartal Kayra Yılmaz'ın Emre'nin ayağına çelme attığı izlenimi var. Bunun devamında da Umut Nayir, güzel bir gol atacak. Teoriden gidelim; eğer ilk pozisyonda bir penaltı olsaydı bu gol, VAR müdahalesiyle geçerli sayılmayarak penaltıya gidilecekti.
Deniz Çoban: Hakemin yeri iyi pozisyon açısından.
Bülent Yıldırım: Yeri iyi yalnız kendisine doğru gelen bu tarz hareketlerde dikey kaldığı için sağlıklı gördüğünü düşünmüyorum. Emre, topu kontrol etmeye çalışırken geriye doğru attığı ayak istemsiz de olsa Kartal'ın bileğine bastı ve Emre, bu temas sonucunda düştü. Futbolun doğasında, içinde kalan fiziksel bir temas. O nedenle burada bir çelme, Kartal'ın yani defans oyuncusunun Emre'ye yaptığı bir ihlal yok. Buranın devam ettirilmiş olması doğru. Umut Nayir'in bulduğu gol de temiz bir gol olarak görülüyor.
Deniz Çoban: Bu görüntüyü gördükten sonra buna penaltı değil belki hücum faul denir. Dikkatli davranabilirdi, basmayabilirdi ama dönmek için ayağını açarken oraya geliyor. Asla bir penaltıdan söz edemeyiz.
45+1. dakikada Durel Avounou’nun Sergio Oliveira’ya faulünde gösterilen sarı kart doğru mu?
Deniz Çoban: Konu; ‘sarı kartı mı, değil mi?’ den daha çok ‘bu sarıdan fazlası olur mu?’ sorusu…
Bülent Yıldırım: Hız, şiddet, yoğunluk, kramponun neresiyle nereye basılmış… Bunların tamamı ciddi faullü oyunlarda veya şiddetli hareketlerde hakemlere eğitimlerde verilen kriterler. Bu kriterler üzerinden bu değerlendirme yapılır. Burada çok tehlikeli bir bölgeye basılmış olmasına rağmen benim gördüğüm ne diye sorarsanız… Evet, riskli bir hamle. Sergio Oliveira’nın topuğu da dönüyor, evet. Ancak bu topuk da sonra zeminle buluştuğu için yukarıdan olmadığı için sarı kart sınırında olduğunu düşünüyorum. Hakem de burada doğru açıda olduğu için sarı kart göstermiş. Kararına saygı duyuyorum. Alt sınırı değil, üst sınırı kastettim.
Deniz Çoban: Ben, kırmızı kart sınırında bir hareket olduğunu düşünüyorum. Hakem sarı kart vermiş ve hakemi haklı bulacak dayanaklarımız var. Beyazlı oyuncunun dizi gergin değil, topuğu yerde olduğu için beklenen güç transferi gerçekleşmemiş ki atıyorum sağ ayağının kaldırmış olsa bedeninin bütün yükü buraya binecek, ayak dönmüş ama çok fazla kalmadan kurtulmuş. O sınır yerde kalmış. Buna kırmızı çıkartsa kimse bir şey demez.
Bülent Yıldırım: Kimse bir şey demez. Video Hakem de müdahil olmaz.
Deniz Çoban: Sarı kart gösterdi. Hakemin kararını destekleyecek elementler olduğu için de Video Yardımcı Hakem yine karışmadı. Hakem, sarı göstermişse sarı kabul. Çünkü hakemin kararını destekleyecek elementler burada var. En başta da yukarıdan gelip o güç transferinin gerçekleşeceği yaralayıcı, acımasız hamle yapılmamış. Bir başkası da ‘yapılmış’ diyebilir. O da farklı bir yorumdur. ‘Nasıl böyle bir yorum yaparsın?’ diyemezsin. Tam yorumluk bir pozisyon. Hakemin kararına saygı duyacağımız bir pozisyon.
45+5. dakikada Mauro Icardi’nin Alexandru Epureanu’nun müdahalesinden kaynaklı penaltı beklediği pozisyona ilişkin devam kararı doğru mu?
Bülent Yıldırım: Önce bu pozisyonun hikayesini anlatmak isterim. Şimdi; Epureanu, Icardi’ye arkadan geldi mi? Icardi’nin etkili kafa vurmasını bu arkadan şarj etkiledi mi, engelledi mi? Evet. Bu dikkatli bir yüklenme mi? Hayır. Epureanu, pozisyonun başında Icardi’yi kaçırıyor. Önüne geçtiğini hissettiği anda arkada kaldı, geç kaldı ve bedeniyle yüklendi, sağlıklı kafa vurmasını engelledi. Bu, benim açımdan net bir penaltı.
Deniz Çoban: ‘Böyle penaltı mı olur?’ deyip geçilecek bir pozisyon değil benim için de. Ancak ben incelediğim zaman şunu görüyorum; top, Galatasaraylı oyuncunun sağlıklı kafa vuracağı yere değil de daha öne ve daha kısa düşüyor. Öne doğru eğilirken arkadaki oyuncunun futbolun müsaade edeceği düzeydeki fiziksel teması ile bütünlük sağlıyor hareket. Bence arkadaki oyuncunun öndeki oyuncunun hareketini kısıtlayacak ve avantajını ele alacak bir yüklenmesi yok. Burada ben devam kararını daha doğru bulurum.
Bülent Yıldırım: Epureanu, iki ayağı üzerinde kalsa ve dengeli bir hamle yapsa sana sonuna kadar katılacağım. Ben de o şarjın öne doğru ve etkili bir hamle olduğu düşüncesindeyim. Yorumluk.
Deniz Çoban: Yorumluk. Buna penaltı verilse ben, ‘yanlış’ derdim. Ben, hakem arkadaşımın burada yanıldığını düşünmüyorum. Sizinle de aynı fikirde değilim.
Bülent Yıldırım: Buna penaltı çalsaydı, ‘yanlış’ der miydin?
Deniz Çoban: ‘Ya genç arkadaşımız hadi kabul edeyim’ derdim ama içime sinmezdi bu penaltı benim.
59. dakikada Strahil Popov’un elle müdahalesi sonucunda Galatasaray lehine verilen penaltı kararı doğru mu?
Bülent Yıldırım: Beden dili olarak baktığımda, Popov’un da 45 derecelik açı civarında kaldığını ve kollarını açtığını görmekteyim. Buna bu pozisyon özelinde, ‘doğal değil’ diyen herkese saygı duyarım. Ancak ben, hem teori hem de uygulamayı birleştirdiğimde gördüğüm şey şu; bir, bu kaleye doğru yönelmiş değil kendi kalemden oyun alanına yönelmiş bir top. İki, topa kendi takım arkadaşım vuruyor. Üç, konsantre olmak için ben eğilmişken kollarım doğal. Dört, Onur’un uzaklaştırdığı top benim koluma geliyor. Beş, benim kolum topa gitmediği gibi toptan kaçınırken bu temas gerçekleşiyor. Buna ‘bir ihlaldir’ diyenlere saygı duyuyorum. Teori ile pratiği birleştirerek tekrar ifade edeyim. Vida’nın bir pozisyonu vardı. Beşiktaş – Galatasaray maçında… Oyuncu topu uzaklaştırmak için daha belirgin şekilde vurdu ve Vida’nın kolu, çok daha açıktı ancak hakem Cüneyt Çakır, doğru olarak pozisyonu devam ettirmişti.
Deniz Çoban: Devam ettirdi ve sonra VAR’a gelmesine rağmen yine değiştirmedi kararını.
Bülent Yıldırım: Bizim ligimizde şöyle bir sıkıntı var; kafalar çok karışık özellikle elle oynamalar ile ilgili. Her elle oynamaya penaltı vere vere, destekleye destekleye burada bir sıkıntı oluştuğunu düşünüyorum. Ben bu pozisyonda devam kararının daha doğru olduğunu düşünüyorum.
Deniz Çoban: 1970’lerde geliştirilmiş bir Suskunluk Sarmalı Teorisi var. İnsanlar, savunduğu fikir toplumun genelinde kabul görmüyor diye söylemekten vazgeçiyorlar. Ben de şimdi bu pozisyona bakıp oyuncunun eline gelmesi ile penaltı verildikten sonra çevremdeki insanlara bakıp herkesin penaltıyı kabul ettiğini de görünce acaba bende mi bir hata var diye birkaç defa bu pozisyonla ilgili kendimi kontrol etmek zorunda kaldım. Bu kuralın özü belli; bilerek elle oynuyor mu? Vücudunu genişletti mi sorusunu burada soramayız. Kaleye atılan bir şutta, kaleye giden bir şutta elinizi genişletir ve topun kaleye giden yönünü engellerseniz bu, rakibin takımın bir avantajını önleyip kendinize bir avantaj sağladığınız için ihlaldir. Burada en büyük konu; top kalesinden uzaklaşan bir kişi bilerek elle oynayıp topun kalesinden uzaklaşmasını niye engeller? Ayrıca bu top, beklenmeyen bir top. Bundan daha başka bir beklenmeyen top olamaz. Çünkü yakın mesafeden kendi arkadaşı vuruyor. Oyuncu ne yapıyor? Sağ kol açık. Niye? Hızlanmak için gidiyor. Şimdi sağ kol gitti, sol kol açıldı. Top geldi ve topun eline geldiğini fark ettiğinde elini kaçırıyor. Eli doğal aslında burada, dengeyi sağlamak adına açık. Toptan elini kaçırıyor. Eline değmesin top istiyor. Belli oranda da başarıyor. Vücuduyla elinin arasından geçecekken top, artık sığmıyor oraya ve eline temas ediyor. Benim açımdan da bu, mutlaka ama mutlaka devam ettirilmesi gereken bir pozisyon. Benim açımdan bu, bir penaltı değil. Penaltı olması için gereken hiçbir kritere uymuyor. Diğer oyunculardan da Epureanu’nun kolu önde. Niye önde? Öne doğru gitmek için o kol da öne gidecek. Oraya da gelebilirdi. O pozisyona özel doğal.
Bülent Yıldırım: Strahil Popov o kolları niye açıyor? Sprint atıp topa müdahale şansım var mı diye giderken takım arkadaşının veya forvet oyuncusunun topla oynama ihtimalini görünce sakınmak için, frene basmak için bu kolu açıyor ve o top, yakın mesafeden lap diye koluna geliyor. Bunu gördüğü zaman da kolunu kaçırmaya çalışıyor.
Deniz Çoban: Beyazlı oyuncunun bir şekilde elinin bu topa temasını önleme şansı var mı?
Bülent Yıldırım: Hayır, şu an fren aşamasında ve kaçınabildiği kadar kaçınıyor.
62. dakikada ceza sahası içinde Alexandru Epureanu’nun topa elle müdahalesi var mı, devam kararı doğru mu?
Bülent Yıldırım: Bedenini kıstırarak topa müdahale etmeye çalışırken kendi dizleri arasından çarparak geçen top, doğal konumdaki denge eline çarpıyor. Devam kararı doğru. Burada bir genişletme söz konusu olamaz. Hakemi kutluyorum, yanılmamış burada.
Deniz Çoban: Oyuncu, elini vücudunun arkasına saklamış. Anca bu kadar doğal olabilir. Top, bilardo topu gibi oyuncunun ayaklarının arasından sekiyor ve beklenmedik şekilde gelip eliyle buluşuyor. O topun dizinden, ayağından sekip oraya geleceğini hesap edecek hali yok.
Bülent Yıldırım: Bir, kollarını bedenine yaklaştırmış. İki, parmaklarına değmesin diye yumruklarını kapatmış. Defans oyuncusu bundan daha kontrollü nasıl gelebilir?
Deniz Çoban: Devam kararı doğru.
63. dakikada Lucas Torreira’nın Onur Ayık ile mücadelesi sonucunda penaltı beklediği pozisyona ilişkin devam kararı doğru mu?
Bülent Yıldırım: Pilottan izlerken, ‘penaltı olabilir’ dedim. Çünkü bu şutu siz, ayağınızdan çıkaracağınız zaman araya bir engel konmuş olsa penaltı olur. Ancak Torreira, tam şut aşamasındayken arkadan sokulan Onur Ayık, dengeli bir şekilde gelirken onun dizine kendisi temas ediyor ve kendi kendini bozmuş oluyor. Dolayısıyla çok ince bir pozisyon. Hakem ve Video Hakem, yanılmamış. Devam kararı, kanaatimce doğru.
Deniz Çoban: Ben de bu açıyı gördükten sonra devam kararının doğru olduğu fikrindeyim.
77. dakikada Durel Avounou’nun Lucas Torreira’ya faulü sonrası gördüğü ikinci sarı kart doğru mu?
Bülent Yıldırım: Burada Avounou’yu eleştireceğim. Sarı kartınız varken bu kadar savruk faul yapmamalısınız. Topu rakibine kaptırdığı anda rakibi hızla dönecekken omzundan tutup Torreira’yı alıp indiriyor. Net bir ikinci sarı kart. Hakemi kutluyorum.
Deniz Çoban: Maç yönetimi anlamında şu da vardır… Ben de tartışmasız bir ikinci sarı kart olduğu fikrindeyim. Hadi içine sinmeyen olabilir. Bir oyuncu, kırmızı kart sınırlarını zorlayan bir hareket yapıp sahada kalmaya devam ettiyse ve hakem, takdirini o yönde kullandıysa artık burada ikinci bir fırsatı da vermemesi gerekiyor ki vermedi de doğru olarak.