GirişGalatasaray – Konyaspor maçı sonrası çarpıcı yorum: ‘Fabrika ayarına geri dönüş’ | ‘Bitiricilik sorunu’
26 Ocak 2025, Pazar 07:33Güncelleme Tarihi:
Trendyol Süper Lig'in 21. haftasında Galatasaray evinde Konyaspor'u ağırladı. Rams Park'ta oynanan maçı Galatasaray 1-0'lık skorla kazandı. Sarı-kırmızılılar, Fenerbahçe’yle puan farkını maç fazlasıyla 9’a çıkarttı.
OKAN BURUK: GOL NEDEN İPTAL EDİLDİ, ANLAMADIK
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Konyaspor karşısında attıkları ikinci golün neden iptal edildiğini anlamadıklarını söyleyerek, "Burada yanlış oyuncudan ofsayt çizgisinin çizildiğini düşünüyorum. Abdülkerim, pozisyon içerisinde olmayan oyuncuydu, Barış ile de aralarında mesafe olduğunu düşünüyorum. Golün geçerli sayılmasını düşünenlerdenim. Abdülkerim aktif konumda değil" dedi.
RECEP UÇAR’DAN TEPKİ
Konyaspor Teknik Direktörü Recep Uçar, Galatasaray maçının ardından yaptığı açıklamada, "Maça ne kadar uzatma verildi, 6 dakika. Marko'nun pozisyonunda oynanamayan bölüm 1.5 dakikada. Top toplayıcı kardeşimizle yaşadığımız hadise var, yaklaşık 1.5 dakika. Daha başka duraksamalar da var. Maç 1-1 olsa bu kadar oyunun durduğu bir yerde 51 saniyede biter miydi?" dedi.
GALATASARAY 11 MAÇ SONRA GOL YEMEDİ
Trendyol Süper Lig’in 21. haftasında Galatasaray evinde mücadele ettiği Konyaspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Geçtiğimiz sezona göre bu sezon kalesini gole kapatmakta zorlanan sarı-kırmızılılar, bu müsabakayla birlikte 11 maç sonra gol yemedi. Aslan Bodrum FK’yı 1-0 yendikten sonra Süper Lig’de 7, UEFA Avrupa Ligi’nde 3 ve Ziraat Türkiye Kupası’nda da 1 olmak üzere oynadığı 11 karşılaşmada kalesinde gol görmüştü. Galatasaray ayrıca bu sezon 5. kez bir maçı gol yemeden tamamladı. Sarı-kırmızılılar, 2024-2025 sezonunda Süper Lig’de 20, Avrupa Ligi’nde 7, UEFA Şampiyonlar Ligi elemelerinde 2, Süper Kupa ve Türkiye Kupası’nda da 1’er maç olmak üzere oynadığı 31 resmi karşılaşmada 47 gol yedi.
Galatasaray’ın sahasında Konyaspor’u 1-0 yendiği maçın ardından Fanatik’in köşe yazarları maçı değerlendirdiler. Usta isimler Sarı Kırmızılı ekip için çarpıcı yorumlarda bulundu.
GOLE KAPATINCA / SERKAN AKCAN – FANATİK
Galatasaray, Bodrumspor ile Kasım ayının sonunda oynayıp 1-0 kazandığı maçtan bu yana oynadığı her resmi müsabakada en az 1 gol yemiş. Savunma zaafları sadece Muslera ile açıklanamaz. Dün gece kalesini gole kapatabilmek için Okan hoca maçı 5 stoperle bitirmeyi göze bile aldı. Galatasaray, ilk 7-8 dakikada oyun merkezini öne taşımak istese de Konyaspor Yusuf Erdoğan, Kramer ve Ndao savunma arkasına yaptığı bir kaç koşuyla oyunun rengini değiştirdi. Galatasaray, ön alan baskısını stoperleri çıkararak destekleyen ve oyunun boyunu kısaltan bir oyun yapısına sahipken özellikle iç saha maçlarını rahat oynuyordu. Fakat uzun süredir savunmasının arkasında derin boşluklar veriyor, akabinde de 11 resmi maçtır kalesini gole kapatamıyor. Konyaspor’a karşı maçın hemen başında oyunun boyunu uzatmak zorunda kalan Galatasaray için Osimhen’in girişimci ruhu kurtarıcı oldu. Nijeryalı oyuncu neredeyse yoktan pozisyon yarattı, Adil’den önce ayağını topa uzatıp penaltıyı aldı ve tabelayı değiştirdi.
SÜREKLİ FAUL
Top ilk yarıda 20 dakika oyunda kalmışken faul sayısı 21’di. Hakemler çok kolay fauller çalıyor ve sonra bunu uzun uzun futbolcuya, kulübeye anlatmaya çalışıyorlar. Kolay faulün çalındığını gören futbolcu sırtında eli hissettiği anda kendini yere atıyor, faul alınca seviniyor, herkes dinleniyor, oyun soğuyor. İkinci yarı Yunus Akgün iyi başlayınca Galatasaray hücumları biraz daha sorunsuz ilerlemeye başladı. Galatasaray, bir kaç maç öncesine kadar Yunus ve Barış’tan çok ekstra katkılar alıyordu. Ahmet Kutucu’nun transferi bu oyuncuların kıpırdaması için iyi bir uyaran olabilir.
GALATASARAY’IN BİTİRİCİLİK SORUNU / BURAK ÖZDEMİR – FANATİK
Galatasaray, puan kaybı yaşaması halinde psikolojik olarak bunalıma girebileceği bir maçta gol yemeden kazanmayı başardı. Gol yemediğinin altını çizmek lazım çünkü Galatasaray taraftarları gol yemeden kazanmaya hasret kalmıştı.
BİTİRİCİLİK SORUNU
Galatasaray maçın başında oyuna girmekte biraz zorlansa da ilerleyen dakikalarda ipleri elime almayı başardı. Yine birçok pozisyon buldu, ancak her zamanki bitiricilik sorunu yine baş gösterdi. Bu kez kalesinde çok pozisyon vermedi çünkü Kaan Ayhan’ın kesiciliği bunda önemli bir etkendi.
BİREYSEL PERFORMANSLAR
Bireysel performanslara da değinmek gerek. Barış Alper geriye dönüşlerde son zamanlarda çok sıkıntı yaşıyor. Victor Osimhen’in muhteşem bir iştahı ve isteği var, takıma çok olumlu yansıyor. Ahmed Kutucu son 20-25 dakikada şans buldu, ancak heyecandan olsa gerek çok etkisiz ve kontrolsüzdü.
OFSAYT, KRİTİK KIRMIZIYI ATLADI / DENİZ ÇOBAN – FANATİK
Ligimizin 1 numaralı ismi Halil Umut Meler, bir türlü performansını yükseltemiyor. Yaptığı faul ve kart hataları kariyeriyle uyuşmuyor. Dün de bana göre başarısız bir maç tamamladı. 19’da Galatasaray lehine VAR yardımıyla verilen penaltı doğruydu ancak Adil’e çıkması gereken sarı kartı hakemler atladı. 31’de Yunus’un Adil’in çenesine yaptığı hamle sınırda bir hamleydi. Ben de hakem kararına saygı duyuyorum.
54’te Galatasaray’ın golü ofsayt gerekçesiyle iptal edildi. VAR da onayladı. Top ortalandığında şeklen ofsayt pozisyonunda olan Abdülkerim hareketsizdi ancak Barış’a doğru giden topa hamle yapacak Guilherme’ye küçük de olsa bir teması oldu. Burada tartışılacak konu: “Bu temas Guilherme’nin topla oynama becerisini etkiledi mi?” Bence etkilemiyor ve gol kararı daha doğru olurdu. Bu pozisyonda “Guilherme etkilendi” diyene de itiraz edemem. Dolayısıyla VAR’ın müdahale etmemesi doğruydu. 75’te Ahmed Kutucu, Guilherme’nin ayağına net şekilde basıyor. Pozisyon tartışmasız bir sarı kart. Ahmed’in daha önceden de sarısı vardı. İkinci sarıdan atılmalıydı.
FABRİKA AYARINA GERİ DÖNDÜ / TUNÇ KAYACI – FANATİK
Üst üse alınan iki beraberliğin Galatasaraylı futbolcular üzerinde fazlasıyla negatif bir etki yaptığı çok belli. Her ne kadar sezon başından beri savunma zaafları konuşulsa da hücumu çok iyi yapan bir Galatasaray vardı şimdiye kadar. Dün gece Konyaspor karşısında rakibin baskısı ve kontrollü oyunu sadece bir penaltı golü getirdi. Penaltıyı da Osimhen kendi çabasıyla yaptırdı ve skoru 1-0’a getirdi. Tabii ki hücumdaki kısırlığın sebebi orta alanın yetersizliğiydi sanırım. Okan Buruk uzun süredir kötü savunma eleştirilerine karşı orta alanda Kaan Ayhan hamlesini yaparak takım savunmasını güçlendirmeyi tercih etti. Açıkçası bir tarafı yaparken bir taraf dumura uğruyor. Ama şampiyonluğa oynayan bir takım bu iki tarafı da dengeli ve iyi yapabilmeli. Konyaspor ilk yarıda Galatasaray’a doğru dürüst bir gol pozisyonu vermedi neredeyse, sadece 45’te Osimhen ile sağ kanattan gelen ortayla tehlike yaşadı.
MELEKELERİNİ YİTİRMİŞ…
İkinci yarıda hücumda daha iyi görünen bir Galatasaray izledik. Okan Buruk ilk yarıdaki tempo ve oyunla bu maçın böyle sürmeyeceğini anlamış olacak ki takımını fabrika ayarlarına geri döndürdü. Sayısız gol pozisyonu adeta ilk yarıya nazire yaparcasına üst üste yakalamasına rağmen Konyaspor savunmasından döndü. Barış Alper ve Sanchez gerçek performanslarına dönünce ister istemez fark yaratıyorlar. Ayrıca kulübeden güçlü isimler sahaya sürülünce zorlansan da oyun üstünlüğünü alıyorsun. Her şeye rağmen bu tür rakiplerle çokça karşılacağını düşünürseniz yönetimin ara transferde biraz elini çabuk tutması gerekir. Geçen sezon bu konuda geç kalındı ama şampiyonluk geldiği için fazla eleştiri gelmedi. Şu anda sadece iyi bir 11’i olan Galatasaray var ama sakatlık ve cezalı durumlarda kriz yaşama ihtimali çok yüksek, umarım gereken takviyeler yapılır. Son söz maçın hakemi Halil Umut Meler’e; gerçekten bu işi bıraksın artık hakemlik melekelerini yitirmiş...
ACI ÜSTÜNE ACI / OĞUZ DİZER – FANATİK
Bolu’daki felaketin üzerine, bir acı haber de Konya’dan geldi. Koskoca bina durduk yerde göçtü, yer ile yeksan oldu. Acaba bir ‘Obruk vakası mı?’ diye düşünmedim desem yalan olur. Geçmiş olsun Türkiyem. Galatasaray taraftarı, sessizlik ile matemini yansıttı, acılarımızı paylaştı. Muslera’yı da hak ettiği gibi bağrına bastı. 429’uncu müsabakasında efsane kaleci mükemmeldi. Slowik ise Fenerbahçe müsabakasındaki gafletlerini asla örneklemedi! Aferin. Konyaspor’un yürekli ve doğru oynadığını söylemeliyim. Okan Buruk’un da Sallai ve Kaan seçiminin yerinde olduğunu da. Davinson beklenen evsafta idi. Osimhen rakipler için mayından farksız. Her dokunuşuyla tehlike rakibine. Meler’in derhal çözmesi gereken penaltıyı ne diye VAR’a havale ettiğini çözemedim! İlle de Hacıosmanoğlu’nun ve Koç ekürisine hesap vermek zorunda değil ki! Kamu vicdanına karşı sorumludur beyefendi! Osimhen’in 2. golünün iptali de yanlış. Ne Torreira ne de Osimhen ofsayt değil ki!
ZORLU BİR GECE
Ya Yunus… Demirdağ gibi adamı indirdi. Boks maçında knockout, futbolda ise faul. O hamlede Adil’in sadece çenesi değil, kulak memeleri dahi titredi! Barış’a öten düdükte ise çocuğun vaka mahalinde bulunmaktan başka ne kabahati vardı? Kazaya neden olan ön takım arızalı kamyondan farksız, Guilherme idi. 22. dakikada Osimhen’in penaltıdan attığı golden sonra, hırsı törpülenen Galatasaray ve hırsı bilenen Konyaspor. Kutucu, Sara ve Berkan, Jelert önleyici tedbir olarak dahil oldu! 86’da top Kramer’i aştıda, Muslera pisi pisine yanmadı! Galatasaray’ın sadece sahadaki rakibiyle mücadele ettiğini zannetmesin hiç kimse! Bilumum dış güçler de, bu mücadelenin içinde! Slowik’in bir dünkü gayretine bakın, bir de Konya’daki malum maçta oyununa bakın ne dediğimi anlayın. Bekleyenlerin beklediğini bulamadığı, bir zorlu geceydi. 1-0 ve devam etti Galatasaray…
TAKIM SAVUNMASI ÇALIŞTI / METİN KARABAŞ – FANATİK
Son lig maçında Hatayspor ile 1-1 berabere kalan Galatasaray, Konyaspor’u konuk etti. Sarı Kırmızılılar’da bu mücadelede Sallai savunmanın sağında görev yaparken, Kaan orta alanda şans buldu. Maç son derece tempolu başladı. İki takım da orta alanı çabuk geçerken, savunma güvenlikleri ikinci plandaydı. 22. dakikada Osimhen rakibinin müdahalesi sonrası ceza alanında yerde kaldı ve Galatasaray, ‘VAR’ incelemesi sonrası penaltı kazandı. Atışı kullanan Osimhen takımını 1-0 öne geçirdi. İlk yarının son bölümünde tempo düşse de hem Galatasaray hem de Konyaspor ön bölgede kalmaya çalıştı. Okan Buruk’un takımı Osimhen’in penaltı golüyle soyunma odasına 1-0 önde gitmeyi başardı.
BU KEZ HATA YAPMADILAR
Maç son derece tempolu başladı. İki takım da orta alanı çabuk geçerken, savunma güvenlikleri ikinci plandaydı. 22. dakikada Osimhen rakibinin müdahalesi sonrası ceza alanında yerde kaldı ve Galatasaray, ‘VAR’ incelemesi sonrası penaltı kazandı. Atışı kullanan Osimhen takımını 1-0 öne geçirdi. İlk yarının son bölümünde tempo düşse de hem Galatasaray hem de Konyaspor ön bölgede kalmaya çalıştı. Okan Buruk’un takımı Osimhen’in penaltı golüyle soyunma odasına 1-0 önde gitmeyi başardı.
GALATASARAY BÜYÜKLÜĞÜ / HAMİT TURHAN - FANATİK
Ligin ortalama takımlarından biri olan Konyaspor karşısında sıradan bir lig müsabakasına çıkan Galatasaray açısından bu maçın hayati önem taşıyan bir karşılaşma olmasının bariz sebepleri vardı. Tek tek açıklayacağım. Birincisi; bu maç psikolojik bir eşikti. Zira Galatasaray son iki maçta Türkiye Ligi'nin sondan ikincisi Hatay Spor ile Avrupa Ligi'nin son sırasında yer alan Dinamo Kiev karşısında bariz savunma hatalarından kaynaklanan goller nedeniyle berabere kalmıştı. Dolayısıyla bu sonuçlarla sahip olduğu bazı avantajları yitirmişti. Bu da Sarı-Kırmızılı takımın savunma zaaflarına yönelik birçok eleştiriyi beraberinde getirmişti. Özellikle de takım savunması konusunda... Doğru ve haklı eleştirilerdi bunlar. Ancak bunun takım üzerinde son derece olumsuz ve yıkıcı etkiler yarattığını, hatta özgüven kaybına yol açtığını da burada belirtmek isterim. Bilhassa Muslera'ya yönelik eleştirilerde...
SKOR YÜKÜNÜN YÜZDE 72'Sİ YOK
İkincisi; geçen yıl elde edilen şampiyonlukta katkısı olan oyunculara bir göz atalım:
İcardi: 34 maç, 25 gol, 8 asist.
Zaha: 30 maç, 9 gol, 3 asist.
Ziyech: 18 maç, 6 gol, 3 asist.
Kerem Aktürkoğlu: 37 maç, 12 gol, 6 asist.
Bu dört oyuncu geçen yıl atılan 92 golün yüzde 72'sine direkt katkı yapmış ve bu sezon yoklar! Yerleri de doldurulamamış. Ve buna rağmen Galatasaray, Fenerbahçe'nin 9 puan üzerinde; en azından bu günlük!
BARIŞ VE YUNUS SÜRMENAJ OLDU
Üçüncüsü; geçen yıl skor açısından şampiyonluğa katkı yapan oyunculara ilaveten, en az onlar kadar şampiyonlukta pay sahibi olan Nelsson, Kerem Demirbay ve Berkan gibi birinci sınıf oyunculardan bu sezon verim alınamaması... Dördüncüsü; gerek enerjileriyle gerekse skora olan katkılarıyla takımın dinamosu görevini üstlenen Barış Alper ile Yunus Akgün'ün yoğun maç trafiği ve alternatiflerinin olmaması nedeniyle sürmenaj olmaları... Beşincisi; takımın neredeyse her şeyi Gabriel Sara'nın bir aylık yokluğu (Yukarıdaki eksiklere ilave edilebilir).
ERDEN TİMUR'UN YERİ DOLMADI
Altıncısı; kadro planlaması işlerinin bu konuda sıfır bilgiye, görgüye ve vizyona sahip adamlara teslim edilmesi ve onların öngörüsüzlüğünün, kendi aralarındaki iç çekişmelerin takımı dumura uğratması... Yedincisi; dağılan takımı toparlayacak ve dışarıdan yapılan saldırılara göğsünü siper edecek bir yönetici profilinin olmaması. Bahsettiğim elbette Erden Timur ama bu yönetim kurulu ve başkan var olduğu müddetçe Erden Bey'in olmayacağı kesin! Lakin, en azından onun görevini az da olsa yerine getirebilecek, misal; Adnan Polat, hatta Abdürrahim Albayrak gibi bir figürün olmaması... Sekizincisi; bu takımın eksiklerinin sezon başından beri belli olmasına rağmen, yönetimin bu konuda en ufak bir hazırlığının dahi olmaması ve hala fırsat transferi gibi safsataların peşinden koşulması... Dokuzuncusu; iç ve dış olmak üzere bu kadar ağır saldırı altında olan takıma İkinci Başkan Metin Öztürk dışında hiçbir yöneticinin sahip çıkmaması ve takımdan daha fazla dağılma potansiyeli olan Okan Buruk'a bu işlerin havale edilmesi...
