Bilal Kısa: Transferimi televizyondan öğrendim

Röportaj: Tunç Kayacı - Ömer Necati Albayrak - Gökay Akın

Milimetrik paslarıyla Gekas’a ikinci baharını yaşattı, 250 bin Euro’ya gelen Oumar Niasse’yi 15 milyon Euro’luk bir yıldız yaptı. ‘Bu yaşta Galatasaray’da ne işi var!’ diyenleri ise bir önlibero olarak 8 gol, 5 asistle utandırdı. Bahsettiğimiz kişi Bilal Kısa’dan başkası değil. Şimdi Süper Lig’in 5. şampiyonu Bursa’da. Arkasında örnek alınması gereken bir kariyer, önünde ise yeni başlayan hedefleri var. Tecrübeli oyuncu hepsini Avusturya kampında FANATİK’e anlattı. Sözü uzatmadan ona bırakalım:

'Fenerbahçe'den ayrılınca...'

“İzmirspor’da Fenerbahçe’den ayrıldıktan sonra çok iyi br sezon geçirmiştim. Oradan Malatya’ya transfer yapmıştım. Sonraki süreçte Ankaraspor’da iniş dönemim oldu. Daha çok benden kaynaklandı. O dönemlerde sol açık oynuyordum. Forvet arkası yoktu ki. 4-4-2 oynanıyordu genelde. Ben de çok fazla süratli ve defansın arkasına koşan bir oyuncu olmadığım için Karşıyaka’ya kadar düştüm. Çok kötü bir sezon geçirdim. Karabükspor’a hiç parayı düşünmeden transfer oldum, yeniden lige döndüm. Akhisar macerası başladı. Sonrası da geldi.”

'İlk geldiğimde tepki oldu'

“Akhisar’da o çıkışı yakalayıp, A Milli Takım’a çağrıldıktan sonra yeniden bir Bilal ortaya çıktı. Daha fazla sorumluluk aldım. Takımın oyun sistemi bana uygundu ve performansımla Galatasaray’a gittim. İlk geldiğimde çok tepki oldu, ‘Bu yaşta Galatasaray’a oyuncu mu gelir’ dediler. Halbuki Akhisar’da 6 gol, 10 asistim vardı. Bedelsiz geliyordum. O zaman sabrettim, üzerimde baskı vardı, taraftarın sonuçta bir tepkisi söz konusu. Ben buna sahada cevap vereceğim dedim. Bir sene boyunca da verdim Allah’a şükür...”

'Beni gözden çıkarmışlardı'

“Taraftar şu an beni çok seviyor. Sosyal medyadan mesaj yağıyor şimdi, çok büyük bir sevgi var. 1 sene oynayıp, 6-7 yıllık oyuncuların bırakmadığı etkiyi bıraktığımı söylüyorlar. Galatasaray’da 8 gol attım, 5 asist yaptım. Bir önlibero için çok iyi rakamlar. Hamza hocanın çok istemesine, Bursa yönetimin ısrarına hayır diyemedim. Açıkçası Galatasaray da bir şeyleri gözden çıkarmıştı benim adıma. Çok fazla kadroda düşünmediklerini hissettim. Hem hoca hem yönetimle konuştuğumda bunu hissettim.”

‘Gitmiyorum diyebilirdim’

“1 sene daha mukavelem vardı. İyi bir sezon geçirmişim. Doğal olarak ayrılmak istemiyordum. Ama bir anda gerçekleşti Bursa’ya transferim. Bir gecede belli oldu. Hamza hocayla sabah konuştuğumda, ‘kesinleşince söylerim sana’ demişti. Televizyondan öğrendim transferimi. Takasta Bilal Kısa verildi diye gördüm. İstesem, ‘Gitmiyorum, burada kalacağım’ diyebilirdim. Kimse zorla gönderemezdi. Taraftarla hiçbir sıkıntım yoktu, bana çok destek oldular. Ancak yönetim ve hocanın tutumuyla bu kararı aldım. 1 sene oynamadan orada kalmaktansa Bursa’yı tercih ettim. Büyük bir kulüpten büyük bir kulübe geldim. Artık çok daha güçlüyüm.”

‘Batalla’ya hayrandım’

“Ben Batalla’yı her zaman hayranlıkla izliyordum. Bu bir uyum meselesi. O havayı yakalarsak onun gibi iyi bir futbolcuyla çok başarılı oluruz. Hocanın sistemini bilmek benim için bir artı. Burada 2 senelik anlaşma yaptık. Gittiği yere kadar oynarım. 36-37’ye kadar oynarım en azından. Zirvede bırakmak her zaman iyidir. Bursaspor da bunun için doğru bir yer. Futbolu bıraktıktan sonra hocalık yapacağım inşallah.”

‘Sneijder kalmalı’

“Kalitesi tartışılmaz Sneijder’in. Oynarken çok fazla rahatlatıyordu bizi. Her zaman boşa çıkan, topu isteyen bir oyuncu. O açıdan çok iyi bir oyuncu. Geçen sene açık söylemek gerekirse çok iyi bir performans ortaya koymadı. Nasıl ki takım olarak iyi bir oyun sergilemediysek bireysel olarak da sıkıntılar yaşadık bu anlamda. O yönden istediğimiz verimi alamadık ama Galatasaray için kalitesi asla tartışılmayacak bir oyuncu Sneijder. Bütün taraftar kalmasını istiyor. Bence de kesin olarak kalmalı.”

‘Fatih hocanın numarası bile yok’

“EURO 2016 öncesi Fatih hoca pasaportumu aldı. Tabii ki bekliyordum orada olmayı. Bana o şans verildiğinde gücümü sonuna kadar kullanırım, ne primi! Fatih
hocanın telefonu bile rehberimde kayıtlı değil”

Milli takımda prim istediği iddialarına bir kez daha sert yanıt veren Bilal şunları söyledi: “Fatih hocanın telefon numarası rehberimde bile kayıtlı değil. Fatih hocayla ömrü hayatımda telefonla bir kez bile konuşmadım. Bunu açıp Fatih hocama sorabilirsiniz çok rahatlıkla. Milli takımda prim polemiği bana kadar geldi. Bana o şans verildiği takdirde gücümü sonuna kadar kullanırım. Ne primi! Bu yaşıma kadar hiçbir şekilde prim, para almamışım milli takımdan. Bu yaştan sonra da prim düşünecek biri değilim. EURO 2016 öncesi Fatih hoca benim pasaportumu aldı. İngiltere maçından önce vizemiz alınmıştı. Tabii ki bekliyordum orada olmayı...

‘Tümer Metin nasıl gittiyse...’

“Galatasaray’da kötü bir sezon geçirmemiştim. Daha önce Tümer Metin nasıl sürpriz bir şekilde gittiyse ben de bekledim. O kadroda vardık. Gitseydik mutlu olurduk. Son kez olacaktı belki çünkü. Önümüzde Dünya Kupası Elemeleri var. Orada olmak için de elimden geleni yapacağım. Futbol oynadığım sürece bu beklentim her zaman olacak. Yaş çok önemli değil. O formayı 20 yaşında da, 35 yaşında da hak edebilirseniz.”