Ben varken Demirören başkan kalamaz!
Başkan Ünal Aysal'ın isteğiyle uzun zamandır sessiz kalan Adnan Öztürk suskunluğunu yazarımız Yalçın Dümer'e bozdu.
Galatasaray İkinci Başkanı Adnan Öztürk, transferlerden mali konulara, stattan federasyona, kurumsallaşmadan şike davasına kadar birçok konuda, dobra dobra açıklamalar yaptı. Öztürk, yapılan transferlerin maliyetlerinin bütçe içerisinde değerlendirildiğini söylerken, Demirören’e de çattı: Uzun süre federasyon başkanlığı koltuğunda oturabileceğini hiç zannetmiyorum!
Ben değil Fatih Terim olmalı!
Geçen aylarda futbolun yönetildiği Sportif AŞ’den bağımsız üyelere yer açmak için istifa ettiğimde söylediğim bir sözü hatırlıyorum. Bu şirkette uzmanların olması lazım. Ben amatör bir futbol seyircisi iken yönetim kurulu üyesi olacağıma, futbolun üstadı olmuş, Galatasaray’daki futbolun patronu Fatih hoca yönetim kurulu üyesi olsun. Stratejiler belirlenirken Fatih hocanın o masada olması lazım. Tahmin ediyorum bu süreç 2 ay içerisinde tamamlanmış olacak ve Galatasaray, uzman profesyoneller tarafından yönetilmeye başlanacak. Yönetim kurulları da her kurumda olduğu gibi ana stratejilerin belirlenmesinde, denetim ve temsil görevlerinin yerine getirilmesinde rol alacak.
Sermaye artışı gerekliydi
Divan Kurulu’nda mali konularla ilgili eleştiriler oldu ki son derece normal. Rakamlar yalan söylemez. Ama tamiratı da yolda bazı prensiplerden ki en başta sportif başarı geliyor, ödün vermeden yapmanın gereğini yerine getirdik. Sermaye artışının yapılması da olmazsa olmaz hamlelerden biriydi. Her zaman söyledik. Ölçemezseniz, yönetemezsiniz. Artık başarı sözünün başına uluslararası jargonda sürdürülebilir kelimesi ekleniyor. Şu anda Galatasaray’da her adım hesaplı kitaplı atılıyor, ölçülüyor. Özellikle başkanımız bizzat kendisi takip ediyor. Zarar eden şirketlerle çok uzağa gitmemiz mümkün değil. Bunun gayet net olarak bilincindeyiz. Mart 2013 Mali Genel Kurulu’nda hem kulüp, hem de şirketlerin bütçesi sunulduğu zaman bu etkiler görülecektir. Son olarak hem Türk sporu, hem de Galatasaray için başarılı sezonların başlangıcı olacak bir sene diliyorum.
Stat konusu
Arena'da pürüz yok
Stat sorunu olması gerektiği gibi sonuçlandı. Beşiktaş başkanı ve yönetimi, istekleri olmadığı için biraz kırılmış olabilirler. Ama şu anki durumun tersi, kaos yaratırdı. Türk futbolunun en son ihtiyacı olan şey geçen seneden sonra kaos. Şu anda Varyap, TOKİ ve Spor Genel Müdürlüğü’nün uzman ekipleri kesin devir teslim işlemleri için yoğun bir mesai harcıyorlar. Tahmin ediyorum bu hafta sonuna kadar bu işlemlerde bir noktaya varılacak. Şu anda hiçbir pürüz yok. Stat, üzerine hassasiyetle eğilmemiz gereken bir konu. İnsan yeni bir eve taşındığı zaman bile bir alışma süresi geçiyor. Galatasaraylılar localar haricinde 40 bin kombine aldılar. Uzun senelerdir Şampiyonlar Ligi müziği stadımızda çalınmadı. O ilk maç akşamı, yeni stadımızda, Galatasaray da başka bir ortama girecek, istediği, alışkın olduğu ortama... Ben de şahsen heyecanla o akşamı bekliyorum. Stadımızın Galatasaray kimliğiyle öne çıkması için biraz daha dekorasyon eklememiz lazım. Bunun çalışmaları bitti. Yakında uygulamaya geçilecek.
Şike davası
Bazılarını kızdırdık..
Artık biz bu konuyu unutmak istiyoruz ve hatta unutmaya çalışıyoruz. Stratejimiz, Galatasaray’ı hiçbir şekilde bu kaosun içine sokmadan, camiamıza yakışan bir şekilde davranmak ve bu süreçten hem Türk futbolu hem de kulübümüzün zarar görmeyeceği şekilde çıkmaktı. Bence bu stratejide de başarılı olduk. Bazılarını kızdırmış olabiliriz, ama tarih bizim haklı olduğumuzu gösterecek. Bütün bu süreçte de Galatasaray’a yakışmayan hiçbir eylem ve söylem içinde olmadık. Tersini iddia edenlerle de muhatap olmam.
Sizin söylediğiniz dik duruş söylemine de, özür dileyerek de olsa artık rahatsız olmaya başladığımı söylemek zorundayım. Yaşım çok ilerlemedi ama delikanlılık yaşlarımda dik duruş diye bir kelime hatırlamıyorum. Tam tersine dik durmayanlar için kelime sarfedilirdi. Bize ne oldu bilmiyorum ama fikrini açıkça ve mertçe söylemeye ve bunu değiştirmemeye, yeni bir isim takılır oldu. Normali zaten böyle, biz böyle olmazsak sporcularımızdan ne isteyeceğiz?
Transferler
Hesap kitap yapıldı
Şampiyon olmuş bir takıma bu kadar transfer yapılması ilk başta şaşırtıcı gibi gelse de hedefler açısından bunu bir yatırım olarak görmek gerekiyor. Özellikle Türk oyuncuların transferine çok seviniyorum. Ülkemizi yurt dışında her platformda saygın bir şekilde temsil etmeyi misyon edinmiş ve bunu layıkıyla her daim yapan kulübümüzün futbol takımında Türk oyuncularının kalitesi önemli rol oynayacaktır. Maliyet açısından her rakamın özellikle başkanımızın belirttiği üzere, bütçemiz içerisinde değerlendirildiğinin de bilinmesi gerekir. Bazı kulüpleri biraz kızdırmış olabiliriz, ama artık futbol bir endüstri ve kendi kuralları var. Bu kurallar çerçevesinde hareket ediyoruz ve hatta buna mecburuz. Bu küçük kırgınlıklar geçecektir. Şundan eminim ki hiç kimseye bugüne kadar saygısızlık yapmadık, ama bize de saygısızlık yapılmasına da müsaade etmedik. Üzülerek ama hiç de şaşırmadan Galatasaray’a köşe yazılarında sataşanları izliyorum, ama onlara tavsiyem, zaman kaybetmesinler. Bunlar boşa çabalar. Herkes kendi işine baksın. Biz, neyi, niçin ve nasıl yaptığımızı gayet iyi biliyoruz. Aynısını yapmalarını tavsiye ederim...
Amatör sporlar
Aslanlı yıllar başlayacak
Sadece futbolda değil, tüm branşlarda şampiyonluğu hedefleyen bir stratejimiz var. Tabii bu ne pahasına olursa olsun değil. Geçen yönetimin başlattığı bazı hamleleri devam ettirirken, bazı yeni hamleleri de eklemek durumunda kaldık. Önceki akşam pırıl pırıl genç yüzücü ve sutopu takımımızın şampiyonluk yemeğine katıldım. Çok gurur verici tablolar, ancak kardeşlerime de söylediğim gibi, Galatasaray olarak Türkiye’ye taahhüdümüz var. Misyonumuz var. Uluslararası başarı bizim doğal görevimiz, kuruluş amacımız. Amatör sporlarda daha çok sporcumuzu olimpiyatlara gönderip, madalyalar almalıyız. Su sporları, voleybol ve basketbolda şampiyonluğu hedefleyen takımlar kuruldu, kuruluyor. Türk sporunda Galatasaraylı yılları yeniden başlatmamız gerekiyor.
Federasyon
Yanlış yapıyor
Karmaşa ve kaos sevmiyorum ama Sayın Yıldırım Demirören’in uzun süre federasyon başkanı kalacağını hiç zannetmiyorum. Ben olduğum sürece Sayın Demirören’in o koltukta oturması zor! Yanlış anlaşılmasın. Bu bir tehdit değil. Bugüne kadar verdiği kararların neticesi. Size soruyorum, kalması doğru mu? Ama bu konuya bugünlerde girmenin gereği yok. Zaman içerisinde göreceğiz.
Kurumsallaşma
Sonuna kadar gidecek
Bizler büyük mekanizmalar ve gemileriz. “Stop edelim, kenara çekelim, gerekli tamiratları yapalım sonra yolumuza devam ederiz” deme şansımız yok. Tüm gerekli değişikliklerin, tamiratların yolda, sürat kesmeden yapılması gereklidir. Önemli bir uluslararası danışmanlık şirketine yaptırılan, yeniden yapılanma çalışmaları da tamamlandı ve uygulama süreci sessizce başladı. Başkanımızın her fırsatta dile getirdiği profesyonel ve uzman kadrolaşma başladı ve sonuna kadar gidilecek. Projenin başında çok önemli şirketlerde CEO’luk yapmış Aka Gündüz Özdemir var, yanında yeni CEO’muz Lutfi Arıboğan var. Bu en önemli seçim taahhütlerindendi ve kesinlikle yapılacak. Artık sadece futbol değil, basketbol, voleybol bile endüstri haline geldi. Dolayısıyla uzman profesyonellerin bu spor yönetimlerinde olması lazım.
Yalçın Dümer