Trio'da Kasımpaşa - Fenerbahçe maçının tartışmalı pozisyonları değerlendirildi: İlk golden önce faul var mı? Penaltı kararı doğru mu?
Süper Lig'in 8. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda karşılaştığı Kasımpaşa'yı ilk yarıda bulduğu gollerle 2-0 mağlup etti. Yazarımız Deniz Çoban'ın da yer aldığı yayıncı kuruluşun Trio kadrosu, Mete Kalkavan ve ekibinin görev aldığı Kasımpaşa - Fenerbahçe maçının tartışmalı pozisyonlarına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Özellikle Fenerbahçe'nin ilk golü öncesindeki faul pozisyonu ve ikinci golün geldiği penaltı pozisyonuna ilişkin görüşler dikkat çekti.
Fenerbahçe, Süper Lig'in 8. haftasında deplasmanda karşılaştığı Kasımpaşa'yı 2-0 mağlup etti. Sarı-Lacivertliler, ilk yarıda attığı gollerle rakibini devirip galibiyet serisini sürdürmeyi başarırken karşılaşmada Mete Kalkavan ve ekibinin bazı kararları tartışma yarattı. Özellikle Kasımpaşa cephesinde iki golün geldiği pozisyonlara ilişkin yoğun itirazlar vardı.
DURDURULAMIYOR
Son yıllarda kaçan şampiyonluklar ve alınan sonuçlarla camianın çoğu zaman kaos içerisinde olduğu Fenerbahçe, bu sezon ise bambaşka bir seviyeye çıktı. Geçen sezon dahil edildiğinde çıktığı son 18 resmi maçın tamamını kazanan Sarı-Lacivertliler, önemli bir başarının altına imza attı. Geçen yıl Okan Buruk yönetimindeki Galatasaray, ligde 17 maçlık bir seri yakalamıştı. Sarı-Lacivertliler, resmi maçlar ve geçen sezonki son 2 maç eklendiği takdirde bu rekoru geçmiş oldu. Ayrıca teknik direktör İsmail Kartal’ın öğrencilerinin bileği, bu sezon hiç bükülmedi. Buna göre Kartal, hem lig hem de Avrupa’da çıktığı 16 maçın tamamında sahadan galibiyetle ayrılan taraf oldu.
İSMAİL KARTAL'DAN 9 DEĞİŞİKLİK
Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, son oynadıkları Spartak Trnava maçının 11’ine göre 9 değişiklik yaparak Kasımpaşa karşısına çıktı. Emre Mor, Cengiz Ünder ve Joshua King ise sakatlıkları nedeniyle kadroda yer almadı. Söz konusu karşılaşmada ilk 11’de şans bulan Joshua King hafif sakatlığı, Bright Osayi Samuel soğuk algınlığı, Miguel Crespo ise teknik heyet kararıyla kadroda yer almazken; İrfan Can Eğribayat, Serdar Aziz, Mert Hakan Yandaş, Miha Zajc, Ryan Kent ve Michy Batshuayi yedek soyundu. Kartal, bu isimlerin yerine ise Dominik Livakovic, Ferdi Kadıoğlu, Alexander Djiku, İsmail Yüksek, Fred Rodrigues, İrfan Can Kahveci, Sebastian Szyamnski, Dusan Tadic ve Edin Dzeko’yu görevlendirdi.
As kadroya dönüş
Kasımpaşa karşısında kalede Dominik Livakovic’i oynatan Kartal, savunma dörtlüsünü Ferdi Kadıoğlu, Rodrigo Becao, Alexander Djiku ve Jayden Oosterwolde’den kurdu. Orta ikilide İsmail Yüksek ile Fred Rodrigues şans bulurken, hücumda İrfan Can Kahveci, Sebastian Szymanski ve Dusan Tadic yer aldı. Kartal, gol yollarında ise Edin Dzeko’yu sahaya sürdü.
ÇİLİNGİR FENER!
Fenerbahçe, İsmail Kartal döneminde her geçen gün ortaya koyduğu performansı bir adım ileriye götürürken, ilginç bir istatistik de ortaya çıktı. Kanarya, özellikle rakiplerine karşı son 3 hafta içerisinde kilidi açmakta hiç zorlanmadı. Buna göre Başakşehir ile oynanan ve 4-0 kazanılan mücadelenin 5. dakikasında Alexander Dijku kilidi açan isim oldu. Birkaç gün sonra oynanan Rizespor karşılaşmasında ise bu kez Sebastian Szymanski, 3. dakikada fileleri havalandıran isim oldu.
Hiç zorlanmadılar
Kanarya, aynı tarifeyi üst üste 3. kez uygulamayı başardı. Dün akşam Kasımpaşa ile oynanan karşılaşmanın 6. dakikasında bu kez başka bir yıldız Edin Dzeko, sahneye çıktı. Yani rahat kazanılan söz konusu 3 maç içerisinde Fenerbahçe bulduğu ilk golleri, maçın henüz başında buldu.
DZEKO FARK YARATIYOR
Kanarya’nın tecrübeli golcüsü Edin Dzeko, Çaykur Rizespor karşılaşmasından sonra Kasımpaşa mücadelesini de boş geçmedi. Boşnak forvet, 6. dakikada fileleri havalandırıp, mücadelenin kilidini açan isim oldu. 37 yaşındaki oyuncu, sahada kaldığı süre içerisinde gösterdiği performans ile alkış aldı. Dzeko, ligde 6. golünü atarken, Galatasaray’ın süperstarı Mauro Icardi’yi gol krallığında takibi sürdürdü. Dzeko, sezon genelinde ise 10 maçta 8 gol attı.
TADIC YİNE DEVREDE
Başkan Ali Koç’un, “Bizi jilet gibi görüntüsüyle çok etkiledi” dediği Dusan Tadic, Kasımpaşa’ya karşı da yine farkını ortaya koydu. Sırp yıldız geçen hafta Rize maçında bu sezon Süper Lig’deki ilk golünü atmıştı. Üst üste 2 lig maçında fileleri havalandırarak formunu artıran başarılı oyuncu, ligde 8 maç sonunda 2 gol, 2 asistlik bir tabela katkısı sundu. Totalde ise Sarı-Lacivertli takıma geldiği günden bu yana tüm resmi maçlarda süre alan Tadic, forma giydiği 16 maçta 6. kez gol sevinci yaşarken 3 asistlik skor katkısıyla da takımına çok özel bir katkı sağladı. Kasımpaşa karşısında farkı 2’ye çıkaran isim olan tecrübeli futbolcu, 45 artı 3’te attığı penaltının sevincini takım arkadaşlarıyla yaşadı.
SZYMANSKI SESSİZ KALDI
Yaz transfer döneminde takıma katılan Sebastian Szymanski, kısa sürede Kanarya’nın kilit oyuncularından biri haline geldi. 24 yaşındaki on numara, geride kalan 14 maçta 7 gol ve 2 asist ile oynadı. Başakşehir’e 2, Rizespor’a bir gol atan Polonyalı hücum oyuncusu, bu kez maç geçti. Fakat Szmyanski, ileride takım arkadaşlarını yönlendirme konusunda yine üst düzey bir futbol ortaya koydu.
FERDİ BU KEZ SAĞ BEKTE
Fenerbahçe’nin milli oyuncusu Ferdi Kadıoğlu, Kasımpaşa karşısında sağ bekte görev aldı. Sarı-Lacivertliler’de geçtiğimiz sezon sıklıkla sağ bekte görevlendirilen Ferdi, bu sezon ise genellikle sol bekte oynamıştı. Bright Osayi-Samuel’in yokluğunda Jayden Oosterwolde’yi sol beke çeken Kartal, 24 yaşındaki oyuncuyu sağ tarafta değerlendirdi. Yıldız oyuncu, 12. dakikada karşı karşıya pozisyonda kaleciyi geçemezken, mücadele genelinde başarılı bir futbol ortaya koydu.
TARAFTAR YALNIZ BIRAKMADI
Milli ara öncesindeki son karşılaşmada Fenerbahçeli futbolseverler, takımlarını her zaman olduğu gibi yine yalnız bırakmadı. Sarı-Lacivertli taraftarlar, kendileri için ayrılan 2.100 kişilik yeri tamamen doldurup, son ana kadar destek verdi.
YÖNETİCİLER VE MONTELLA MAÇI TAKİP ETTİ
Fenerbahçeli yöneticiler, karşılaşmayı stattan izledi. Başkan Ali Koç müsabakada tribünde bulunmazken, genel sekreter Burak Kızılhan, yöneticilerden Ahmet Ketenci, Selahattin Baki, Kemal Danabaş, Can Gebetaş, Fethi Pekin ve Ömer Okan karşılaşmayı takip etti. Öte yandan A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella da müsabakayı izleyenler arasında yer aldı.
'HAKEM PENALTI OLMAYAN POZİSYONDA PENALTI VERDİ'
Karşılaşmanın ardından yaptığı açıklamada Kasımpaşa Teknik Direktörü Kemal Özdeş, maçın hakeminin rakiplerine basit bir penaltı verdiğini söyleyerek, "Maçın hakemi çok basit, penaltı olmayan pozisyonda penaltı verdi. İkinci yarı planı değiştirme durumunda aldık. Fenerbahçe’nin skoru korumaya yönelik oynayacağını gördük. Biz de gol bulup ortak olmak istedik. Gol üretemesek de ilk yarıdakinden daha fazla rakip yarı alana girmeye çalıştık. Fenerbahçe iki yönde de iyi oynadı. 80’den sonra farkı açabilirlerdi. Oyuncularım son ana kadar mücadele ettiler. Gelişmeye devam etmek istiyoruz. Kazanacak tutum sergilemek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
İŞTE KARŞILAŞMANIN TARTIŞMALI POZİSYONLARI
Yayıncı kuruluş beIN SPORTS'un Trio ekibi, Kasımpaşa - Fenerbahçe maçındaki hakem kararlarını değerlendirdi. İşte Deniz Çoban ve Bahattin Duran'ın yorumlarıyla masaya yatırılan Kasımpaşa - Fenerbahçe maçının tartışmalı pozisyonları...
6. DAKİKADA FENERBAHÇE'NİN GOLÜ ÖNCESİ KASIMPAŞA'NIN FAUL BEKLEDİĞİ POZİSYONDA DEVAM KARARI DOĞRU MU?
Deniz Çoban: Kasımpaşa savunması, topu uzaklaştırıyor. Bir faul beklentisi var. İki oyuncu arasında...
Deniz Çoban: Top, Fenerbahçe'de kalıyor. Burayı kesintisiz aldık.
Deniz Çoban: Atak başladı, Fenerbahçe ileriye doğru ceza sahası civarına geldi.
Deniz Çoban: Yan paslar yapılıyor. Şu anda halen atak başlangıç fazı içerisinde ve atak başlangıç fazı bitmedi.
Deniz Çoban: Ceza sahası civarında ve çevresinde yapılan paslar, atak başlangıç fazını bitirmez.
Deniz Çoban: Ve top, kaleye girdi. Gol oldu. Eğer pozisyon faulse burası atak başlangıç fazının dışında diyebilir miyiz? Onunla ilgili bir yorumunuz var mı?
Bahattin Duran: Onunla ilgili bir yorumum yok. Gayet güzel açıkladın bence Deniz Hocam. Çünkü topu Fenerbahçe o pozisyondan sonra kapıyor. Devam ediyor. Hiç geriye, orta sahaya veya kendi yarı sahasına doğru bir pas yapılmıyor.
Deniz Çoban: Top, oyun alanı dışına çıkmıyor. Yeni bir faul olmuyor, taç olmuyor, aut olmuyor, korner olmuyor.
Bahattin Duran: Tabii bütün bunları şunun için konuşuyoruz; eğer Becao'nun Ngoy'a yaptığı müdahale, açık ve net bir faulse...
Deniz Çoban: Bu, atak başlangıcının içinde. Burada yönetmenimiz, golün tekrarını vermeden bu pozisyonu gösterdi. Bu pozisyonu göstermesi akıllarda soru işareti kalmaması açısından önemliydi. Çünkü atak başlangıç fazının içinde olan bir ihlal vardı ve devamında da gol oldu. Kamuoyu da faul mu, değil mi daha açık görsün diye yönetmenimiz gösterdi. Şimdi en baştan bir daha alalım.
Bahattin Duran: Şu anda Ngoy ile Becao mücadelesi var. Mete Kalkavan; önü açık, yaklaşmış yani nereden baksanız bir 15-20 metre arasında mesafe ve sürekli kapatıyor. Bu pozisyondan sonra bunu detaylı inceleyeceğiz yine maç içerisinde Becao ile Ngoy arasında bu tip mücadeleler hep oldu. Mete Kalkavan da genellikle bu pozisyonları hep devam ettirdi. Mete Kalkavan'ın kendi içinde bir standardizasyonu var. Ama... Bir yakın çekim de alalım neler olmuş inceleyelim.
Bahattin Duran: Bakın; bu geri pas, atak başlangıç fazını bitirmez.
Deniz Çoban: Çünkü ceza sahası civarında ve çevresinde yapılan paslar, atak başlangıç fazını sonlandırmaz.
Bahattin Duran: Bunlar; atağın devamı, olgunlaşması. Sonucunda gol oldu.
Bahattin Duran: Bakın, burada ikili bir mücadeleden söz etmek için her iki oyuncunun birbirini tutup çekmesi gerekiyor.
Bahattin Duran: Sonrasında sağ kolu Ngoy da koyuyor. Burada bir mücadele var. Becao'nun yaptığı biraz daha fazla.
Bahattin Duran: Şimdi her iki oyuncunun da gözleri topta fakat Becao; sağ elini göğsüne koymuş, sol eliyle omuzundan bir refakatin artık biraz dışına çıkmış.
Bahattin Duran: Devam etmiş. Evet, topa bakıyor her ikisi de. Biraz burada Ngoy'un topa yükselmesini engellemiş.
Bahattin Duran: Ngoy da belli bir noktadan sonra durmuş.
Bahattin Duran: Şimdi bu pozisyon, öyle bir pozisyon ki... Sevgili Deniz Çoban, ben de sana soruyla bir şey yönelteyim. Bu pozisyon, ceza sahasında olsa... Veya izleyicilerimize sorayım. Bu pozisyon ceza alanında olsa bu pozisyonlara hakemlerin de yüzde kaçı penaltı verir? Şimdi, 'Öyle şey mi olur?' diyebilirler. Penaltı da aynı faulden olur, ceza sahasının dışında orta sahada da aynı şeyden... Futbol oyun kuralları böyle. VAR müdahalesi için bunu anlatmaya çalışıyorum.
Deniz Çoban: Hocam, sordun mu soruyu? Şimdi burada bu soruyu sormandaki maksat şu; bu, bu kadar açık bir şeyse VAR karışsa buna herkese 'penaltı' demesi lazım. Benim kafam karışık. Benim kafamın karışmasına sebep; eğitimlerde kullanılan argümanlar. Benimki karışık olduğu kadar hakemlerin de kafası karışık. Çünkü ben, birinci haftadan beri aynı şeyi söylüyorum. Bakın, bir standardınız olsun. O standarda göre yorum yapın. Onun üzerine... X pozisyona faul diyorlar, VAR karışmalı diyorlar. Aaa standart buymuş diyorsunuz, ertesi gün bambaşka bir yorum geliyor.
Deniz Çoban: Şimdi, ben video yardımcı hakem müdahalesi ile ilgili bildiğimi söyleyeyim. Yüksek mücadeleler yani 'high challenge' deniliyor ya burada etki göstermek zordur, delil göstermek zordur. O yüzden bu tür mücadelelere video yardımcı hakemin karışması kolay değildir diye anlatılır evrensel ilkelerde. Karışması için uzayan bir forma, tutulmuş çevrilmiş yana atılmış bir mücadele gibi mücadeleler olması, çift elle sarılıp oyuncuyu iyice kilitlemesi lazım ki karışabilsin. Ama bakın evrensel ilkeyi anlatıyorum. Ama mücadele yere, zemine yakınsa orada etkiyi de göstermek, delili de göstermek, müdahaleyi de göstermek kolaydır. Video yardımcı hakemler daha kolay müdahale edebilir derler. Ama bakın bir daha diyorum evrensel ilkeler... Biz, geçen hafta burada Alper Ulusoy'un Ümraniye - Bandırma maçındaki müdahalesini gösterdik. Aynı bu mücadele, aynı bu müdahale. Üstten... Etkisine kadar el, kol var ve Alper'e ertesi gün Trabzonspor maçını verip VAR müdahalesi sonuna kadar doğru dediler.
Deniz Çoban: Ben, sadece şunu söyleyebilirim; bir kere benim futbol anlayışımda burada sarılı oyuncu ile lacivertli oyuncu arasında adil bir mücadele yok. Sarılı oyuncu, lacivertli oyuncuya göre o ikili mücadeledeki tutmayı, çekmeyi abartıyor. Burada, benim açımdan bir faul var. Video yardımcı hakem açısından eğer evrensel ilkelere göre konuşuyorsak bu bir yüksek mücadeledir, high challenge'dır, böyle çok açık göstereceğim bir formadan uzama, tutma, çekme yoktur ve karışılmaz derim. Ama Merkez Hakem Kurulu, geçen hafta Ümraniye - Bandırma maçında Alper Ulusoy'un müdahalesini doğru buluyorsa eğer gerçekten Merkez Hakem Kurulu onu kriter olarak kabul ediyorsa VAR da buna karışmalı derim. Çünkü Merkez Hakem Kurulu, standardı öyle koymuş. Ama faul mü? Evet, faul. Hakemin faul çalması gerekir mi? Evet, çalması gerekir. Ama müdahale konusunda nasıl benim kafam karışıksa... Çünkü bir standart koyamadı Merkez Hakem Kurulu. Bugün öyle pozisyonlar aldık ki... Güntekinlerin Süper Lig programını izlerken de bize pas attılar. 'Biz anlayamıyoruz artık' dediler. Bu VAR odasında neye karışılıyor, neye karışılmıyor, standart ne? İşte koyacağız arka arkaya bir gün. Standart olmadığını herkes görecek.
Bahattin Duran: Onu biz de anlayamıyoruz.
Deniz Çoban: Biz de anlayamıyoruz. Yani bizim buradaki söylediklerimiz karmaşık gelebilir. Kaçak falan güreşmiyoruz. Sadece şunu anlatmaya çalışıyorum; Alper'in yaptığı müdahale yanlıştı ama doğru dediler. Ona doğru diyorsan o zaman buna da müdahale gerekir.
Bahattin Duran: Tamam, biz kendi standardımızdan...
Deniz Çoban: Kendi standardımızdan bahsedelim mi? Bu, bir yüksek mücadele. Çağırsa hakem; hangi tutmayı gösterecek, hangi tutmayı gösterecek? Etkisini ne kadar gösterecek? Karışmaması evrensel ilkelere göre doğru ama Türkiye'de buna benzer pozisyona geçen hafta karışıldı ve Merkez Hakem Kurulu, doğru dedi.
Bahattin Duran: Biz, yine Trio programının standardizasyonuna göre bu pozisyonda kesinlikle VAR müdahalesi olmaz. VAR, bu pozisyona karışmaz ama yanlış bir yönlendirme ve yanlış bir bilgilendirme var. Programdan önce onu da duydum. Top arkaya gittiği için bu bir atak başlangıç fazı olmaz gibi şeyler söyleniyor. Öyle bir şey yok.
Deniz Çoban: Hayır. Bu top geliyor. Lacivertli oyuncu, sarılı oyuncu kendisini rahat bıraksa topa doğru gidecek. Topa doğru gidemiyor. O top, aslında lacivertli ve sarılı oyuncunun ortak topu. Hatta lacivertli oyuncu daha yakın. Gidecek, gidemiyor.
Deniz Çoban: Yerde sekti. Bu sefer lacivertli oyuncu; geri geri gidip topun önüne düşmesini ya da göğsüyle, diziyle stop etmenin planını yapıyor. Geri geri gitmeye çalışıyor. Bu sefer arkadaki sarılı oyuncu, geri geri gitmesine müsaade etmiyor.
Deniz Çoban: Dolayısıyla lacivertli oyuncu, top için mücadele edecek, topu kazanacak ve bu fırsat verilmiyor. Bu fırsat verilmediği için de top arkadaki sarılı oyuncuya gidiyor. Yani ne oluyor? Açık oyundaki topu sarılı takım ihlalle kazanıyor. Bakın, geçen hafta Fenerbahçe'nin iptal edilen golündeki durum çok farklıydı. Samuel'in eline çarptıktan sonra top, halen açık oyundaydı. İkinciye gidip Samuel, mücadele ederek kazanıyordu ve atak orada başlıyordu. Orada bile ben, 'Bakalım nasıl bir fetva verecekler?' dedim. Oradaki konu tartışmalıydı bana göre ama buradaki çok berrak. Eğer burada net, açık, bariz bir faul varsa lacivertli oyuncunun topa gitmesini engelleyerek bu topu arkadaşının kazanmasını sağlıyor sarılı oyuncu.
Bahattin Duran: Yani şöyle örneklendireyim; eğer Becao, Ngoy'u iki eliyle tutup kenara çekip yere düşürseydi yani bu kadar bariz olsaydı, etkisini herkes görseydi o top, arkadaki Fenerbahçeli oyuncuya gelse bile o atak başlangıç fazı faulle başlayıp faul olarak değerlendirilebilirdi.
Bahattin Duran: Şimdi söylediğim gibi bu pozisyona VAR müdahalesi olmaz fakat benim futbol anlayışıma göre de Becao'nun yaptığı bu hareketler, oyun kuralları içerisinde bir faulü gerektiriyor. Bunu maçın hakeminin saha içinde vermesi gerekir. Hakem kararına burada faul demeli, oyun faul ile başlamalıydı ama VAR karışmaz.
45+1. DAKİKADA FENERBAHÇE LEHİNE VERİLEN PENALTIDA HAKEMİN KARARI DOĞRU MU?
Bahattin Duran: Evet, bu da çok tartışılan pozisyonlardan bir tanesi. Burada bence tecrübe farkı, hakemin kararını belirledi. Yasin, çok genç bir oyuncu. Sağ dizini yere koyduktan sonra sol dizini de hafifçe öne çıkarıyor. Sonra anlıyor ve durmaya çalışıyor ama tam olarak duramıyor.
Bahattin Duran: Şimdi bakın; Yasin, sağ ayağını yere koydu.
Bahattin Duran: Şimdi sol dizini öne doğru çıkarıyor, çıkardı.
Bahattin Duran: Dzeko, geçecekken dizine temas etti.
Bahattin Duran: Yasin, biraz daha tecrübeli olsa dizini çıkardığında geri çeker ve ayağını yere basardı. Şu anda Yasin'in sol dizi, Dzeko'nun sol dizine temas ediyor. Ayağını yere de koymamış. Çimden havada Yasin'in sol ayağı. Dizi önde, sol ayağı havada. Bu pozisyon kitaba göre penaltı. Bu görüntüyü gördükten sonra ben buna penaltı değil diyemem ama şimdi geri gelelim. Bir açı vardı ya... Bu pozisyon, benim için 'soft' bir penaltı.
Bahattin Duran: Ya bu müdahale benim için 'soft' ama...
Deniz Çoban: Hocam şimdi soru şu; sarılı oyuncu, dizi önde görünce ayağını dışarıya doğru taşırarak temas alıp düşmeyi mi hedefliyor yoksa sarılı oyuncunun ayak frekansı yerinde, diz önüne geldiği için mi çarpıyor? Şimdi eğer diyorsanız ki yorumda sarılı oyuncu, ayağını sola doğru açarak temas almaya çalışıp o teması kullanarak düşüyor ve o zaman aldatma bile tartışılır. Ama eğer sarılı oyuncunun ayak frekansı doğruysa, ritmindeyse ve diz önüne gelip o dize çarpıyorsa buna kimse penaltı değil diyemez o zaman.
Bahattin Duran: Burada Dzeko'nun ayaklarını ve dizini çok açtığını diyemeyiz.
Deniz Çoban: Ben de diyemem, evet.
Bahattin Duran: Diyorum ya kurala göre bu pozisyon penaltı. Buna penaltı değil diyemeyiz.
Deniz Çoban: Buna penaltı veren hakemi ben eleştiremem.
Bahattin Duran: Evet, eleştiremeyiz. Benim futbol anlayışımda yumuşak bir penaltı oldu. Ben onu söyleyebilirim.
Deniz Çoban: Hugh Dallas; sene başından beri 'soft penaltı', 'basit penaltı', 'basit temas' diyor ya o dediği bu pozisyon için geçerli olabilir.
Bahattin Duran: Bence de.
Deniz Çoban: Sabit iki oyuncu, bir temas var. Bu temastan düşer mi, düşmez mi? Sabaha kadar tartışırsınız. Öyle olursa tamam buna 'basit temas' ve 'penaltı vermeyin' diyebilir ama Hugh Dallas, öyle pozisyonlarda basit penaltı diyor ki... Hareketli oyunda diyor. Ya hareketli oyunda küçük bir temas adama 9 takla attırır. Ama bu iki oyuncu da sabit, bu iki oyuncu da karşılaşıyorlar. Bunun için bunu söyleyebilir. Soft penaltı diyene itiraz etmem, basit diyene... Oyunu teması hissettiği anda düşmüş penaltıyı almış diyene de itiraz etmem ama lütfen kale arkası açısı gelsin.
Deniz Çoban: Savunmacı, çok acemice davranıyor. Ayağını çekmeye fırsatı varken götürmeye devam ediyor ve yere basmamış ayağını. Ayağını daha önceden yere basmış olsa sarılı oyuncu, o sabit ayağa gelip dokunsa kabul edeceğim ama sarılı oyuncu, vurduktan sonra ayak yere basıyor. Ben burada hakem takdirini eleştiremem.
Bahattin Duran: Yok, ben de eleştiremem. Hakemin kararına saygı duyuyorum zaten burada. Sadece dediğim gibi hani biraz basit oldu. Yani penaltının oluşumu tamamen Yasin'in tecrübesizliği, risk alarak gelmesi ve o dizini öne çıkararak Dzeko'nun dizine çarpması ile penaltının oluşması.
55. DAKİKADA JULIEN NGOY'UN FRED'E FAULÜNDE SARI KART KARARI DOĞRU MU?
Deniz Çoban: Hakem, sarı kart çıkardı ama kırmızı kart beklentileri de var. Şimdi bir şey söyleyeceğim ben, her defasında da söylüyorum; kırmızı kart için kasıt tabiri, bilerek yapma tabiri önceden vardı.
Bahattin Duran: Çok önceden yani.
Deniz Çoban: Çok önceden vardı. Yani bu hareket kasıtlı kırmızı kart diye bir şey yok. Kırmızı kartın kriterleri var. O kriterlere uyması lazım. İyi niyet-kötü niyet unsuru, eğer işin içinden çıkamıyorsunuz gideceğiniz yeri belirler. Aaa kazara yapmış sarı, bilerek yapmış kırmızı ama gidecek yer bulamazsınız. Kriterleri yerli yerine oturtturdunuz, kriterlere göre sarı sarıdır. Kriterlere göre kırmızı kırmızıdır. Niyetin önemi yoktur. Doğru mu?
Bahattin Duran: Doğrudur.
Deniz Çoban: Çünkü ya bu hareket kasıtlı, bu hareket kasıtlı... Dün de Muslera'nın pozisyonunda hareket kasıtlı deniyordu. Yani kasıt, kırmızı kartı belirleyeceğimiz ana unsur değil.
Deniz Çoban: Burada iyi niyet unsuru olmadığını ben de kabul ediyorum. Top gitmiş, top yok karede.
Bahattin Duran: Bakın, Fred'in ayağı da aslında esnedi.
Deniz Çoban: Evet.
Bahattin Duran: Önce kararımı söyleyeyim. Bu pozisyon benim için sarı kart. Yalnız yine o meşhur 'borderline' tabirimiz var ya ama sınırda. Neden sarı kart olduğunu söyleyeyim. Şimdi; Ngoy, dizini tamamen gergin bir şekilde getirip rakibine bütün gücünü aktaramamış. Ngoy'un Fred'in ayağına bastığı bölgesi neresi? Ayakkabısının ortasından yukarıya kadar olan kısmı. Eğer Ngoy, acımasızca bir basma yapsaydı ayağının tamamen tabanıyla birlikte üstüne basardı ve o esneme de zaten biraz daha aşırı sonuç doğururdu.
Deniz Çoban: Çünkü buradaki uyguladığı gücün yarısı zemine gidiyor topuğu yerde olduğu için. Yarısı, oyuncunun ayağına gidiyor. Bunun ne önemi var? Kırmızı kart için yoğunluk ve şiddetin olması lazım. Yani o bedenindeki ağırlığı, karşı tarafa iletmesi lazım. Topuk yerde olduğu için ve ayak dizden gergin olmadığı için bu güç transferini karşı tarafa tam olarak aktaramıyor. Bu fotoğrafa baktığınız zaman topuk yerde, ayak dizden gergin değil ve zaten direkt sarı karta düşüyorsunuz.
Bahattin Duran: Evet, aynen öyle. Biraz daha yukarı basıp zaten tabanını da iyice bastırmış olacaktı. Yine santimlerle... 3-5 cm yukarı bassa zaten Allah korusun çok ciddi bir sakatlık sonucu da doğurabilirdi. Bu pozisyonda şu fotoğraf da gösteriyor zaten her şeyi. Benim için bu yüzden sarı kart.
Deniz Çoban: Bunu bilerek yaptı... Olabilir.
Bahattin Duran: Evet, bilerek yaptı. Çünkü top gitmişti.
Deniz Çoban: Evet. Kırmızı kart için bilerek yapması yeterli değil, tek başına kriter değil. En son kullanacağımız kriterlerden bir tanesi kötü niyet unsuru.
Bahattin Duran: Sahada hakem kırmızı kart verseydi...
Deniz Çoban: O zaman yapacak bir şey yok.
Bahattin Duran: O zaman yapacak bir şey yok. VAR işte buna, 'Hakem, çıtayı yüksek koymuş. Oyuncunun bu niyetini böyle almış, kırmızı kart göstermiş' derdi.
Deniz Çoban: Her yıl UEFA'nın iki defa hazırladığı eğitim paketinde örnek pozisyonlar var. Bu pozisyon olmadan çok önce size de yukarıda söylemiştim; orada son yayınlananda 40 küsur pozisyon var ve izlediğim zaman UEFA kırmızı kart çıtasını bir tık yukarıya çıkartmış ciddi faullü oyunlarda demiştim. Onu izledikten sonra da buna...
Deniz Çoban: Bakın; topuk yerde, ilk güç zemine aktarılıyor sonra öne doğru geliyor. Benim açımdan da bu, klasik bir sarı kart.
Bahattin Duran: Bu, çok güzel bir fotoğraf. Evet, Fred'in ayağı esnemiş ama ayakkabısının matematik olarak bile baksak 1/4'ü veya hadi 2/5'i ile basıyor. O gücü transfer edemediği için de o acımasızlık, o şiddet yok. Pozisyon, sarı kart.