A Milli Takım'ın tarihi Avusturya zaferi sonrası övgü yağdı! 'Kariyer maçını oynadı! Montella pasaportunu ilk kez kullandı'
03 Temmuz 2024, Çarşamba 08:01Güncelleme Tarihi:
A Milli Takımımız, EURO 2024 Son 16 Turu'nda Avusturya ile kozlarını paylaştı. F Grubu'ndan ikinci çıkan Ay Yıldızlılar, dün akşam Avusturya’yı Merih Demiral’ın 2 golüyle yıktı ve çeyrek finale yükseldi. Fanatik yazarları da tarihi geceyi bugünkü köşe yazılarında değerlendirdi. İşte tarihi maçın değerlendirmeleri...

Avusturya, EURO 2024 Son 16 Turu'nda Türkiye ile kozlarını paylaştı. Leipzig Stadyumu'ndaki zorlu karşılaşmada Artur Soares Dias düdük çaldı.

MERİH’İN GOLLERİ ÇEYREK FİNALE UÇURDU
A Milli Futbol Takımı, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Son 16 Turu’nda Avusturya’yı 2-1 mağlup ederek çeyrek finale yükseldi. Türkiye’ye turu getiren golleri 1 ve 58’inci dakikada Merih Demiral kaydetti. Avusturya’nın tek golü ise 66’ncı dakikada Gregoritsch'ten geldi.
MERT GÜNOK’TAN TARİHİ KURTARIŞ
Maçta 90+4. Dakika oynanırken A Milli Takımımız adına mucize bir an yaşandı. 90+4. dakikada Avusturya'da sol kanattan yapılan ortaya Baumgartner'in uygun pozisyondaki kafa vuruşunu Mert Günok, inanılmaz bir kurtarışla kornere yolladı ve takımımızın galibiyetinde önemli bir faktör oldu.

ÇEYREK FİNALDE RAKİBİMİZ HOLLANDA
Bu sonucun ardından A Milli Futbol Takımı, EURO 2024'te adını çeyrek finale yazdırdı. Avusturya dev organizasyona veda etti. Bizim Çocuklar, Avrupa Şampiyonası'nın çeyrek finalinde Hollanda ile eşleşti.

A Milli Takımımız’ın Avusturya’yı 2-1 yenip tarihi bir zaferle EURO 2024’te çeyrek finale yükseldiğimiz maçı Fanatik yazarları bugün kaleme aldıkları köşe yazılarında değerlendirdi. İşte tarihi maçın değerlendirmeleri;

UZUN ZAMANDIR BEKLENEN HİKAYE - ERMAN ÖZGÜR
Milli Takımımız için ilk dakika dolmadan Merih ile bulduğumuz gol adeta istediğimiz oyunu oynayabilmek adına ilaç gibiydi. Bu gol ile geride 3’lü ve kalabalık savunma yaparak, Avusturya’nın hem tempo yapmasını hem de üretken olmasını engellemeyi başardık. Önde Arda’nın organizatörlüğü ve pas kalitemizin yüksekliği sayesinde topla doğru oynayarak Avusturya’nın direncini de kırdık. Özellikle hücum presini iyi yapan Avusturya’nın tuzaklarına neredeyse hiç düşmedik. İlk yarının en büyük sıkıntısı Orkun ve İsmail’in sarı kartları olurken, yine de 2. gol için sabırlı davranıp soyunma odasına önde gittik.

YENİ BİR HİKAYE...
Oyun Avusturya’nın risk alması ile sahamıza yığıldı. Merih’in kariyer maçı oynadığı bu baskıyı gol yemeden atlatmayı başardık. Ferdi, Barış Alper, Merih, Mert Günok, Kaan Ayhan başta olmak üzere tüm oyuncularımız sahaya yüreklerini koyarak Milli Takımımızı çeyrek finale taşıdılar. Montella’nın öğrencileri uzun zamandır özlediğimiz yeni bir başarı hikayesi yazarak hepimizin gururu oldular. Hepsine ayrı ayrı teşekkürler.

DUYGU DEĞİL AKILLA - SERKAN AKCAN
Maçın hemen başında kornerden attığımız erken gol yerleşik savunmada Avusturya’nın ne kadar büyük zaafları olduğunun göstergesiydi. Montella turnuvada ilk kez İtalyan pasaportunu kullandı! Başlangıçta geride oyunu dörtlü kurup Ralf Ragnick’in oyun içindeki hamle şansını geciktirmiş oldu. Avusturya golü yedikten sonra baskıyı kurup sete yerleştiğinde en etkili silahını da bırakmış oldu. Bu durumda topa sahip olup sete yerleşmek zorunda kaldılar. Aslında bu tam da Montella’nın istediğiydi. Biz geriye doğru hızlı bir takım değiliz. Santrforsuz oynadığımız için ön alanda topu tutmakta zorlanacağımız barizken arkada Kaan’ı sağ stopere çekip 3’lüye dönmek Montella’nın maçın momentumunu eline alma hamlesiydi. Avusturya’yı set hücumunda kalmaya zorlamak bir yana bunu yaparken savunmayı fazla yaslanmadan yapmak Milli Takımımıza konforlu bir ilk yarı sundu.

STOPERLERİ RAHATLATTI
Ayrıca bu dizilim ve oyun tercihi Abdülkerim ile Merih’i çok rahatlattı. Geriden oyun kurarken Avusturya’nın baskı noktalarını artırdığı için fazladan efora ihtiyaç duydular, en büyük silahları baskıda eksik kaldılar. Ragnick, turnuvada oynadığı ilk üç maçta merkezde kullandığı 1.87’lik Grilitch’i kesip yerine 1.70’lik Schimid’i kullandığı için merkeze oynadığımız yüksek toplar bize nefes bile aldırdı. Ragnick, ikinci yarıya başlarken Gregoritsch’i oyuna alıp çift santrfor ile bize tahminimizin çok ötesinde eşleşme sorunu yarattı. Buna karşılık savunmamız baskıya karşı koyamayıp daha da derine çekilince pozisyonlar vermeye başladık. Duran toptan gol de yedik ama çeyrek finali kucakladık. Merih Demiral kariyer maçını oynadı. İlk korner golü önüne düşen fırsattı ama ikincisi son zamanlarda izlediğim en yüksekten atılmış duran top golüydü. Merih’in iki rakibinin arasında o kadar yükseğe çıkmış olması müthiş bir sahneydi.

VATAN SİZE MİNNETTARDIR! - ERCAN GÜVEN (MİLLİYET)
Yağmurlu bir Leipzig gecesinde, sahada “inanmış” çocuklar, tribünde onlara inanmış zinde taraftarlarla motorları maviliklere sürdü Ay-Yıldız’lı takım.Final çeyrek, mutluluk tam!Ne diyelim. Bu millet, ülkenin şu sıkıntılı sürecinde sportif bağlamda yüzünü güldüren sizlere minnettardır.Herkese kutlu olsun.***Maça 1-0 önde başladık… İkinci yarıdaki kaleci Mert ile birlikte maçın en iyisi Merih, kornerden attığı (ilk) golden sonra defalarca kritik müdahalelerle pozisyonları doğmadan sonuçlandırdı Avusturya hücumlarında. İkinci yarı yine kornere vurduğu kafa ile Avusturya’nın fişini çekti.57. saniyedeki golümüzden çok daha önemlisi, galip başlamamızın ne oyunumuzu ne motivasyonumuzu etkilememesiydi. Hep sakin, hep disiplinli, hep organizeydik. Sahaya çok iyi yerleştik. Top bizdeyken Kaan’ı sağbek gibi kullanıp kanatlarımızı oyuna kattık. Barış ve Mert’in sağ kanadı saat gibi çalıştı ama solda Kenan’ı yeteri kadar topla buluşturamadık ve onun birebirlerinden yararlanamadık.Avusturya’nın ünlü ön alan baskısını çözmekle kalmadık, zaman zaman biz yaptık. Çünkü topu kaybettiğimizde Portekiz maçındaki gibi bloklar arası boşluk vermedik. Pozisyon bulamasak da rakibe pozisyon vermedik.İkinci yarıya Avusturya’yı iki değişikle başlamak zorunda bıraktıktan sonra sarı kartlı İsmail ile Salih’i değiştirdi Montella. En azından beraberliğe uzanıp işi penaltılara taşımak isteyen Avusturya’nın arkada bıraktığı boşluklar Ferdi’nin özel alanı olurken 60’da Merih’in ikinci korner golü geldi. Ve Avusturya’nın korner golüyle skor tatsız duruma geldi. Skoru savunma iç güdüsü ve çeyrek finalin dayanılmaz baskısı ile ilerde çoğalamaz olduk. Bu da klasik önde basan Avusturya’yı geri getirdi.60-80 arası “Hoca Türk olsa, bari kenardan bağırıp çağırsa” diye düşünmekten kendimizi alamazken Montella’dan Okay-Kerem hamlesi geldi. Arda ve Kenan çıktı. Bir şey fark etmeyince Orkun’un yerine İrfan Can’ı aldı hoca. Biraz nefeslendi Ay-Yıldızlı takım. Ve gruptan çıkmayı ikinci planda bırakan en kıymetli galibiyetini kazandı.Gerisi Berlin.

YETENEĞİN KATKISI KOLEKTİFİN GÜCÜ! - CEM DİZDAR
En küçük sıkıntıda birbirini yerden yere vurmaya hazırların ülkesinde teknik direktör olan Vincenzo Montella takım kaptanı Hakan Çalhanoğlu’nun yokluğunda altı savunmacılı bir formasyonla sahaya gönderdi takımını. İyi de etmiş göründü. Maç başlar başlamaz üç pozisyon vardı! İlkini ve üçüncüsünü kullanamayan Avusturya, ikincisinde golü bulan Türkiye’ydi. Üstelik altıncı gol turnuvada ilk kez bir duran toptan Merih Demiral ile gelmişti. Yani 6 golü 6 farklı oyuncu atarak rakip yine şaşırtılmıştı! İlk devre öyle ilerledi ki, Montella’nın ‘’Kulüp takımı niteliğinde’’ dediği Avusturya’ya karşı topu neredeyse eşit kullandı Milli Takım. Pozisyon vermedi değil milliler ama temkinli ve tedirgin edici tarzlarıyla Ralf Ragnick takımının önceki maçlara göre kolektif oynamasını da engelledi.

İkinci devre de benzeri kurguyla başlayıp öyle devam etti. Ülke ‘’yeteneklilerden’’ bir şeyler beklerken belirleyici olan ‘’direnç’’ ve ‘’kolektif bilinç’’ oldu. Nihayet ilk devre olduğu gibi ikinci devredeki ilk kornerde yine aynı ikili Arda/ Merih işbirliğinden ikiyi buldu bizimkiler. Ne var ki, bir kornerden de Avusturya’nın golü geldi. Her şeye rağmen dayanışması yüksek Milli Takım her bir oyuncusunun tüm gayretiyle çeyrek finale kalmayı başardı.

GURUR DUYACAKLAR...
Portekiz maçından sonra Montella ile ‘’yetenekli’’ buldukları dışındakilere ağzına geleni söyleyip, etmediğini bırakmayanlar şimdi bayrağı en yukarda tutanlar olacaktır muhakkak. Gurur duyacaklar, alınlardan öpecekler yetmeyecek hâlâ ‘’en yetenekli’’yi, ‘’en iyi arayacaklar’’… Oysa en iyiler oynayan, oynamayan, giren ya da çıkanlar dahil bir takım olarak baştan beri karşılarındaydı...

BEKLE BİZİ BERLİN! - TUNÇ KAYACI
Leipzig’de tarihi bir gecede çeyrek final yolunda zorlu bir rakibi geçip yolumuza devam etmek istiyorduk. Bizim çocuklar sloganına yakışır bir başlangıçla golle başladık. İlk atağımız ve Merih Demiral’in fırsatçılığı inanılmaz bir psikolojik üstünlüğün de beraberinde getirdi. Çünkü Avusturya maçın favorisi ve gruplarından lider çıkmış bir ekip olarak hiç de böyle bir başlangıç beklemiyordu. Tabii ki erken gol sonrası yediğimiz baskıyı atlatmak kolay olmadı, orada da futbol şansı yarımızdaydı. İlk 20 dakikadan sonra dengeyi kurmayı başardık ve orta alanda Orkun-Arda ikilisi topa basınca rakibin de temposu düştü.

İlk yarıda iki bekimiz Ferdi ve Mert kontrollü iyi savunma yaparken hücumda da önemli katkı yaptılar. Açıkçası ilk 45’te her şey istediğimiz gibi geçti ve Avusturya’nın kimyasını bozduk. İkinci yarı öncelik skoru korumak yapabilirsek yükseltmek maçı garantiye almak hedefiyle sahaya çıktık.

GERİLİMİ YÜKSEK...
İkinci yarıda yağmur altında gerilimi çok yüksek bir müsabaka oynadık. 2008’de Basel’de İsviçre’ye karşı kazandığımız maçı anımsattı. Kornerden gelen Merih Demiral kafa golü ’oh be’ dedirtti ama yine bir korner golüyle Avusturya farkı bire indirdi. Malum kalan dakikalar artık hata yapmadan skoru korumak için oynadık. Montella’nın hamleleri doğruydu, yorulan, sarı kart problemi olan isimleri değiştirdi. Artık bu bölümde taktik teknikten öte ruhumuzu ortaya koyup çeyrek finale çıkmaktı. Bekle bizi Berlin, bekle bizi Hollanda! Unutulmaz bir gece yaşattınız, emeğinize yüreğinize sağlık Montella ve öğrencileri.

HÜCUMDA TUTKUMUZ, SAVUNMADA RUHUMUZ - BURAK ÖZDEMİR
Leipzig'deki tarihi maç öncesi tüm Avusturya ve hatta Avrupa, Türkiye'nin Euro 2024'e veda edeceği konusunda hemen hemen hem fikirdi. Avusturya, 2024 yılında oynadığı yedi milli maçın altısında ilk dakikada rakiplerine gol atmayı başarmıştı. Takımın başında da dünya futbolunun önde gelen isimlerinden Ralf Rangnick vardı.

UNUTTUKLARI BİR ŞEY VARDI!
Futbolun oynanmaya başlandığı, tarihteki o ilk günden bugüne hiçbir teknik adam maçın 90 dakikasını planlayamazdı. İşte o anlarda tutku ve ruhun devreye girmesi bütün teknik-taktik planların birer çöp olmasına sebep oldu.

ROCKY BALBOA'NIN DEDİĞİ GİBİ
Dünya sinema tarihinin kült filmi Rocky Balboa'nın 2006 yılındaki bölümünde İtalyan aktör Sylvester Stallone; "Önemli olan ne kadar sert vurduğun değil, aldığın ağır darbelere rağmen yoluna devam edebilmendir. Ancak böyle kazanabilirsin!" diyordu. İşte bu söz Türkiye'nin Euro 2024 macerasının en iyi özeti. Yeri gelecek darbeler alacaksın, yeri gelecek üstüne çamur bulaşacak ama asla vazgeçmeyeceksin!

A Milli Takım, oyuna gireniyle, çıkanıyla zaman zaman hatalar yapsalar da birbirinin kademesine girerek muhteşem bir adanmışlık ve takım ruhuyla Avusturya'yı geçerek çeyrek finale yükseldi. Bu peri masalı hiç bitmesin...

TAM YÜREKLE DEVAM! - ATTİLA GÖKÇE (MİLLİYET)
Sadece ilk yarı için notlara baktığımızda, günün gerçeğine en uygun maçımızı dün Avusturya karşısında oynadığımızı söyleyebiliriz…Merih’in daha birinci dakika dolmadan ceza alanı içinde kornerden gelen topun yarattığı karambolde oldukça sakin ve akıllı vuruşuyla golü atması… Hayallerimizden öte bir başlangıçtı.Topa sahip olmada dengeli bir durum vardı: Avusturya 52, Türkiye 48… Ama asıl fark faullerdeydi. Onlar 8 kez, biz 3 kez faul yapmak zorunda kaldık. Tam da Avusturya’yı ele veren bir tablo.. Baş edemedikleri zaman basıyorlar faulü…Genel oyun anlayışlarının bir parçası bu. Eh bu da Milli Takım’a istediği rahatlığı getirdi.Bu arada… Montella yönetiminin en akıllı, en tedbirli, en başarılı oyununu oynuyordu çocuklar. Üçlüye dönen defansta Merih ve Abdülkerim sadece stoper değil, aynı zamanda oyun kurucu olarak da döktürüyorlardı. Sağbek Mert Müldür, solbek Ferdi Kadıoğlu kanatlardan anormal top taşıdılar, pozisyon oluşturdular, hücumda çoğalmamızı sağladılar.Günün kahramanı elbette Merih Demiral’dı. Kornerden gelen topla ayak koyup ilk golü attı, ardından yine kornere kafa, gol… Peki başka kahraman yok mu? Mert Günok derim… Öyle kurtarışlar yaptı ki bazen top elinde eridi, bazen de yumrukladı, çeldi, Avusturyalı golcüleri duman etti.Maçın tek “oynayamayan” çocuğu Kenan Yıldız’dı. Onunla ilgili istatistiklere bakmadan söyleyelim… Sahada adeta yoktu. Bu anlamda Kerem’i daha erken oyuna alabilir miydi Montella? Her neyse… Kenanımıza da geçmiş olsun. Gün gelir zaten soyadında taşıdığı Yıldız’ı maçı damgalayarak yazar, canı sağ olsun…Maçın ikinci yarısından notlar ve rakamlarla başınızı ağrıtmak istemiyorum. İlk yarının tamamen tersine etkili, baskılı değillerdi. Ama Avusturya’nın yağmuru da fırsat bilerek kornerler kazanıp işgal ettiği yarı sahamızda savunma savaşı nasıl olurmuş gösterdiler…Son olarak: Bu maça ulusça ihtiyacımız vardı. Yaşama sevincimizi tazeleyen bir futbol zaferine tanık olduk. Çeyrek finale adım attık. Şimdi sıradaki gelsin. Çeyrek finali aşarsak… Hedefimiz yarı final… Belki de final… Umudun ve hayalin sınırları yok.Haydi tam yol ileri…Tam yürekle yani!

HARİKASINIZ ÇOCUKLAR - METİN KARABAŞ
EURO 2024 Son 16 Turu’nda Avusturya ile karşılaşan Milli Takımımız, mücadeleye beklenen 11 ile çıktı. Karşılaşmaya etkili başlayan AyYıldızlılar istediğimiz golü 57. saniyede Merih Demiral ile buldu: 1-0. Bu golle güçlü bir başlangıç yapan Millerimiz 1-0 sonrasında da aynı ciddiyet ve etkili oyununu sürdürdü. Avusturya her ne kadar geçişlerde etkili olsa da turnuva boyunca en başarılı takım savunmasını sahaya yansıtan Ay-Yıldızlılar, hata yapmadı. Özellikle Merih’in defanstaki konsantrasyonu ve tüm oyuncularımızın yardımlaşması Avusturya’nın etkili atakları karşısında sorun yaşamamamızı sağladı. Turnuva boyunca her anlamda en iyi oyunumuzu sahaya yansıttığımız ilk 45 dakikayı 1-0 önde kapatmayı başardık.
