Erdal Alkış'tan TFF'ye tepki!

Türkiye Futbol Federasyonu'nun eski başkan adaylarından Erdal Alkış, Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş ve TFF hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Görüşlerini paylaşan Alkış, ülke futbolunun yönetilmesine ilişkin eleştirilerde bulundu.

İşte Erdal Alkış'ın basın açıklaması:

Futbolumuzun değerli kamuoyuna,

Çok şey beklediğimiz Milli Futbol Takımımız 2020 Avrupa şampiyonası pandemi nedeniyle bu sene yapıldı. Maalesef katılım sağlayan ülkeler içerisinde sonuncu olarak sadece bizi değil dünyayı da şaşırttılar.

Bununla kalmadı, şampiyona sonrası teknik direktör Şenol Güneş yaptığı açıklamalarla hepimiz daha da şaşırttı… Bu başarısızlığın sorumlusu sanırsınız kendisi dışında tüm ülke vatandaşıydı. Hatta istifa edecek misiniz? çağrısına; ülkemizde milli takım hocalığı yapacak dünyada başka kimse kalmamış edasıyla “sorumluluktan kaçmış olmak” için istifa etmem açıklaması başarısızlığın tuzu biberi oldu.

Sonra anladık ki, Avrupa’nın en büyük ve en zengin ülkesi olan ülkemiz en pahalı Teknik Direktörünü de biz çıkarmışız. Şenol Güneş’in 3,5 milyon € maaş aldığını öğrenince istifa sorusuna verdiği cevabın nedeni çok daha net anlaşılıyordu.

Bu da yetmedi, kendi makamını sağlamlaştırmak için Fenerbahçe’den ayrılan Emre Bölezoğlu'na yardımcılık teklif etmişti.

Evet böyle bir operasyon…

Sahi Fatih Terim aldığı maaş ile alakalı başta ben olmak üzere demediğimizi bırakmadı sporun içindeki herkes. Meğer Şenol hoca ona da fark atmış ama haberimiz yoktu. Kamuoyuna bu maaş konusu hiçbir şekilde açıklanmadı. !!!

Sayın Terim (haklı-haksız) tazminat mücadelesini yaptı ve söke söke TFF den tazminatı aldı. Ama bir şey yaptı TFF'nin gözüne sokarcasına. Aldığı paranın büyük bir kısmını bir vakfa bağışlamıştı. Aslında bu hareketin altında büyük bir anlam yatıyordu.

Şimdi soruyorum. Sayın Şenol Güneş bu kadar kötü yönettiği sorumluluğun karşılığı olarak bu maaşı hak ediyor mu?

Bir başka konu da Futbol Kulüplerinin finansal tablosu ile alakalıdır.

TFF başkanı neredeyse (içeriden sızan bilgilere göre) her ay istifa ediyor. (!)

Sonra bir şekilde devam ediyor.

Bu nasıl bir durumdur Allah aşkına. Yapamıyorsanız gidip asli işlerinize odaklanmanız daha doğru değil mi? Türk futbolunun yönetimi bu kadar acizlik içinde mi olmalı?

Takımların zarar etmesini, nedenlerini vs. artık herkes biliyor.

TFF'nin zarar etmesini nasıl açıklayacaklar anlamış değilim. Bu basın bültenini Yıllık Genel Kurul öncesinde yazmamın nedeni bunu sormaktır.

Yine toplanılacak.

Uçak dolusu insanların nasıl yedirilip içirildiği, nasıl otellerde konaklatıldığı vs. anlatıl(maya)cak, ve TFF'nin zararı İbra edilmesi istenecek. Katılımcılar da seve seve ibra edecekler.

Orada bulunacak kulüp yöneticilerinin dışarda bağırıp çağırmalarına bakmayın siz. Harcama limitleri, yayın geliri ödemeleri vs. hepsi el kaldıracak ve bilmediği bütçeyi ibra edecekler.

Gelecek yılda geçmiş yıldan beter bir lig izleyecek, iddiadan para kazanmak için saçma sapan kararlar karşısında saç baş yolunacak… Bu şekilde futbolun gelişimi(!) sağlanmış olacak. Sene sonunda geçen seneye oranla borçların %30 arttığını görecekler. Halbuki Ziraat Bankası ile yapılan protokolde gelecek seneden itibaren ödemelerin başlayacağı dönemde borçların kademeli olarak azaltılacağı, TFF'nin harcama limitlerini getirmesinin altında bu kararın yattığı unutulacak. Sonunda kulüpler bankaya olan borcunu ödeyemeyecek. Yine siyasiler devreye girecek. Yine geçmişte şan şöhret içinde kulüplerini keyfi yönetenler şahsi menfaatlerinde maksimum fayda ama kulüp menfaatlerinde maksimum zarar yazarak hayatlarına popülist söylemlerle devam edecekler.

Yıllardır söylediğimi tekrar edeyim.

Futbol çok kötü yönetiliyor!

Bu yönetim anlayışı sadece kulüplerimizi değil spora aşık gençlerimizi de bitiriyor.

Sorumlulara tekrar sesleniyorum.

Bu işe kalıcı olarak el koymak lazım. Nelerin yapılması gerektiğini ülkeyi yönetenlere defalarca anlattım. Biliniyor, ama bunu uygulayabilecek yürekli, futbolun günah zincirine bulaşmamış kişilere ihtiyaç var. Bunlar da yeterince mevcut"