Formula 1 – Rusya GP'si Değerlendirmesi
Formula 1 camiasının en önemli isimlerinden Fırat Keskin'in olaylı Rusya Grand Prix'sine ilişkin yazısı sizlerle...
Bu sezon gerçekten çok enteresan mücadelelere sahne oluyor. Normalde sıkıcı yarışlarıyla ünlü Rusya GP’si bile göz kamaştırıcı mücadelelere ve dramatik bir sona sahne oldu.
Haberin Devamı ›
Yarışın geneli çekişmeli ve heyecanlı geçmesine rağmen en son bölümde yağmurla birlikte yaşanan kırılma noktası yarışın tüm gidişatını değiştirdi.
Şimdi klasik soru cevaplarla yarışın sonucunu etkileyen parametreleri inceleyelim.
Verstappen nasıl ikinci oldu?
Yarış hafta sonunun başından itibaren Mercedes’in üstünlüğü göze çarpıyordu. Hem tek turda hem orta hamurla yapılan yarış simülasyonlarında hem de sert hamurla yapılan yarış simülasyonlarında Mercedes belirgin şekilde üstündü. Mercedes, bu sezon üçüncü defa en iyi arabaya sahipti.
Antrenmanlardaki dereceleri gören Red Bull takımı için hafta sonunun amacı “hasarın azaltılmasıydı.” Yani amaç, Mercedes’in puan farkını çok açmasını engellemekti. Motor cezasını da bu yarışta çekmek isteyen Verstappen yarışa sonunculuktan başladı.
Haberin Devamı ›
Bu tip durumlarda yağış ve beklenmedik şekilde gelişen yarış akışı arkadan başlayan pilotlara yardımcı olabilir. Verstappen da yarıştan önce, “Yağış ve kaos olması işimizi kolaylaştırır.” dedi. Mercedes takımı, Verstappen’ın tırmanışını engellemek adına her önlemi almaya hazırdı. Bu nedenle onlar da Bottas’a yeni motor takarak yarışa on altıncı sıradan başlamasını sağladı. Burada amaç, Bottas’ı bir engel gibi kullanıp Verstappen’ın yükselişini engellemekti.
Yarıştan önce bu taktiğin işe yaramasının zor olduğunu, Bottas’ın kariyerindeki en sıkı savunmalardan bazılarını kendi takım arkadaşına (eşit yarışma hakkı olan yarışlarda) yaptığını yazmıştım. Bottas genelde zayıf bir savunma pilotu.
Nitekim Verstappen ilk önemli engeli, Bottas’ı kolayca geçerek aşmış oldu. Sert lastiklerle çok iyi bir tempo tutturan Verstappen, yüksek temposunun bedelini sert lastikleri beklenenden erken bitirerek ödedi.
Beklenenden erken yaptığı pitten sonra Verstappen’ın yarışı daha da zorlaştı. Verstappen orta hamurla rahat geçebilmesi gereken pilotların ardında kaldı. Önce Ricciardo’nun arkasında kaldı ve sonra otuz beşinci turda Ricciardo’dan tamamen koptu.
Üstüne üstlük otuz sekizinci turda Alonso’ya da geçildi. Red Bull’dan çok yavaş olan Alpine’e geçilen Verstappen’ın morali bozulmuştu. Alonso, Verstappen’ı o kadar rahat geçti ki kendi adıma şaşırdım. Akabinde Verstappen telsizden, “I’m not even gonna fight him. Because my car is so f.cked with these tyres.” dedi (Onunla savaşmayacağım bile. Bu lastiklerle arabamın içine edildi).
Haberin Devamı ›
Tempo düşüklüğünün nedeni Vestappen’ın bu isyanında yatıyor. Yarışın başında sert lastikleri çalıştırmayı başaran Verstappen, pitten sonra orta hamuru çalıştıramamıştı. Orta hamuru çalıştıramamasının üç nedeni vardı: İlk neden, hava sıcaklığının az da olsa düşmüş olmasıydı. İkinci neden, Verstappen’ın arabasının, yarış başına göre 50 kg kadar hafiflemiş olmasıydı. Verstappen yarışın ortasında pit yaptığında, arabasındaki yakıtın yarıya yakınını yakmıştı. Bu nedenle arabanın lastiklere uyguladığı dikey kuvvet azalmış, lastik ısıtma zorlaşmıştı.
Üçüncü ve son neden ise Verstappen’ın lastikleri taktığı andan itibaren trafikte kalmasıydı. Bu süreçte lastikleri ısınmadan bolca önden kayma yaşayan Verstappen’ın ön lastiklerinde topaklanma (graining) ortaya çıktı. Yüzeyi portakal kabuğu gibi pürüzlenen lastiğin zeminle temas yüzeyi azaldı. Temas yüzeyi azalınca yol tutuş azaldı ve Verstappen yavaşladı.
Haberin Devamı ›
Muhtemelen bir daha pite gelmesi gereken Verstappen için işler felakete doğru gidiyordu ki imdadına yağmur yetişti.
Yağmur yağmasa Mercedes, McLaren’ı geçebilir miydi?
Yanıtlanması zor sorunun cevabı muhtemelen hayır olurdu. McLaren takımı, arabalarını son viraj ve sonrasındaki düzlük için optimize etmiş gibi görünüyordu. Yani arabanın arkasında son viraja uygun bir süspansiyon sertliği ve düzlükte hızlı olmak için düşük kanat açıları tercih edilmişti.
Düşük kanat açıları nedeniyle McLaren, virajlı son sektörde Mercedes’e göre yavaştı. Hamilton son sektörde Norris’e yaklaşabiliyordu ama o sektörde geçiş zor olduğu için geçiş yapamıyordu. Atak yapmak için en kritik bölge olan son virajdan çıkıştaysa McLaren farkı açıyordu. Aynı zamanda düşük kanat açılarıyla da düzlükte Mercedes’le benzer son hızlara erişiyordu. Mercedes’in hava koridoru ve DRS avantajına rağmen. Verstappen’ın da Ricciardo’nun arkasında kaldığına şahit olduk. McLaren iyi bir ayarla çıkmıştı yarışa.
Haberin Devamı ›
Ayrıca Norris pite daha geç geldiği için de ikinci bölümde kullandığı sert lastikler Hamilton’a göre daha yeniydi. Hatta Hamilton sert lastikleriyle 3 pilot (Stroll, Gasly ve Sainz) geçmek zorunda kaldığı için lastikleri daha da aşınmıştı. Tüm bu parametreleri alt alta koyduğumuzda, eğer yağmur yağmasaydı, Hamilton’ın Norris’i geçmesinin zor olduğunu düşünüyorum.
Norris yağmur altında lastik değişimine neden geç geldi?
Yarışın sonunda yağmurun yağması, herkes için gidişatı birden değiştirdi. Yarışı kazanacakmış gibi görünen Norris arabasını pistte tutmakta zorlanırken Hamilton toparlandı. Zor koşullara ve slick lastiklerine rağmen eski yağmur performanslarını hatırlatırcasına pistte kalmayı başardı. O noktada Hamilton’ın yarışı kazanabileceği belli olmuştu.
Ancak buna rağmen galibiyet kolay gelmedi. Her iki pilot da yağışlı koşullara rağmen pistte kalmak istiyordu. Bir şekilde yarışı bu şekilde bitirebileceklerine inanıyorlardı. Pilotların kararlarını etkilemek ve pilotları pite zorlamak duvar yönetiminin becerisine bağlıydı.
Yağışla geçilen ikinci turda Mercedes pit ekibi, Hamilton’ı lastik değişimine çağırdı. Hamilton duymazlıktan geldi. Bir sonraki turda, büyük bir sabırla konuşan yarış mühendisi (Peter Bonnington) Hamilton’ı ikna etti ve onu pite getirmeyi başardı. Yarış mühendisi, yağışın daha kötüye gittiğini söyleyerek Hamilton’ı ikna etti. McLaren ise telsizden koşulların benzer kalacağını belirterek kararı Norris’e bıraktı. Oysaki koşullar ağırlaştı ve Norris geç de olsa pite gelmek zorunda kaldı.
Aslında Hamilton için pit kararını vermek daha kolay olmalıydı. Çünkü üçüncülükteki en yakın rakibi ondan tam bir dakika gerideydi. Pite girip çıksa dahi, pitten çıktığında rakibinin önünde olacaktı. Mercedes’in elinde bir veri daha vardı: Bottas’ın geçiş lastikleriyle attığı turlar. Bottas geçiş lastiklerini taktığı ilk turda lider pilotlardan 2,5 saniye daha hızlıydı. Tüm bunlar düşünüldüğünde Mercedes için kolay alınması gereken karar, beklenenden zor alındı.
Norris için bu kararı vermek daha zordu. Pite girdiği taktirde, onu yakından takip eden Hamilton öne geçecekti ve belki de pit yapmadan yarışı kazanacaktı. Bu koşullarda kaybedecek çok şeyi olan Norris için karar vermek daha zordu.
Yine de bir noktayı daha vurgulamak istiyorum: Daha eski ve yıpranmış sert lastiklere rağmen Hamilton’ın yağmurda yolda kalma becerisi Norris’ten üstündü. Pek çok hata yaptığı Rusya hafta sonundan galibiyetle ayrılmasındaki temel unsur da buydu.
Son sekiz yarışta, sadece on bir tur lider gitmesine rağmen Hamilton’ın şampiyonada lider olabilmesi önemli.
Perez, Russell, Alonso, Kimi
Perez’in yarışının kötü gitmesinin iki nedeni vardı. İlk neden sıralamalarda beklendiği kadar hızlı olmamasıydı. İkinci nedeniyse pit stopta yapılan hataydı. Red Bull, bu sezon üçüncü defa pit stopta hata yaparak Perez’in yarışına olumsuz etki etti.
Alonso yine arabasının üzerine çıkarak iyi bir performans gösterdi. Yarışın başında, ilk virajda pistin dışına çıkarak geri dönmesi onun yeni karakterini yansıttı. Artık yeni nesil pilotların yaptığı gibi pistte kalmak için çok büyük çaba göstermeyeceğini önceden açıklamıştı. Alonso, “Nasılsa kimse cezalandırılmıyor, ben de pist dışını daha çok kullanacağım.” demişti.
Yarışın sonundaki sıralamanın belirlenmesinde yağmura doğru zamanda reaksiyon gösteren takımlar ve pilotlar etkiliydi. Kimi, tecrübesiyle pit ekibini yönlendirerek doğru zamanda pite geldi. Bu sayede de yarışı dört puan alarak bitirdi. Böylece tek bir yarışta, takımının tüm sezon boyunca topladığı puandan fazlasını toplamış oldu. Tecrübenin önemi.
Russell çok iyi bir yarış çıkardı ve uzun süre üçüncülüğü korudu. Ama pitten sonra trafiğin içinde diğer arabalarla mücadele etmekte zorlandı. Bu durum Russell’dan ziyade Williams ile ilgili. Önceki yarışlarda Williams’ın türbülansta (yani trafikte) rakiplerine göre daha çok zorlandığından bahsetmiştim. Bu yarış da o sözlerimin ispatı gibi oldu. Buna rağmen yağmurun katkısıyla puan barajının içine girmeyi başardı.
Sonraki yarış Intercity Istanbul Park’ı heyecanla bekliyoruz. Yine bu satırlarda karşınızda olacağım.
Fırat KESKİN