Fenerbahçe'nin Kasımpaşa galibiyeti sonrası milli yıldıza övgü yağdı! 'Olgunluk zirvesinde! Göz kamaştırıyor'
16 Eylül 2024, Pazartesi 09:48
Güncelleme Tarihi:
Fenerbahçe, Süper Lig'in 5. haftasında Kasımpaşa ile karşı karşıya geldi. Sarı-lacivertliler, kritik Galatasaray derbisi öncesi oynanan müsabakayı Maximin ve Tadic’in golleriyle 2-0'lık skorla kazandı. Fanatik yazarları da Fenerbahçe’nin, Kasımpaşa galibiyetini köşe yazılarında değerlendirdi.
Süper Lig’in 5’inci haftasında Kasımpaşa sahasında Fenerbahçe’yi konuk etti. Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu’nda saat 17.00’de başlayan karşılaşmada Halil Umut Meler düdük çaldı. Meler’in yardımcılıklarını Murat Tuğberk Curbay ve İbrahim Bozbey üstlendi.
F.BAHÇE DERBİ ÖNCESİ HATA YAPMADI
Trendyol Süper Lig'in 5. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Kasımpaşa ile karşılaşırken sahadan 2-0 galip ayrıldı. Sarı-lacivertlilerde galibiyeti getiren goller Allan Saint-Maximin ve Dusan Tadic'in ayağından geldi. Ligde üst üste 3. galibiyetini alan Kanarya, puanını 13'e yükseltti. Fenerbahçe, ligin 6. haftasında 21 Eylül Cumartesi günü evinde karşılaşacağı Galatasaray derbisi öncesinde hata yapmadı.
AMRABAT İLK KEZ FORMA GİYDİ
Sarı-lacivertli ekibin yaz transfer döneminde kadrosuna kattığı Sofyan Amrabat, ilk kez bir maç kadrosuna yer aldı. Alanyaspor maçını tribünden takip eden Faslı orta saha oyuncusu, ilk kez bir karşılaşma kadrosunda kendine yer buldu. Tecrübeli orta saha oyuncusu, mücadelenin 81’inci dakikasında Tadic’in yerine oyuna dahil oldu. Amrabat, sarı-lacivertli formayla ilk maçına çıktı.
Fanatik yazarları da Fenerbahçe’nin kritik Galatasaray derbisi öncesi kazandığı Kasımpaşa maçını bugün kaleme aldığı köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar…
GÜLE OYNAYA... - FAİK ÇETİNER
Mourinho’nun ilk 11 sürprizi En-Nesyri idi. Dzeko beklenirken, Faslı oyuncu sahadaydı. Yeni transfer Amrabat (son 10 dakika oyuna girdi) ise kulübede oturmuş, İsmail Yüksek formayı bırakmamıştı. Portekizli hoca, Tadic, Szymanski ve Maximin’den vazgeçmediği için İrfan Can da kenarda bekledi. Kasımpaşa’nın Fenerbahçe ile oynarken eli ayağı tutmuyor. Maç başladı, Fenerbahçe topu aldı, oyunu istediği gibi yönlendirdi.
MOURİNHO’DAN BİLİNEN HAMLELER
Ev sahibi tam takım defans yapıyor, ani atak organizasyonlarını da beceremiyordu. Fenerbahçe’nin üstün oynadığı devre ‘bu da kaçar mı?’ dediğimiz pozisyonlar yoktu. Şans bulan En-Nesyri’nin tek olumlu hareketini göremedik. Szymanski, Fred, Tadiç işi idare ediyor, İsmail Yüksek savaşıyordu. Bu yarının yıldızı Maximin oluyordu. Önce şık bir gol atıyor, sonra da takımına penaltı kazandırıyordu. Ev sahibi golleri yedikten sonra biraz kendine geliyor, rakip kaleye gidiyor ama gol atmayı beceremiyordu. Mourinho’yu tanıyoruz. Devre arası hamle yapmıyor. Oyunun ikinci bölümünde daha ofansif bir Kasımpaşa seyrettik. Ancak kale önü becerisi olmayan ev sahibi, golü bulmakta zorlandı. Fenerbahçe de rakip kaleye gitmekte zorlanınca son yarım saat Mourinho’nun bilinen hamleleri geldi. İrfan Can ve Dzeko sahaya, En-Nesyri ile Maximin dışarıya.
ZORLANMADAN KAZANDI
İrfan Can girince Tadic de sol kanada geçti. Son bölümde Kasımpaşa yüklendi, Fenerbahçe ani atak kovaladı. İki taraf da kale önü iş bitiriciliğinden ve becerisinden yoksun olunca maç ilk yarıda atılan gollerle bitti. Fenerbahçe sonuçta bir deplasman maçını ‘güle oynaya’ zorlanmadan kazandı. Şimdi gözler Galatasaray maçına çevrildi. Hep beraber Mourinho’nun bu 90 dakika için hünerlerini ve planlarını bekleyelim deyip yazıyı noktalayalım.
GÜVENLİ LİMAN - SERKAN AKCAN
Maçın başlangıç senaryosunda Maximin’in sol kenardan bire bir oyunları, Tadiç’in sağdaki güvenli liman olması ve top saklaması, İsmail Yüksek’in kazandığı sahipsiz toplar Fenerbahçe’ye 40 dakikada 2-0’lık üstünlüğü getirdi. Ne var ki Fenerbahçe 2-0’ı erken yakalamasına rağmen fişi çekme yoluna gitmekten imtina ediyor. Devre bitimine doğru Kasımpaşa oyunun inisiyatifini eline aldı, Aytaç Kara’nın oyuna girişiyle de maçın sonuna kadar bırakmadı. Mourinho’nun Dzeko ve İrfan Can’ı oyuna sokup Maximin ve En-Nesyri’yi çıkarması ‘oyunu öldürmesi’ adına kilit hamleydi. Fakat bu değişimin ardından Fenerbahçe savunma arkasında boşluk bulamadı. Fenerbahçe, Göztepe maçında olduğu gibi skoru erken 2-0’a getirdi, fakat inisiyatifi yine erken rakibine bıraktı, tüm maç boyunca 2’si isabetli 6 şut denedi.
İSMAİL OLGUNLUK ZİRVESİNDE
Fenerbahçe’de İsmail Yüksek güveni denen bir olgu var. İsmail, Fred ile birlikte Mourinho için sahadaki en güvenli liman olmaya devam ediyor. Sahada ne yaptığını çok iyi biliyor ve oyun olgunluğunun zirvelerinde dolaşıyor, sahipsiz top kazanıyor, bir an bile odağı karışmıyor. Kasımpaşa karşısında Maximin ilk yarıda attığı gol ve kazandırdığı penaltıyla manşetleri süslese de İsmail Yüksek’in çalışkanlığı göz kamaştırıcıydı. Savunmada Becao’nun varlığı ve Çağlar ile uyumu da Mourinho’nun kafasındaki soru işaretlerini kaldırmaya yetmiştir sanırım. Oosterwolde hem topu kullanırken hem pozisyon alırken hem de rakibe müdahalelerde riski çok yükseltiyor. Geçen sezon sol stoperde iyi iş çıkarmış, sol bekte oynadığında önünde Tadiç’le uyum sorununu hissettirmiyordu. Şimdi Maximin ile oynuyor ve onun geri koşuları sevmediği gerçeğini kabul etmeli. En azından rakibe müdahale zamanlamalarını doğru ayarlamalı. Yoksa rakibe gereksiz duran top şansı verdiği gibi bir de kart riskini yükseltiyor.
KEYİFSİZ 3 PUAN - MESUT AYDIN KALE
Milli ara geçmiş, transfer tahtası kapanmış, artık tüm takımlar son kozlarını oynamış. Ligin en kritik maçlarından biri olan Fenerbahçe-Galatasaray derbisi öncesi Jose Mourinho'nun öğrencileri, Kasımpaşa'ya konuk oldular. Maça 2 değişiklikle başlayan Jose Mourinho, En Nesri'yi Dzeko'nun yerine sahaya sürerek sürpriz yaptı.
Bu sezonun genelinde ilk yarılarda tutuk başlayan Fenerbahçe, bu maçta da özellikle defanstan çıkarken yaşadığı anlaşmazlıklarla dikkat çekti. Milli arada verdiği bir röportajda Galatasaray maçından önce Kasımpaşa maçını işaret etse de hem Mourinho'nun hem de oyuncuların kafası tamamen gelecek haftadaki derbide. Yine de rakibine çok fazla pozisyon vermeden maçı bitiren Fenerbahçe'de yıldızlar galibiyeti getirdi.
Geldiği günden beri taraflı tarafsız birçok futbolseverin heyecanlandıran Maximin ilk yarıda attığı müthiş gol ve aldığı penaltıyla tek başına maç kazanabildiğini gösterdi. İsmail'in topu geri kazanmadaki hamleleri yanında, Fred daha da özgüvenli bir şekilde ön plana çıkıyor. Tadic'in kanat fark etmeksizin güven veren oyunu, Livakovic'in kaledeki emin duruşu, sarı-lacivertlileri kötü günlerinde bile maç kazandırıyor.
Dzeko'nun da iyi bir sezon başlangıcı yapmasından sonra bu akşam kendini gösterme şansı bulan En Nesri, yanına Szymanski'yi de katarak adeta yokları oynadı. Jose Mourinho'nun bir süre daha ilk 11'de, özellikle de oyun kurmaya büyük katkı sağlayan Dzeko'yu sahaya sürmesi kesin gibi. Belki de Szymanski'nin de formsuzluğunda İrfan'ı sahada daha çok görmeliyiz.
Tam kadro sahaya çıkan ev sahibi Kasımpaşa, Oosterwolde'nin de kötü gününe denk gelmesiyle sağ kanattan etkili bindirmelerle gol fırsatları buldu ama değerlendiremedi. İlk yarıda 2-0'ı bulan Jose Mourinho devre arasında belki de ikinci devre tüm takıma derbi öncesi sakatlık, kart riski yaşamaması için, “rolantiye bile alın” demiş olabilir. Çünkü ikinci yarı topu rakibine veren, çok da pozisyona girmeyen, Dzeko ve İrfan'ın da katılmasıyla artık tamamen skoru koruyan bir Fenerbahçe izledik.
Jose Mourinho takımı ve ligi tanıdıkça galibiyet alışkanlığını da beraberinde kazanıyor. Keyifsiz bir oyunla rahat bir deplasman galibiyetiyle evine dönen Fenerbahçe'de artık hedef Galatasaray derbisi. Ancak dikkat çeken bir nokta, derbide de gereksiz yere yapılan faullerle rakibe duran top şansı verirse, o gece, dün geceki gibi mutlu bitmez...
VAR ORALI OLMADI! - DENİZ ÇOBAN
Maçın hakemi Halil Umut Meler, maç boyu faul ve kart standardını bir türlü tutturamadı. Çok net sarı kartları atladı, göstermedi. Bununla birlikte önemli ceza sahası ihlallerinde düdük çalmadı, maçı devam ettirdi. Başarılı bir sınav veremedi. Henüz 3. dakikada, top ceza sahası içinde İsmail’in eliyle buluştu. Pozisyonda, Kasımpaşalılar’ın penaltı beklentisi yersizdi. Çünkü İsmail’in bilerek kafasıyla oynadığı top eline geldi. Bir oyuncunun bilerek oynadığı top eline ya da koluna gelirse, kollar doğal konumda değilse bile penaltı verilemiyor. Dolayısıyla devam kararı doğru. 10. dakikada Fenerbahçe hücumunda sağ kanattan Becao’nun ortasını, savunmada Brekalo koluyla açıkça kesti. Oyuncunun kolları doğal konum dışındaydı. Karar Fenerbahçe lehine penaltı olmalıydı. Burada VAR’a da iş düşüyordu ama VAR oralı olmadı. VAR ORALI OLMADI! - DENİZ ÇOBAN Maçın hakemi Halil Umut Meler, maç boyu faul ve kart standardını bir türlü tutturamadı. Çok net sarı kartları atladı, göstermedi. Bununla birlikte önemli ceza sahası ihlallerinde düdük çalmadı, maçı devam ettirdi. Başarılı bir sınav veremedi. Henüz 3. dakikada, top ceza sahası içinde İsmail’in eliyle buluştu. Pozisyonda, Kasımpaşalılar’ın penaltı beklentisi yersizdi. Çünkü İsmail’in bilerek kafasıyla oynadığı top eline geldi. Bir oyuncunun bilerek oynadığı top eline ya da koluna gelirse, kollar doğal konumda değilse bile penaltı verilemiyor. Dolayısıyla devam kararı doğru. 10. dakikada Fenerbahçe hücumunda sağ kanattan Becao’nun ortasını, savunmada Brekalo koluyla açıkça kesti. Oyuncunun kolları doğal konum dışındaydı. Karar Fenerbahçe lehine penaltı olmalıydı. Burada VAR’a da iş düşüyordu ama VAR oralı olmadı.
2. SARIYI GÖRMELİYDİ AMA...
35. dakikada VAR yardımıyla Fenerbahçe lehine verilen penaltıda sorun yoktu, karar doğruydu. 45. dakikada, Kasımpaşa hücumunda Jayden rakibi Fall’a arkadan yükleniyor. Bence sınırda bir pozisyon ve hakem takdiri önemli. Hakemin devam kararının ben de doğru olduğunu düşünüyorum. 69’da Jayden Fall’ın arkadan ayağına bastığı pozisyonda 2. sarı kartı görmeliydi ancak ilk sarı kartını hatalı gördüğünü de söylemeliyim.
SIRADA DERBİ VAR... - MEHMET ALİ SABUNCU
Kasımpaşa maçına Jose Mourinho, Edin Dzeko’yu yanında oturtarak başladı. Gelelim 90 dakikanın önemli anlarına;
MAXİMİN MÜTHİŞTİ
21’de Saint-Maximin kaleyi gördüğü pozisyonda müthiş vurdu ve durum 1-0 oldu. 23’te Da Costa uzaktan kaleyegönderdi, Livakovic golü önledi. Saint-Maximin’e yapılan faul sonrası verilen penaltıyı 39’da Dusan Tadic kullandı, fark ikiye çıktı: 0-2. Devre bu sonuçla bitti. 54’te Aytaç ile başlayan tehlikeli atağı Çağlar bitirdi. 64’te Çağlar kale önünde inanılmaz bir gol kaçırdı. 89’da Ben Ouanes farkı indirmek istedi, ancak vuruşu gol olmadı. Maç bu sonuçla bitti.