Fenerbahçe'ye transferi an meselesi olan "Mesut Özil'in Osmanlı şıklığı"
Fenerbahçe'ye transferi an meselesi olan Mesut Özil'in eşi Amine Gülşe ile paylaştığı Türk kahveli fotoğraf büyük ilgi toplamıştı. Hürriyet yazarı İhsan Yılmaz bu fotoğrafta dikkat çeken Osmanlı şıklığını kaleme aldı.
Mesut Özil'in Fenerbahçe'ye transferi artık bitmek üzere. Yıldız futbolcunun artık yaptığı her paylaşım büyük ilgi topluyor. Özil son olarak eşi Amine Gülşe ile Türk kahveli fotoğraf paylaşmıştı. Büyük ilgi toplayan bu fotoğraf karesini Hürriyet yazarı İhsan Yılmaz yorumladı.
Haberin Devamı ›
İhsan Yılmaz'ın Hürriyet Gazetesi'nde kaleme aldığı "Mesut Özil'in Osmanlı şıklığı" başlıklı yazısı...
Türkiye’de futbol gündeminin birinci maddesi Mesut Özil’in Fenerbahçe’ye transferi.
Halen futbolcusu olduğu İngiliz takımı Arsenal’le yollarını ayırmak üzere olan Özil’in Fenerbahçe ile masada olduğu söyleniyor.
Durum böyle olunca da bütün sarı-lacivertli camianın gözü doğal olarak Mesut Özil’in üzerinde.
Özil’in dün Instagram hesabından eşi Amine Gülşe Özil ile birlikte fotoğrafını “Aşkımla kahve keyfi” notuyla paylaşması da bu transferle ilgili bir mesaj olarak algılandı ve bir Meksika dalgasına yol açtı sosyal medyada.
Eşiyle Türk kahvesi içtiği fotoğraf her ne kadar Türkiye’ye geleceği yönünde bir mesaj verse de yaşadıkları ortam, dekor tercihleri Mesut Özil’in kimliği hakkında da çok başka ipuçları sunuyor.
Haberin Devamı ›
Önlerindeki sehpa Selçuklu motifleriyle süslenmiş. Üzerinde Serdar Gülgün’ün ‘Ottoman Chic’ (Osmanlı Şıklığı) adlı kitabı duruyor. Sehpanın üzerindeki bir diğer dekor ise üç hilalli cam biblo.
Osmanlı kimliğine özel bir vurgu yapmış evinin dekorunda Mesut Özil.
Arkalarındaki duvarda ise en ünlü Oryantalist ressam Jean Leon Gerome’un ‘Young Greeks In The Mosque’ (Camide Yunan Gençleri) adlı tablosuyla Osman Hamdi Bey’in ‘Kahve Ocağı’ tablosu asılı.
Dünyanın en ünlü Oryantalistleri arasında yer alan Jean Leon Gerome (1824-1904) pek çok kez Türkiye’ye geldi. Dolmabahçe Sarayı Koleksiyonu’nun oluşmasına önemli katkı sağladığı biliniyor. Paris’te hocalık yaptığı dönemde Türk resminin üstatları olan Şeker Ahmet Paşa, Osman Hamdi Bey ve Halil Paşa gibi isimlere resim dersleri verdi.
Gerome 1854, 1871, 1875 ve 1874 yıllarında dört kez Türkiye’ye uğradı ve erotik hamamlar, zengin aksesuarların, yarı çıplak kadınların süslediği haremler yanında gündelik yaşamın canlılığını yansıtan, esir pazarları, dervişler ve zeybekler gibi pek çok grubun resimlerini yaptı. Batı dünyasındaki Oryantalist bakışla Doğu imajının oluşmasındaki en önemli isimlerden biri oldu.
Mesut Özil’in duvarını süsleyen ‘Kahve Ocağı’ ise, Türkiye’de arkeolojisinin, müzeciliğinin ve sanat eğitiminin temellerini atan Osman Hamdi Bey’in 1879 tarihinde çizdiği, oryantalist ve natüralist izler taşıyan bir tablo.
Haberin Devamı ›
Tuval üzerine yağlı boyayla yapılmış bu tabloda, Osman Hamdi pencerenin önündeki sedirde bir çeşit nargile sayılabilecek bir tütünü uzun bir çubuk ile içen bir adam ile ona Türk kahvesi getiren bir kadın resmetmiş. Tablodaki adam ve kadının kıyafetleri ile mekânın detaylı tasviri öne çıkıyor.
Gelelim Mesut Özil’in duvarındaki tabloların orijinal olup olmadığına...
Osman Hamdi Bey’in ‘Kahve Ocağı’ adlı tablosunun Avrupa’da özel bir koleksiyonda olduğu biliniyor. Bu özel koleksiyonun Özil’e ait olduğunu hiç sanmıyorum.
Jean Leon Gerome’un 1865 tarihli 38x27 cm ebadındaki ahşap üzerine yağlıboya tablosu ‘Camide Yunan Gençleri’ ise Minneapolis Institute of Art koleksiyonunda bulunuyor.
Belli ki duvardaki tablolar birer kopya. İnternete girip kısa bir araştırma yaptığınızda kumaş üzerine yapılmış bu baskıların 100 TL civarında bir fiyata satıldığını görebilirsiniz.
Haberin Devamı ›
Astronomik ücretler alan bir dünya starının duvarında orijinal eserleri görmek isterdik ama belli ki Özil için önemli olan eserin değeri değil, taşıdığı mesaj. Batı’da yetişmiş bir futbolcunun kendisini ait hissettiği bir geçmişe, köklerine sahip çıkma isteği ve daha çok gösterme çabası...
Bunu yaparken duvarına astığı tablolar gibi oryantalist bir fotoğrafa dönüşmesi ise hayli ironik olmuş.