Fenerbahçe'ye övgü dolu sözler: Kolay ve çok net!

6 Şubat’ta oynanması gereken Fenerbahçe - Konyaspor maçı, ülkemizi yasa boğan deprem felaketi nedeniyle ertelenmişti. İki takım, bugün Ülker Stadyumu Şükrü Saraçoğlu Spor Kompleksi'nde karşı karşıya geldi.

İLK 11'DE 2 DEĞİŞİKLİK

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jorge Jesus, Adana Demirspor maçının 11’ine göre 2 değişiklikle Konyspor karşılaşmasına çıktı. Sarı-lacivertli ekipte, Mert Hakan’ın yerine Zajc, Batshuayi’nin yerine ise King görev aldı.

Fenerbahçe, mücadeleye şu 11’le çıktı:
“Altay, Ferdi, Samet, Szalai, Lincoln, Zajc, Arao, İrfan, Rossi, King, Valencia.”

FENERBAHÇE'DE 5 İSİM KADRODA YER ALMADI

Fenerbahçe, Konyaspor maçına 5 oyuncusundan yoksun çıktı. Sarı-lacivertli ekipte; Alioski, İsmail Yüksek ve Joao Pedro teknik ekip tercihi nedeniyle kadroda yer almazken, son antrenmanda sakatlanan Luan Peres, mücadelede görev alamadı. Bu oyuncuların yanı sıra Adana Demirspor karşılaşmasında sarı kart görerek cezalı duruma düşen Batshuayi, Konyaspor mücadelesinde forma giyemedi.

VALENCIA TARİHE GEÇTİ

Tek rakibi Erling Haaland...

OSTERWOLDE YEDEK BAŞLADI

Fenerbahçe’nin İtalya Serie B ekiplerinden Parma'dan kadrosuna kattığı Jayden Oosterwolde, Konyaspor mücadelesine yedek soyundu. Mücadelenin 68. dakikasında genç futbolcu oyuna dahil olan isim oldu.

FENERBAHÇE'DEN NET GALİBİYET

Jorge Jesus'un cezası nedeniyle takımın başında yer almadığı maç büyük bir merak konusu olmuştu. Portekizli teknik adamın yardımcısı Joao de Deus takımın başında görev aldı. Mücadeleyi baştan sona üstün götüren Fenerbahçe sahadan 4-0'lık üstünlükle ayrılan taraf oldu.

Maçın ardından Fanatik yazarları bu zorlu maçları köşelerinde değerlendirdiler. İşte yazarların yorumları ve değerlendirmeleri...

20 dakikalık maç (Faik Çetiner)

Kadıköy’de maç öncesi şüphesiz hüzünlü bir hava vardı. Maç başladı, tribünleri dolduranlar oyuna konsantre olmaya çalıştılar. 3 haftalık aradan sonra Fenerbahçe’nin isteği, arzusu da merak ediliyordu. Jesus’un sahaya çıkardığı 11’e yine takılanlar vardı. (Arda, Oosterwolde niye yok?) Yeni teknik direktörü ile galibiyeti olmayan Konyaspor adeta “Acemiler mangası” görüntüsündeydi. Ne ofansif, ne de defansif oyunu beceremediler. (İlhan Palut niye gitmiş ki) Maça ısınmadan, acemice bir penaltı yaptılar, yenik duruma düştüler sonra da yine acemi bir kırmızı kart görerek (Diouf) sahada 10 kişi kaldılar. Rakip 10 kişi kalınca Fenerbahçe sahada cirit atmaya başladı.

Gözler onların üzerindeydi

Topa yüzde 80 sahip olan Sarı-Lacivertliler becerili ayakları (Valencia, İrfanCan, Ferdi, Rossi, Lincoln) ile maçı idman havasına soktular. İlk yarı biterken Rossi’nin asistine yaptığı şık vuruşla 2’nci golü atan Valencia’nın şovu da devam ediyordu. 2 farkla biten ilk yarıdan sonra, ikinci 45 dakika kimler şans bulacak diye beklemeye başladık. Önce İrfan Can (Niye ıslıklanır?) yerini Emre Mor’a, Arao da Crespo’ya bıraktı. Sonra umumi arzu üzerine Oosterwolde ve Arda Güler oyuna girdiler. Son bölümde gözler Arda Güler (Yine keyif verdi) ve Oosterwolde (Çok kart görebilir) üzerindeydi. King’in ve Szalai’nin golleri Fenerbahçe’yi farka götürürken, 90 dakikalık maç aslında 20 dakikada bitmişti.

Tatsız galibiyet (Mehmet Ali Sabuncu)

Zor günler geçirdiğimiz bu günlerde hayatın devam ettiğini hatırlayalım. Tüm ülkemizin başı sağ olsun... Konyaspor maçı Kadıköy'de bu atmosferde başladı. Gelelim karşılaşmanın önemli anlarına;

Yine Valencia...

2'de Diouf kafayla vurdu, top üstten auta gitti. 5'te Szalai gol denedi, olmadı. 11'de Endri Çekici topu ceza alanında elle kesti, penaltıyı Valencia kullandı, to direklere vurarak gol oldu: 1-0. 33'te Joshua King hareketlendi, ancak Calvo ikinci golü engelledi. 36'da Rossi çaprazdan kötü vurdu. 45+6'da Rossi ortaladı, Valencia uçarak dokundu, devreyi bitirdi: 2-0. 54'te Soner takımı adına ilk şutunu çekti ama kaleci Altay gole izin vermedi. 61'de Lincoln uzaktan vurdu, King'e çarpan top gol oldu: 3-0. 75'te Arda Güler topu iyi taşıdı, ayak içi vurdu ama top auta gitti. Buna rağmen Kadıköy'den alkış aldı. 77'de Szalai, Valencia'ya topu indirmek istedi ama top doğrudan ağlara gitti: 4-0. Maç bu sonuçla bitti.

TARTIŞMALI POZİSYONLAR

Hakem, Mame Diouf'a neden o hareketi yaptı?

Fark 6'ya indi ama...

Yarış devam ediyor ve daha çok maç var. Sevilla eşleşmesi daha önemli bence... Hem kulüp hem ülke başarısı için. Maça gelince; Konyaspor'u hiç bu kadar kötü görmemiştim. Böyle giderse işleri çok zor... Fenerbahçe'nin hırsı ve oynama isteği sezon başındaki gibiydi, umarım devam eder.

Birlikte güzeliz! (Serkan Akcan)

Ulus olarak acılarla doluyuz, kalbimiz kanıyor, ciğerimiz dağlanıyor. Dün geceki görüntü, futbolun birleştirici tarafının resmiydi. Konyaspor Diouf’un erken atılmasıyla yeni hocasının kırılgan planını tuzla buz etse de Fenerbahçe’nin başlangıçtan itibaren oyunun inisiyatifini elinden bırakmadığı gerçeğini unutmamak gerek. Jesus, yeni sol beki Oosterwolde’yi kulübede oturtup yine Lincoln ile başlarken merkezde Zajc’ı, önde de King’i sahaya sürdü. 11’e 11 oynanan dönem dahil maçın her bir saniyesinde topa ve doğal olarak sahaya hükmeden taraf olmak isteyen Jesus için ilk yarıda işler rölantide giderken bile Valencia gol atmaya devam etti.

Acayip bir 'atanı' var

Fenerbahçe’nin her şeyden önce acayip bir ‘atanı’ var. Ekvatorlu forvet, şartlar ne olursa olsun her pozisyonda gole ulaşabiliyor. Jesus ve futbolcularının önünde zor bir fikstür var. 4 lig maçının 3’ünü deplasmanda oynayacaklar, içeride ise Beşiktaş derbisine çıkacaklar. Arada 9 ve 16 Mart’ta Sevilla ile Avrupa Ligi maçlarını yapacaklar. İyi tarafından bakılacak olursa Fenerbahçe bu sezon en iyi formuna 3 güne bir maç oynarken yoğun takvimde ulaşmıştı. Elinde geniş bir kadro bulunan ve her bir futbolcusunu oynatarak formda tutmak isteyen Jesus için bu yoğunluk ilk etapta avantajdı, bakalım yüksek ritimde aynı performans gelecek mi?

Kolay ve çok net! (Erman Özgür)

Fenerbahçe'nin Arao'yu savunmanın arasına sokup, Lincoln ve Ferdi'yi öne çıkardığı oyun planı ilk düdükten itibaren işledi. Her ne kadar oyun üstünlüğüne rağmen yeterli pozisyon üretilemese de Lincoln'ün yaptırdığı penaltı ile gelen Valencia golü ve Diouf'un atılması Fenerbahçe'nin üstünlüğünü daha da artırmasını ve istediğini almasını sağladı. Bu sezon gittikçe güç kaybeden Konyaspor, Fenerbahçe kalesine gidebilmek için en önemli silahı Michalak'ı da kaybedince Fenerbahçe savunması için ilk yarı tehdit edilmesen geçti diyebilirim. Konyaspor'un bu güçsüz görüntüsüne ilk yarının uzatmalarında Valencia, Rossi ortasında bir ceza daha keserek maçın ilk yarısından galibiyeti garantiye almış oldu.

DESTEK MESAJLARI

Maç öncesi deprem felaketi unutulmadı

Yıldız Valencia

Maçın 2. yarısına Fenerbahçe ilk yarının rahatlığını vasat oyuna çevirerek başladı. Tempo düştükçe kaleye gelemese de top Konyaspor'da ilk yarıdakine göre fazla kaldı. Jesus hemen Emre ve Crespo ile müdahale etti. Yine pozisyon üretme konusunda istenilen seviyeye gelinmese de Lincoln şutunda King 3. golü attı. Arda ve Osterwolde'nin sahne alışları, Szalai'nin duran top golü Fenerbahçe için maç boyunca devam eden pozitifliği katlayarak devam ettirdi. Sonuçta Fenerbahçe için maç ilk 20den sonra çok daha rahat geçti. Maçın yıldızı ise ilk bölümde golleri atan Valencia oldu.

Sezon başı dinamizmi (Cem Dizdar)

Korkulu, kederli, şaşkın zamanların ilaçlarından biridir oyun. Giderilemez acılarını gideremez insanın elbette ama derin yaralarını sarma konusunda yardımcılardan biridir. Oyun, kazanmaktan öte yarın umududur. Elem çemberinden geçerken hepimize bir nebze olsun yaşamaya dair bir ışık veriyorsa futbol, bunun da hakkını vermek yönetenin/oynayanın boyun borcudur. Dün akşam bu yönde tek yönlü bir gayret izledik ilk yarı. Fenerbahçe topu elde tutma dışında başarılı hücumlar örgütleyemese de iki gol bulmayı bildi. Demek ki, bir takım için topun rakibe göre üç kat elde tutulmuş olması sonuç alma istatistiği açısından çok önemli avantajları da gösteriyor olmalı. İlhan Palut öncesi beklenen seviyede değilse de Palut sonrası paralize olmuş görünüyor Konya! Teknik adam değişiklik vakti de tıpkı antrenman planlaması gibi doğru zamanlama istiyor belli ki.

Rahat göründüler

Tüm maç, teknik adamı kenarda olmayan Fenerbahçe’nin elinde geçerken sahadakiler genel olarak rahat göründü. Ancak 59’da Konya kendi ceza sahası önünden bol pasla elini kolunu sallayarak rakip ceza sahası önüne kadar inmeyi başardı. Bu da rahatlığın olumsuz getirisi olabilir ama iki dakika sonra maçı koparan golü bulmayı da bildiler. Fenerbahçe sezon başı dinamizmine yaklaşıyor gibi. Sonuç ne olursa kim şampiyon olursa olsun, bu sezon kayıplarımızın yüküyle sürdüreceğimiz yaşantımızın dertli sezonu olacak. Bari birbirimiz ıslıklamayalım. Husumetlerimizin kaynağının rakipler değil bizim bulandırılmış zihnimiz olduğunu aklımızda tutalım. Biz geride kalanlar, birbirimizi koruyup kollarken oynamanın da hakkını verelim...