Fenerbahçe'ye hücumcu hoca: Dick Advocaat
Fenerbahçe, Vitor Pereira’nın ardından vakit kaybetmeden aradığı teknik direktörü buldu: Dick Nicolaas Advocaat... Sarı- Lacivertliler’in bu tercihi tam bir sürpriz oldu. Adı fazla gündeme gelmeyen tecrübeli çalıştırıcının seçilmesi, özellikle sosyal medyada eleştiri yağmuruna tutuldu. Peki Advocaat nasıl bir teknik adam?
Son yıllarda Ersun Yanal dönemi hariç defansif futbol oynamakla eleştirilen Sarı- Lacivertliler, her zaman önce golü düşünen Hollandalı’yı takımın başına getirdi. Total futbolun yaratıcısı Rinus Michels’in öğrencisi olan Advocaat, 4-3-3’ten taviz vermiyor. 68 yaşındaki teknik adamla ilgili tek endişe, kariyerinin düşüşte olması.
4-3-3’e geçiş zor olmaz
68 yaşındaki çalıştırıcının en önemli özelliği, çalıştırdığı her takımda göze hoş gelen, hücum futbolu oynatması. Fenerbahçe’de, Ersun Yanal dönemi dışında son yıllarda en
büyük eleştiri konusu, defans ağırlıklı bir oyun anlayışının tercih edilmesiydi.
Advocaat en azından bu özlemi giderecek gibi görünüyor. Deneyimli teknik adam, gittiği her takıma ilk iş olarak 4-3-3 sistemini aşılıyor. Geçtiğimiz sezon 4-2-3-1 oynayan Kanarya için bu taktiğe geçiş yapmak son derece kolay olacaktır. Advocaat, dünyaya ‘total futbol’u kazandıran, Barcelona’nın son yıllarda izleyeni hayran bırakan oyun planının temellerini atan efsane çalıştırıcı Rinus Michels’in öğrencilerinden biri.
Eksik parça 10 numara
Michels, önde pres yapan, savunmayı orta sahaya yaklaştıran, ofsayt taktiğini etkili bir şekilde kullanan bir oyun anlayışı yaratmıştı. Dick Advocaat da mümkün olduğunca
bu prensiplere bağlı kalmaya çalıştı. Genelde stoperde fizik gücü yüksek ve top dağıtabilen; orta sahada ise bir defansif, iki ofansif oyuncu kullanan Advocaat, Fenerbahçe’de bu özellikte oyuncular bulmakta zorluk yaşamayacak. Mehmet Topal ve Salih Uçan’ın yanına, uzun süredir beklenen bir 10 numara transferi de yapılırsa, eksik parça tamamlanmış olacak. Tabii Salih’in fiziken daha güçlü bir hale gelmesi de Hollandalı’nın oyun planı açısından önemli. Ozan Tufan da ofansif yeteneklerini ön plana çıkarabilirse, Advocaat’la birlikte beklenen çıkışı yapabilir.
Zenit’ten sonrası kötü
Dick Advocaat konusunda en büyük soru işareti, son yıllarda kariyerinin ciddi bir düşüş yaşaması. Zenit’te 2008 yılında kazandığı UEFA Kupası’nın ardından işler onun için pek
iyi gitmedi. Alkmaar ve Sunderland maceraları hayal kırıklığı oldu. Ayrıca Zenit’ten ayrıldıktan sonra çalıştırdığı Belçika, Rusya ve Sırbistan Milli Takımları’nda da beklenen başarıyı yakalayamadı. Tam teknik direktörlükten elini eteğini çekip ‘danışman’ olarak kariyerine devam ettiği dönemde Fenerbahçe’nin başına geçmesi, çoğu kişi açısından sürpriz oldu. Belki de kariyerine bir şampiyonluk daha yaşayarak son vermek istedi...
Fatih’i oyuna aldı hükmen mağlup oldu
Advocaat, Rus ekibi Zenit’e tarihinin en parlak dönemlerinden birini yaşattı. Rus ekibi onun yönetiminde ilk kez UEFA ve Avrupa Süper Kupası’nı kazandı. Müthiş başarıları nedeniyle St. Petersburg şehrinin yönetimi 1886 yılından sonra ilk kez bir yabancıya, fahri vatandaşlık verdi. Hollandalı’nın Rusya’da unutmak isteyeceği olaylar da yaşandı.
Bunlardan biri, ligde 19 Nisan’da L.Moskova ile deplasmandaki maçta yaşandı. Karşılaşma 1-1 berabere devam ederken, 81. dakikada Pogrebnyak oyundan çıktı, Fatih Tekke girdi. Zenit’te o sırada sahada Meira, Krizanac, Dong-Jin Kim, Danny, Tymoshchuk ve Huszti olmak üzere 6 yabancı bulunuyordu. Fatih Tekke’yle birlikte bu sayı 7 oldu ve
kural ihlal edildi. Advocaat, 1-1 biten maçın ardından hatanın kendisinde olduğunu söyleyip, verilecek cezaya saygılı olduğunu belirtti. Rusya Futbol Federasyonu, Lokomotiv Moskova’nın maçı 3-0 hükmen galip bitirdiğini ilan etti.
Blind: Hayal kırıklığı, Advocaat: Sürpriz değildi
Hollanda Milli Takım Teknik Direktörü Danny Blind, Advocaat’ın danışmanlık görevinden ayrılıp Fenerbahçe’nin başına geçmesiyle ilgili konuştu. Blind, “Ayrılma kararını duyunca açıkçası hayal kırıklığına uğradım. Bizimle uzun süre kalacağını söylemişti” yorumunu yaptı. Tecrübeli teknik adam ise buna cevap vererek, “Onun hayal kırıklığını anlayabiliyorum. Ancak bu durumun sürpriz gibi karşılanmasını anlayamadım. Benim zaten sözleşmemde Avrupa’da bilinen bir takımdan teklif gelirse ayrılacağım şeklinde bir madde vardı. Fenerbahçe de öyle bir takım” diye konuştu.
Türk takımlarına şansı tutmadı
Dick Advocaat, teknik direktörlük kariyerinde Türk ekiplerine karşı birçok kez rakip oldu. 2000- 01 sezonunda Rangers’ı çalıştırırken, Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray ile aynı gruba düştü. Advocaat’ın ekibi ilk maçta İstanbul’da 3-2 kaybederken, İskoçya’daki karşılaşma golsüz beraberlikle sonuçlandı. Ertesi sene ise Rangers, bu kez Fenerbahçe ile Devler Ligi ön elemesinde karşı karşıya geldi. Sarı-Lacivertliler 0-0 ve 2-1’lik sonuçlarla turu geçen taraf olmuştu. Advocaat, kulüp bazında Türkler’e karşı kötü sonuçlar alsa da Hollanda ve Belçika Milli Takımları’yla Türkiye’ye karşı oynadığı 3 karşılaşmada da sahadan galibiyetle ayrıldı.