Zehra Köse: Alışık olmadığımız bir döneme girdik

Milli eskrimci Fatma Zehra Köse, yeni tip corona virüs (Kovid-19) salgını sürecinde başlarda zorlandığını ama aile ortamında yaptığı antrenmanlarla kendini hazır tutmaya çalıştığını söyledi.

AA muhabirlerine açıklamada bulunan Fatma Zehra, Kovid-19 sürecinde ekstra çalışmalar yaptığını belirterek, "Alışık olmadığımız bir döneme girdik. Ama bu döneme de mecbur alıştık. Federasyonumuzun gönderdiği programı uyguluyoruz. Ekstra çalışmalar da yapıyoruz. Aile ile beraber olmak da mental anlamda iyi oldu." dedi.

Organizasyonların iptal edilmesinin ardından İstanbul’da ailesinin yanına dönen milli eskrimci, "Evde kardiyo antrenmanları yapıyoruz. Eskrimde teknik kaybetmemek için bacak hareketleri var. Bize onları gün içinde gönderiyorlar. Onları yapıyoruz. Silahla vuruş mesafesi çalışıyoruz. Online yogaya başladık. Bize çok iyi geliyor. Bayağı sistematik gidiyoruz. İyi gidiyor." ifadelerini kullandı.

Türkiye Eskrim Federasyonu ve antrenörlerinin programları doğrultusunda hafta içi her gün online üzerinden antrenmanlar yaptığını anlatan Fatma Zehra, "Üç antrenörümüz var. Bizi takip ediyorlar. Takımdaki bütün arkadaşlarımızla birlikte çalışıyoruz." şeklinde görüş belirtti.

Kovid-19’da en çok hangi branşın etkileneceği yönündeki soruyu yanıtlayan milli sporcu, şunları söyledi:

"Takım sporları mental anlamda daha çok zorluk çekebilir. Biz aynı zamanda ferdi bir sporuz. Kendi başına olaylara adapte olabilme ruhu var. Takım sporu yapan arkadaşlarımın da bu sürece alıştığına inanıyorum."

"Gitara biraz daha yoğunlaştım"

Salgın sürecinde annesi Fatma Betül Köse ve babası Ali Salih Köse ile daha çok zaman geçirme fırsatı yakalayan milli eskrimci, "Gitara biraz daha yoğunlaştım. Kamplarda yanımda olmuyordu. Kitap okuma alışkanlığım çok fazla yoktu. Birkaç arkadaşım kitap tavsiye etmişti, federasyon da bize kitaplar gönderdi. Onları okuyoruz. Tarihsel konuları araştırıyorum. Sürekli aile ile sohbet halindeyiz. Bu süreçte farklı konuları da ele almak iyi oldu. Bazen yemek yapıyorum." diye konuştu.

"Olimpiyatların ertelenmesi iyi oldu"

2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın ertelenmesine de değinen Fatma Zehra Köse, "Olimpiyatların ertelenmesi iyi oldu. Eğer organizasyonlar devam etseydi çok büyük risk olurdu." ifadelerini kullandı.

Eskrim Milli Takımı olarak 2,5-3 ay önce Yunanistan’da müsabakalara çıktıklarına dikkati çeken Fatma Zehra, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O zaman koronavirüs başlamıştı. Nasıl iptal olmuyor diye şaşırmıştık. Risk altında olduğumuz bile bile gittik ama çok şükür bir sıkıntı çıkmadı. Zaten bu maçlardan sonra eskrimde bütün organizasyonlar iptal edildi. Her şeyde bir hayır vardır. Başka branşta sakatlığı çok olan arkadaşlarımız vardı. Mesela Taha Akgül. Ben de sakattım. Kasıktan bir problem yaşadım. Ayak bileğimi burktum. İnşallah hepimiz için daha iyi şeyler olacak."

Avrupa Şampiyonası’nın da gerçekleştirilemediğini hatırlatan Fatma Zehra, "Bir de eleme maçı vardı. Klasmanda önde olan tek bir kişi gidecekti." değerlendirmesinde bulundu.

"Futbolun başlaması bana çok doğru gelmiyor"

Fatma Zehra, futbolda maçların gelecek hafta hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

"Futbolun başlaması bana çok doğru gelmiyor. Vaka sayısı hala var. Bizim de ne zaman başlayacağımız belli değil. Ne zaman tamamen biter o zaman başlamalıyız diye düşünüyorum. Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nde kalıyoruz. Orada bir sürü insanla iç içe olacağız. Risk olabilir. Bakanlık bize imkan tanıdı. Seyahat izni ve spor salonlarında çalışabilme izni çıkarttılar. Ancak ben çoğu şeyi evde yapabildiğim için evdeyim. Bu çok iyi bir fırsat oldu."

Salgının kendileri açısından en çok maç eksiğine neden olduğunu kaydeden Fatma Zehra, "Eskrimde maç eksiği çok önemli. Buna göre çalışmalar yapıyoruz. En az 1-2 ay daha geri başlamak için süre olur diye düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

"Hepimizin olimpiyat hayali var"

Bu senenin kendisi için sakatlık sezonu olduğunu belirten milli sporcu, "Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım. Dünya kupalarında madalya almak istiyorum. Bu sene Avrupa Şampiyonası’nda madalya almayı hedefliyordum. Takım olarak büyük şeyler hedefliyoruz. Hepimizin olimpiyat hayali var. Bu sene çok güzel şeyler başardık. Ferdi olarak da en büyük hayalim olimpiyatlar. Olimpiyatlarda madalya kazanmak istiyorum." diye konuştu.

"Annem menajerim gibi"

Röportajı ailesiyle gerçekleştiren Fatma Zehra, annesi Fatma Betül Köse’nin müsabakalarını ve fiziksel durumunu yakından takip ettiğinin hatırlatılması üzerine "Annem menajerim gibi benim. Her şeyimle ilgilenir." ifadelerini kullandı.

Anne Fatma Betül Köse ise "Bazen bana sorar, ne turnuvası var diye. Benim için de özel bir zevk. Hoşuma gidiyor. Eskrim çok güzel bir spor. Seyretmesi acayip zevkli." değerlendirmesinde bulundu.

Bugüne kadar neyi başardıysa annesinin hep arkasında olduğunu vurgulayan Fatma Zehra, "Sporda vazgeçmek istediğim çok dönem oldu. Bana vazgeçmemem gerektiğini öğretti. O benim için her zaman bir örnek olacak. Çok şükür böyle bir annem var. Her zaman beni sakinleştirebiliyor. Bunu bana öğretebiliyor." diye konuştu.

Fatma Zehra’nın küçüklüğünden beri güçlü bir çocuk olduğunu anlatan anne Köse ise şunları söyledi:

"Zehra’nın ilkokul 4’den 8. sınıfa kadar müzik öğretmeniydim. Zehra 10 aylıkken yürüdü. 7-8 aylıkken yengemin sandalyesi oynamaya başladı. Gördük ki Zehra sandalyeyi oynatıyor. Dayım ’Kıza bak beton’ dedi. Aradan yıllar geçti. Bir gün Zehra’ların sınıfta derse girdim. Zehra da hasta o gün okula gelmedi. Zehra’yı sordular, gelemedi dedim. Sınıfta beton hastalanmış sesleri duydum. Siz lakap mı taktınız dedim. ’Hocam biz ona beton diyoruz’ dediler. Güçlü bir kız."

Anneler Günü için şarkı

Fatma Zehra, Anneler Günü’nü de ailesiyle söylediği şarkılarla kutladı.

Fatma Betül, "Anneler Günü’nü okulda kutlamam. Annesi olmayan çocuklarımız var. Hepsini de çok seviyorum. Bir nimet şu an aynı ortamda olmak. Allah’a bin şükür. Huzur içinde beraber olmak kadar güzel bir şey yok. Çok mutluyum." ifadelerini kullandı.

Fatma Zehra, Anneler Günü dolayısıyla "İstanbul’da Sonbahar" şarkısını çalarken, milli sporcunun babası Ali Salih Köse ise "Efelerin Efesi" türküsünü annelere hediye etti.