Fanatik yazarları Beşiktaş - Giresunspor maçını değerlendirdi!
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
Sergen Yalçın’ın maça başladığı 4-4-2 formasyonu bir çözüm olmadı. Beşiktaş yine saman alevi gibi maçın başında parladı daha sonra her türlü faktör aleyhine gelişti. Oyuncular çabuk oynama ve telaşı, hırs ile gerginliği birbirine karıştırdılar. İyi oynarken penaltıdan gol yemek şanssızlık ancak maçın kalanını sadece şanssızlıkla açıklamak Beşiktaş’a kötülük yapmak, Beşiktaşlı’ya yalan söylemek olur.
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
Hüseyin Göçek 39’da VAR’a gitmeden Necip’e doğrudan kırmızı kart gösterse en fanatik Beşiktaşlılar’ın yüzde 90’ı bile itiraz etmez ancak VAR’a gittikten sonra Necip’in kontrolsüz müdahalesi öncesinde Josef’e yapılan faulü atlamak da hakemin hatası.
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
Hakeme bağlamak, kötülük olur
Maçın kalanını, Giresunspor’un bu sezon ilk kez bir maçta bu kadar çok gol atmasını, Beşiktaş’ın yıllar sonra ligde iç sahada bu kadar farklı yenilmesini sadece Hüseyin Göçek’in iyi bir hakem olmamasıyla açıklamak da Beşiktaşlıya kötülük yapmak olur. Beşiktaş farklı skorla yenikken stada gelmiş taraftarların bazı oyuncuları ıslıklayıp sonradan giren Can Bozdoğan’a her top geldiğinde alkışlamasını iyi analiz etmek gerek:
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
Kötü oynayabilirsin, organize olamayabilirsin lakin kötü mücadele etmek Beşiktaş semtinde asla tolere edilemez! Kötü mücadele eden oyuncularda ısrar eden takımın hocası, camianın en sevilen evlatlarından Sergen Yalçın bile olsa onun hataları da bir yere kadar tolere edilebilir.
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
4 genç oyuncu hep oynamalı!
Dünyada her takım altyapısından Ersin gibi genç yetenekli kaleci yetiştirmek isterken, sen kendin şans verip geliştirdiğin asıl kalecin yerine kalede rotasyon ezberiyle tercih yaparsan, 10 kişi maçı döndürme şansın da kalmaz. Sezonun kalanında Beşiktaş kalede Ersin, sol bekte Rıdvan, stoperlerden birisi Serdar Saatçı ve mutlaka Can Bozdoğan’ı ilk 11’de başlatarak devam etmeli.
ALİ ECE: BUNUN ADI TÜKENİŞ
Bu dördü bazen hata yapsalar da öğrenirler, daha doğrusunu yapabilirler. Elit profesyonel maaşı alıp halen amatör hata yapanların Beşiktaş’a verebileceği bir şey yok, bazıları en fazla kadro dışı kalıp toplamda 10 milyon Euro kazanan Douglasgiller’in yanına ekstra maddi zarar olarak eklenirler.
CEM DİZDAR: KREDİNİN TAMAMI TÜKENDİ!
Stres, kimi zaman faydalıysa da çoğu zaman ‘’tüketir’’. Faydalı görünen zamanlarında ise esas olan stresin yönetimidir. Gereksiz ama görünen o ki Beşiktaş ağır stres altında. Kolayca yapabildiği çoğu şeyi ‘’kazanma baskısı’’nın aceleciliğiyle zorlaştıran bir tutumdaydı dün akşam.
CEM DİZDAR: KREDİNİN TAMAMI TÜKENDİ!
İlk devre rakip kaleye neredeyse tek şut atan Giresun, ‘’yarım hücum’’la bulduğu penaltı sayesinde devreyi önde kapadı. Stresin yoğunluğunun göstergesi de çoğu durumda sakin kalmayı beceren Necip’in sınırlarını zorlayarak kırmızı kartla oyun dışı kalışıydı sanırım. Eksik kalan Beşiktaş oyun ritmini belirleme konusunda çaresiz kalınca ikinci devre oyun durağana döndü.
CEM DİZDAR: KREDİNİN TAMAMI TÜKENDİ!
Mecalsiz görünen Beşiktaş...
Giresun için maç baştan beri ‘’fırsat kollama’’ biçiminde planlanmıştı belli ki. O fırsatın ikincisini bir uzun topta Mert Günok verince konu kapandı. Böylece zaten epeydir mecalsiz görünen Beşiktaş, şampiyonlukla elde ettiği kredinin tamamını da tüketmiş oldu! İlk 20-25 dakika dışında hücum edemediği gibi savunmada da benzer savrukluk içinde görününce ‘’Düşer mi düşmez mi?’’ bahislerine konu olan Giresun aldı başını gitti!
CEM DİZDAR: KREDİNİN TAMAMI TÜKENDİ!
Sade oyunla kazandılar
Futbol her oyun gibi hayatı öğreten bir oyun... Kaybettiğiniz maçları ‘’şanssızlık’’ ile açıklamaya çalışınca yapılamayanı tedavi etmek de güçleşiyor. Geriye kalan, taraftar duygusunu tatmin etmek oluyor ki, bu en zoru! Çoğumuz biliriz ki, kaybedilen periyodların bir yerinde o yere göğe koyulamayan taraftar umudu kırıldığı için takımın en büyük ‘’dağıtıcısı’’ oluyor. Giresun gayet basit bir plan ve sade bir oyunla kazandı. Peki, Beşiktaş’ta kim, neyi, neden yapamadı? Bu soruların peşine düşmek iyileşmenin ön koşuludur.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
Beşiktaş için büyük bir hayal kırıklığı ile ilerleyen sezon Giresun hezimetiyle yeni bir boyut kazandı. Geçen sezon dar kadroyla nefis bir futbol oynayarak şampiyonluğa oynayan takımın 14 haftada bildiğini unutması ve oynadığı son 13 resmi maçın 11’ini kaybetmesi inanılır gibi değil.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
Taraftar, 'Hadi Şampiyonlar Ligi’nde gücümüz yetmedi' diye olayı bir nebze tolere edebilir ama bu kadro nasıl olur da ligde 4 maçı üst üste kaybeder. Sergen Yalçın’dan kaleci Mert’e, Welinton’dan Vida’ya herkes formsuz daha da kötüsü vazgeçmişler. Adeta fişi çekmişler, kimse oynadığından keyif almıyor, kazanacağına inanmıyor.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
Kırmızıdan sonra film koptu
Giresunspor’a karşı Larin ve Batshuayi’yi önde oynatıp 4-4-2 ile baskı kuran Beşiktaş 21. dakikada Rosier’in sebep olduğu penaltıya kadar tüm inisiyatifi elinde bulunduruyordu. Diabate’nin penaltısının ardından da baskıya devam eden Beşiktaş’ta Necip’in kırmızı kartından sonra film koptu.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
İlginçtir maçın iki kırılma anında da hakem Hüseyin Göcek karar veremedi ve iki önemli pozisyon VAR uyarısıyla karara bağlandı. Maalesef Göcek ligin en yetersiz hakemlerinin başında geliyor ve şaşırtıcı şekilde her sezon aynı vasatlıkla ilerliyor.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
Direnci çimlere gömüldü
İkinci yarıya Ghezzal’ın yerine Welinton ile başlayan Sergen Yalçın oyunu çevirme umudunu korusa da kalecisi Mert Günok öylesine bir zamanlama hatası yaparak gole sebebiyet verdi ki, takımın tüm direnci çimlere gömüldü.
SERKAN AKCAN: DÜŞMEYE GÖR
Giresunspor’un Serginho ve Champness ile bulduğu son goller, nakavt olmak üzereyken yenen son yumruk gibiydi. Champness, Mert yerde yatarken o golü yapmasa tarihe geçerdi ama bu fırsatı kaçırdı! Beşiktaş bu sezon Şampiyonlar Ligi için kaliteli bir kadro kurdu, ama gelin görün ki, tarihte ilk kez 6 resmi maçı üst üste kaybetti.
DENİZ ÇOBAN: GÖKÇEK'İ VAR KURTARDI!
Maçın hakemi Hüseyin Göçek dün gününde değildi ama şansı yanındaydı. Zorda kaldığı anlarda; önce VAR, sonra devre arası, en sonunda da skor imdadına yetişti. Göremediği pozisyonlarda VAR devreye girdi. İlk yarının sonlarına doğru oyun gerginleşmeye başladı, devre arası oyundaki tansiyonu düşürdü.
DENİZ ÇOBAN: GÖKÇEK'İ VAR KURTARDI!
İkinci yarıda Giresunspor skoru yakalayınca da işi hayli kolaylaştı. Maçın 17. dakikasında Serginho’nun kafa vuruşunda top, Rosier’in koluna çarptı. Hakem ‘devam’ deyince, VAR devreye girdi ve doğru bir penaltı kararı verildi. Rosier topa hamle yaparken risk almış ve vücudunu genişletmişti. 35. dakikada Necip’in hareketine sarı kart çıkartan Göçek’in kararını yine VAR düzeltmek zorunda kaldı.
DENİZ ÇOBAN: GÖKÇEK'İ VAR KURTARDI!
Necip; kramponunun vidalarıyla, rakibine yaralayıcı bir müdahalede bulunmuştu. Ayağı dizden gergindi. VAR müdahalesiyle çıkan kırmızı kart doğruydu. Ancak öncesinde Josef faul beklentisinde haklıydı. Giresunsporlu Balde, Josef’i itmişti. Maçta Necip kırmızı kart görünce, Beşiktaş iki Türk oyuncuyla devam etti. İki Türk oyuncuyla oynamak talimata aykırı değil. Talimat, sahada en fazla 8 yabancı bulunması gerektiğini emrediyor. Yerli ile ilgili bir alt sınır yok. Beşiktaş’ın diğer iki yerli oyuncusu da kırmızı kart görse ve Beşiktaş sahada sadece 8 yabancı ile kalsaydı bile sorun yoktu.
DENİZ ÇOBAN: GÖKÇEK'İ VAR KURTARDI!
Kural hatası tartışması
Beşiktaş’ta Necip kırmızı kart gördükten sonra sahada 2 yerli oyuncu kaldı: Mert Günok ve Umut Meraş. Özellikle sosyal medyada Siyah-Beyazlılar’ın 3 yerli ile devam etmediği için kural hatası yaptığı iddia edilse de, TFF’nin talimatlarına göre sahada maksimum 8 yabancı olması yeterli. Yani, bir takımın 3 yerli oyuncusu dahi kırmızı kart görse, sahada 8 yabancı yer aldığı sürece kurala aykırı bir durum yok.