Beşiktaş'ın Antalya yenilgisi sonrası çok sert sözler! 'Akıl almaz bir sorumsuzluk'
06 Kasım 2023, Pazartesi 07:54
Güncelleme Tarihi:
Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 11. haftasında Bitexen Antalyaspor'la deplasmanda karşılaştı. Beşiktaş, 1-0 öne geçtiği maçta Akdeniz temsilcisine 3-2 mağlup olarak bu haftayı da yenik kapattı. Fanatik yazarları da siyah-beyazlı ekibin kötü gidişatını ve şok Antalya yenilgisini köşe yazılarında değerlendirdi.
Antalyaspor, Trendyol Süper Lig'in 11'inci haftasında Beşiktaş ile karşı karşıya geldi. Kritik müsabaka Corendon Airlines Park'ta oynandı. Zorlu mücadelede Yaşar Kemal Uğurlu düdük çaldı. Yaşar Kemal Uğurlu'nun yardımcılıklarını Serkan Olguncan ile Abdullah Bora Özkara üstlendi.
JEHEZKEL FIRTINASI
Antalyaspor'a beraberliği getiren golde asisti yapan isim olan Sagiv Jehezkel, 50. dakikada bu kez attığı golle takımını öne geçirmeyi başardı. Kısa sürede takımını üstünlüğe taşıyan Jehezkel, 57. dakikada attığı şık golle de skoru 3-1'e getirdi. 28 yaşındaki oyuncu; 2 gol, 1 asist ile geri dönüşün mimarı oldu.
Bu sonucun ardından Beşiktaş 19 puanda kaldı. Antalyaspor ise 15 puana yükseldi. Fanatik yazarları da kötü gidişatı devam eden Beşiktaş'ın Antalyaspor yenilgisini köşe yazılarında değerlendirdi.
HİÇBİR ŞEY OYNAMADI! - CEM DİZDAR
Tipik bir ’Çok harcayan ile az harcayabilen’ maçı! Çok para harcayıp ‘Mühim futbolcu’ toplayan Beşiktaş topla daha haşır neşir... Ne var ki, sonuç alacak hücum girişimleri de yok denecek kadar az! Daha az para harcayabilen Antalya ise malum, topu geride bekleyip, yakalayabilirse hızla çıkma düzeninde. Bu nedenle ilk önemli hücumlarını 30. dakikada şut denemesi olarak gerçekleştirebildiler. Başka neler oldu ilk devrede? Bol pas hatası, haliyle ‘Pas arası’, bolca itiş kakış ve yegane heyecan aksiyonları olarak Beşiktaş’ın nafile ortaları...
Ve nihayet ilk devrenin sonunda bir takımın maç boyu yapması gerekeni pas bağını kuran Beşiktaş boşalttığı iki alana gönderdiği iki oyuncuyla golü buldu da futbola dair bir etkinli icra edebildi. Beri yandan, o golde VAR kararı beklenirken artık neyi görüp neyi ölçüyorlarsa, iki takım oyuncu ve kenar yönetimlerinin o çok sevdikleri teknolojiyi itirazlarıyla etki altına almaya çalışmaları da komik değil, gülünçtü... İlk devrede o çok sözü edilen ‘Gol beklentisi’ Antalya için 0.03’tü ama ikinci devre başlar başlamaz Beşiktaş’ın yerleşim hatasından golü atınca beklenti bir anda 0.07’ye fırladı! Ama daha olacak şeyler vardı! Kaleci Ersin kalesinde kalmak yerine etkisiz alana giden topa müdahale için fırlayınca sıkıntı olmayacak pozisyon boş kaleye gol oldu.
TEKNİK AÇIDAN SORUNLU
Beşiktaş’ın hiçbir şey oynayamadığı belliydi. Arkadaki alanları gözleyip oralara rahatça ulaşan Antalya da oyunu ele almaktan geri durmadı. Ve, Burak Yılmaz tarafından oyundan alınan Eric Bailly’nin stopersiz kalan Beşiktaş’ta sadece savunmanın değil tüm oyunun dengesi alabora oldu. Elbette ikinci devredeki ’Düzensiz oyun’ izleyenler açısından zevkli ama teknik açıdan da bir o kadar sorunluydu. Özellikle Beşiktaş’ın disiplinden uzak doğaçlama hücum çabaları karşısında sakin duran Antalya verimli çıkışlarla alacağını almayı bildi. Ne var ki, antrenman ve gelişimi göz ardı eden taraftar aceleciliği Beşiktaş’ın bu durumunu yine ‘Yetersiz transferler’ için yönetime tepki koyarak açıklayacak. Ancak her açıdan yönetimsiz kalan Beşiktaş’ın saha içi sorunu ‘Antrenman eksiği’ olarak öylece kalakalacak.
İMAJ ALDATMACALARI - ALİ ECE
Beşiktaş’ta ilk yarının en iyisi Bailly’di. Maalesef geçici hoca Burak Yılmaz’ın kararıyla ikinci yarıda sahaya çıkamadı! İkinci yarı başında Bailly yerine stopere kimin geçtiğini herhalde biz izleyenler gibi Beşiktaşlı oyuncular da anlamadılar. İkinci yarıda santradan 30 saniye sonra gol yemek ayrı bir saçmalık, ortayı tamamen boş bırakıp gol yemek bambaşka bir saçmalık seviyesi. Tek bildiğim, bunun ideal Beşiktaş seviyesi olmadığı. Burak Yılmaz tabii ki tecrübesiz ama Şenol Güneşten sonra Burak Yılmaz’ı göreve getirmek sözde tecrübeli bir yönetim için akıl almaz bir sorumsuzluk! Zaten son 6 aydır yönetim sırf sosyal medyanın nabzına göre günü kurtarma peşinde. Misal Bakhtiyor’un alınınca yapılan “Her yerde oynar” transfer tanıtımı: Oynadığı maçları izlemeden, sırf internetten yalap şap imaj tasarımında başka şey değil.
TEK DERTLERİ BU...
Başkanlık yarışından kadro kurmaya kadar tek dertleri imaj. Kanaat, fikir üretme, bilimsel çalışma falan umurlarında değil. Evet Bakhtiyor’un Moskova’da stoper de oynadı ama orada iyi oynayamadığı için stoperde değil çok daha iyi oynayabildiği ofansif mevkilerde oynatıldı. Yönetimden kimse o maçları izlememiş, bu Beşiktaş aleyhine çok net! Bailly sakatlanınca yerine stopere Bakhtiyor’u çekip aynı oyunu devam ettirebileceğini düşünmek futbol bilimine, taraftarın sevgisine karşı kayıtsız kalmak, onları gram umursamamaktır.
BEŞİKTAŞ'IN SEZON FİNALİ! - GÖKMEN ÖZCAN
Beşiktaş, şu anda; başkanının maçlarına gitmediği, kritik anlarda yöneticilerinin ortalarda gözükmediği, taraftarının sırtını döndüğü, cebinde kum saatli hocanın çalıştırdığı ve futbolcularının otobüs durağında tesadüfen yan yana gelmiş bir sosyal yığın gibi davrandığı kulüp... Yani dağılmış vaziyette. 120 yıllık çınarın yeni transferlerinin takıma etkisi gibi TFF ve MHK karşısındaki mücadele gücü de minimum durumda. Pendikspor maçında skandal bir şekilde iptal edilen golle Şenol Güneş'in ayrılık sürecindeki önemli etkenlerden biri olan sponsorlu düdükler, dün de Antalya maçında Salih Uçan'a verilmeyen penaltıyla bu kez Burak Yılmaz'ın kaderini belirlediler. Orta ve yardımcı hakemlerin net görüş açısında olmasına, VAR sisteminin devrede bulunmasına rağmen bu net penaltının verilmemesi, sadece art niyetle açıklanabilir.
TEKNİK SORUMLU DEĞİL; FUTBOLCU BURAK...
Burak Yılmaz, çok zor bir görevi devraldı. İşini iyi niyetle ve çalışkan bir şekilde yapıyor. Büyük emek sarf ediyor. Şenol hoca kalmasını istedi, o da kaldı. Ancak Şenol Güneş'in ayrıldığı gün, onun da bırakması gerekliydi. Beşiktaş şu anda Burak Yılmaz'ın toparlayabileceği bir durumda değil. Burak hocanın yola devam etmesi, hem onu hem de Beşiktaş'ı yıprattı. Dünkü Bailly-Tayfur krizi, büyümeden çözülebilirdi. Burak Yılmaz, bu sorunu, teknik sorumlu Burak olarak değil futbolcu Burak olarak çözmeyi seçti. İki oyuncu arasında yanlış anlaşılmayla başlayan gerilim, formadan çekme ve itişmeye kadar varsa da Bailly'nin özür dilemesiyle olay kapanmışken Burak Yılmaz'ın bu yaşananlardan dolayı tecrübeli stoperi oyundan alması, mücadelenin kaderini değiştirdi.
YENİ YÖNETİMİN İŞİ ÇOK ZOR
Ersin Destanoğlu'nun hatalı çıkışı, Zaynutdinov'un stopere geçmesi, Antalyaspor'un basit set oyunlarına karşılık verilememesi, Cenk Tosun'a gerektiği kadar pozisyon yaratılamaması gibi durumlar da İstanbul'a eli boş dönüşün diğer etkenleri oldu. Ligde 11 haftanın sonunda zirvenin 12 puan gerisine düşen Beşiktaş, Antalya'da sezon finalini yaptı. Bundan sonraki adımlar, yeni sezon için atılmalı. Aboubakar'ın şüpheli yokluğu, Gedson'un maç sonundaki tükenmişlik sendromu, ilk golün kahramanları Salih Uçan ile Cenk Tosun'un kontrat sorunu ve takımın yarısının geçici olarak kaybedileceği Afrika Uluslar Kupası düşünüldüğünde yeni yönetimin işi çok zor.
PENALTI VE KIRMIZIYI ATLADI! - DENİZ ÇOBAN
Bu sezon ilk kez büyük takım maçında sahne alan FIFA kokartlı hakemimiz Yaşar Kemal Uğurlu, başarısız bir maç yönetti ve dağınık bir görüntü sergiledi. Kartları atladı, faulleri değerlendiremedi. Kritik dakikalarda yanlışlara imza attı. Bahtiyar’ın 4, 6 ve 12. dakikalarda yaptığı 3 sarı kartlık ihlale kart çıkmadı. Üçüncü ihlalinde uyarı yapmakla yetindi. 34. dakika Salih yerde kalınca Beşiktaşlılar penaltı beklediler. Hakem oyunu devam ettirdi. Bence bu çok açık bir penaltıydı. Antalyalı savunmacının hedefinde top da yoktu topla oynama gayreti de yoktu. Tek hedefi Salih’i bozmaktı. 39. dakikada Necip, Jeheskel’i açık bir faulle durdurdu. Hakem ise devam kararı verdi. Burada faulle birlikte bence Necip bariz gol şansını önlemekten kırmızı kart görmesi gerekirdi.
ELLE OYNAMA YOK...
Mücadelede 46. dakikada Antalyaspor golünden önce elle oynama tartışmaları oldu ve VAR, uzun süre bu pozisyonu kontrol etti. Burada bir elle oynamadan söz edemeyiz. Çünkü, “Bir oyuncunun kendisinin bilerek oynadığı top, doğal olmayan konumdaki kendi eline gelirse bu ihlal olarak değerlendirilemez!” Dolayısıyla burada elle oynamadan söz edemeyiz.
BEŞİKTAŞ HAKEM EL ELE - ORHAN YILDIRIM
Zirve takibinde olan Kartal için Antalya deplasmanı çok kritik maçtı. Liderin puan kaybı, yukarı bir adım daha yaklaşmak demekti. Yani 6 puanlık maç. Beşiktaş futbola değil, hakemlere ayak uydurdu. Son haftalarda tel tel dökülen hakemler gibi performans gösterdi. Öne geçtiği maçı kaybetti. Zirveye tırmanışı yine sekteye uğradı. Antalya hakem yardımı ile de olsa üç puanı cebe indirdi! Stat boş. Zemin berbat. İki takım amaçsız. Özellikle Burak Yılmaz’ın yanlış kadro seçimi. Eksikler. Bunlara eklenen hakem hataları. Bunca olumsuzluk üst üste gelince, ilk yarıda futbol adına bir şey göremedik. Salih’e yapılan net penaltıyı, sahadaki hakemler atladı. VAR onca kamera açısına rağmen göremedi değil; görmedi. Bu yarıda Antalya kaleye gidemedi. Kartal Salih ile yokladı. Tayfur’un kafa şutu üst direkte patladı. Cenk, uzatmada devrenin skorunu belirleyen golü attı: 0-1
FİLM İZLER GİBİ!
Maçta ikinci yarı başlar başlamaz ikram pozisyonda Sariç skora denge getirdi: 1-1. Hadi kaza oldu derken; 50’de bir gol daha geldi. Ersin’in hatalı çıkışında Jeheskel takımını öne geçirdi. Baskı kurmaya çalışan Kartal, aynı oyuncunun ayağından bir gol daha yedi. Savunma resmen bu golü izleyip pes dedirtti. Antalya’nın bir şutu da üst direkten döndü. Muleka’nın 80’de Rebiç’in pasında attığı gol heyecan yaratmaktan öteye geçemedi. Antalya gücü ölçüsünde akıllı oynadı. İkramları geri çevirmedi. Nuri Şahin faktörü öne çıktı. Burak Yılmaz tam aksi görüntü verdi. Hamlelerde geç kalındı. Hadi bir iki oyuncu da form düşüklüğü olabilir. Komple düşüş neyin nesi ve kimin eseri?