Alexey Shved: Kimse ne kadar kazandığımı bilmiyor!
Şu anda Avrupa'nın en fazla kazanan basketbolcusu konumundaki Khimki Moskova'nın Rus yıldızı Alexey Shved, FANATİK'in sorularını yanıtladı...
NBA'de oynadığı üç senede dört farklı takımın formasını giydikten sonra rotasını yeniden Rusya'ya çeviren Alexey Shved, FANATİK'e özel açıklamalarda bulundu.
Ülkesinin ekibi Khimki Moskova ile 10.2 milyon Dolar değerinde 3 senelik sözleşmeye attığı imzayla şu anda Avrupa'nın en fazla kazanan basketbolcusu olarak kayıtlara geçen Rus yıldız, samimi ifadeler kullandı.
THY Avrupa Ligi'nin 5. haftasında Fenerbahçe'ye 88-83 kaybettikleri müsabaka için bulunduğu İstanbul'da sorularımızı cevaplayan 26 yaşındaki şutör guard, NBA'de yaşadıklarını, Euroleague'e dönüş kararını ve geleceğe dair planlarını basketbolseverlerle paylaştı...
'Euroleague, NBA'den sonra en iyisi'
* NBA'de geçirdiğin 3 yılın ardından Rusya'ya döndün. Yaşadığın bu deneyim sonrası yine ülkende olmak ve yeniden Euroleague'de oynamak nasıl bir duygu?
- Euroleague harika bir organizasyon. Bence dünyada NBA'dan sonraki en büyük lig. Yeniden bu platformda boy göstermek şahane. Şu anda takım olarak iyi gidiyoruz. Sezona güzel bir başlangıç yaptık. Aynı şekilde devam etmeyi umuyoruz.
'En rahatı Knicks'ti'
* NBA'de geçirdiğin 3 sezonda Minnesota Timberwolves, Philadelphia 76ers, Houston Rockets ve New York Knicks olmak üzere 4 farklı takımın formasını giydin. Hangisinde kendini en rahat hissettin?
- Aslına bakarsanız her yerde rahattım. Fakat düşününce New York'ta diğer takımlara göre koç bana daha fazla güveniyordu, daha fazla süre alıyordum. Geçen yıldan sonra orada kalma fırsatım vardı ama Euroleague'i tercih ettim.
'NBA bambaşka bir dünya'
* NBA'e gitmeden evvel son sezonunda CSKA Moskova ile harika bir performans ortaya koymuştun. Ardından Minnesota ile anlaştın. Avrupa'dan sonra NBA'deki ortama ve ABD'deki yaşama uyum sağlama aşamasında seni en fazla zorlayan ne oldu?
- Orası bambaşka bir dünya. Herkes basketbol oynuyor, basketboldan bahsediyor. Dünyanın en iyi basketbolcuları orada oynuyor. ABD'ye gelmeden önce Rusya dışında hiçbir ekipte oynamamıştım. Ancak buraya geldikten birkaç ay sonra kendimi çok iyi hissetmeye başladım. Ve bu süreçte Andrei Kirilenko bana çok yardımcı oldu.
'Aldığım ücret baskı yaratmıyor'
* Şu anda Avrupa'nın en fazla maaş alan basketbolcusu sensin. Bu durum üzerinde herhangi bir baskı yaratıyor mu?
- Üzerimde baskı yok. Aslında hiç kimse kontratım hakkında bir şey bilmiyor. Orada ne kadar ücret yazdığını bilmiyorlar. Bu konuda hiçbir baskı hissetmiyorum, çünkü NBA'de çok iyi performans sergiledim. Önümde ABD'de kalma veya Avrupa'ya dönme seçenekleri vardı. Ve ben, Rusya'ya dönmeyi tercih ettim. Bu tercihimden dolayı oldukça memnunum.
'NBA'den 8-10 teklif aldım'
* New York Knicks'ten önemli bir sözleşme uzatma teklifi almıştın. Neden NBA'de devam etmeyi tercih etmedin? Dönüş kararının ardındaki sebep neydi?
- Yalnızca Knicks değil, yaklaşık 8-10 NBA takımı benimle imzalamaya hazırdı. Fakat hiçbiri istediğim ücreti önermiyordu.
'Türkiye'den teklif vardı ama...'
* Peki ya Avrupa? Khimki Moskova dışında herhangi bir Avrupa ekibinden, hatta direkt sorayım bir Türk takımından teklif var mıydı?
- Şu anda Khimki'nin oyuncusuyum. Birçok kaliteli oyuncumuz ve harika bir takımımız mevcut. Umarım her şey yolunda gider. Tabii ki pek çok kulübün bana ilgisi vardı. Türkiye'den, İspanya'dan... Fakat şimdi bunlardan konuşmak istemiyorum. Zaten Khimki ile anlaştım ve bunlar geçmişte kaldı.
'Yine NBA'e gideceğim'
* Gelecekte yeniden NBA'de oynamak gibi bir planın var mı?
- Evet, tabii ki. Şimdilik Avrupa'ya döndüm. Ancak NBA, dünyanın en iyi ligi ve orayı seviyorum. Umarım yeniden orada oynayabilirim. Zaten kontratımda her sezonun ardından NBA çıkışı var.
'Harika 3 yıl geçirdim'
* NBA'deki ilk 2 sezonunda Minnesota ile iyi bir dönem geçirdin. Fakat son yılında birkaç defa takas edildin. Bu durum seni nasıl etkiledi?
- Minnesota'daki ilk senem güzeldi. İyi dakika alıyordum. Ardından takımın genel menajeri değişti. İkinci yılımda aldığım süre azaldı, yeteri kadar forma giyemedim. Sonrasında beni takas etmek istediler. Sırasıyla Sixers, Houston ve New York'ta oynadım. NBA'de herkes buna bir iş olarak bakıyor. Sonuçta birçok takımda oynadım ve bir sürü insan tanıdım. Orada harika 3 yıl geçirdim ve bu benim için muhteşem bir deneyimdi.
'Furkan harika biri'
* Philadelphia'dayken Furkan Aldemir ile kısa bir dönem takım arkadaşıydın. Onunla arandaki ilişki nasıldı?
- Furkan çok iyi biri. Daha önceden onu biliyordum, Avrupa'dayken birkaç kez karşılıklı oynamıştık. Harika birisi. Hatta Türkiye'ye döndüğünü ve 4 yıllık sözleşme imzaladığını duydum. Çok iyi bir basketbolcu. NBA'de ise fena bir dönem geçirmedi.
'Bire birde en iyisi Iverson!'
* Basketbolcu olmaya nasıl karar verdin? İdol olarak gördüğün oyuncu kimdi?
- Öncelikle ben basketbolcu bir aileden geliyorum. Bu yüzden basketbol oynamaya başladım. Favori oyuncum ise Allen Iverson'dı. O, bire birde karşılaşabileceğiniz en iyi oyun kurucu.
'Warriors'ın basketbolu hoşuma gidiyor'
* NBA maçlarını takip edebiliyor musun? Bu sezon şampiyonluk için favori takımın hangisi?
- Takip etmeye çalışıyorum ama maçları değil, sadece özetleri izleyebiliyorum. Tabii ki eski takımlarım Minnesota, Sixers, Rockets ve Knicks'e farklı bir gözle bakıyorum. Haberleri okumaya gayret gösteriyorum. Şampiyonluk konusunda ise Golden State Warriors'ın sergilediği basketbolu seviyorum.
Onur Güler / fanatik.com.tr
Patric Young: İstanbul'u çok sevdim ama...