Başakşehir ayrılmaz ikilisi: Uğur Uçar ve Ferhat Öztorun
Medipol Başakşehir formasıyla şampiyonluk mücadelesi veren Uğur Uçar ve Ferhat Öztorun’un futbol yaşantılarındaki benzerlikler dikkati çekiyor
Spor Toto Süper Lig’de şampiyonluk mücadelesi veren Medipol Başakşehir’in savunmasında görev yapan Uğur Uçar ve Ferhat Öztorun’un futbol kariyerlerindeki büyük benzerlik dikkati çekiyor.
İkisi de 1987’de İstanbul’da doğan Uğur ve Ferhat’ın doğum tarihleri arasında yalnızca 1 ay bulunuyor.
Altyapı eğitimlerine aynı gün Galatasaray’da başlayan iki futbolcu, sarı-kırmızılı kulüpte aynı gün (23 Aralık 2002’de) profesyonel sözleşmeye imza attı. Aynı lisede okuyan ve sırada oturan ikili, Galatasaray altyapısında da yıllarca aynı odayı paylaştı.
Üç sezon önce Medipol Başakşehir’e aynı gün (11 Temmuz 2014) transfer olan ve üçer yıllık imza atan iki savunma oyuncusu, geçtiğimiz ara transfer döneminde de turuncu-lacivertli kulüple aynı gün, 2020’ye kadar sözleşme uzattı.
Aldıkları yıllık ücret ve primler de aynı olan 29 yaşındaki iki futbolcunun da Süper Lig’de golü bulunmuyor. Uğur ve Ferhat, Şampiyonlar Ligi’nde de yalnızca bir kez (2005-2006 sezonu) forma giydi.
Her ikisi de savunmada görev yapan iki futbolcu arasındaki tek fark ise Uğur Uçar’ın sağ ayaklı, Ferhat Öztorun’un ise sol ayaklı olması.
Uğur Uçar: "Bizi kardeş gibi görüyorlar"
Futbol hayatlarındaki benzerlikle ilgili AA muhabirine açıklamada bulunan isimlerden Uğur Uçar, "9-10 yaşından beri birbirimizi tanıyoruz. Ben o zamanlar sol stoper oynuyordum ve sahada da yan yanaydık. Daha sonra sağ bek oldum. Altyapıda oda arkadaşıydık, hayatımız hep benzer şekilde geçti. Saha içinde de saha dışında da hep aynıyız Ferhat’la. Tatillerde de beraberiz, eşlerimizle birlikte de görüşüyoruz. 10 yaşından beri bir kişiyle odanı paylaşıyorsan, belli şeylere uyum sağladığın içindir. Ağlamamız da gülmemiz de bir." ifadelerini kullandı.
Ferhat Öztorun da Uğur ile dostluklarını "Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyor. Bazen ’Kardeş miyiz?’ diye, sorgulamıyor değiliz. Hoşlandığımız, yediğimiz şeyler, yaptığımız çoğu şey birbirine benziyor." sözleriyle anlattı.
Ferhat’ın "Galatasaray altyapısına aynı gün girdik, o gün bugün hep birlikteyiz, kardeş gibi. Aynı lisede okuduk, aynı sırada oturduk. Arda, Mehmet Güven, Cafer Can da aynı sınıftaydı. Baskı altında oynamayı Uğur bana öğretti, 13 ğryaşından beri benimle hep uaşır." sözlerine, Uğur Uçar da "Tek farkımız, o beni çekiyor, ben çok uğraşıyorum onunla. Ferhat, bana göre sessizdir. Ben üstüne gidiyorum, o alttan alıyor. Ferhat’ın aksine ben çok rahatımdır. Ferhat ile yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmediği için bu benzerlikler bize normal geliyor. Hep birlikte olduğumuz için takım içinde de bizi kardeş gibi görüyorlar." diyerek katkı yaptı.
Ferhat Öztorun: "Arçil ve Şota ikiz kardeş, onların bile böyle bir şeyi yoktur"
Medipol Başakşehir’e aynı gün transfer olmalarının hikayesini ise Uğur Uçar, şöyle paylaştı:
"Ferhat’ın, Medipol Başakşehir’e transferini de ben yaptım. Karabük ile kontratım bittiği dönemde, düğünüm vardı. Abdullah Avcı’ya düğün davetiyesini götürmeye gittim. Hoca, ’Başakşehir ile anlaşabilirim.’ dedi, ’İnşallah hocam.’ dedim. Sonra, ’Hocam, bizim Ferhat’ı ne yapacağız?’ diye sordum. ’Oğlum merak etme o da var listede, onu almaz olur muyum.’ dedi. Hoca, kardeş gibi olduğumuzu bildiği için, yönetim bizi beraber görüşmeye çağırdı. Aldığımız para, maç başımız, kontratımız, her şeyimiz aynı. Ferhat ne alıyorsa ben de aynısını alırım. Bu sene de öyle oldu. Başkan çağırdı, ’Uğur ne istiyorsunuz?’ dedi. Ferhat fazla konuşmaz öyle şeyleri, ’Uğur ne diyorsa’ dedi. Zaten 5 dakikayı geçmedi kontratı uzatmamız. İki oyuncunun aynı anda görüşmeye girdiğini ve aynı parayı aldığını ilk kez gördüm. Buraya gelmeden önce başka takımlarda oynarken de Ferhat’ı aldırmaya çalıştım."
Ferhat da bu durumu esprili bir dille özetleyerek, "Normalde Arçil ve Şota ikiz kardeş, onların bile böyle bir şeyi yoktur." şeklinde yorumda bulundu.
"Bunalımımız bile aynı"
Birbirlerinin saha dışında da en büyük destekçileri olduğunu kaydeden Uğur, "Kadroya giremeyince futbolcunun morali bozuk olur, biz birbirimize hep moral veriyoruz. Hep birbirimizi hazır tutmaya çalışıyoruz, destek veriyoruz." sözlerini kullanırken Ferhat da "Genç Milli Takım’da birimiz kadroya giremeyince giderdik aynı evde kalırdık, müzikleri açardık, bunalımımız bile aynıydı." diyerek anılarını dile getirdi.
Türkiye’de çok yetenekli kanat oyuncuları bulunduğunu aktaran Uğur ve Ferhat’ın karşılıklı oynamaktan hoşlanmadığı isim ise Fenerbahçeli Alper Potuk.
"Bizden sonra Galatasaray altın jenerasyon yakalayamadı"
Galatasaray altyapısındaki günlerinin çok güzel olduğunu aktaran deneyimli futbolculardan Uğur Uçar, sarı-kırmızılı takımın kendi dönemlerinden sonra altyapıdan oyuncu çıkarmakta zorlandığını söyledi.
14 yaş altı takımı ile şampiyon olduklarını hatırlatan Uğur, "Kadromuz çok iyiydi. Maça adeta 2-0 önde başlıyorduk. O zaman çok büyük yıldız adayları olarak gösterilen Arda, Cafer Can, Özgür Can ve Mehmet Güven gibi isimler kadrodaydı." ifadelerini kullandı.
Ferhat’ın, "O dönemdeki bütün oyuncular Süper Lig ve 1. Lig’de forma giyiyorlar, altın jenerasyon diyebilirim. A takımla hazırlık maçı yapıyorduk, kafa kafaya geçiyordu." sözlerine Uğur da, "Bizden sonra Galatasaray altın jenerasyon yakalayamadı. 10 yaşında gelip, A takıma çıkan bir oyuncu yok. O dönemin farkı, altyapı hocalarımız çok iyiydi. Her bölgeyi tarıyorlardı. Ahmet Keskinkılıç gibi çok iyi hocalarımız vardı. Bu ekip, A takıma çıkar, başarılı olurlar diyorlardı, hepimiz çıktık ama forma giyen ben, Mehmet, Arda, Ferhat oldu." şeklinde katkı yaptı.
Fatih Terim döneminde Galatasaray’ın A takımına çıkan Uğur, "Kendi yaş kategorimle Avrupa Şampiyonası’na gitmiştim. O zaman Abdulah Avcı bizim PAF takımın hocasıydı. ’Akşam A takımla idmana çıkacaksın.’ dedi. O hafta Adanaspor maçı vardı, o karşılaşmada ilk kez oyuna girdim." diye konuştu.
İki oyuncunun ender farklarından biri ise A takıma çıkışları esnasında yaşandı. Uğur’dan daha geç A takıma çıkan Ferhat’ı, A takıma çağıran isim ise Belçikalı Eric Gerets oldu.
Unutamadıkları maçlar
Uğur Uçar’ın unutamadığı maç, Galatasaray’ın Türkiye Kupası’nda Fenerbahçe’yi 5-1 mağlup ettiği mücadele. O müsabakanın ikinci yarısında oyuna giren Uğur, o günü şöyle anlattı:
"İnanılmaz heyecanlıydım. Oyuna girdiğimde 2-0 öndeydik. Bir pozisyonda Van Hooijdonk üstümden vurdu, döndü gol oldu. Sonra 3. golü bulduk ve ’İnşallah buradan da dönmez.’ dedim ve rahatladım. Unutamadığım bir diğer maç da Medipol Başakşehir ile Süper Lig’e ilk döndüğümüz sene oynadığımız Mersin İdmanyurdu karşılaşması. Mersin İdmanyurdu müsabakasında aldığımız bir puanla UEFA Avrupa Ligi’ni garantilemiştik."
Ferhat’ın unutamadığı maç ise Şampiyonlar Ligi’nde forma giydiği Bordeaux karşılaşması.
İki oyuncu da yalnızca bir kez forma giydikleri Şampiyonlar Ligi’nde bu kez Medipol Başakşehir formasıyla yeniden yer almak istiyor. 35-36 yaşına kadar sahada kalmak istediklerini söyleyen iki futbolcudan Uğur, gelecek planlarıyla ilgili, "Teknik direktör olmayı çok istiyorum. Ferhat’ın hayali benim yardımcılığımı yapmak. Ferhat’ı ekibime alacağım." şeklinde görüş belirtti.
AA