MENÜ

Pilma Tudor

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Gırgırla süpürmenin zevk, Hula hop çevirmenin beceri, Hey dergisi okumanın büyük sükse sayıldığı 1960’lı yıllar. İşte o dönemlerde bir efsane daha vardı piyasada “Pilma Tudor” markasıyla. Transistörlü radyolar, cep fenerleri, oyuncakların enerji kaynağı ünlü pilin adı, anılarımın unutulmazlarından biri olarak kaldı, “Pilma Tudor...”

Galatasaray’ın Tudor’u için şu anda kalite ve gelecek tescili işine girmek, erken bir icraat olur gibi sanki! Ama çok eksikli Antalyaspor karşısında 2 şahane golle öne geçmek muazzam fakat sonrasında, 2 gol yemek ve bir sürü tehlikeden kurtulup paçayı zar zor yırtmak da, bir başka muamma! Bruma 24’te Josue katkılı şahane bir gol attı, ardından 36’da Eren bir çaktı ve top adeta bale figürleri ritminde döne döne ağlarla kucaklaştı 0-2 misafirlikte. Bu skor kimi rahatlatmaz? Ama bu rahatlık Chedju kimliğinde berbat bir aymazlık örneğiyle yansıdı. Billa, baskısının neticesini, yaptığı faulün Gaytanbıyık tarafından hoşgörüyle karşılanması bönüsü olarak tabelaya yazdı 1-2 vaziyet 44’te! Bu arada Antalyaspor futbolcusunun mücadelesi, 30 metrelik gole kavuşma maratonu, netice azmi mutlaka saygıyla karşılanmalı. Carole 49’da Galatasaray ve Tudor 53’te sedyelik oldu. Zeki-Danilo işbirliği ve ip gibi muntazam bir pas ardından Deniz havası 2-2. 53’ten sonra maç, cıva gibi bir Antalyaspor bir Galatasaray tarafına gitti geldi. Hele hele İgor ve Bruma, Palabıyık tarafından adeta badem edildi ve saha dışına ihraç edildi gitti, kenarda tedesiz saha 10 kişidir artık Galatasaray! İşte o anda Pilma Tudor hırsı, azmi ve dayanıklılığı devreye girdi, Eren Derdiyok dayanıklılıkla ilgili kafalardaki tüm şüpheleri bitirdi. 2-3 şimdi.

Bu kritik haftada zirveye asılı kalmayı başarmak ve Fenerbahçe’yle puan farkını korumak büyük dayanıklılık ve direnç gösterisidir bence. Tudor’a güç vermek, hakem facialarına sabretmek gerek.

YORUM YAZ