Bedeli 2 puan

Bir kez daha Advocaat zor ve gergin bir deplasmanı Jeremain Lens üzerinden çözmeye çalıştı. Maç öncesinde dikkat çekici olan van Persie’nin yerinde Aatif’ın, Hasan Ali’nin yerine ise İsmail’in tercih edilmesiydi. Maç içinde de gördük ki Aatif da, İsmail de doğru tercihlerdi. Bursaspor tarafında ise Fenerbahçe’nin orta saha sertliğine karşılık verebilmek adına tercih edilen Faty-Merter ikilisi mücadele olarak olmasa da top kullanma konusunda yetersiz kalınca erken bir hamle geldi Mutlu hocadan. Ama tercih yanlıştı. Merter’den özellik olarak farklı olmayan Şamil değil Jorquera daha doğru olabilirdi.

Hikaye çok değişmedi

Henüz 20. dakika olduğunda ise Lens maç içinde ağırlığını hissettirdi ve penaltıyla getirdi. Sow geri çevirmedi. Lens devam ediyordu. Bu kez Joviç’i zorlayarak 2. sarı kartla oyundan attırıp, daha ilk yarıdan maçın adamı olmuştu. 2. yarıda da hikaye çok değişmedi. Batalla’nın fark yaratmasına orta sahada özellikle Topal ve Josef’le izin vermeyen Fenerbahçe skoru arttırmak için yakaladığı fırsatı Alper’le değerlendiremeyince, son 15 dakikaya istim üstünde girdi. Bu tedirginliği 10 kişiyle değerlendirmek çok kolay olmasa da Bursaspor Kubilay ve Sercan’la da girmesiyle rakibini zorlamaya çalıştı ve 88. dakikada da sonuç almayı başardı.

Bursa için 3 puan gibi

Bu başarıda ise sahaya attığı yabancı maddeler oluşturdukları güzellikleri gölgelese de, takımının direncini 90 dakika ayakta tutmayı başaran Bursaspor taraftarının payı büyüktü. Sonuçta futbolun doğrularından biri rakibini eksik ve mağlup yakalamışken 2. golü çok fazla düşünmeyen Fenerbahçe, beraberlik golünden sonra rakibinin üstüne gitmeyi düşünse de başarılı olamayıp bunun bedelini kaybettiği 2 puanla ödedi. Bursaspor tarafındaysa 10 kişiyle alınan 1 puan en az 3 puan kadar değerliydi. Halil Umut Meler ise her iki tarafa da benzer penaltılar çalarken Joviç’in kırmızı kartında haklıydı.