Sıkıntılı cuma

İstanbul'un genel yaşam resminde, cuma akşamları genelde sıkıntılıdır zaten. Ee bir de trafiğin en yoğun olduğu saatte, hemen köprünün yanıbaşına kurulacak futbol tezgahı hazırlığı varsa; maça gidene de gitmeyene de eziyetin püsküllüsünü çekmekten başka çare kalmaz. Dün gece de sıkıntılı cumalardan biriydi hem İstanbullu, hem de Galatasaraylı için.

Sıkıntılı cuma

Aslına bakarsanız Sarı-Kırmızılı taraftarın büyük kısmı sıkıntılı, üstelikte şarz vaziyette çıkmıştı Arena yoluna doğru! Malum, Almanya'daki Schalke müsabakasının olmayan(!), ya da satılamayan biletleri meselesi! Birileri verem ettiler milleti Tivitır ve Feysbuk'larına koydukları bilet fotoğraflarıyla! Özellikle de Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan Jr. en çok hatırı sorulanlardan biri oldu, Başkan'dan sonra! Hangi başkan mı? Söylemem, bileti bulamadınız bari başkanı bulun kardeşim her kimse?

Neyse çisil çisil yağan yağmur kimi için son derece romantik bir ortam nedeniyken, kalabalık İstanbul akşamında birileri için de büyük stres nedeni. Havanın kararmasıyla iliklere doğru işlemeye başlayan soğuk da, cabası. Aslında 10 derece civarı bir ısı var sanki de, rutubet üzeri maç gerilimi, zaten şarz olan milleti iyiden iyiye üşüttürüyor. Galatasaraylı futbolcuların durumun vahametine vakıf bir halet-i ruhiye içinde sahaya çıktıklarını gördüm. Ciddi, hırslı, tempolu. Trakya'nın haklı gururu Özgür Yankaya'nın düdüğünden itibaren rakip alana yerleştiler. Üst üste pozisyonlar, paslar, sağdan ve soldan bindirmeler, şutlar, direkler, kornerler ama gol yok! Neden yok? Bir kere kaleci Ramazan mükemmel. Gençlerbirliği savunması da, orta alanından yeterli desteği bulamamasına ve topun hücumdan acele dönmesine rağmen dağılmamayı başarıyor.

Bu arada da Hamit'in 2 topu direkten dönüyor. Sneijder ve Burak'ın vuruşlarını yine Ramazan önlüyor. İkinci yarıda herkes Galatasaray'ın daha baskılı olacağını ve mutlaka golü bulacağını düşünürken tersi oldu! Gençlerbirliği ilk yarıda sadece tek pozisyonla yetinirken, şimdi daha fazlasını aramaya başladı ve buldu. Vlemincky belden takviyeli vurdu kafayı, çatala doğru. Eboue'nin de o anda neden yerde yattığı pek anlaşılamadı ama galiba kendini yere doğru kolay bıraktı. 'Vlemincky çatala doğru' demiştim ya! Golü yedi ev sahibi 0-1.

Drogba girdi sonra oyuna ve az sonra kazandırdığı penaltıyı, dışarıya atarak kaçırdı. Ardından Zan'ın oyundan atılması var. maalesef takım halinde ev sahibinin ambele olması da var. İyi başlanılan ama sonu kötü biten bir karşılaşma, Galatasaray adına.

Galatasaray devre arası kampında kazandıklarını sahneye koyamıyor ve her geçen hafta tesadüflerle atlatılıyor...Du! Bu hafta olmadı, hepsi bu.

Oğuz Dizer

Haberin Devamı