Olmak veya olmamak

Haberin Devamı ›
Son haftalarda üst üste oynanan önemli maçlar sonrasında biraz tempo kaybetmek aslında normaldi Sarı-Lacivertli formada. Ancak bize göre anormal olan Fenerbahçe gibi bilge bir takımın, gol pozisyonu bulmakta zorlanmasıydı. Hele Emre’nin tecrübeli bir kaptan oluşuna rağmen aceleci bir tavra düşüp, oyunu toparlamamaktan olan korkusu anlamsızdı. İlk yarıda çok aksıyan sol kanat ve Meireles’in oyundaki varlığından haberi yokmuş gibi kalışı, takımın orta sahadaki noksanlığı dikkat çekiciydi. Kasımpaşa, adeta gökten inen beleş penaltının varlığına sığınmış gibi oynuyordu uzun süre yarışmada. Ayrıca defans dörtlüsü, orta beşlisi, hatta uçta oynayan Uche’yi geriye alıp dafansa kitlemesi, Fenerbahçe’nin hücum teşebbüslerini sürekli baltalıyordu. Anlayacağımız, puan açısından çok anlamlı, ancak futbol değerleri olarak renksiz bir 45 dakika yaşanıyordu Saracoğlu’nda.
Devre arasında tribünlerde, Cristian niye yok? Sow niçin oynamıyor? Soruları, devre arası sohbetleri olarak tribünlerde yoğunlaşırken, ikinci 45’te önce Sow’un görünmesi, sonra da Cristian’ın oyuna girmesi, tribünlerde de bir rahatlama yarattı sanki. Fenerbahçe’nin bu değişiklikleri, hücum güçlerine çok önemli artılar katıyordu. Yani, Aykut Kocaman’ın değişiklikleri birden rahatlatıyordu Fenerbahçe’yi. Ancak Fenerbahçe sevdalılarını, huzurlu kılmak için ilk 45’te herkese azap vermenin teknik doğruları nelerdi, onu hiç bilmiyoruz. Fenerbahçeli ayakların keskin ve doğru pasları, vızır vızır gezinmeye başlayarak göz alıcı hoşnutluk yaratıyordu yarışmada. Sow’un adeta şov yapmaya başlaması ve özgüven dolu hücum çıkışları, yarattığı beraberlik golü tribünleri kısmen rahatlatsa da 3 puandan aşağısı aldırış etmeyen Fenerbahçeli futbolcular, galibiyetten emin çıkışlarla yıktılar rakip savunmayı. Sonrası ise ayrı bir keyifti peş peşe gelen gollerin hikayesi. İkinci devre takımını maestro gibi yöneten Kaptan Emre’nin ve tüm Fenerbahçe’nin kenetlenmesi kısa zamanda 2 gol daha getiriyor ve Fenerbahçe, korkular içerisinde oynadığı ilk yarı sonucundan kurtulup alnının akıyla hak ettiği puanlara kavuşuyordu...